öncelikli not: metnin tamdıbını okumadan yorum yapan, sırf chp'li olduğu için chp'nin yanlışlarını söyleyen insanlara karşı önyargılı davranan insan müsveddeleri zahmet edip yorum yapmasın. onların fikirleri kimsenin umurunda değil. burada önemli olan türk halkının geleceğidir.
arkadaşlar bildiğiniz gibi 2010 yılında gizli kapaklı hala asıl nedeni açıklanmayan bir komplo yapıldı. deniz baykal olayı, daha önce gerçekleşen chp genel başkanlarındaki değişimin hiç birine benzemiyordu ve dikkatinizi hiç çektimi bilmiyorum baykal bu durumdan asla gerçekten şikayetçi olmadı ve neredeyse halinden memnun yüzünde güller açıyor.
asıl olay işte burada başlıyor. baykal'ın istifa etmesiyle.
yıl 2010 ve baykal, hem chp, hem akp, hem de cemaat işbirliğiyle hazırlanan komplo ile istifa ettiriliyor ve yerine projenin ana yüklenicisi kemal kılıçdaroğlu ve terör destekçisi tayfası getiriliyor.
şimdi gelelim projenin temelini oluşturan kişilere.
1) Sezgin tanrıkulu:
içlerinde en tehlikelisi bu, kod adı TR 705. CIA'in tescilli ajanıdır kendisi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu'ya "CIA ajanı" diyen Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz'ın, geçen hafta CHP Grup Disiplin Kurulu tarafından savunması alındı. Yılmaz savunmasında, "Benim değil, asıl TR 705'in sorgulanması gerekir" dedi.
TR 705, Sezgin Tanrıkulu'nun Gölge CIA diye bilinen Amerikan düşünce kuruluşu Stratfor'daki kod adı.
Bilindiği gibi WikiLeaks'in sızdırdığı Stratfor belgeleri yayınlanmış ve Türkiye'de birçok önemli ismin de yer aldığı binlerce belge ortaya saçılmıştı. Bunlardan en önde gelenlerden birisi de CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu'ydu.
Aydınlık, konuyla ilgili geniş bir araştırma yaptı. Tanrıkulu'nun isminin geçtiği tüm Wikileaks belgelerini taradı. CIA ajanı olduğu ileri sürülen Tanrıkulu'yla ilgili, bakın Amerikan gizli belgelerinde neler yer alıyor.
'Amerika'ya minnettarım'
Tarih: 2 Mart 2006
Belge Kod: 06ANKARA1042
Amerikan Büyükelçi Ross Wilson onayıyla Adana Başkonsolosu W. Scott Reid tarafından yazılan ve Ankara Büyükelçiliği'nden Washington'a geçilen rapor.
"Eski Uluslararası Ziyaretçi katılımcısı, Robert Kennedy Ödülü kazananı ve Diyarbakır insan Hakları Derneği Başkanı Sezgin Tanrıkulu genel olarak bölgedeki Amerikan çabaları için minnettardı. Ancak son günlerde basında tekrar yer alan Ebu Garip fotoğrafları ile Danimarkalı karikatürlerin sebep oldukları negatif havanın, bölgedeki Müslümanlar arasında Amerikan inandırıcılığına zarar verdiğinden ve Türk kamuoyunun, Amerika'nın bölgeye demokrasi getirebileceğine olan inancının altının oyulduğundan endişeliydi. Diğer kontakların, Amerika'nın Türkiye ya da herhangi bir yerde insan hakları meselesini düzeltme yetimizi negatif yönde etkileyecek ciddi bir imaj sorunu olduğu görüşünü paylaştı"
ABD'ye, 'Jandarma'dan tehdit alıyorum' şikayeti
Tarih: 5 Temmuz 2006
Belge Kod: 06ANKARA3899
Amerikan Büyükelçi Ross Wilson onayıyla Siyasi işler Bölümü görevlisi Philip Kaplan'ın kaleme aldığı ve Ankara Amerikan Büyükelçiliği'nden Washington'a gönderilen rapor.
"Uzun zamanlı konsolos kontağı ve Diyarbakır Baro Başkanı Sezgin Tanrıkulu bize, Diyarbakır'da Kürt meselesi üzerine yapılan konferansın, farklı politik görüşten Kürtlerin ilk defa bir çatı altında toplanıp görüşlerini yapıcı bir şekilde paylaşmalarını temsil ettiğini beyan etti. (... ) Van ilindeki Şemdinli davasına katılan ve güvenlik aygıtlarının dobra eleştirmeni Tanrıkulu yakın zamanda jandarma istihbaratı olduğunu iddia ettiği (kontaklarımıza göre eski JiTEM, yeni adı JiT) yetkililerinden tehdit telefonları aldığını ekledi"
"Tanrıkulu bize, birçok Kürt arasında ne AKP ne de DTP'nin kaygılarına hitap edemediği algısı olduğu ve bir alternatif istediklerini söyledi"
Tanrıkulu isminin yanında 'lütfen sakla' uyarısı
Tarih: 21 Haziran 2007
Belge Kod: 07ANKARA1591
Amerikan Büyükelçi Ross Wilson onayıyla Siyasi işler Müsteşarı Janice G. Weiner tarafından yazılan ve Ankara Amerikan Büyükelçiliği'nden Washington'a...
"iki Diyarbakır insan hakları avukatı, Arif Altunkalem ve Sezgin Tanrıkulu (lütfen sakla)... "
ABD, Tanrıkulu'nu DTP'ye öneriyor
Tarih: 12 Temmuz 2007
Belge Kod: 07ANKARA1778
Amerikan Büyükelçi Ross Wilson onayıyla Siyasi işler Müsteşarı Janice G. Weiner tarafından yazılan ve Ankara Amerikan Büyükelçiliği'nden Washington'a...
"Ahmet Türk ile önceki görüşmelerimizde, PKK şiddetini kınaması için, kesin surette olarak baskı yaptık. itiraz etti. Şiddetten nefret etse bile böyle bir açıklama yapmasının siyasi bir intihar olacağını söyledi. Türk'ün sınırları zorlama girişiminin belirtisi olarak; Mayıs Ankara bombalamasını kınadı, nispeten bağımsız bazı ılımlı Kürtleri - Diyarbakır Baro Başkanı Sezgin Tanrıkulu gibi- seçim listesine sokmayı (başarısız) ve iki küçük Kürt partisi ile seçim ittifakı yapmayı (yine, başarısız) denedi.
Tanrıkulu, aday önerilmesine ilişkin bize, DTP ile adaylığı üzerine yaptığı görüşmelere dair, özgür düşünenler değil, sadık hizmetkarlar istediklerinin açık olduğunu anlattı".
tanrı kulunun birkaç açıklaması:
bugün yaptığı açıklama:
''Suriye sınırında YPG ve PYD den önce DAEŞ vardı hükümet rahatsız değildi. DAEŞ bayrakları diğer tarafta sallanıyordu, AK Parti bundan rahatsız değildi. Bunlar Suriye halkından daha çok dünyanın çeşitli ülkelerinden gelmiş cihatçılardan oluşuyordu bundan rahatsız değildi. Ama kendi topraklarında farklı halklardan, Türkmenlerden, Araplardan oluşmuş PYD'den rahatsız. Hükümet neden Türkiye'ye yönelik bir eylemi olmamış, kendi halkını temsil etmeye çalışan bu örgütten rahatsız. Bunu hükümetin açıklaması lazım'' diyerek terör örgünü savundu.
bir diğeri:
“7 Şubat akşamı Cizre’de, TRT’nin iddiasına göre 60, valiliğin 8 Şubat’ta yaptığı açıklamaya göreyse 10 kişi daha öldürülmüştür. Bölgeden gelen haberler, söz konusu operasyon sırasında herhangi bir çatışma olmadığı yönündedir. Dolayısıyla yaşananın toplu infaz olduğu şüphesi söz konusudur. Olayın bu boyutunun derhal araştırılması ve kamuoyuna sağlıklı bilginin sunulması, bölgenin bağımsız gözlemci ve basına açılması gerekmektedir. insan hakları örgütlerinin yayınladıkları çeşitli veri ve raporlar, AKP’nin bölgede nasıl bir insani yıkım yarattığını ortaya koymaktadır.”
Bebek katili Öcalan'ın CHP'li avukatı Tanrıkulu, halkın güvenliği için 9 gündür sokağa çıkma yasağı bulunan ve teröristlere yönelik operasyonların sürdüğü Nusaybin ilçesi'nde PKK'nın açtığı hendekler nedeniyle devletin Kürtlere düşman maumelesi yapılması yaptığını iddia ederek skandala imza attı.
Öldürülen PKK'lıların sözcüsü gibi konuşan Tankırulu, "Yaşanan her ölüm, bölge ve Ankara arasındaki makası daha da açmaktadır. insanların siyasete, siyaset kurumlarına ve parlamentoya güvenleri yok olmak üzeredir" dedi.
GÜVENLiK GÜÇLERiNE 'DEĞiŞiK TiPTE iNSANLAR' DEDi
Kılıçdaroğlu'nun sağ kolu Sezgin Tanrıkulu, PKK'lı teröristlerin işgal ettiği bölgelere yönelik temizlik operasyonu yapan güvenlik güçlerine de hakaret ederek sözlerini şöyle sürdürdü: "Operasyon yapanlar bine yakın kişi ve Nusaybin dışından getirilen güvenlik gücüdür. Hiç kimsenin bugüne kadar görmediği şekil ve tipte insanlardır."
Başını CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu’nun çektiği grup “Katil devlet hesap verecek” sloganları attı. Grup Küçükçekmece’de bir otobüse atılan molotof sonucu yaşdıbını yitiren Serap Eser’in istihbarat elemanları tarafından öldürüldüğünü iddia ederek ölümlerden devleti sorumlu tuttu.
http://www.egeekspress.co.../pagethumb/2191-thumb.png
diğer maddeleri zamanla ekleyeceğim.