-
426.
+1tekrar rez.son cümleye paketimdeki son tek olan parlementimi yakıyorum.
-
427.
0Tm pnpm sıkıntı diğil canın sağolsun.
-
428.
+1Iyi geceler beyler atıyorum partlari
-
429.
+1Gozlerimde donup kaldi. Dolduğunu görüyordum o gözlerin. Yine yemyeşil olmus, gozlerime bakiyordu. Abartmıyorum yaklaşık 20-25 dakika gözleri gozlerimde öylece kalakaldik. Neden diye fısıldadı sadece titrek ses tonuyla. Biz dedim biz olamayız. Niye dedi yine titriyordu sesi. Gözleri iyice dolmuş ağlamamak için zor tutuyordu kendini. Biz çok farklıyız. Biz zıtlıkların en zıt kutbunda yaşayan ama birbirimize sarılmaya çalışan iki varligiz. Biz aynı rüyayı farkli dunyalarda gördük. Sen gökyüzünün sonu ben denizin dibiyim. Biz olamayız dememek birlikte dakikalarca tuttuğu gözyaşlarını akıttı. Yüzünü tuttum avucumun içiyle. Avuclarima dökülüyordu artık o inci tanesi gözyaşları. Aralıksız hickirarak ağlıyor bense elim yüzünde onu izliyordum. Ağlama dedim. Ben seni çok seviyorum. Ama ayrılmamız lazım. Bu sefer o ellerini yüzüme koydu. Asıl sen ağlama dedi bana. Farkında değilmişim binler. Ağlıyor muşum. Yıllar sonra ilk defa o gün ağladım. Hemde bir kız için. Ben ağlamayı pek beceremem. Yani çok istedim ama aglayamiyordum ışte.
-
430.
+1Ellerini tutarak indirdim. Ellerini tutarak gözlerine baktım. Biz olamayız seda. Her ne kadar sevsemde bizden bu cacık olmaz. Neden dedi aglamaktan iyice incelen ses tonuyla. Niye böyle düşünüyorsun? Seda dedim. Senin hayat tarzın farklı benim farklı. Sen gratise gidersin ben parfüm bile kullanmıyorum amk. Sen sabah kahvaltıda nutella yersin ben ekmek arası yumurta. Beyler ister inanın ister inanmayın aynen böyle açık açık konuştum. Sen bir sıkıntı olduğunda ailene gider derdini anlatirsın ben vururum kendimi sahile akdeniz in masmavi sulara dalarim. Bitti mi soyleyeceklerin dedi. Evet dedim ama ses tonu değişmiş biraz daha sert konuşmaya başlamıştı. Simdi iyi dinle beni tek kelime etme. O kadar sert söyledi ki dinlemekten başka çarem yoktu. Ne kadar zıt olursak olalım biz birbirimizi seviyoruz. Evet gökyüzünün sonu ve denizin dibi kadar farklıyız birbirimizden ama bana seni gökyüzünün sonu denizin dibi kadar seviyorum demistin. Siyah olmazsa beyazın, kara olmazsa denizin leyla olmazsa mecnunun ne anlamı var? Mecnun leyla için collere düşmedi mi? Ferhat şirin için dağları delmedi mi? Evet dedim. Peki dedi aliyi biliyor musun büyük agiblardan. Hayır dedim yine sessizce. Bilmezsin dedi. Çünkü o aşkından ilk engel de vazgeçti. Söyledikleri kafamda yankılandı.
-
431.
+1Hiç bir şey demeden sarildim sıkıca. Sanki amansız bir hastalığa yakalanmış ve son sarılışım gibi. Yüzü gülümsedi. O an bırakıp arkamı dönüp gittim. Onu orada o bankta bıraktım. Istasyondan çıkıp latin katolik kilisesinden sahile limana indim. Amansızca yürüyorum ve hiç birşey düşünmüyordum. Ellerim titriyordu. Bunun ne demek olduğunu biliyordum. Ellerim ellerini yada şarap arıyordu. Girdim bir tekele biricik istedim yok dedi e o zaman cumartesi ver. Yok ne var amk neyse villa dolluca aldım 17-18 lira mi neydi o zaman. Çömdüm bir ağacın altında içiyorum. Ama hızlı hızlı sanki elimden biri kaciracakmis gibi yada eroin krizine giren bir eroinmanın krizin tepe noktasinda eroin bulup heyecanla zehri vücuduna zerk etmesi gibi...
Neyse şişenin büyük kısmını içtim. Telefondan bir müzik açtım. Ne sen leylasin ne ben mecnun. Şarkı biter bitmez şişede kalan son şarabı kafaya dikip şişeyi firlattim. Koşmaya başladım. Nefes nefese tren garina vardım. Seda bıraktığım yerde beni bekliyordu. 1 saattir beni bekliyordu. Ona doğru yürüdüm. Beni görünce kalkıp ters tarafa yürümeye başladı. Iyice hızlandım. Kolundan tutup kendime çektim. Birak diye bağırdı. -
432.
+13 part attım beyler sanırım dün için kendimi affetirdim. Seviyorum sizleri. Sevin sevgilim ve sevişin...
-
433.
+1Rezervasyon
-
434.
+1Iyi geceler picler. Atıyorum parti ama kimse yok galiba. Ee normal arife gunundeyiz. Iyi bayramlar şimdiden.
-
435.
+1O anda herkes döndü bize doğru. Elim hala kolundaydı. Tekrar bağırdı bırak diye. Ama bu sefer ağlayarak. Elim hala kolunda kafa gidik tabi. Millet üzerime yürümeye başladı. O sıra guvenlikler geldi. Insanlar beni bir tarafa guvenlikler sedayi bir tarafa çektiler. Homo saphiensler el kol hareketleriyle tartaklamaya başladılar. Amk beynimi gibeyim dediğim tek şey sedayi seviyorum. Herkes bana bir tacizci gözüyle bakiyordu. Bayan bir güvenlik sedayi köşeye çekmiş konuşuyordu. En son yanıma geldiler ve kalabalığı dağıttılar. Seda önde ben arkada yürüyorum. Yada yürümeye çalışıyorum. Hızlı hızlı içtiğim şarabın ve mersin in aşırı nemli sıcak havasının etkisiyle kafayı kolay bulmuş merkürüme çoktan yükselmiş vaziyetteydim. Fırtınaya yakalanmış balıkçı teknesi misali bir sağa bir sola sallanıyor bazen sendeliyordum. Toros devlet hastanesinin aciline girmişiz. Bu anda etrafımı çeviren kimselerle karşılaştım. Onlar yatirdikca ben kalkıyorum. Bi anda elimde bir sıcaklık hissettim. Kel doktor elime boşalmıştı. Hemen yalayarak tekrar kaldirdim. Bizde böyle delikanliyiz karşımızdaki erken bosalma yaşarsa hiç olmamış gibi kusurlarını orteriz. Neyse şaka bir yana ellerinde sicaklagin kaynağını dönen kafamla bulmaya çalışıyordum. Göremedim. Ama el hatları bana birini hatırlatıyor. Evet bildiniz seda. Kolumda bir acı hissettim. Biraz daha kafam dönük o sedyede yatarken biraz sonra sızmış kalmışım. Uyandığımda aynı sıcaklık yüzümde hissettim. Hissediyor ama gözlerimi acamiyordum. O sıcaklığın anlimdan yanaklarima oradan da dudaklarima inişini hissettim. Dudaklarimda bir dudak... Evet bu o. Sedanın bal çeşmesi soluk dudakları. Bir süre sonra o sıcaklık tamamen kayıp gitti...
-
436.
+1Hadi pnp seri seni bekliyoruz
-
437.
+1Rezervasyon
-
438.
0Partlar enfesti hayırlı bayramlar Ömer kardeşim
-
-
1.
0Eyvallah panpam
-
1.
-
439.
+3Tekrar ayildigimda etrafımda kimse yoktu. Her taraf beyaz duvarlarla çevrili kısık bir şekilde inlemeler acı dolu çığlıklar... Önce dogrulmaya çalıştım ve -zorla da olsa- başardım. Kolumdaki intraketi bi hamlede söktüm. Kafamın güzelliği hafiflemis ama hala geçmemişti. Sallanarak koridora çıktım. Etrafımda kalabalık insanlar kimisi ağlıyor kimisi elinde kağıtlarla oradan oraya koşturuyor. Kapıdan geçerek hemen karşıdaki banka oturdum. Elimi cebime atıp tabakamı çıkardım. Kalınından bir sigara sarıp yaktım. Iceriyi ve içerdeki insanları izledim. Hepsinin farklı derdi vardı. Hepsi ölüm yakın olduğunda tanrı'yi hatırlıyor ona yalvarıyor. Gerçek şu ki; otogarlar düğün salonlarından daha samimi sarılmalar görmüştür ve hastane duvarları cami duvarlarından daha fazla inanan. Sigaranın yarısına geldiğimde yanıma birinin oturduğunu hissettim ve kafamı çevirdim. Gencecik bir hemşire -belkide stajyer- vardı. Kızıl küt saçları mavi gözleri beyaz teni vardı. Burnunda bogalara takılan bir halka * sol elinin serçe parmağının yanından bileğine kadar kus dovmesi vardı. Geçmiş olsun diyerek söze girdi. Sadece gözlerine baktım. Neyin var diyerek bir soru daha sordu. Neyim olmasını istersin diyerekten biraz ters cevap verdim. Bizde böyle delikanliyiz. Hoşumuza gitmeyen bir şey olursa onu mizahla harmanlar karsi tarafin bilinc altina inception misali gomeriz. Tiz sesiyle hafif kahkaha attı. Bilmem neyin olsun dedi gülerek. Kıpkırmızı gözlerimle ona baktım. Kizdigimi anlamış olacak ki sustu. Biraz sessizlikten sonra bir sigara daha sarmaya başladım. Hangi marka diye seviyesiz bir espiri yaptı duymamazlıktan geldim. Sarmayi bitirip tam yakacakken bana da öğretir misin dedi. Önce cevap vermedim ama bir kaç kere daha tekrarlayinca mecburen iyi ogretelim bakalım dedim.
-
440.
+1Geldim beyler 2 part yazdım bir de yazı bırakıyorum size iyi geceler. Sevin sevilin ve tabi ki Sevişin *
-
-
1.
0Hg pnp seviliyosun
-
2.
0Hb panpa bende sizi seviyorum.
-
1.
-
441.
+1Kağıdı tutusturdum eline. Tabakamı da verdim. Önce biraz tütün alacaksın yok o çok fazla bırak biraz. Evet şimdi kağıdı ortadan kırıp tütünü yerlestir. Ileri geri yaparak yuvarla. Şimdi senden yana kağıdı tütünün üzerine sıkıca sar hayır daha fazla sık evet şimdi yuvarla ama biraz boşluk bırak. Şimdi kalan ucu yala. Yalayam mi diyip güldü. Gülmesi itici geliyordu bana. Yalamadan bu iş olmaz diye bi espri yaptım. Yine ufak bir kahkaha. Yaladi. O yalarken dilinin o ince kağıda degmesi onun üzerinde yavaşça yana kayıp sonuna gelmesi ve benim diklenen ergenlik hislerim. Oldu mu dedi. Biraz yamuk ama yinede idare eder dedim. Tamam dedi bunu sen iç bir tane de bana sar bende senin sardığını içerim. Bilincsizce dediğini yaptım. Sardığı tutun de hala ağzının islakligi vardı. Muhtemelen fazla yalamisti. Yaktik tütunleri. Iki duman boyunca hiç bir şey demedik. Sigara da kalmış ağzının islakligi ağzıma değiyordu. Neyin var dedi yine. Neyim olsun istersin dedim tekrardan. Hep böyle misindir? Nasıl ? Ters ve samimiyetsiz. Yok kişiye göre değişir herkesle samimi olamam. Sahte samimiyetler midemi bulandırır. Beni sormayacak mısın? Hayır dedim. Telefonumu çıkardım. Tek bir mesaj. Sedadan. "Bil ki çok sevdim seni. Seviyorum. Ve sevecegim. Her zaman dedigin gibi sevdiceğim. Istediğin olsun. Ayrilalim. Mutluluklar... " Ne yapacağımı ne diyeceğimi bilmiyorum ama aklım hep onda. Kötü bir haber mi aldın dedi. Cevap verme tenezzullunde bulunmadım. Telefonu aldı elimden. Donup kalmıştım. Tekrar elime verdi. Bir numara kaydetmiş ve aramıştı. Şimdi gitmem lazım akşam beni mutlaka ara. Elimi tuttu ve gitti. Ne oluyor amk hiç bir şey anlamıyorum. Her şey bu kadar hızlı olamazdı olmamalıydı.
-
442.
+1Biraz daha kendime geldikten sonra ayrıldım hastanenin bahçesinden. Okula doğru yürüdüm zaten 200 metre ya var ya yok bana hem cennet hem cehennem olan okuluma. Kapıda musa dayı vardı hatırlarsanız atmıştım resmini. Hayırdır yeğenim diye başladı söze. Yok bir şey dedim biraz duracağım burada. Gözüm bir yurda bir de okulun bahçesinde voleybol oynayan dolaşan ve oturup dedikodu yapan kızlara kayiyor. Bi umut ışte belki sedayi görürüm. Sigara üzerine sigara sardim. Yelkovan akrebi yakalayıp geçiyor saatler akıyordu. Karalinlik çökmeye başlamış bahçede ki kızlar birer birer yurda giriyorlardi. Musa dayı karanlık oldu hadi git korkarsin sen dedi. Aklı sıra benimle dalga geçiyor ışte. Bilmiyor ki benim ruhum geceden ibaret; karanlık korkutmaz beni. Göremedim sedayi ve tekrar boş boş yürümeye başladım. Adres belli sahil. Gittim lunaparkin arkasına oturdum tek başıma. Deniz kokusu kayalıklara vuran dalga sesi, havadaki meltem ve tinercilerin balicilerle kavga sesleri. Insan huzur buluyor. Telefon çalmaya başladı. Nursena diye biri. Bu kim diye düşünüyorum. Neyse açtım telefonu. Alo. Merhaba nasılsın nasıl oldun? Ince sesinden anlamıştım aslında öğle vakti hastanedeki kız oldugunu. Iyiyim de tanıyamadım? Hani hastanenin bahçesinde oturup konuşmuştuk. Ha evet dedim. Nasıl oldun merak ettim dedi. Iyiyim oturuyorum dedim. Nerde ? Sanane amk demek geldiyse de icimden sahildeyim dedim. Iyi dedi pozcuya gelsene sana anlatacaklarim var. Peki geleyim ama pozcunun neresine. Kushimoto sokagina gel beni ara. Neden kabul ettim inanın bilmiyorum picler. Atladım taksiye öndeki aracı takip et dedim. Tabi bu işin şakası bindim dolmuşa öğrenci tarifesinden kushi de aradım. Velhasıl kelam evinin önüne kadar gittim ve aşacağı indi.
-
443.
0Şimdiki hayatına kaç yıl var pnp inci hesabın silinir
Falan yine sen bana instanı inboxtan atarmısın kardesim mazuru yoksa yerli yersiz rahatsız etmem * -
444.
+1Üzerinde transparan siyah bir elbise vardi. Normal dekolteli omuzlarindan diz kapaginin hemen ustune kadar biraz dar bir elbise. Boynunda küçük boncuklardan yapılmış 3-4 sıra şeklinde kolye ve elinde yine siyah cüzdan şekilde minik bir çanta. Ayağında yaklaşık 10 cm lik bir topuklu vardı ve zor yürüyordu. Muhtemelen alışık değildi. Ne oldu ne yapıyoruz nereye gidiyoruz derken kendimi yer fıstığında buldum. Önümüzde tequilla shotlar limon ve tuzluk. Inanın ne konuştuğumuz hatırlamıyorum ve sallamakta istemiyorum. Zaman geçtikçe shotlar atılıyor kafalar gidiyor. Sizmışım. Uyandığımda ciplaktım ve bir yatakta uzanmış sekildeydim. karnının sağ tarafina korkunç bir acı hissettim. Elimi attigimda elime bulaşan sıcak bir sivi farkettim. Cektigimde kan olduğunu farkettim böbreğini çalmışlardı. Neyse işin şakası bir yana uyandığımda çift kişilik bir yatağın üstünde üzerimde sadece boxer vardı. Etraf bej rengi duvarlar ve mdf den yapılmış bir dolap komidin vs. yer alıyordu. Sade düşenmişti. Kalkip tuvalete gideyim dedim acayip sıkışmıştım. Kalktım oda oda dolaşarak bulmaya çalıştım wcyi. yanlışlıkla banyoya girdim ve karşımda nursena. Çıplak vücudundan aşağı doğru süzülen damlalar ve ıslak kızıl küt saçları benim ufakligi kaldirmaya yetti. Geldiğimi görmüş olacak ki hareketlerini yavaşlattı sanki beni azdırmak için. -her ne kadar zor olsada - kapıyı kapatıp çıktım. Tuvaleti buldum ama bilirsiniz iste gib kalkınca isemekten zor bir durum yoktur. Neyse zor bela isedikten sonra odaya geçip üstümü değiştirdim. Yatağa oturdum ve telefona baktım. Annem aramış tam 17 kere. Merak etmiş kadıncağız. Onu aradım hastaydım hastaneydim dedim bir ton laf etti anne yüreği ışte niye haber vermedin falan. Neyse telefonu kapattım. Kapatır kapatmaz nursena girdi içeri.
-
445.
+1Part 1:Hayat pırasa ve ben pırasa sevmem. Konumuz bu değil ama pırasa sevmediğimi herkes bilmeli gibi geldi, gitmiyor. Benim pırasa sevmediğimi annelerinize söyleyin, çocuklarınıza anlatın. Karakollarda ifadelerinize yazın, paralarınızın üstüne falan. Hatta dualarınızın arasına sıkıştırın!
Part2:Sanki filler, beynimin içinde sıçıyor. Beynim kanalizasyon gibi kokuyor bunu hissediyorum. Bunu en çok yalnız kaldığımda hissediyorum. Beynimi kontrol altına alamadığım zamanlar oluyor. Deli olmasaydım ne yapardım bilmiyorum. Düşünsene, deli değilsin bu felaket. Deli olmasaydım, tanrı olurdum. Dört paket sigara içerdim ve hiç şiir okumazdım.
Part3: Konu bütünlüğü yok. Pgibolojim konu bütünlüğüne elverişli değil. Mesela A şehrinden B şehrine yüz kilometre hızla gidiyorsa iki kere iki dört eder. B şehrine vardığımızda rakım 70\'lik olsun bana yeter. Aklımın içinde dönüp duranlara müdehale edemiyorum. Kelimeler birbiriyle yarışırken, terörist silahı gibi tehlikeli hale geliyor. Aklımın içinde olmak istemezdim. Aslında aklımın benim içimde olmasını da istemezdim. içimde ya da içinde olmak istemediğim şeyler arasında hemşirelerde var. Erkek olsaydım hiç hemşire gibmezdim. Belki de kimseyi gibmezdim. Erkek olsaydım, erkek olmanın getirdiği mecburi sorumluluklardan sıkılıp muallak olabilirdim. Narin pasif muallak! Bu müthiş. Ve doktorlardan nefret ediyorum. Ve antidepresanlardan.
Part4 :YAŞASIN BÜTÜN ÖLÜ ŞAiRLER ! Yaşasın pgibolojik sorunları olanlar. Şizofrenler, deliler. Yaşasın annem.
Part5 :Keşke saçlarımız gibi bileklerimizi de kesse kuaförler.
Part6: Bir gece uyanıp, rüyamda beni aldatan sevgilimin gırtlağına jiletle adımı yazabilirim. Bunun için bana kızamazsınız. Çünkü aşk bunu gerektiren bir şeydir. Olabildiğince bencil, olabildiğince sadist, olabildiğince ciks.
Part7: Kendi kendime konuştuğum zaman bildiğim tek dil türkçe olduğundan mıdır bilmem hiçbirşey anlamıyorum. Kendime karşı hiçbirşey hissetmiyor olmamdan bahsetmeyeceğim bile...
Part999: Fuck the everybody!
Nursen yıldırım dan alınmıştır... -
-
1.
0Nursen yıldırım kafa hafif güzel ken yazmış *
-
1.
başlık yok! burası bom boş!