Okulu merak edenler için

https://resmim.net/f/OTaVD7.jpg

Yurda varmak üzereyiz. Kulağına eğildim dudaklarının tadını unutmak imkansız şeker hastası yaptın beni imansızın kızı dedim. Normalde imansızın kızını falan kullanmam ama kız saimbeylili ondan duymuştum bu lafı.Bir an sustu kaşlarını çattı.Aha dedim ömer yannanı yedin. Kızdı heralde kız. Sonra bir kahkaha attı aq şaşıdım kaldım. halbuki çok hoşuna gitmiş. Yurda vardık herşey için teşekkür ettiler önemli değil gibik vedalaşma konuşmaları tabi.Eve gidiyorum ama nasıl gidiyorum sanki redbull reklamındaki gibik adamın yerindeyim redbull içmişimde kanatlanmışım aq.eve gidip gelenekselleşen geç kalma dayağını yedikten sonra yatağıma girdim.O sert yer yatağında yumuşacık hislerimle uyudum.

Bu biraz daha sakin ama yine aksiyonel fonksiyonlu bir alet. Aldık biletleri bindik.Bir de bizi en uca oturttu amk kızı. Neyse yavaş yavaş sallanıyor hızlanmaya başladı ve sanki boşalacakmış gibi iyice hızlandı dıbına koyayım.Ben bir küfrediyorum beyler böyle küfür yok ama.Ben bunu yapan mühendisin okuduğu okulu yapan mütaahitin oturduğu evin duvarlarını yapan amelenin duvara sürdüğü sümüğün içindeki ribozomların sentezlediği proteini gibeyim diye. Nereden hatırlıyorsun derseniz seda gizli gizli video çekmiş onda gördüm aq. Tabi yavaş yavaş yavaşlamaya başladı sanki 31 çekmişsinde içinde kalan spermleri boşaltıyormuş gibi.En son durdu ve ben fırladım. Amk bir daha bineni gibsinler dedim. Sonradan bindim ama gibmediler işte.

Beyler o öpücükten sonra kendimi tutmak çok zor oldu.Bir taraftan ergenlik hisleri bir taraftan tahrik edici o öpücük.Ama çevrede insanlarda çok fazla. Mersin yobaz bir şehir olmamasına rağmen insan utanıyor aq .Parkında bira içersin öpüşürsün kimse bir şey demez ama insanda da bir gurur olur aq .Olan var olmayan var ayrıca bakıp bakıp 31 çekecek çok muallak de ortada. Kendi sınırlarımı aşarak dayandım ve öpmedim.O omzumda karşımda deniz... Gözleri Palmiye ağaçlarından daha yeşil en tatlı baldan daha kahverengi. Kokusu burnumda. Akdeniz bölgesinde yaşayanlar bilir akşam sefası diye bir bitki vardır sadece akşamları açar ve harika koku yayar onun gibi kokusu vardı ya da ben benzetiyordum emin değilim. Tabi zaman işliyor ve sonunda yurda gitme vakti geldi. Elinden tutarak sahil boyunca yürüdüm. Konuşmadım hiç.Bi ara sigara yakmaya yeltendim ağzımdan aldı. Parmaklarını öptüm sigarayı pakete geri koydum. Hiltondan Tevfik Sırrı Gür stadının oradan Atatürk parkı tren garı ve fabrikalar caddesi.Bu caddenin sonu ayrılık.Bu caddenin sonu özlem bunu biliyordum. Daha bir sıkı tuttum elimi. Mng kargo:yurda yaklaşık 2 dk kaldı. Artık gözlerinden alamıyordum kendimi.Ve kırtasiye: Ayrılık mekanı. Sıkı sıkı sarılıyorum sanki bir daha görüşemeyecekmiş gibi. Sanki o cennete ben cehenneme intakal edip ebedi hayatımızı orada yaşayacakmışız gibi. Sanki bir daha asla kavuşamayacakmışız gibi...

Bazen dalıyorum gözlerine. Nasıl diyim beyler. Hani tılsımlı bir madalyon olurdu böyle parlar gözünü alamazsın mühürlenmiş gibi bakarsın. Ulan neden böyle oluyorum bilmiyorum. Bakıyorum gözlerine o kadar.Ne tek kelime edebiliyorum ne gözümü ayırabiliyorum. Sessizliği o bozuyor."Süprizin lunapark mıydı" evet diyorum sadece.Çok severim dedi. Yine gülüyordu. Gözlerinin içi, yüzü,hasta kalbi gülüyordu beyler hissediyordum. Neyse saati geçirdik biraz Tevfik sırrı gür stadının oraya gittik geldik saat 10:00 civarı oldu. Girdik lunaparka. Direk rokete binelim dedi böyle zıp zıp zıplayarak. Ulan binler bende binemiyorum aksiyonel fonksiyonlu aletlere. Roket dediğimizde böyle 50 metre falan yüksekte bir şey aq.Binelim binmeyelim binelim binmeyelim derken önüne kadar geldik. Tabela gözüme ilişti Kalp hastalrı hamileler yaşlılar falan filan binemez diyor.Aha dedim suyun kaldırma kuvvetini bulmuş edasıyla. Sende kalp var binemeyiz dedim. Sende de kalp var diye vasat bir espriyle karşılık verdi ama çok güldüm. Harbiden güldüm yani içimden gelerek. Neyse zorla zütürdüm bunu gondola binelim dedi bu sefer

beyler kusura bakmayın biri aradı şimdi bir ev varmış ona bakmaya gidiyorum gelince yazacağım *

Ben kaçar beyler öğleden sonra fırsatım olursa 4-5 part daha atarım. Sevin,Sevilin, Sevişin *

gibtiğimin sınıfında boş boş oturuyorum kendini tanıt diyor erkek bi hoca. Adı Mehmet Bolat'tı sanırım. Kalkıyorum ayağa ben Ömer diyorum sağlık meslek lisesinden geliyorum falan filan.O anda 3 kişi dönüp bakıyor bana. Seda, Esra, Kamil. Kamil'i okulda görmüşlüğüm var.O da att. Sonradan öğreniyorum ki Esra ile Seda da bizim okulda. Esra hemşirelik Seda Diş protez okuyormuş. Düşüyorum Seda'nın gideri var amk ben nasıl kesmedim bu kızı diye.
Saat 19:30
Ders bitiyor bir bin var Emre Yılmaz diye. Bizim sınıfta Endüstri Meslekte okuyor. Yanıma geldi gevşek gevşe kanka beraber gidelim diyor.Ne alaka amk sen kimsin senle gidecem diyorum içimden. Kırmamak için Tamam diyorum.Ama diyor kızları okula bırakalım diyor kızlar sizin okulun pansiyonunda kalıyor.Amk düşünüyorum eve geç gitsem babam gibecek beni. Tamam diyorum aq geleyim bari

Yıl 2015.
imkb mersin anadolu sağlık meslek lisesi Att bölümü 4.sınıf öğrencisiyim. Staj yapıyorum ordan aylık 300-350 tl arası bir para geliyor o dönem. Mersinli olanlar varsa bilir Balık pazarı batısında Birey dershanesi var.Şimdi sanırsam Eylül eğitim kurumları mı ne oldu. Oraya kaydoldum. Girdim sınıfa geçtim en arkaya dayadım kafayı duvara dersi dinliyorum.8 kişi zaten sınıf aq. YGS Sayısal sınıfı.En önde 2 kız var Esra ve Seda. Hayatımın dıbına koyacak olan orada."SEDA".1.55 boylarında takribi 55 kilo sarışın gözleri bal ve yeşil karışımı (ağlayınca yeşil güneşte bal oluyor nasıl oluyorsa aq).

ya tamam gibtir git ilgi huursu

Seda alkol kullanmaz. Hatta nefret eder diyebilirim. Açtım şarabı yudum yudum içiyorum. Bir yudum şarap bir duman sigara ve biraz seda. Telefondan bir şarkı açtım Fikret Kızılok: Bir harmanım bu akşam. Kulağımda dalgaların kayalarla sevişme sesleri tenime denizin tuzuna gebe rüzgarın dokunuşları ve ellerim sedanın minik bembeyaz elleri. Düşünüyorum bu kadar mutlu ve huzurlu olmayı hakedecek ne yaptım ? Aslında biliyorum mutlu olan hiç bir şey sonsuza kadar sürmez. Bir nevi her mutluluğun arkasında daha fazla üzecek bir felaket olur. Ama diyorum sonra anın tadını çıkar. Aklıma çakır öldükten sonra izlemeyi bıraktığım kurtlar vadisinden bir söz geliyor "Sonunu düşünen kahraman olamaz". O misalde sonraki felaketi düşünen mutlu olamaz diyorum kendi kendime. Yani Can Yücel'in de dediği gibi üzülmemek için aşık olmayanlar tuvalete gitmemek için yemek yemiyor olmalı. giberim diyorum felaketini de mutsuzlugunu da ne gelecekse bana bu melekten gelsin. Elimi omzuna atıp sıkıca sarılıyorum sol elimle şarabı kafaya dikerken.

binler son bi part atıyorum uzun olacak ama bana biraz müsaade edin sigaraya çıkayım bi.

Neyse bunlar oturdu konuşuyorlar kendi aralarında tuttum sedanın elinden biz dolaşacağız biraz dedim tamam dediler aldım sedayı yürüyoruz.O sıra dua ediyorum amk ne kadar balici tinerci varsa hep o yıkılan deniz parkın orada.O zamanlar tabi polis de devriye atmıyor şimdiki gibi. Neyse bizi göremeyecek kadar uzaklaştıktan sonra döndüm sedaya sarıldım. Neden sarıldı diye sordu içimden geldi dedi.ilk defa burda itiraf ediyorum binler aslında sedayla onu gibmek için çıkmıştım. bunu düşündükten sonra ona yavşamaya samimi olmaya başladım. Gözlerinin içine bakıyordum. Yavaş yavaş yaklaştım. Dudakları aramızda çok az bir mesafe vardı nefesini hissediyordum. Kegib kegib ve hızlı. Yavaşça yaklaştım önce masum ufak bir öpücük. Sonra tam anlamıyla dudaklarımızı birleştirdik.Eli boynumda elim kalçalarında. Hafif hafif sıkıyorum kalçalarını. ikimizde nefessiz kaldık bıraktık dudaklarımızı özgülüğe. Sessizce elini öyle yapma dedi.

Dinleyen var mı ?Başlıyorum yazmaya.

Tabi kamp bitti martın 13ünde sınav var ben gram çalışmıyorum.15 yıllık öğrencilik hayatımda 10 dk ders çalışmadım.Ama zekam dehşet. Bu arada emreyle felan içiyoruz geziyoruz Emreninde bir ikizi var adı Yunus. Gram benzemiyorlar aq bir de ikiz olacaklar. ikizi geç kardeş falanda olmaz bunlar aq.Neyse Yunus biraz daha insancıl emreye göre biraz daha kafa dengi oturmayı kalkmayı falan biliyor yani. Buna da bizim kızın kankası esrayı ayarladık dörtlü takılacaz sözde. Neyse bir akşam dershane bitti Lunarparkın oraya doğru gidiyoruz o zamanlar kaldırmamışlar lunaparkı. Onun hemen arkasında Macit Özcanın yaptığı DenizPark vardı aqua park yani. Yıkılmıştı orası davalıktı. Lunaparkın arkasında oraya gitti sözde geziyoruz yani.

Eve gidiyorum nerdesin sen faslı iki tokat geçiyorum oturuyorum.2 göz evimiz var aq kendi odam bile yok.Telefonu çıkarıyorum oynuyorum bi bakıyorum whatsapptan bir mesaj.Bilemediniz aq seda değil.Dershane sınıf grubu açmışlar beni de koymuşlar.iyi diyorum bunlar mal mal konuşuyor. Neyse aradan bir süre geçiyor sürekli kızları yurda bırakıyoruz.Ee ister istemez samimi oluyoruz.Akşam Sahile falan gidiyoruz mersin otelinin karşısındaki yere.Bir gece şarkı dinliyorum dinlediğimde şarkı şu https://www.youtube.com/watch?v=sPODEQ2T8Mk

Neyse beyler böyle günler günleri kovaladı ve geldi o büyük gün.13 mart 2016 ygs ye gireceğiz.Ben kendimden eminim beyler sayısalım çok iyi.Ben Meü Yabancı diller fakültesinde girecem sınava seda da Şahintepesinde bir ilkokulda adını hatırlayamadım şimdi. Babam olacak pekekent yıllardır çalışmıyor bize bakmıyor ama babalık yapacak ya o geldi yanımda. Neyse beyler girdik sınava çıktık o gün ablamın çocuğunun 1.yaş günü.(bu arada yeğenlerimin fotoğrafı bu: https://resmim.net/f/ENwa26.jpg Erkek olan doğmamıştı daha inşallah silik yemeyiz. Modlar bi uyarı atında ondan sonra silik atın) Oraya gideceğiz ama telefon yanımda değil deliriyorum seda ne yaptı diye. Gittik pasta evresi falan filan başım ağrıyor ben gidip uyuyacağım dedim ve çıktım. inanın binler nasıl eve gittim nasıl telefonu açıp aradım bilmiyorum. Usain bolta tur bindirirdim aq.Efendim dedi. Sustum aq sanki tanrıyla konuşuyorum o kadar etkiledi beni o gün sesi. Nasıl geçti diyebildim iyiydi dedi. içime bi su serpildi hani tavada bir şey yaparsınızda sonra tava sıcakken su dökersiniz foşşş diye bi ses gelir onun gibi dıbına koyim o kadar rahatladım ki neyse yarın staj var dayanamam perşembeye kadar. Tabi sedanın haberi yok ertesi gün stajı ekip sedanın staj yaptığı diş hastanesine gidecem. Eski otogarın orada şimdi kapanmış gerçi. içim içime sığmadı dıbına koyim süpriz yapacaz güya ya nasıl yapsam diye düşünüyorum. Normal bir şekilde sıra alıp mı girsem yoksa daha erken gidip onu mu beklesem?

Beyler sırf dinleyenler için devam edecem. Şu oruspu çocuklarını ifşalamak isterdim ama yine silik yemek istemiyorum. Akşam müsait olursam bir kaç part atacağım. Seviyorum bazılarınızı. Her zaman ki gibi sevin, sevilin ve tabi ki sevişin... *

Beyler dün akşam sözlüğe giremedim. Giriyorum tam yazıyorum sözlük çöküyor. Kusura bakmayın şu an işteyim müsait olduğum ilk an yazacağım. Seviyorum sizi.

Öğle arası geldi ama parada yok pazar günü sınav var diye çalışamadık. Neyse aldım bunu dedim kızım seni öyle bir yere yemeğe zütüreceğim ki çok şaşıracaksın. Neyse binler aldım bunu zütürdüm devlet hastanesine.O zamanlar tabi Şehir hastanesi daha inşaat halinde. Zaten benimde onun üstünde staj kıyafetleri var sıkıntı yok. Aldım bunu ek binadan 5.kat yemekhane bir girdik aq Sanki sırat köprüsünü bekleyenler gibi tek sıra var. Gözüm tanıdık birilerini arıyor o sırada uğuru gördüm. Uğur bizim sınıftan gözlüklü tam bir bin. Neyse aldım bunu böyle böyle dedim tamam kanka geçin siz dedi yerini vardi bize. Ogün hiç unutmam Domates çorbası Rosto patates püresi salata vardı. Yedik yemeğimizi aldım bunu göz polikliniği var biraz arkada kalır onun orada banklara zütürdüm elini tuttum gözlerine bakıyorum. Sigaramı içiyorum elleri ellerimde gözlerim gözlerine tutsak hayat ne güzel lan diyorum. Paramız yok belki arabamız popülerliğimiz yok ama hayat güzel lan binler. Elinizdekinin değerlerini bilin. Sevin dıbına koyayım sevin. Ulan taş çatlasa 90 yıl yaşayacaksın. Bunun 30 yılı uyku 30 yılı iş.Amk geri kaldı 30 yıl onunda 15 yılını çocukluk olarak düş.15 yıl yaşıyorsunuz lan binler sevin dıbına koyım utanmayın reddedilin ama sevin. Söyleyin sevdiğinizi. Sevin dıbına koyim sevilin ve tabiki sevişin.