/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 1526.
    0
    Yaz işte rez
    ···
  2. 1527.
    0
    Konuyu soğutursan bi anlamı kalmaz ilgiyi azaltıyorsun ferrees
    ···
  3. 1528.
    0
    Rezzzzzz
    ···
  4. 1529.
    +1
    63. sayfa
    ···
  5. 1530.
    0
    64-1263-64-1263
    ···
  6. 1531.
    +61 -1
    HIZLANDIRIP HiKAYEYi BiTiRMEK iSTiYORUM ;

    Fuat Erdağ anlatmaya devam ediyor...

    Hoca içerideki yazıların anldıbını çözdükten sonra tekrar salona geldi... Hocanın gelişiyle Füsun merak dolu gözlerle hocaya bakıyordu.
    "Malesef... Yine onlar Füsun." dedi.
    Füsun yıkılmıştı.
    Ben de merak içinde onların kim olduğunu sordum...
    Hoca her şeyi anlatmaya başladı ve ben başımıza gelenleri göz yaşları içinde dinledim.
    "Bak Fuat... Füsun çok küçük yaşta ailesini kaybetti.Zor bir çocukluk geçirdi. Buraya kadarını biliyorsun... " dedi.
    Hoca bunları anlatırken Füsun bahçeye çıkıp sigara içiyordu.
    "Ama sana , hatta benden başka kimseye anlatamadığı şeyler vardı... Şu an içinde olduğumuz Karakeçi köyünün eski adı Mizar'dır.
    Füsun'un babası Nazım Bey ve eşi Gül Hanım vakt-i zamanında bu köyde yaşamışlardır.Bu Füsun'un bu köye ilk gelişi değildir... Füsun'un 9 yaşına kadar hayatı burda geçmiştir." dedi.
    Duyduklarım beni iyice şaşırtıyor ve eş zamanlı olarak korkutuyordu.
    "Gül Hanım , Füsun'a gebeyken o daha cenin halindeyken Füsun'a halaları büyü yaptı... Büyü yapmalarının sebebi Nazım Bey ve Gül Hanımın bütün mirası kendi üstlerine geçirmesiydi... Buharek Kabilesinden bir cinniyi cenin bir çocuğa musallat ettiler... Şu an Nazım Bey de , Gül Hanım da , bahsi geçen halalar da rahmetli oldu... Bölüşülen para çoktan çar çur edildi ve cinninin Füsun'a olan musallatı hala bitmedi... Yıllar önce onu öldürdük , Füsun'u kurtardık sanıyorduk ama... Aynalardaki yazı aynı cin kabilesinin yazısı. Aramice... "
    Ben bunları dinlerken iyiden iyiye ağlamaya başladım.
    Bahçeye çıkıp Füsun'un yanına gittim...
    "Affet beni... " dedi.
    ···
  7. 1532.
    0
    Anlat ferre dinliyoruz
    ···
  8. 1533.
    0
    Tekrar tekrar rezz
    ···
  9. 1534.
    +78 -2
    Eşime sarıldım... Bu yaşadıkları geçecekti... Daha cenin halindeki bir çocuğa hangi zalim ne için büyü yapar anlamaya çalışıyordum...
    Hoca evin etrafını okuyordu , yediğimiz yemeklerden su depomuza kadar her yeri okuyor okuduğu her duadan sonra sanki bir şerli varlığı öldürürmüş gibi çığlık sesleri , acı çekme sesleri geliyordu.
    Bütün bunlar yapıldıktan sonra bizi evin içine soktu , kendisi konağın avlusuna çıktı.
    "Dünne min şeh cinni , vel ha cinnia" diye bağırıyordu.
    Bu kelimenin anlamı (Cinler cinniler , toplanın etrafıma)
    O bu şekilde bağırdıkça bahçede adeta fırtına kopuyordu... Rüzgarın , bir esintinin var olduğunu hissediyorduk ama sadece hocanın kıyafetleri uçuşuyordu. Yanı başındaki ağacın yaprağı bile kıpırdamıyordu. Amaçları hocaydı.
    Bütün bunlar olurken hoca ağır bir şekilde ayet-el kürsi okuyor , tepsiden bir şişeye döktüğü kanlı tuzlu suyu sağa sola fırlatıyordu...
    Ve daha sonra evin içine girdi...
    "Çok fazlalar... Belki bir aile soyu kabile burada... " dedi.
    Füsun artık tepki vermiyor , sadece izliyordu.
    "Ne yapacağız" diye sordum.
    "Korkmayın eve giremezler , ama sakın ha pencereden onlara bakmayın. Sizi büyüleyebilir , sevdiklerinizin suretinde görülüp yanlarına çağırabilirler.." dedi.
    Füsun hocaya dönüp
    "Daha önce annem ve babam suretinde görüldüler... Salıncağın başındayken... " dedi.
    Bunların hepsini o an öğreniyordum...
    Hoca bize dönüp
    "2 Yatsı geçirdikten sonra son kez çağırıcaz onları... Allah yardımcımız olsun."
    ···
    1. 1.
      -1
      Rez çok fena panpa
      ···
  10. 1535.
    0
    Devam burdayiz
    ···
  11. 1536.
    +63
    - Birinci Yatsı Olanlar (Füsun Hanım anlatıyor... )

    Tabi ki hocanın gelişi beni biraz daha da olsa rahatlatmıştı... Ama son yapacağımız ritüel beni korkutuyordu. Yıllar önce çocuk aklımla yapmayı kabul etmiştim ama bu sefer daha önce yaşadıklarımı bildiğim için yapmaya korkuyordum.
    Fuat hocaya misafir odasını hazırlamıştı... Perdelerin tümünü çekmiştik. Dışarısı ile hiç bir bağlantı yoktu.
    Fuat yanıma geldi... Benim yüzümden onun da hayatı mahfolmuştu.
    "Korkma , geçecek" dedi...
    O gece yıllar sonra ilk kez birlikte olduk... Ritüel tehlikeli bir şeydi , oradan eskisi gibi çıkabilmemiz çok düşük bir ihtimaldi...
    Son kez birlikte olduk , bu biraz da vedalaşmak gibi bir şey olarak geliyordu o an...
    Fuat banyoya doğru gitmişti... Ben çıkmış onu bekliyordum.
    Ses seda yoktu.. Merak edip içeriye girdim.
    Fuat anlamsızca aynaya bakıyordu... Sanki aynada kendisini değil başka bir şey görüyormuş gibi sallanıyor merak dolu gözlerle oraya doğru bakıyordu.
    (Fuat Bey o an ne gördüğünü ne yaşadığını hatırlamıyor... )
    Banyo havalandırmasına baktım , açıktı... Oysa ki hoca bütün pencereler kapanacak demişti.
    Eğer birisini bu halde görürseniz yanına gitmemeniz çok daha yararlı olur...
    Sabah saat 4-5 gibi Fuat odaya geri geldi... Normaldi.
    Ona bu olandan hiç bahsetmedim... Uyumaya devam ettik.
    ···
    1. 1.
      0
      Yaz bro seri seri
      ···
  12. 1537.
    0
    Devam feres
    ···
  13. 1538.
    0
    Devam et bitir de hikayeyi
    ···
  14. 1539.
    0
    hadi bakalım
    ···
  15. 1540.
    0
    Rezzzzzzzz
    ···
  16. 1541.
    0
    Heyecanlı bekleyiş.
    ···
  17. 1542.
    +1
    rez hadi bitir amk
    ···
  18. 1543.
    0
    Rezzzzzzzz
    ···
  19. 1544.
    0
    Lan amina koyim devam et çok kufur etcem çarpar pekekent diye edemiyom kardeşim canım benim devam et seriii
    ···
  20. 1545.
    +65
    Fuat Erdağ anlatmaya devam ediyor...

    Sabah olduğunda aşağı kahvaltıya inmiştik. Hoca bizden önce uyanmış kahvaltı hazırlamıştı... Gayet iyi , güler yüzlü bir adamdı.
    Dün akşam ki ciddiyetli , resmi tavrı biraz kaybolmuştu.Onu yakından tanımak bizi de memnun ediyordu.
    Bana ve Füsun'a dün gece yazmış olduğu muskaları verdi... Bir kağıda mürekkep ile yazdığı Aramice sözler verdi.
    "Ved el hak" (Hakk'a sığınırım)
    "Menesematü veh hakeyikat" (Yerin ve göğün hakimi birdir)
    Bu tarz kağıtları evin belli yerlerine astık. Daha sonranın hocanın yanına gidip bir şeyi merak ettiğimi sordum.
    Kitabımız , dinimiz hep Arapçayı esas alırken biz niye ibranice ya da Aramice şeyler okuyup yazıyorduk.
    Bu dillerin cinler üzerinde etkisinin daha çok olduğunu ve her cin kabilesinin bu dillere duyarsız kalamayacağını belirtti.
    Aramice ve ibranice okuduğunuz herhangi bir metnin cinleri başınıza toplayabileceği gibi def edebileceğini söyledi.
    Bilgili bir adamdı... O gün çok sıradışı bir şey olmadı... Karanlık çökmüştü... Şiddetli bi yağmur vardı.
    ···
    1. 1.
      +4
      Lets do this
      ···
    2. 2.
      +4
      C'mon baby
      ···
    3. 3.
      0
      Rezledim
      ···
    4. diğerleri 1