/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +2
    Karanlık odada durup ne kadar sert denersem deneyeyim kımıldamayan kapıya doğru yaslanırken “Kandırıldım” diye düşündüm. Aptallık etmiştim ve bu da benim cezamdı. Cennette 7 dakika oynamak ilk başta iyi bir fikir gibi gelmişti, beni bu odaya yalnız başıma kilitleyeceklerinden hiç şüphelenmemiştim fakat şimdi geriye dönüp bakınca anlamalıydım. Popüler bir çocuk değildim, fakat sanıyorum ki bu zamana kadar ciddi ciddi benimle uğraşmadıklarına göre göze batmamakta yeterince iyiydim. Off, yaptıklarında kötü bir niyet olduğunu bile anlayamamıştım. Aslında biraz benim suçumdu. Turun bitmesine yakın tuvalet molası verip, onlara bana bir şaka yapmalarına sebep olarak hata yapmıştım.
    ···
  1. 2.
    +1
    Rezervasyon
    ···
  2. 3.
    +1
    Tutu pampa hayırlı olsun
    ···
  3. 4.
    -1
    Evet evet. Şimdi tekrar düşününce bu gerçekten benim hatamdı. Partinin ev sahibi Trevor beni karanlık odaya itip içeride bir kızın beni beklediğini söylediğinde kimse neler olacağını bilmiyordu. Trevor beni ittiğinde karanlıkta hangi kızı öpeceğimi anlamak için grupta kimin ekgib olduğunu görecek kadar bile zamanım olmamıştı. içeride benimle beraber birinin olacağını sanmıştım. Fakat sonrasında kollarımla karanlığı yokladığımda hissettiğim tek şey perdeler ve boş odaydı. Sınıf arkadaşlarımın kapının arkasından dalga geçmek için öpüşme sesleri çıkardıklarını duyabiliyordum.

        “Çok komik” diye söylendim ve kapıya sağlam bir yumruk attım “Hadi , çıkarın beni”

        Aynı sahte öpücük sesleriyle karşılık verdiler bana.

        7 dakika. Karanlıkta 7 dakika yalnız başıma dayanmam gerekiyordu. Eğer bu eziyetin çok komik olduğunu düşünürlerse belki de daha uzun. Eğer yanımda telefonum olsaydı bu kadar kötü olmazdı ama tüm telefonları döner masaya yerleştirip masayı döndürüp rastgele iki telefon seçip odaya girecek bir kız ve erkeği belirlemek için koymuştuk. Işıksız ve eğlenecek hiçbirşeyim olmadan karanlıkta iç çekerek öylece bekledim.
    ···
  4. 5.
    0
    Gözlerimin karanlığa alışması bir ya da iki dakika sürdü. Alıştıklarında ise karşı köşede asılı montların arkasında sanki birisi oturuyormuş gibi bir figür gördüm. O zaman bile gördüğüm şeyin bir insan olduğundan tamamen emin değildim. Tecrübelerimden yola çıkarak bu sadece bir elektrik süpürgesi de olabilirdi. Derken pırıltılı bir şekilde bana bakan iki göz gördüm.

        Ödüm patladı.

        “Korkuttun beni!” dedim hem stresten hem de rahatladığımdan dolayı gülerek. “Yalnız olmadığıma sevindim. Neden birşey demedin ki?” dedim.

        “Yalnız değilsin” dedi cevap olarak.
    ···
  5. 6.
    +1
    Bişey anlayan varmı lan ne diyor bu değişik biri bana anlatsın
    ···
  6. 7.
    0
    Sesi yumuşak, şehvetli ve derindi. Sanki çekici bir piano hocası veya bir hemşire gibi. Kime aitti ki peki bu ses? Katie? Anna? Crystal? Yok. Hepsinin sesi daha genç gibiydi. Aklımdan partiye gelen tüm misafirlerin ismini geçirdim fakat hayır sesini duyduğum hiçbir misafire benzemiyordu.

        “Kimsin sen?” diye sordum.

        “Sen kimsin?” diye o da bana sordu.

        “Curtis” dedim. “Bizim sınıftan mısın?”

        “Curtis” dedi fısıldar bir şekilde.

        Adımı söyleyiş tarzı tüm tüylerimi diken diken etmişti. Sesi çok çekiciydi. Sesi, korku hikayelerini dinlediğim adamın sanki kadın versiyonu gibiydi. Adamın adını hatırlayamıyorum şimdi. O aynı yumuşak tona sahipti bu kızın da sesi. Öyle bir tona sahipti ki bu odada tek başıma kilitlendiğim için resmen mutlu olmuştum. Belki de tipsizin biriydi ama tipsiz bir kızmış gibi değildi sesi. Resmen bir melek gibiydi.

        “Öpüşmek ister misin?” diye sordum açık açık.
    ···
  7. 8.
    0
    Beni kabuğumdan çıkartan bir şey vardı kızda. Ayrıca zaten bunun için buradaydık, oyunun adı o yüzden Cennette 7 Dakikaydi değil mi?

        “Öp” dedi.

        Yavaşça bana doğru emeklediğini duyabiliyordum, gözleri ise gece sokakta size bakan bir kedinin gözleri gibi bana doğrultulmuştu. Karanlığın verdiği cesaretle, hiçbir şey yapmadım. Sırtımı duvara yaslamış bir şekilde bekledim. Kızın silüetinin bana doğru sürünerek gelmesini izledim. Daha önce hiç öpüşmemiştim ve eğer öpüşeceksem birisiyle o an bu andı.

        Soğuk elini koluma koydu ve kulağıma doğru eğildi “Curtissssssss.” diye fısıldadı.

        Nefesini tenimde hissediyordum. Sıcak ve rüzgarsız bir yaz günü gibi nemliydi. Parmakları sıkıca kolumu sıktı. Zımpara kağıdı gibi sert bir şey yanaklarımdan aşağı doğru dudaklarıma değdi.

        “Öp beni” dedi.
    ···
  8. 9.
    0
    Ben kimim ki hayır diyecektim.

        Gözlerimi kapadım ve dudaklarından öpebilmek için başımı çevirdim. Dudakları kaba ve kuruydu fakat umursamadım. Öpücük herşeye rağmen harikaydı. Harika bir ilk olmuştu benim için. Yüzünü de göremediğim için, onun yerinde kimi düşünmek istersem düşünebiliyordum. Melissa, fen derslerinde benden 3 sıra uzakta oturan kız. Hayal ettiğim yüz onunkiydi.

        Ardından kapıdan bir ses geldi. Kapının arkasına beni kilitlemek için koydukları engeli kaldırmışlardı. Daha değil diye düşündüm. Olaylar daha yeni gelişiyordu. Odadaki o kız her kimse onun da benimle aynı şeyleri düşündüğünden emindim çünkü kolumu daha da sıkı tutmaya başlamıştı. Artık canım yanıyordu, annem kızıp da beni bir ortamdan uzaklaştırırken tuttuğu gibi tutuyordu.
    ···
  9. 10.
    0
    Artık canım yanıyordu, annem kızıp da beni bir ortamdan uzaklaştırırken tuttuğu gibi tutuyordu. Fakat beni bırakmasını söylemeden hemen önce kapı açıldı ve oda ışıkla doldu.

        “Ucube! Napıyorsun?” diye sordu Trevor.

        Kolumu tutan hiçbirşey yoktu şimdi, dilim dışarda boş odada öne doğru eğilmiş bir vaziyetteydim. Eğer korkudan dehşete düşmeseydim, utancımdan ölürdüm. Çünkü sizin de anladığınız gibi kapı tamamen açılmadan hemen önce o gizemli öpüşme partnerim ortadan kaybolmuştu. Fakat bir anlığına neye benzediğini görmüştüm. Gri bir ten. Çökük gözler. Bir deri bir kemik. Saçları kafasındaki yaraları ancak kapatmış. Onunla ilgili çekici olan hiçbirşey yoktu.
    ···
  10. 11.
    0
    Neler olduğunu açıklamaya çalıştım fakat bana inanmadılar. Onları da suçlayamam gerçi, çünkü sonuç olarak gördükleri tek şey boş bir odaydı. Sonsuza kadar tuhaf bir ucube olarak etiketlenebilirdim, eğer bir şey olmasaydı. Kolumdaki kırmızı el izi.

        Uhmm.iki şey aslında.

        Bir de ben odadan çıktıktan sonra ortada korkulacak birşey olmadığını kanıtlamak için Trevor’un odaya girip asla geri çıkmaması…
    ···
  11. 12.
    0
    hikâyeyi okumak yerine dinlemek isteyenler

    YouTube da Dunganga kanalından dinleyebilir.
    ···