1.73 boyunda fazla tipsiz olmayan bir ergendim. her günü 31 çekmekle geçen asosyal bir ezik. yazım kurallarında hata olabilir ama hikayedeki gerçekçilik okurları şaşırtacaktır o yüzden -sasirtici-yim şöyle bir çocuk hayal edin 17 yaşında ama yaşıtları gibi liseli olmayan bir çocuk. çünkü bu oğlan çocuğu yaşıtları gibi ergenlik yapmıyordu anan za demiyordu. hatta onlara katlanamadığı için okulu bırakmıştı. evet bu ben oluyordum binevi ağır liseli. ömrünü sabahtan akşama kadar pc başında geçiren, bakkala ekmek bile almaya gitmeyen ağır asosyal damar(yani ben) alt kat komşusu cansu ablasıyla neler yaşadı anlatıyorum.. cansu abla mı? kocası kaçakçılık yapan, bir gittiği vakit 1 ay eve gelmeyen ve geldiği zaman 2 gün evde duran bir adamdı. sarışın yeşil gözlü 1.65 boylarında 55 60 kilo civarı balık etli, güzel ayaklı, güzel zütlü çok iri memeli bir afetti ..kalın bacaklı fakat evde plates yaptığı için bacaklarında zerre selülit olmayan etli butlu milfti. evet beyler bu kadın adamı ayak fetiştisi yapardı. gözümün önünde ayaklarına krem bile sürerdi. tırnaklarını hiç ojesiz görmedim, bileğindeki halhal ve kırmızı ojelerinin yanına o mükemmel ayakları eklenince bu kadın herşeyiyle harikaydı. neyse artık gelişmelere geçiyoruz.. soğuk bir kış günüydü. gene 12 gibi kaltım ve kahvaltı yapıcaktım. gece çok geç yattığım için gözlerim şişmişti. klagib bir tabloydu bu durum. 3 katlı evimizin 3. katında oturuyorduk. 1. kata evsahibinin kızı gelecekti 1 sene sonra almanyadan. tamirat vardı, evi güzelleştiriyorlardı. kahvaltı için çeyrek ekmeğe ihtiyacım vardı sanki. ekmekliği açtığımda ekmeğin olmadığını gördüm. ekmeğin olmayışı değil çok yakınımızda olan marketten ekmek almaya gitmek o adamla diyalog kurmak benim canımı sıkıyordu malümünüz ağır asosyaldim.. anahtarı alıp çıktım o kapıdan. sosyal fobisi olan panpalarım bilir gene bir heyecan belirdi yüreğimde. insan içine çıkıyordum market ne kadar yakın olsa bile. kapıdan çıktığımda bir gürültü duydum. evet bu boş olan alt katımıza taşınanların sesiydi. aşşağı doğru indiğimde adamlar eşya taşıyordu yukarı doğru.. onları bekledim. eşyayı içeri soktuklarında ve merdiven açıldığında aşağı doğru indim.tam kapının önünde olan bitenleri inceleyen sarı saçlı bir kadın gördüm. hafif balık etli, 1.65 boylarında ..

neyse kafamı çevirdim ve yoluma devam ettim. ekmeğimi aldım gene aynı hızla evime geri döndüm.. ertesi gün akşam saat 8 gibi kapımızı biri çaldı. bu dün gördüğüm sarışın kadındı. kapıyı ben açmıştım. iyi akşamlar dedi, bende karşılık verdim. ben aşağı kata yeni taşınan komşunuzum dedi. asosyalim tabi ne diyeceğimi bilemedim. gülümsedim. annen evde mi diye sordu. annemi çağırdım içeri girdim. cansu abla çok sıcak kanlı eğlenmeyi seven saf kalpli bir insandı ve annemgille tanışmaya gelmiş. bunlar o gece 12 ye kadar sohbet ettiler gülüştüler eğlendiler. daha ilk günden kanka oldular artık düşünün. cansu çok sıcak kanlı bir kadındı...

ertesi sabah olduğunda annemi garajdan uğurladık cansu abla ile ve eve koyulduk.. çok heyecanlı günlerin yaşandığı 2 haftalık süreç bugün başlıyordu artık… eve giderken kalbim kıpır kıpırdı cansu abla ile sohbet ede ede gidiyorduk. bu kadını öpmek yalamak gibmek en büyük arzumdu ve bunun için çok büyük fırsat elime geçmişti.. ulan 25 yaşında karıyı nasıl gibmeyi düşündün ergen demeyin. bu kadın bana çok sulu davranıyodu. biliyordum ben bu kadını gibicektim ve ilk tecrübemi böyle bir afetle yaşayacaktım..eve geldik. birkaç saat sohbet ettikten sonra cansu abla mutfağa yemek yapmaya gitti. mutfakta bulunan radyoyu açmış olmalı ki son ses müzik sesi geliyordu. hiç unutmam rafet el romanın seni seviyorum şarkısı çalıyordu. mutfağa gittiğimde cansu abla benimle dans etmeye kalkıştı. ilk utandım fakat sonra ettim. onun o ince bellerine dokunmak gibimi odun gibi yapmıştı. biraz daha yaklaştım ona. dans ederken iyice sokuldum başını omzuma koymuştu. benden 10 cm kadar kısaydı.. dans sırasında iyice sokulmamdan kaynaklanıyor olmalı ki gibim bacaklarına değiyordu.. o anı anlatamam beyler az kalsın boşalıyodum neyse şarkı bitti odama gittim bende..o gece saat 1′e kadar bizde kaldı. 1′e kadar kahkahalar havada uçtu.. apartmanda bizden başka kimse yoktu.. bunun rahatlığıyla son ses müzik dinledik bilgisayardan dans ettik oynadık koptuk. bu kadın eğlenmeyi seviyordu binler. o gece ona yakınlaşmaya cesaret edemedim. korkuyordum lan 25 yaşında kadın amk. her hareketi tahrik edici olan bu kadın ya bana ters bir tepki verirse? cansu abla saat 1′de ben gideyim damar dedi. yine yanaklarımdan hayvan gibi öptü beni. dudaklarını ısırmak istiyodum artık. hayvan gibi arzuluyodum bu kadını. o gece böyle geçti. fakat diğer geceler bu kadar masum geçmeyecekti …ertesi gün sabah en sevdiğim kısa şortu ve askılısıyla bize gelmişti cansu abla. kahvaltı yaptık beraber. hayatımın en gibi kalkık kahvaltısını yaptım binler hiç sormayın. hemen masanın altında gibimi saklıyordum ama masanın altında bulunan cansu ablanın çıplak ayaklarına ve ojelerine baktığımda, bileğindeki halhala baktığımda çok tuhaf oluyordum. kahvaltı kazasız belasız bitti amk. sonra ben bilgisayar oynamaya geçtim kapım açıktı. cansu abla televizyon izliyordu.. canım sıkıldı cansu ablayla sohbet etmek için odaya girdim. cansu abla ağlıyordu…

bu kadın gülmek için yaşıyordu. onu hiç ağlarken görmemiştim.. odaya girdiğimde onun pürüzsüz bacakları, göğüsleri veya ayakları umrumda değildi. çünkü ağlıyordu cansu abla. neden ağladığını sordum. televizyondaki şarkıya duygulandığını söyledi. sana ağlamak yakışmıyor dedim. gülmek yakışıyo mu peki diye sordu. evet çok yakışıyo dedim. tamam o zaman güleyim dedi ve gözyaşını sildi. ha şöle ya dedim gülerek bende.. o zaman beni eğlendir dedi. nasıl diye cevap verdim. yarın havuza gidelim dedi. düşündüm tamam olur dedim.. yarına dair tek merak ettiğim şey cansu ablanın bikinisiydi. bu kadar taş bir kadın mayo giymezdi zaten. 2. günde böyle geçti gitti artık sabırsızlıkla yarını bekliyordum..

gece heyecandan çok geç yatmıştım. fakat temkinliydim. saat 9′a alarmı kurmuştum. sabah 9 oldu ve ben alarm sesiyle hemen kalktım.. çantamı hazırladım. 9.30 gibi cansu abla geldi. altında beyaz kaprisi vardı. ilk defa beyaz bir kapriyle gördüm onu. üstünde beyaz askılı vardı. altında parmaktan geçirmeli terliği ve o mükemmel ayakları.. beraber 45 dk kadar kahvaltı yaptık, çantalarımızı sırtladık ve evimize 10 dk uzaklıkta olan yüzme havuzuna gitmek için yola çıktık.. havuza giderken sohbet ediyorduk ama ben çok heyecanlıydım. haftalar sonra dışarı çıkmanın verdiği heyecan ve cansu ablanın ne giyeceği meraklı birleşince kalbim küt küt atıyordu. havuza yaklaştık.. kapıdan giirş ücretini ödedik ve o su kokusunu duymamla heyecanım tavan yaptı. saat 10.30 felandı. zaten öğlen güneşini görmeden gelecektik fazla yanmak istemiyorduk. bu sebepten dolayı erken gitmiştik havuza. birbirimizden ayrılarak soyunma kabinine girdik …kabinde soyunurken kendimi rahatlatmaya çalışıyordum ve rahatlattımda heyecanım geçmişti. bunda havuzun kalabalık olmaması sabah saatlerinde barzoların olmamasının payı çoktu. havuzda 10 15 kadar ufak çocuk vardı zaten. havuzun derinlikleri 1.20 ve 1.90 idi. soyunma kabininde heyecanımın geçmesini bekledim ve haliyle biraz geç çıktım. kabinden çıktım ve …cansu ablanın girdiği kabine baktım boştu. cansu ablayı arıyordum. gözlerimi çevirdim .. havuza girmeden önce duş alınan yerde suyu açmış yeşil bikinili bir afet gördüm. ellerini sarı saçlarında gezdiren, vücut hatları rüya gibi olan bir kadın. evet bu cansu ablaydı. dizinin 2 cm üstündeki şort giyen kadını deli gibi arzularken onu kendine hafif küçük gelen bir bikiniyle görmek .. o kadar kışkırtıcıydı ki..geçmiştim göğüslerini, o dolgun göğüslerini.. sadece kendisine hafif küçük gelen o bikinisine kalçalarına odaklanmıştım. kalkıktı ve genişti kalçaları. tıpkı porn0 yıldızları gibi. en sevdiğim kalça tipiydi. delirdim orada eridim bittim. üstüne atlamak geldi içimden. öpmek, koklamak, yalamak .. gerçekten beyler çok güzeldi bu kadın. hemen kendimi topladım. kafamı eğip şortuma baktım. benim oğlan tavan yapmıştı. elimi şortun cebine sokup yürüdüm. bunu yapmamdaki amaç gibimi gizlemekti.. cansu abla beni gördü ve gülerek sende duş al ben giriyorum dedi. tamam dedim titrek bir sesle. çok arzuluyordum onu çok. duş almak için musluğu çevirdim. su tepeden geliyordu baya tepeden. çevirir çevirmez gökdelen gibi olan gibim bir anda iniverdi. su buz gibi aktı çünkü. titredim zaten 15 sn dayanamadım. cansu abla görmemişti nasıl olsa hemen musluğu kapadm. cansu abla henüz girmemişti havuza . kollarına krem sürüyordu. yanına gittim. krem sürer misin dedi. titriyodum lan. ama hemen kendime geldim tamam dedim. o an içimden neler geçti bir bilseniz. ama malasef cansu abla sadece sırtına sürdürdü. sırtına dokunmak bile çok tahrik ediciydi.. sen ister misin diye sordu. evet dedim o da bana sürdü ve havuza doğru ilerlemeye başladık..ilk şokumu soğuk suyla geçiren ben, cansu ablanın koşarak 1.90 a balıklama atlamasıyla bir şok daha geçirdim. züt gibi kaldım orda. gelsene dedi.. korkuyordum amk yüzme biliyodum ama boyumu geçiyordu sonuçta.. yok ya dedim gülerek. cansu abla havuzun içinde kahkahayı patlattı. gel bişey olmaz ben varım dedi. gurur yapmadım çünkü bu kadın böyle daha çok gülüyodu bana. korkuyorum dedim. yüzerek kenara geldi elini kaldırdı gel dedi. yaklaştım elini tuttum. tutar tutmaz kendine çekti ve bendeniz 1.90 ı boyladım. su yuttum . suyun üzerinde dik duramam diye hemen uzandım be kulaç atmaya başladım. gözlerim kapalıydı. arkada cansu abla önde ben kenara gittim mermere elimi koydum. yüzümü gözümü sildim.. cansu abla gülerek yanıma geldi yanağımı sevdi.. boğuluyodum dedim gülerek. o da güldü . 1.90 da başka kimse yoktu. çok geniş bir havuzdu edap olarak. ben kıyıya tutunmuş olayın şokunu atlatmaya çalışıyordum. cansu abla bir tur daha attı havuzda . nefes tutma oyunları felan oynamaya başladık. elimi tutup suyun altına sokuyodu beni sonra nefes tutuyorduk. ilk yarım saat mal gibiydim daha sonra kendimi topladım. cesaretim geldi ve yüzmeye başladım. yüzerken top oynuyorduk. çok geniş bir havuzda sadece ikimiz vardık. cansu benim 1.90 a atlamaya çekinişimi koz bilerek yüzme yarışı teklifinde bulundu. yenerim dedim gülerek. çünkü alışmıştım.. o da ben seni yenerim dedi. var mısın iddiaya dedim. tamam diye karşılık verdi. nesine diye sordu.. o an aklıma inanılmaz bir fikir geldi. ben yenersem akşam internetten dans videosu açıcam sen onu yapmaya çalışcaksın düşsen kalksan bile yapmaya çalışcaksın dedim.. tamam dedi bende senden bunu istiyorum dedi. ben kazanırsam o videodaki dansı sen yapcaksın dedi. tamam dedim ve yüzme yarışı için start aldık.. fnish noktasına geldiğimizde yarışı ben kazanmıştım . arkadan fnish noktasına geldi ve pislik diyerek kafama bir şaplak geçirmişti. çok gülmüştüm o an . artık 1.5 saat felan oluyordu havuza gireli. güneş sabahın köründe doğmuştu. cansu abla omzumun üstünün kızardığını söyledi. çıkabilir miyim diye sorduğumda bende çıkıcam ya yeter bu kadar dedi. bu çok iyidi güneş yanığı olmadan havuz macerasını noktalandırmıştık.. akşamki dansı düşünüyordum şimdi ben.. havuzdan çıktığımızda cansu yanında şemsiyesi olan bir şezlonga havlusunu serdi. serdi ve yattı. bir bacağı uzanık diğer bacağı kalkık dizlerini bükmüştü. o baldırları o bacakları gene gibim tavan olmuştu. yanındaki şezlonga gittim bende. cansu abla gözünü kapamıştı. ben onu inceliyordum. ellerini ayaklarını bacaklarını derken göğüslere daldım.. cansu ablayı uyuyor sanan ben cansu ablanın konuşması ile titedim. cansu: şşşşşşşşşşşşş gidelim mi artık ?ben o ara cansunun harika iri memelerine dala kalmıştım. fakat çok utandım baktığımın farkına vardığını anladım.. gidelim diye cevap verdim kafamı eğerek.. cansunun yüzünde hafif bir gülümseme vardı. bu gülümseme bana cesaret veriyordu. havuzdan çıktık gene o soğuk suyla duş almak zorunda kaldık. sonra kabine gittik giyindik. saat 1 de evdeydik. ben az dinleneyim dedi cansu abla. akşam görüşürüz diyerek evine girdi...

korkuyordum amk. cansu abla vücudunu incelediğimi anladı. ya eskisi gibi olmassa herşey. artık samimi olmassak naparım ben. şaka maka ben cansu ablaya bağlanmaya başlamıştım. ona cansu demeyi bile düşünür oldum artık. ama gibtir et amk dedim. en fazla kötü davranır, evime gelip beni azdırıp gibtirip gitmesindense benle hiç konuşmasın daha iyi dedim ve akşamı beklemeye başladım. cansu ablanın nasıl bir tavır takınacağını merak ediyordum. havuzda girdiğimiz iddiayı tutacak mıydı? eğlenmek için ona breakdance videosu açıp ona o hareketleri yaptırmayı zorlayacaktım. tek amacım akşam onunla dali gibi eğlenmekti umarım öyle olacaktı…saat 8 gibi kapımız çaldı kapıyı açtığımda taptığım kadın karşımdaydı. hastası olduğum kadın .. altında eşortman üstünde pembe bir askılı. hoşgeldin dedim. gülerek hoşbulduk dedi ve mutfağa gitti. valla bu saate kadar uyudum dedi. iyi yapmışsın dedim. iddiayı hatırlıyor musun cansu abla diye sordum?? ha şu dans iddiası hatırlıyorum tabi dedi. birazdan yaparız dedi tamam dedim. bilgisayar oynamaya gittim. yemek oldu diye çağırdı. yemeğimizi yerken konu döndü dolaştı havuza geldi. havuzda daha fazla dursaydık şuan acı çekiyor olurduk dedi. bende evet öyle güneş yanığı çok kötü oluyo dedim. ısrarla havuzdan konuşuyordu cansu. vücudunu incelerken yakalandığım için bana laf söylemesinden korkuyordum. havuzun kalitesi fazla iyi değildi dedi. bilmem diye karşılık verdim. kalite kontrol yapmadın mı dedi gülerek. o an anlamamıştım ne demek istediğini. bana inceden laf sokmuştu gülerek. yoo dedim gülerek. beni inceliceğine havuzu inceleseydin ya dedi ve çorbaya bir kaşık daha attı. ama o an elim ayağım titremişti yutkundum. kafamı önüme eğdim hiçbişey söylemedim. o ise çorbayı kaşıklıyordu.. havuzu boşver ben nasılım dedi. doğruldu yemek masasından mutfakta bir ileri bir geri gitmeye başladı. manken gibi defile yapıyordu aklı sıra.. gözümün içine bakmayı ihmal etmiyordu utandığımı bile bile .. sence ben nasıl bir kadınım dedi tekrar. bende güzeel dedim dalgın bir şekilde. ilerde benim gibi bir karın olsun ister miydin diye sordu. evet dedim gülerek. utanç felan kalmadı o an artık açılmıştım. umarım öyle olur dedim. benim kocam benim kıymetimi hiç bilmiyor öküz dedi. öküz dediğine baya gülmüştüm. ama öyle diyerek tekrarladı. varsa yoksa iş güç zaten ben onu sevmemiştim dedi ve aile zoruyla evlendirildiğini söyledi. bu kadın benle bunu bile paylaşıyordu resmen sırdaş gibi birşey olmuştuk. valla mı dedim. malasef dedi. ama ben herşeye rağmen gülmeye çalışıyorum dedi ve radyoyu açtı. oynak bir şarkıyla dans etmeye başladı. bense yemeğimi yiyor onu izliyor gülüyordum. hayatta hiçbir şeyden zevk almayan ben bu kadını tanımamla gülmeyi öğrenmiştim. sadece sex objesi değildi o benim gözümde. karakterinide çok seviyodum ve galiba aşık oluyodum. bu bir ergen aşkı değil yüreği erken yaşta olgunlaşmış bir asosyalin ilk heyecanıydı.. birazdan gösterdiğim dansı yapcaksın deme dedim. tamam dedim ya dedi ben sözümde dururum yapıcam dedi. ama dans çok zor diye cevap verdim. olsun yaparım ben dedi gülerek. yemeğimi yedim cansu bulaşığı yıkadı ve odama geldi..ben bilgisayar koltuğunda oturup internette gezerken eliyle gözlerimi kapayıp kafamı bi sağa bi sola zütürüyodu. ellerinin gözüme değmesi bile beni tahrik ediyordu. ben gülüyordum o sırada.. arkadan elleriyle yanaklarıma ufak tokatlar geçiriyodu binevi seviyodu yani. hadi dans yapıcam ben dedi. tamam dedim büyük bir zevkle ve youtube girip dans videosunu açtım .. breakdance zamanı bakalım neler yapıcak cansu … *videoyu açmamla birlikte cansu çok güldü. ben bunu nasıl yapcam gözünü seveyim diyerek kahkaha attı. iddiada her dansı yapcağını söyledin ama dedim. çok güldük.. ya ben bunu yapamam bir tarafımı kırarım dedi. tamam o zaman sen seç dansı dedim. salsa yapalım ama seninle dedi. içimden işime gelir dedim, çok sevindim çok ve salsa videosu açtım.. fakat bugün şort giymemişti cansu .. eşortman onun o güzel bacaklarını kapatıyordu. eşortmanın paçası bir hayli genişti. eşortmanın paçasını göstererek paçan çok geniş üstüne felan basarsın dedim. gidip şort giyim ben dedi o an çok mutlu oldum tamam dedim. gibim gene doruk noktasına ulaştı. cansu abla aşağıya şort giymeye gitti..

5 dk geçmeden geldi bu sefer kot şort giymişti. çok dardı çok . bacaklarını geçtim tekrar kalçalarına odaklandım. o dart şorttan fışkırıyordu adeta kalçaları. okşamak istiyodum o kalçalarını artık dayanamıyordum çok zor geliyordu. outube’da salsa videosu izleyip salsa yapmaya başladık. 5 dklık salsa videosunu 20 dk da yapmıştık. arka planda gibimtrik bir slov yabancı şarkı çalıyodu. salsada erotik figürler vardı. onunla attığım şu capsteki hareketide yaptık . hayal ettiğim o dolgun bacaklara bu figür sayesinde dokunmuştum. o bacakları avcumda hissetmek, o bacaklara dokunmak tarifsiz bir duyguydu. hayatı yeniden sever oldum o kadın sayesinde. göğüsleride yarıya kadar açılmıştı yumulmak istedim öpmek yalamak istedim onu. çok büyük bir cesaret gerekirdi bunun için..o hareketten sonra nefes alış verişindeki değişikliği hissettim biliyodum zaten. bu denli güzel bir kadın kel şişko bi adamla ne işi olurdu. sexe susamış ihtiraslı balık etli tam şefkat gösterilcek kadındı. ondan 8 yaş küçük olmama rağmen kocasının tipini görünce kendimi çok rahat hissediyordum. çünkü o öküzden çok daha yakışıklıydım. boy olarak biraz daha uzundum.. giberim yaşını diyordum artık bu karıyı çatır çatır gibmek yalamak emmek gömmek istiyodum. onun o güzel bacaklarını ellemek manyak bir duyguydu.. o figürleri uzun tutuyorduk o da kafasını iyice geriye atıp göğüslerini gösterme niyetindeydi saten. bu saatten sonra asosyallik felan kalmamıştı. ısırmak parçalamak istiyodum onun her yerini. deli gibi arzuladığım kadın kollarımın arasındaydı.. yarım saat kadar dans ettik artık elim belinden aşağı iniyordu böyle kuyruk sokumu kısmından kalçalarına doğru parmaklarım gidiyordu. okşamak için çıldırıyodum o iri kalçaları ..dans sırasında ”ayy” dedi. ne oldu dedim hemen. ayağımı burktum diye karşılık verdi. içimden hagibtir dedim. burkmuştu o öpülesi ayakları. holywood starlarını kıskandırabilecek ayaklarını. yere çöktü ayak bileğini ellemeye başladı. onun çektiği acı umrumda değildi. o ayaklara dokundum bende.. burası mı dedim bilek kısmına. dolapta lasonik olacak onu getireyim dedim ve lasonil almaya gittim.. lasonili parmağıma sıktım ve ayağının bilek çevresinde elimi gezdirmeye başladım. cansu hem acı çekiyor hem deli gibi gülüyordu. niye güldüğünü sordum. huylandım dedi. biliyodum bu kadının ayaklarına bu kadar bakmasının sebebini. ayaklarından tahrik olmasındandı.. dahada sıvazladım o ayakları bileklerinden parmaklarına geçtim. tertemizdi ayakları.. bir bayan eli kadar zarifti ayakları. bakım kremi olsun ojeleri olsun öpmek istiyodum o ayakları. ayak fetiştisi değildim ama onun ayaklarına tapıyodum. lasonili sürdükten sonra sen beni çok seviyosun ha dedi gülümseyerek. aman beni düşünürmüşte dedi ve gel öpücüm seni dedi. gülümsemedim gittim yanına. yanaklarımı ağzını açarak öptü. ısırır gibi anlatırken bile deliriyorum. o anı anlatamam amk yaşanır. öptükten sonra şlap diye oh dedi. oha dedim bende gülerek.. dudağımda ruj olmadığına dua et sen dedi gülerek. yoksa o yanağının hali ne olurdu biliyor musun sen diye güldü. ruh izi olurdu dedim bende. çok zekisin dedi alay edercesine kahkahayı bastı. ben ruj sürmem dedi.. neden diye sordum. itici geliyor diye cevap verdi. bence çok güzel olur dedim. içimden düşünüyordum. elleri ve ayakları ojeli olan bir kadın dudaklarına niye ruj sürmez..bak sen dedi gülerek. sizde ruj var mı diye sordu. yatak odasındaki aynanın önünden gittim makyaj malzemelerinden ruj aldım . ona verdim.

dudaklarını palyaço gibi yaptı olan ruju sürdü. ona göre komikti belki ama bana göre çok sexi idi. ayak, bacak, meme, kalça derken dudaklarınıda emmek istiyodum.. emin ayaklarıma lasonik sürerken tiskinmedin mi diye sordu cansu. tiskinmek mi dedim gülerek. evet diye karşılık verdi. bense iltifata başladım. valla ben biçok ayak gördüm tiskindimde ama seninkilerin maşallahı var dedim. . o güzel kahkahasını attı gene . valla ayaklarım ve bacaklarıma rakip tanımam dedi. tanıma zaten diye karşılık verdim. gülmüyordu artık utanma sırası ondaydı .iltifatlarım karşısında kızardı, bozardı. işte kontrol benim elim geçmişti artık. o utanırken üzerine daha da gittim. her yerin çok güzel dedim. bu dediğime ben bile inanamadım amk. şu dudaakların şu haliyle bile çok güzel dedim. gözlerimin içine baktı ve …hiçbirşey söylemedi. gözlerime öylece bakıyordu kedi gibi. ben utanmamakta kararlıydım. bende ona baktım. beni çok mu beğeniyorsun diye soru. gene yenilgim gene utandım amk. yani güzelsin dedim. biliyomusun sen yaşıtlarına göre çok olgunsun dedi. olabilir dedim. bu lafı çok hoşuma gitmişti.. sen benim bu dudaklarımı beğenmiştin demiiiiiiii dedi gel buraya öpcem seni dedi öpcem bu rujla yanaklarını mafetcem dedi.. şaka olsun diye kaçmaya başladım. demin ayağını burkan cansu şimdi arkamdan koşuyordu..lan mal dedim kendi kendime ben niye kaçıyorum bu kadından? durdum geldi öptü yanağımı. öperken güldüğü için ağzı açıktı. dişleri yanağıma değdi. yanaklarım ıslandı. amacı dudağındaki ruju yanağıma dağıtmak olduğu için ağzı açık şekilde yanağımda geziyordu onun o güzel dudakları. kaybettim kendimi .. sağ tarafımda ağzını açarak rujunu yanağıma yaymaya çalışan neşe kaynağım olan cansunun yaşı evli olması umrumda değildi artık. o yanağımı öperken dudaklarımı dudaklarına doğru çevirdim. ve ilk temas ruj kokan dudaklarına dokundum .. daha sonra hayvan gibi emmeye başladım …napıyosun sen gerizekalı diyerek itti beni . kendimi aşşağılanmış küçümsenmiş hissetmiştim. ne zaman küçümsendiğimi düşünsem hırçınlaşırdım. benim birçok kez annemle kavgalarıma şait olan cansu benim hırçın halimle tekrar karşılaştı. onun o lafından sonra sen napıyosun yanaklarıma felan diye bağırdım. cansu iyice çirkinleşmişti amk. azdın mı dedi sert bi şekilde. evet diye bağırdım.. ama ne bağırma. tükürüklerim bile ağzımdan fışkırmıştı cansunun suratına. tıpkı filmlerdeki gibi oldu.. yaklaştı ensemden asılarak dudaklarına çekti beni. hayatımda ilk defa biriyle öpüşüyordum deliler gibi. rujunun kokusu hala burnumda.. yalıyodum rujunu dudaklarını dilini her yerini. dişleri dişlerime çarpıyordu. kontrolden çıkmıştık ikimizde. ısırıyodum dudaklarını amk. . anlatırken bile özlüyorum o günü.. birkaç dakika sonra çok daha ileri gidecektik ..öpüşürken beni itiyodu. dudaklarımız birleşikti ama ben geri geriye gidiyodum.. geri geri giderken bir anda dizimin arka tarafında eklem bölgesine birşey çarptı ve düştüm. noluyo diye baktığımda çekyata düştüğümü gördüm. sonra hemen ona baktım korkulu bir gözle. yüreğimdeki heyecanı tahmin edersiniz amk. hiç gülmüyodu çok hırçın bakıyodu. çekyatta kalkmaya çalışırken onun ayaklarıyla gene çekyata düştüm. ayaklarıyla karnımdan itti. sonra ayaklarını yüzümde gezdirmeye başladı. nerden geldiğimi bilemiyordum amk. kadın ayaklarından tahrik oluyodu işte. ayaklarını ağzıma aldım. yalıyodum o güzel ayaklarını o da kendinden geçmişti zaten. ayaklarını ağzımdan çekti. bende sıkılmıştım ayaklarından artık amk. fakat devam etti ayaklarını suratımda gezdiriyo ittiriyodu suratımı. erkeğe işkence yapmasını seviyodu yani .. ayakları oje kokuyordu krem kokuyordu.. ayaklarıyla hükmettiği bedenime acımış olmalı ki kendide oturdu yanıma. tekrar öpüşmeye başladık. öpüşürken ensemi okşuyodu. elleriyle ensemden çekip arkaya doğru uzandı. artık onun üstündeydim. sadece öpüyodum dudaklarını.. o taptığım bacaklarını okşuyodum artık .. dudaklarındaki bütün ruju yemiştim. kısa şortunun içinden kalçalarına dokunuyodum artık.. biraz sonra ilkleri yaşatacaktı bana cansu. o artık cansu abla değil seviştiğim kadındı…artık sevişme fastı bitiyordu.. onu öpmüştüm ya o dudakları. yalamıştım ya.. dokunmuştum o kalçalarına, okşamıştım o bacaklarını .. aşk bu olsa gerek aşk ve şehvet… birazdan sevdiğim kadına sahip olacaktım ..dudaklarından göğüslerine inmiştim artık. sexe susamış bir kadındı cansu. onu öperken nefes sesi beni dahada tahrik ediyodu. öptüm dudaklarını, boynunu, koynunu.. göğüslerine inmiştim artık. o nasıl bir tattı amk .aklıma geldikçe ağlayasım geliyo. o anki zevk ve mutluluğu, heyecanı hiçbişeye değişmem.. güzel kokuyodu teni kaybolmuştum göğüslerinin arasında. askılısını bile çıkarmamıştı daha. kafamı askılısının içine sokmuştum boğulcaktım amk. neyse ki kafamı itti ve askılısını çıkardı.. anlatmama gerek var mı göğüslerini? o güzel kokan tenini.. ruju bitik dudaklarını.. tekrar çekti ensemden beni göğüslerine doğru. yaladım.. dakikalarca yaladım.. artık hırçın suratı durgunlaşmıştı. teslim etmişti kendini. o yeşil gözlerine bakarak yalıyodum onu. aşk ile, ihtiras ile.. kalktı bir süre sonra. kuvağıma oturdu 10 dk kadar gene yaladım memelerini. iriydi ve dikti. kayboldum göğüslerinin arasında. gözlerimi kapatarak teninindeki hafif parfüm kokusuyla yalıyordum onu . taş gibi olan gibimin üstünde o yumuşak ve iri kalçalarıyla dans ediyordu adeta.. ezmişti gibimi acımıştı sanki. ama bu çok iyi oldu. az kalsın boşalcaktım yoksa. onu ihtirasla emmeye devam ediyordum…göğüslerini emmeye devam ederken saçlarımdan çekip kafamı yukarı kaldırdı. göz göze geldik. dudaklarımı ısırdı ve güldü. sonra kalktı kucağımdan.. ellerini kot şortunun düğmesine attı. daha sonra indirdi.. havuzda gördüğüm, bikinisine öldüğüm, deliler gibi arzuladığım kadını öpmenin yalamanın verdiği şehvet yetmez gibi onu siyah tangayla görmem iyice kudurmama neden oldu. artık ondan beklemiyordum hareketi. o şortu indirdiğinde ben hemen kalktım artık o çekyattan amk. artık cesurdum onu deli gibi istiyodum. onun gelmesini beklemedim bile. gittim gene yapıştım dudaklarına. hayvan gibi öpüşürken arkadan ellerimle tangasını ve kalçalarını parçalıyodum.. sıkılmıyordum amk dudaklarını öpmekten.. dakikalarca memelerini yalayıp kalçalarını okşamaktan. tapıyodum o kadına. bana bu yaşta bunları yaşatan kadına aşıktım. artık dilimle göğüslerinden aşağılarına inmeye başladım.. göbeğini yalıyodum, o iri, pürüzsüz ve selülitsiz bacaklarını içime çekiyodum. o ise saçlarımı okşuyordu narin elleriyle.. tangayı indiricektim artık amk. yalıcaktım onu o yapan bacak arasını. açtım tangasını hiç şaşırmadım beyler. bembeyazdı.. hayatımda ilk defa canlı canlı am görüyodum.. sabah havuza gittiğimizden kaynaklanıyor olmalı traşlıydı. öylece baka kaldım.. saçlarımı çekti hemen yukarı baktım. bakar bakmaz yüzümü dıbına doğru ittirdi. yalıyodum amk hayvan gibi hemde.. ben yalarken o saçımı iyice çekiyodu ve nefes sesini çok daha arttırmıştı. taptığım deli gibi arzuladığım kadını yalarken acı çekiyordum. saçlarım kopuyodu az kalsın umrumda değildi. isterse kel bıraksın…ben diz çökmüş vajinasını emerken o ayakta idi. ayaklarını omzuma attı. işimi daha da kolaylaştırdı.. emiyodum hiçte utanmıyodum. çünkü seviyodum onu arzuluyordum. bu öpüşme, sevişme, yalaşma yarım saat kadar sürdü. hiç konuşmadım o da konuşmadı. sadece yaladım öptüm. kokladım… yeter dedi kafamı itti. ayağa kalktım.. yaklaştı dudaklarıma ne yapacağını biliyosun demi dedi ihtiraslı ses tonuyla. çıldırıyodu zevkten biliyodum. biliyorum dedim. yap o zaman dedi. bende traşlıydım o gün havuza giderken traş olmuştm tertemizdim amk. çıkardım altımı.. gibim 16 cm onu söyleyeyim. baktı gibime doğru gökdelen gibi olmuştu gibim. kendine çekti gene ısırdı dudaklarımı 2 dk kadar gene deli gibi öpüştük..

gözlerine baktım . eliyle elimi kendine doğru çekti. duvara yasladı sırtını.. sol bacağını odada bulunan divana kaldırdı. ben iki kollarını havada birleştirdim tek elimle kollarına bastırıp onu etkisiz hale getirdim daha da fazla tatmin etmek için. kaldırdım. filmlerde gördüğüm gibi okşuyordum memelerini. vajinası kabak gibi belliydi ama sokmaya korkuyordum amk. hadiiiii dedi ama şöyle bir ses tahmin edin amk. insan yorulur huh der ya. işte onun ihtiraslı hali bir sesle hadii dedi içini çekerek. benim solumda olan sağ bacağını avcumla kaldırdım iyice açıldı bacak arası. ben bunları yaparken o dudaklarımı ısırıyodu. ve hayatımda asla unutamayacağım an geldi binler. aşık olduğum, arzuladığım taptığım kadının vajinasına girdim.. o tadı anlatmıycam amk. birçoğunuz yaşamıştır yaşamayanlara da diyorum ki.. ilk sevişmenizi gerçekten arzuladığınız biriyle yapın.. ağır gelmemişti bana. diğer bacağı divanda olduğu için..bir kere sokup çektim deli gibi öpüşüyoduk indim tekrar memelerini yalıyodum. biraz daha kaldırdım vajinası göbek hizama geldi. kalçası tam gibimin üstüne denk geldi.. gibimle kalçalarını sürtüyodum çok büyük bir haz alıyodum amk.. sokmadan boşalcaktım artık. daha önce bir kızla bile öpüşmeyen ben. taptığım kadınla dakikalardır sevişiyordum. gene soktum çıkardım.. ben sokarken o kulağımı emiyodu hıhh diye nefes veriyodu.. o ses beni öldürüyo amk öldürüyodu.. ben içine girdiğim vakit o kulaklarıma nefes verirken ben onun boynunu yalıyordum. her yerini yalıyordum amk .. hem sokuyor hem yalıyordum.. girip çıkmalar başladı.. bağırmıyodu ama nefes sesi kulağımda beni delirtiyodu. çıkardım gibimi içinden boşalıcaktım yoksa.. bacağını divandan indirmeye çalıştım hiç söylemeden. hemen indirdi ve arkasını döndürdüm.. yasladım duvara. gibimle iri ve kalkık, yumuşacıcık kalçalarına sürtüyodum. suratını suratıma çevirdim arkasından ellerimi doladım. dudaklarını öpüyor, ellerimle göğüslerini okşuyor, gibimle kalçalarına sürtüyodum. bu nasıl bir zevkti bunu yaşamanız lazım.. gerçekten arzuladığınız bir kadınla yaşamanız lazım.. ilkleri yaşadığım gece devam ediyordu …bu arkasını döndüğü için diğer bacağını divana attı. arkadan olur mu dedim. ellerini arkası dönük olmasına rağmen arkadan enseme dolamıştı bile.. olur dedi. çevirdi kafasını arkaya doğru.. bana doğru baktı gene yeşil gözleriyle.. taptığım zütüne artık vuruyodum.. vurdukta kalçalarına çarpan testislerim şlap şlap diye ses çıkarırıyordu. ellerim memesinde dudaklarım dudaklarında.. gibim onun tapılası zütünde geziyordu..31 gibi değildi amk bu. hissediyodum onu. kokusunu, dudaklarını.. evet o benimdi.. kendimden geçmiştim.. keşke o an kamera olsaydı keşke her onu özlediğimde o videoyu izleyebilseydim.. boşalcam diye korkan ben cansuyu zütünden ihtirasla ve aşkla gibiyodum.. boşalıyorum dedim dudaklarının içine.. duydu kulakları.. çok zevk alıyordu.. ellerim göğsünde dudaklarım dudaklarında .. onun dilini içime çekerken dudaklarını emerken .. boşalıverdim .. boşaldım ama bırakmadım belini hala öpüyodum onu..o da beni bırakmadı. çıktım arkasından ama gibim kalçalarına değiyordu hala. hala öpüşüyorduk deli gibi.. gibim inmişti eskisine göre haliyle boşalmıştım.. onu zevk için değil ihtirasla öpüyodum artık. aşık olduğm için kokluyodm. hissediyodum onu. değen saçlarını, nefes alışverişini, avuçlarımdaki göğüslerini.. penisime değen kalçalarını, dizlerimin değdiği bacaklarını.. onu hissediyordum o kadar mutludum ki ..artık bana doğru döndü. banyoya doğru yürüdü..

hiçbirşey söylemedi. bende tuvalete gittim .. ben tuvalete gittiğimde o kombiyi açtı banyoya girdi.. o banyoda iken ben çok mutluydum amk.. ama onun ne düşündüğünü merak ediyodum .. korkuyodum panpalar …zerre kadar vicdan azabı yoktu amk.. deli gibi seviyodum onu.. kocası felan umrumda değildi. bu kadar güzel bir kadını işi için 1 ay yalnız bırakan göbekli keltoşun dıbına koyim diyordum.. cansu onu sevmiyordu zaten.. benim merak ettiğim banyodan çıktıktan sonra cansu napacaktı..ne yaptığımı bilemedim amk. gittim sevişmeden önce çıkardığım giysilerimi tekrar giydim.. odada volta atıyodum korkumdan cansu napacak ne diyecek diye.. deli cesaretim geldi gene. zorla mı yaptım amk çok istekliydi dedim kendi kendime.. artık kendimi korkutmayı bırakmalıyım sevdiğim kadına kendimi kanıtlamayalıyım diyordum.. odamda çeşitli kurgular kurarken. banyonun kapısı açıldı.. cansu bana seslendi. elim ayağım titremişti. efendim dedim kafasını banyonun kapısından çıkardı. vestiyerin üstünde anahtar var. onu al aşağıdan giyecek bişeyler getir dedi. ne getireyim dedim. ne getirirsen getir dedi.. tamam dedim.. bir koşu aşağı gittim. yatak odasındaki giysi dolabından giyecek bişeyler aldım.. yukarı çıktım..onu gözümde peri gibi gösteren şort ve askılılarından birini aldım reyondan.. eve geldim banyoya doğru ilerledim. kapıyı tıkladım. giysileri verdim.. çıkmasını bekliyordum bakalım neler diyecekti !!!kapı açıldı ıslak dalgalı saçlı masum güzel.. sarı saçlarıyla mutfağa doğru yol aldı. dolabı açıyordu.. rahatlamıştım artık cesurdum bende. yanına mutfağa gittim. bana bakarak güldü. sen banyoya girmicek misin dedi.? o ana kadar aklıma bile gelmemişti amk. ha doğru dedim. o zaman ben banyoya gireyim dedim. o dolaptan aldığı meyve suyunu bardağa katarken ben banyoya girdim.. hayatımın en garip banyosunu yapıyodum amk. çok tuhaf hisler karışık duygular.. neyse ki duşumu almış üstümü giyinmiştim.. özgüvenim tavan yapmıştı artık. mutfağa gittim dolabı açtım bende meyve suyu katıcaktım kendime.. cansu gözlerimin içine bakıyordu aynı zamanda çekirdek çitliyodu.. bana bakarak öküz demişti.. ben güldüm. ilk defa mı diye sordu? evet dedim.. beraber çekirdek çitledik. daha sonra oturma odasına geçtik. cansu bacak bacak üstüne atarak klagib tv izleme pozisyonunu aldı. artık içten içe gülüyodum.. onu ne zaman bacak bacak üstüne atarken görsem deli gibi arzulayan ben artık mutluydum. arzularıma kavuşmuş onunla sevişmiştim ya .. 15 dk kadar tv izledik sessiz bir şekilde. sonra olduğu yerden doğruldu cansu.. yol kapısına doğru harekete geçti. bende uğurlamak için arkasından takip ettim. kapıya vardık.. terliklerini giydi. kapıda bekliyordum.. bana doğru yaklaştı ve o güzel dudaklarıyla bir kez daha öptü beni.. bu öpücüğün cesareti ile gitme dedim. bu gece burda kal .. yok yarın bakarız dedi ve merdivenin ilk basamağına adım attı. doyamamıştım ona. çıktım kapıdan bende terliği giyip aşağı doğru inen cansuyu tuttum ..tekrar yapıştım dudaklarına.. o dudakların tadını aldım ya artık bırakmak istemiyordum. o da karşılık verdi.. 2 dk kadar ateşli bir şekilde öpüştük .. yeter bu kadar dedi cansu. bugün bu kadar öptün yarın napcaksın diyerek güldü ve iyi geceler diyerek aşağı inmeye başladı.. bu lafı beni çok mutlu etmişti.. iyi geceler dedim .. yüzümdeki tebessümle çıktım merdiveni, vardım evime.. yatağıma uzandım.. mutluluğumla baş başa kalmıştım artık yarını bekliyordum.

o gece uykuya daldım.

annem köyden gelene kadar bu durum böyle devam etti. cansu ile saatlerce sevişip deli gibi eğlenirdik.. hiçbir sevişme ilk sevişmenin tadında değildi.. hayatımın en mutlu günlerini bu süre zarfı içinde yaşamıştım.. derken annem köyden geldi.. cansu bize gelmeye devam etti.. annem bazı zamanlar akşam gezmesine giderdi.. cansu o vakit bize gelir gene çılgınlar gibi sevişirdik.. cansunun kocası gene 2 günlüğüne gelip gitmişti.. cansu 2 gün onun, 1 ay benimdi adeta… fakat kocasının bu seferki gelişinde ki yaptığı planlar, cansu ve benim moralimi bozmaya yetmişti.. o planların içinde, kocasının cansuyu yurt dışına zütürmek isteyişi vardı…kocası gittikten 1 gün sonra cansu bize geldi.. gene annemin olmadığı birgün kapımı çaldı.. açtım kapıyı.. 3 gündür görmediğim güzellik tüm asaletiyle bana bakıyordu.. içeri aldım.. o gelsin odamda heykelini yaptırayım.. saatlerce o heykele bakardım amk.. artık o derece güzel geliyordu gözüme cansu.. vücut hatlarına tapıyordum.. ona cansu demektende çekinmiyordum artık. her ne kadar beni sevdiğini söylemesede hareketlerinle belli ediyodu. belki de çekiniyordu kendisinden ufak bir çocuğu sevdiğini söylemeye.. sinirliydi, yeşil gözlerinin üstünde bulunan ince kaşlarını çatmıştı bana bakarak.. ürkek bir ses tonuyla.. osman beni yurt dışına zütürecekmiş dedi.(osman cansunun kocası)sustum.. o da sessizdi. 1 dk geçmeden sordum.. ne zaman, niye , neden diye ard arda.. şaşkındım.. bilmiyorum diye cevap verdi. akşam böyle bişeyler söyledi dedi.. sen ne dedin diye sordum.. ben böyle hayatımdan memnunum, gitmek istemediğimi söyledim dedi. zorla zütürcek değil ya dedi.. üzülmüştüm.. 3 gün sonra cansuyu görmenin verdiği mutluluk bu gelişmeleri duyunca yerini hüzüne bırakmıştı.. suratımın düştüğünü anlamış olmalı cansu.. üzüldün mü dedi gülerek.. soru mu bu ya diye karşılık verdim. merak etme ben gitmem yurt dışına felan dedi. dil bilmiyorum bişey bilmiyorum napıcam ki orda dedi.. o konuşurken ben onun şişko göbekli kel kocasına küfürleri saydırıyodum içimden.. artık içimdekileri dışarı vurmaya başladım.. seni niye zütürüyor ki? kendi gelsin düzgün bir işte çalışsın bu kadar seviyosa dedim.. aman gelmesin dedi.. böyle çok iyi, ben şuan ki durumdan çok memnunum dedi.. ne yurt dışına gitmek istiyorum, ne de kocamın buraya gelmesini istiyorum diye devam etti …cansuyu en son 3 gün önce görmüştüm ama sevişmeyeli epey zaman olmuştu.. merak etme dedim sana ben gitmem zaten dedi tekrar. ayrıca böyle moralin bozuk takılmaya devam edersen eve gidicem dedi. gitme dedim.. o zaman surat asma diyerek cevap verdi bana.. tamam dedim gülerek.. sen beni özlemedin mi diye sordu.. çok diye karşılık verdim.. çok özlemişsin ama öpmüyorsun bile beni dedi.. gittim günler sonra dudaklarını öptüm..

dudaklarını öperken göğüslerini okşamaya başladım.. sen iyice öğrendin bu işleri diyerek güldü.. ardından kafama bir şaplak geçirdi.. tekrar sardım ellerimi beline dudaklarına, boynuna minik öpücükler kondurdum..o gün onunla en kaçık sevişmemizi yaşadık.. masum değildim.. onu aşk ile öpmüyor koklamıyordum.. günler sonra sexe susamış olmanın verdiği ihtirasla sadece onu doyasıya becermek istiyodum.. o gün onunla en uzun cinsel ilişkimiz oldu. duvara dayadım, kucağımda zıplattım, her çeşit pozisyonda zevkin doruklarına çıkmıştık. o gün coşmuştum adeta.. cansu ilk defa bağırıyodu.. zevkten inliyordu.. ikimizde zevkin tam doruk noktasındayken doggy pozisyonundaydık.. ellerim göğüslerinde, dudaklarım ve dillerim omzunda geziyordu cansunun.. onun o sex sırasındaki bağrışları beni hayatım boyunca yaşayamayacağım unutulası zor anılara sürüklemişti.. boşalcağımı anlayınca cansunun arkasından sıyrılıp, saçlarından aşağı çekerek dudaklarına titreyerek boşalmıştım.. daha önce hiç ağzına almamıştı cansu.. büyük bir ihtirasla yalıyordu mimarı olduğu spermlerimi.. bense saçlarını okşuyordum o gün.. onu çok özlemiştim.. beraber banyoya girdik.. fiskiyeden akan suların altında kucakladım onu deli gibi öpüştük, okşadım suların altında ıslanmış harika vücut hatlarını.. 1 saat banyodan çıkmadık.. bana ilkleri yaşatan kadına daha da bağlanıyordum artık.. banyodan çıktıktan sonra geciken itiraf gelmişti.. beni sevdiğini, kocasının ve annemin evde bulunduğu süre zarfında birlikte olamadığımız için beni arzuladığını söylemekten çekinmiyordu artık cansu.. 1.70 boylarında şişko göbekli kocasını arzulamaktansa beni arzulaması en doğal hakkıydı.. nitekim bende sesi titrek bir ergen değil, artık cansu tarafından eğitilen bir adam adayıydım.. bu lafları duyduktan sonra hiçbirşeyi gibime takmazdım artık.. evet o da beni seviyordu çünkü.. annem gelene kadar öpüştük, koklaştık, eğlendik.. sohbet ettik, dans ettik.. annem evde olduğu zamanlar cansu bana imalı bakışlar atardı.. annem evde olmadığı zamanlar bize gelir ateşli ve ihtiraslı sevişmelerimize bir yenisini daha eklerdik.. bütünleşmiştim artık onunla. cansuş diye seslenirdim ona.. sarı ve dalgalı saçlarında ellerimi gezdirmekten utanmıyordum artık.. gözlerine bakıp onu sevdiğimi söylemek hayatta yaptığım en cesur işlerin başında geliyordu.. hergün beraberdik.. annemin olduğu zamanlar uzaktan severdim onu.. annem mutfağa gittiği zaman 10 saniye içinde hemen koşar öperdim dudaklarını.. korkardı o da.. onu korkutmayı severdim.. tıpkı güldürmeyi, zevkin doruklarına çıkarmayı sevdiğim gibi …artık cansuyla sinemaya felan gidiyorduk arada sırada.. annemin bunlardan haberi vardı.. sinemanın arka sıralarında, karanlıkta az okşamadım onu.. annem mutfakta kahve yaparken, kısa sürede olsa şehvetli öpüşlerim yakalanma korkusunun verdiği heyecanla birleşince.. daha da tatlanıyordu o dudaklar, daha da güzelleşiyordu göğüsleri, arkasından sarılıp ittirdiğim kalçaları.. bu kadın olmassa ben yaşayamazdım…31 çekmiyordum artık.. o kadar manasız geliyordu ki bana ellerimle penisimi tatmin etmek.. nefes alan bir periyle, bir afetle, tüm vücut hatları ile başımı döndüren cansuyla öpüşmeyi 31′e tercih ederdim.. onsuz günlerimi düşündükçe, bir gün onsuz olabilecek gelecekteki günler gelirdi aklıma.. ama asla diyordum içinde.. onu kaybetmek en büyük korkumdu…günler geçiyordu tüm şehvet, mutluluk ve erotizm kokan dakikalar, günler, haftalar… artık yapraklar dökülüyor, pencereden izlediğim insanların üzerindeki kısa kollu t shirtler yerini uzun kollu tshirtlere bırakıyordu.. cansunun kıyafetindeki kısalmalar arzumu dindirmiyordu.. çünkü onun vücut hatları artık beynimin bir köşesine kazınmıştı.. bana en güzel anları yaşatan o vücut, o yüz güzelliği, o dalgalı saçlar, o güzel ayaklar, bacaklar, narin eller, rujsuz ama ilk öpücüğümde rujlu olan dudakları.. evet bu kadına tapıyordum. tapılasıydı çünkü.. çok bakımlıydı hiçbir iticiliğini görmedim onun.. bu yüzden tapıyordum ona. ihtirasla, tutkuyla…ve geldi.. dıbına kodumun keli. ayı huur çocuğu.. cansunun ailesi tarafından zorla evlendirildiği göbekli, bıyıklı, şişko, düdük.. 2 gün duracaktı gene.. ama o gece kendi kendimi yedim, bitirdim.. herşeyiyle taptığım kadın şuan onun kolların arasındaydı belki.. adamı öldürmeyi bile düşündüm.. artık pgibolojim iyice tuhaflaşmaya başlamıştı.. cansuyu sahiplenmiştim, o kadar bakımlı, herşeyiyle mükemmel olan bir kadın nasıl olurda bu öküzle şuan bu saatte aynı evde olabilirdi.. daha da kötüsü o ayı ile nasıl evlilik cüzdanları olurdu.. nasıl nasıl nasıl nasıl.. kafayı yicektim düşünmekten.. gene hırçınlaşmaya başladım.. annemi sürekli terslemeye başlamıştım ki annem bendeki değişimin farkına varmış olmalı bir daha laf atmadı o anlarda.. artık delirmek üzereydim ki aşağıdan gelen bağrış çağrış sesleriyle nerden geldiğimi şaşırdım.. evet bu aşağı kattan, güzeller güzelinin oturduğu evden.. 2. kattan gelen sesti. ama bu cansunun sesi değildi.. daha çok kalın sesli bir barzonun sitemiydi.. anlamıyordum bu malı.. 1 ay evde yoksun ve tapılası bir karın var.. daha ne istiyorsun gerizekalı diyordum içinden.. niye bağırıp çağırıyorsun öpüp koklamak yerine.. ama cansuya bağırması hoşuma gidiyordu sanki.. onunla sevişmesinden iyidir diyordum.. evet bencillik yapıyordum belki. cansunun üzülmesi o adamla sevişmesinden iyidir diyordum.. sesler iyice artmıştı.. umrumda değildi bu durum.. taa ki cansunun hıçkırık sesleri odamı kaplayana kadar.. evet tam benim odamın altında kavga ediyorlardı ne yazık ki.. kulaklığımı takıp bilgisayardan müzik açtım.. evet o hıçkırık seslerini bastırıyordu.. duymuyordum bile onu… ama onun gözlerinden akan yaşları düşündükçe kendimi kaybetmeye başladım.. dışarı çıkmaya korkan ben kendimi kaybettiğimde dışarı çıkıp tüm insanlara kafa bile tutabilirdim.. gözüm hiçbirşeyi görmezdi.. annemin olduğu odaya gittim.. sesleri duyuyor musun dedim.. annem üzülerek ”evet” dedi.. kalk anne birşeyler yapalım dedim. gidelim rahatsız olduğumuzu felan söyleyelim, belki o zaman durur bu şerefsiz adam dedim.. annem biz karışamayız diyerek sakin olmamı söyledi.. sakin olamazdım.. onca şey yaşadığım kadın.. taptığım vücut hatları belkide işkence görüyordu.. dayanıcaktım kapısına sessiz olur musunuz diye .. rahatsız olan komşu manasnda.. deli cesareti gelmişti bana.. cansunun kocası 1.70 ha var ha yok şişko bişey.. bana ters birşey söylerse kendimi o an ki pgiboloji ile onunla kavga etmeye hazırlamıştım.. bu özentilik ya da kahramanlık çabası değildi. bu deli gibi sevdiğim kadını koruma çabasıydı..ben rahatsız olduğumu söyleyeceğim anne dedim. yapma dedi. ben gidiyorum dedim ve en hırçın halimle yol kapıdan çıktım.. annem arkada.. tamam ben söyleyeyim bak şimdi bişey olur kavga istemiyorum dedi yalvararak. tamam git söyle dedim.. ben yol kapının tam önünde bekliyordum annemi.. annem indi ve kapıyı çaldı.. kapı biraz geç açıldı.. kapıyı açan o ayı olmalıydı çünkü ilk konuşmayı annem yaptı.. ablacım sesleri duydum, geldim.. cansuyu çok severim . bir sorun varsa yardım edebilirim dedi.. kalın ve tam bir kro sesiyle cevap verdi bu öküz.. yok bir sorun sen işine bak teyze.. annem gibi genç gösteren bir kadına teyze dedi bu dıbına kodumun ayısı.. annem cevap verdi.. sorun yoksa neden gürültü patıltı sesleri geliyo kardeşim dedi. sakin ol yoksa polisi aramak zorunda kalacağım dedi.. artık iyice sinirlenmeye başlıyordum.. aylardır 4 duvar odasında kalan ben.. bağrış çağrış sesine alışık olmayan ben.. cansu sayesinde sadece sevişmeyi öğrenen, kavga gürültüyü sevmeyen ben.. cansunun ağlaması içime çok oturmuştu.. kendimi kaybetmekten korkuyordum çünkü mutfaktan bir bıçak alıp adama saplayabilirdim de.. kendimi kaybettiğimde bunları yapabilceğimin farkında olamıyordum çünkü..bu şerefsiz anneme laf söylemeye başladı.. bas git akşam akşam karışma karı-koca kavgasına dedi.. ve o an kopmuştum artık.. evden aşağı inerken veya yukarı çıkarken saydığım 8 basamaklı merdivenimizi iki adımda bitirdim.. ara boşluğa geldim.. diğer merdiveni de iki adımda zıplayarak bitirdim.. delirmiştim amk .. hem sevdiğim kadını döven hem de hayatta en fazla değer verdiğim kişi olan anneme laf söyleyen bu huur çocuğunu gibmeliydim.. indim aşağı bana bakan öküzü gördüm.. nerden geldiğini bilemedi bu mal. cansunun bizle samimi olduğunu bile bilmiyordu. daha önce beni görmemişti haliyle.. 17 yaşında olmama rağmen evde spor yaptığım için onun iri göbeklerinden çok daha ürkütücü fitt omuzlara ve kollara sahiptim.. düzgün konuş lan annemle dedim.. gözlerimin içine baktı.. cansu ortalarda yoktu amk. basın gidin akşam akşam dedi… bu bin kurusunun anasını gibme zamanı gelmişte geçiyordu.

şakaklarımdan fırlayan damarlarım ve yüreğimde biriken kalbimi her an durdurabilecek bir heyecan vardı bende. aylarca eve hapsolmanın verdiği hırçınlık… onun o söylediği sözlerden sonra başlamıştı gene tuhaf bir dünya.. o an farklı bir dünyaydım.. kendimi ölmüş ve insanların içinde sonsuzluğa doğru giderken ki gibi hissettim.. artık hiçbirşeyi duymuyordum.. yumruklarımı sıktım ve üzerine doğru gittim.. hiç unutmam. kapıda bulunan çam yarmasına çok seri 2 sağ 1 sol üç yumruk attım. ben bile inanamıyordum amk . adranelin patlamasını o an yaşamıştım.. devrilmedi ağzına burnuna aldığı direk yumruklarla. karşılık verdi. artık o an birşey düşünmüyordum, kopmuştum dünyadan. hissettiğim tek şey burnumdaki inanılmaz sızıdan başka birşey değildi.. burnumdaki inanılmaz sızlamadan sonra durmadım.. ne yaptığımın farkına vardım. cansuyu ağlatan annemin üzerine yüren bu huur çocuğuyla dövüşüyordum.. gözlerimi açarak sadece suratına çok seri yumruklar atıyodum..o 1 yumruk atana kadar 4 tane yumruk sallıyodum bu ağır tıfıl huur çocuğuna.. ve yığıldı kapının önüne .. durmadım amk. kapı eşiğine yığılan bu huur çocuğuna tekmeler atıyodum.. o an kollarımdan tutanlar vardı onları bile unutmuştum.. kendime geldiğimde cansu ve annem beni tutuyordu.. ağzıma gelen tuzlu sıvıyı silmek için elimle ağzımı sildiğimde kanı gördüm.. daha sonra yere baktım şarıl şarıl kan akıyodu amk benden.. o öküz yerde serili vaziyetteydi..bir süre sonra polisler geldi.. meğer cansu, henüz annem kapıyı çalıp bu adamla konuşmaya başladığı vakti fırsat bilip polisi aramış.. demek ki şiddette uygulamış bu bin kurusu cansuya.. tuttular zütürdüler hepimizi karakola … benim burnum şarıl şarıl kanarken, o öküzün dudakları patlamıştı.. dudağının kenarındannnnnn sızan kan ve elmacık kemiğinin şakak noktasına giden yerden siğen kan.. yüzündeki şişliği ona baktığım 2 saniyede farketmiştim.. galiba bu adamı dövmüştüm amk.. çok mutluydum çok.. karakola gidiyordum belki hapse atcaklardı ama umrumda değildi amk ..sormadılar bile adama şikayetci misin diye. isterse şikayetci olsaydı amk. annemin üzerine yürüyüp basın gidin demesi komşu haklarına hakaret sayılırdı.. bir ton uyarı felan fişman saldılar bizi.. karakoldan çıkarken göz göze geldim onunla. hıçkırıklarına dayanamadığım deli gibi sevdiğim cansu ile.. tebessümle baktı bana. seven gözlerle.. uğruna ölülesi gözleriyle.. bu kadar güler yüzlü bir kadından, bu kadar sexi bir kadından, bu kadar ihtiraslı ve tutkulu bir kadından kim bıkabilirdi ki? mutluydum gelecekte neler olacağını bilmiyordum belki de..aşıktım amk aşk bu olsa gerek.. o gün kavga devam etmedi.. bu huur çocuğu 2 gün sonra gidecekti zaten.. ama korkuyodum ya cansuyu da zütürürse .. bizim cansuyu sevdiğimizi anladı ya.. bize gıcık kaptı kodumun şişkosu. ya bize ceza vermek için onu zütürürse ordan? ama cansu güçlü bir kadındı. gitmicem dediyse gitmezdi.. bakalım neler olacaktı…evde annemin inanılmaz tepkisiyle karşılaşmıştım.. o adamın ne iş yaptığını biliyorsun. mafya mı ne olduğu belli olmayan bir adama nasıl vurursun sen. dövdün de başın göğe mi erdi? başımıza bela aldık şimdi napacağız.. yaptığını beğendin mi? hiç televizyonlarda görmüyor musun sen.. cinayetleri kavgalar yüzünden ölenleri.. kendini ne zaman kaybetsen başımıza bela açıyorsun.. onun onca lafına tek bir kelime ile cevap verdim.. iyi geceler anne.. dedim ve yattım.. aşşağıdan hiçbir ses gelmiyordu amk.. bu beni daha da çok rahatlatmıştı.. o gece tuhaf bir uyku beni bekliyordu. ertesi gün hiçbirşey olmadı. fakat ondan sonraki gün merdiven boşluğunda öğlen saatlerinde bağrış çağrışlar duydum.. kapıdan çıkmak istiyordum ama bunun için 2 gün önce gelen deli cesareti gerekirdi..

yoktu işte gelmedi cesaret..

pısırıktım o an..

o bağrış çağrışların içinde cansuyla yaşadıklarımı düşündüm.. onunla seviştiğim çekyata baktım. onu yasladığım duvarlara baktım.. muhteşem vücuduna ilk dokunuşumu, ilk öpüşümü aklıma getirdim.. o anları özlememek için, cansuyu o evde tutmak için kapıdan çıktım gene ..çıktım kapıdan en ürkek halimle.. benim ağzımı burnumu kırsa bile ellerim asla kalkmayacaktı.. onunla insan gibi konuşacaktım.. dinledim bir süre kendi kapımın önünden onları. tahmin ettiğim gibiydi işte.. vardım yanlarına.. yüzündeki morluklar iyice belirmişti şerefsizin.. evet elinde bir bavul vardı huur çocuğunun. cansu ağlıyodu. taşınmıyorlardı ama bu huur çocuğu gidiyodu gene.. cansuyu nereye zütürüyordu onu bilmiyordum..tarifsiz bir acı vardı amk yüreğimde.. hayatım bir pc, televizyon, müzik ve 31 den ibratti benim.. bu kadın bana ihtirası öğretmişti. hala delicesine tapıyodum ona.. artık yanlarındaydım konuşma vaktiydi..cansuyu gördüm.. yutkundum gene. konuşmayı beceremezdim ki şimdi ben o adamla.. adam bana bakarak. gene mi sen lan velet dedi ve üzerime yürümeye başladı.. cansu onu bırak onun bir suçu yok dedi. ağlayarak diyodu amk . biliyodum bu kadın beni seviyodu.. gözlerimin içine bakarak bağıra bağıra konuşan, tükürüklerine sahip çıkamayan bu huur çocuğuyla konuşmaya başladım ..cansu ablayı nere zütürüyosun? sanane lan sanane deyip cevap verdi.. belki de haklıydı amk.. cansunun o güzel ellerinden tutup asılması beni deli ediyordu.. artık cansu hıçkırarak ağlıyordu.. gitmek istemiyorum diye.. ikimiz bir yalvarmaya başladık bu amk kürtüne.. az da olsa sakinleşmişti huur çocuğu.. devam ettim laflarıma..bak abi dedim.. annem karını kardeşi gibi seviyor. sen yokken gözün arkanda kalmasın dedim .. ne diyebilirdim ki, bu huur çocuğuna yalakalık yapmasam cansuyu kaybedicektim.. annem evde olsaydı keşke diyordum içimden. o daha iyi konuşur, sakinleştirirdi bu bini..dur abi ben annemi arıyorum bak dedim. onla konus istersen dedim.. hala bana dikleniyordu bin kurusu. kendinden küçük birinden dayak yemenin verdiği pgibolojik baskı vardı üstünde.. cansu sadece ağlıyordu o aralar. aradım annemi nerde olduğunu sordum. teyzenlerdeyim dedi. hemen gelmesini söyledim.. adamın umrunda değildi cansuyu artık iyice zorlamaya başladı.. cansu kapı eşiğine oturup kollarını dizlerinin üzerine bağlayıp ağlıyordu.. adamın dediği hiçbirşeye yanıt vermiyordu..sevdiği kadını nikahı altına aldıktan sonra eve kapayıp, 1 ay ortalardan kaybolup 2 gün evde bulunan, ona sevgi göstermeyen bir adam aldatılmayı hakediyordu binler.. sevdiği kadının yanında olabilmek için askeri ücrete çalışan nice deli yürekler gördü bu ülke. bu gibtimin kaçakçısının karısıyla birlikte olduğum için hiç suçlamadım kendimi.. hikayeye 15 dk sonra devam edicem.. bugün bitirmek için uğraşıcam..cansu kapı eşiğine oturmuş ağlarken kaçakçı kürt kocası cansunun kollarından asılmaya başladı .. cansu inatla ağlayarak gitmemekte direniyordu.. bu huur çocuğu gücünüde kullanarak hayvanca asıldı ve cansu kapı eşiğinden adama doğru uzanmak zorunda kaldı.. yani düştü…araya girdim.. napıyosun lan öldürceksin dedim.. derle demez o yaba elleriyle suratıma bir okkalı tokat yedim.. cansunun yere düşmesiyle sinirlenen ben yediğim tokatla tekrar çılgına döndüm.. artık bende kopmuştum. 2 gün önce morarttığım elmacık kemiğini ve kabık bağlamış dudağını tekrar yumruklamak istedim.. yapamadım.. o an annemin sözleri geldi aklıma.. karakoldan geldiğimiz gece ki sözleri.. bişey yapamadım.. cansuyu sürüye sürüye gitti huur çocuğu.. bense derin bir hüzne boğuldum.. aşağı yol kapı çarptığında, cansunun hıçkırıkları binayı terketmişti.. baktım 2. katın kapısına.. yutkundum.. sadece bunu yapmıştım ..yavaş yavaş çıktım merdivenleri.. girdim evime.. sessizlik vardı evimin duvarlarında. mutfağa gittim.. onun bana yemek pişirdiği mutfağa.. kahkahalarıyla çınlattığı mutfak, güzel yemekleriyle kokuttuğu mutfak bugün şu saatte hüzün kokuyordu.. tüm bunları yaşarken evimizin zili çalmıştı. otomatiğe basarak kim o dedim.. gelen annemdi..merdivenleri koşarak çıkmış olmalı annem. noluyor dedi. ne ne oluyor diye cevap verdim.. o adam cansuyu sürüye sürüye zütürdü dedi. içim bir kez daha cız etmişti.. acı çekerken sessizliğimi koruyor, halı desenlerini inceliyordum.. annem devam etti.. sana birşey yapmadı değil mi ? beni niye çağırdın?bana bişey yapmadı dedim. engel olacağını düşündüm diye devam ettim.. annem bağırdı tekrar. oğlum manyak mısın sen? elin belasını niye üstüne alıyorsun.. cansuyu bende seviyorum ama ne yaptığı belli olmayan o adama nasıl karışabilirim dedi.. sana yalvarıyorum artık bak onların belasını üstümüze çekme diye sitemde bulundu. kafamı salladım ona da hak veriyordum.. napabilirdi ki? napabilirdim ki …günler, haftalar geçti… kış gelmişti artık.. dışardaki kömür kokusu, yağmurlar, fırtınalar soğuk değildi.. üşütmüyordu gönlümü cansunun yokluğu kadar.. cansulu günleri özlüyodum hüzünle.. hatta bazen cansu olmadığı zaman ki günlerimi özlüyodum.. hayvan gibi yaşıyodum fakat en azından içimde böyle bir acı yoktu..merak ediyordum. cansu neredeydi, kiminleydi? bu gözü dönmüş adam cansuya zarar bile verebilirdi.. cansu ona benimle yaşadıklarını söylese gelir kafama kurşun sıkardı.. bazen kendimi ölüme hazırlıyordum. bir gün eve gelip beni öldüreceğini düşünüyordum.. cansu niye böyle birşey yapardı ki? niye kendinin ve benim sonumu hazırlardı.. sadece cansu yokken kafamda türettiğim olumsuzluklardan biriydi bu düşünce.. cansunun yokluğunda iyice pgibopata bağlamıştım artık..3 hafta kadar geçmişti cansusuz.. isterse yıllar geçsin.. o geçen yıllara bu şarkıyı armağan ederdim

http://fizy.com/#s/1aif12

çok özlemiştim onu.. gene onu düşündüğüm bir günde kapı çaldı.. ev sahibine kira vermek için giden annem, kirayı verdikten sonra tekrar evimize gelmişti.. odama geldi ve kirayı verdiğini, ev sahibinin cansu ve kocasından haberinin olduğunu söyledi.. annemin ev sahibinden aldığı haber yüreğime kor gibi düştü...

annem söze koyuldu.. cansunun eşi evsahibini aramış.. birkaç gün sonra gelip eşyalarını alacaklarmış. evden taşınacaklarmış dedi ve odamdan çıktı.. dünya başıma yıkılmıştı o an.. çaresizlik, acı, sinir ve hayal kırıklığını aynı anda yaşamıştım.. hiçbir şey söylemiyordum içimden.. kulaklığımı taktım, bana aşkı öğreten, nefret ettiğim hayatı sevdiren kadının en sevdiği şarkıyı açtım..

http://fizy.com/#s/1hxbwmteoman

istanbulda sonbahar diyordu.. bense kollarımı monitörün önünde birleştirmiş üstüne yatmıştım.. bana gülmeyi öğreten kadın için ağlıyordum.. pencereye doğru adım attım.. kapalı bir hava vardı dışarda, hafif çileyen yağmur. tam benim havamdı bu.. kapının arkasında asılı olan kapşonlu ceketimi giydim.. ağlamaktan kızaran gözlerimi annemin görmesini istemiyordum. ben bakkala gidicem dedim.. tamam dedi diğer odadan. çıktım dışarı.. hafif çileyen yağmurun altında kapşonumu kafama geçirdim.. ellerimi cebime soktum.. derin bir hüzünle, kızarmış gözlerimle baktım 2. katın cdıbına..çok anlamsız gelmişti bana.. insanlar, yaşadığım heyecanlar, hatta sokakta gördüğüm kediler bile .. insanlar ne için yaşıyordu? gene nihilist düşünceler sarmıştı içimi.. bilinmezlik.. hisssizlik.. ara sokaktaki sessizlik.. yağmur şıpırtıları ve ona eşlik eden anılarım.. cansu ile geçirdiğim güzel günler ..eve vardım ve yattım. erkenden hemde.. sabaha kadar ölü gibi.. gözlerimi açtığımda gün ışığını farkettim.. sabah sandım saate bakana kadar.. saat 1′di.. öğlen 1. eskisi gibiydi işte.. gene başlamıştı hayatla kavgam. insan dışı yaşamım gene baş göstermişti.. tek merak ettiğim şey bunlar taşınmaya geldiğinde onu görebilecek veya göremiyecek olmamdı.. pencereden görsem bile yeterdi o masum güzelliği.. o bebek gibi kokan kadını.. insanoğluna hakaret sayılabilecek dişiliğini .. sıradan sandığım günün ortasında, onların taşınmak için eve geleceğini ummazdım bile o an…

akşamüstüne doğru aşağıdan sesler duydum.. nakliye aracını gördüm. 4-5 tane adam. cansunun kocası ve pencereden gördüğüm kadarıyla apartman kapısından giren sarışın bir bayan.. o olmalıydı bu .. ballandıra ballandıra anlattığım, harika kadın olmalıydı.. heyecanlandım, mutluluk ve hüznü aynı anda yaşamıştım.. taşınmaya gelmişlerdi ama cansuyu görmüştüm ..açamadım kapıyı.. bekledim belki gelir diye.. dakikalar geçti.. merdivenin demirine çarpan eşya sesleri geliyordu, adamların sesleri geliyordu ama o güzelliğin sesi hala gelmiyordu…

ve çaldı.. kapı çaldı adranelim gene tavan yapmıştı o an.. kapıyı açtım, açtım ve.

GERÇEKLER ... annem ve yanında bir kadın vardı.. şaşırmıştım.. merdivenden gelen sesleri duyuyordum sanki.. kadın bana şefkatla ve tuhaf bakıyordu. onlara kapıyı açtım bir anlık şok geçirdikten sonra odama doğru gittim.. annem içeri çağırmıştı beni. kadını tanıştırdı. bak bu pgibolog nuray … dedi. anneme o an çok kızmıştım ama kadını kırmak istemediğim için kafamla selam verdim.. gel seninle az konuşalım dedi.. gittim oturdum yanına.. çocukluğumdan yaşadığım anılara, hobilerime, fobilerime, yaşamak istediğim hayata kadar indi.. nasıl oluyordu da ilk defa tanıdığım birinle bu kadar konuşabiliyordum.. 1 saat kadar sohbet ettik o an cansunun aşağıda olduğunu bile unutmuştum.. sonra konu döndü dolaştı cansuya geldi.. cansu konusuna komşu olayından girdi pgibolok.. biliyo musun dedi.. ben hep iyi bir komşumun olmasını hayal ederim dedi.. nasıl bir komşu dedim ? mesela dedi, başladı anlatmaya.. cansunun karakterinde bir komşu istiyordu lan bu kadın.. eğlenceli, gülmeyi ve güldürmeyi seven, iyi kalpli bir komşu hayal ediyordu.. o an içimde çok tuhaf evhamlar oluşmaya başladı. annem cansuyla yaşadıklarımızı öğrenmiş miydi? bu pgiboloğu onun için mi tutup getirmişti buraya? pgibolog devam etti.. her insan hayal kurmayı sever dedi.. o konuşurken gene kapı çaldı.. onun konuşması umrumda değildi.. koşarak kapıyı açmaya gittim.. cansuydu bu cansu.. sarı saçları, yeşil gözleriyle, çocuksu masumiyeti ile bana bakıyordu.. napıyosun dedi? iyiyim dedim yutkunarak.. sen?.. bende iyiyim dedi titrek bir ses tonuyla.. seni çok özledim dedim.. annemgili o an oturma odasında bırakmıştım.. bende seni dedi cansu.. gidiyor musun artık diye sordum ve tutamamıştım gözyaşlarımı.. evet dedi gözlerimin içine bakarak. yeşil gözleri öylesine dolmuştu ki.. gözünü kırpsa düşücekti göz bebeklerine fazla gelen su.. onun gözlerine bakarken omzumda birinin elini hissettim.. yaş gözlerimle kafamı çevirip baktığım kadın pgibolog nuraydı.. her insan hayal kurar oğlum dedi. cansuya baktım ağlıyordu.. daha sonra antreden beni izleyen annemi gördüm.. o da ağlıyordu.. pgibolog nuray gözlerime baktı.. sen hayal kuruyorsun oğlum dedi.. cansuya baktım tekrar. annemin cansuyu sevdiğimi anlamış olması beni korkutmuyordu ama pgibolog ne zırvalıyordu?? kolumdan tuttular annemle beraber.. napıyosunuz siz dedim.. gel bizimle dediler ve merdivenden indirmeye başladılar.. kafamı arkaya çevirdim cansuya baktım.. ağlıyordu … aşağı indiğimde ambulans aracını gördüm.. sedyeye yatırdılar beni içindeki 2 görevli.. yanıma annem bindi.. çaresizce onları izliyodum.. sana iğne yapacağım hiçbir şey sorma dedi ambulanstaki kadın.. ve koluma iğne vurdu.. birkaç dakika sonra hastahanede uyandım.. ambulans işini annem ile pgibolog organize etmiş .. hastahaneye gitmeyeceğimi, zorla zütürülemeyeceğimi bildikleri için.. uyandım hastahane odasında.. gözlerime bakan nurayı gördüm gene. noluyor dedim.. ama çok sakindim.. yediğim iğneden kaynaklanıyordu bu.. kolumdan giren iğne hafifletmişti cansunun yüreğimde açtığı acıyı.. ve hiç unutamadığım dakikalar başladı ..nuray konuşmaya başladı.. sen hayal kuruyorsun oğlum dedi tekrar. ne hayali dedim.. sen güzel bir hayal kuruyorsun diye tekrarladı.. ya ne hayali dedim tekrar. sen kendi kendini mutlu ediyorsun, çok güzel bir kadın hayal ediyorsun dedi.. ne diyosun sen dedim.. o an tekrar hemşire geldi iğne vurmaya. iğnenin acısı umrumda değildi.. nuraya odaklamıştım gözlerimi..ve acı sözler döküldü nurayın ağzından.. her hatırladığımda hıckırığa boğulduğum sözler.. sen olmayan bir şeyin hayalini kuruyorsun oğlum dedi.. cansu diye biri yok, gördüklerin gerçek değil.. bak biz seni tedavi etmek için burdayız dedi ve suratımı okşadı.. sonrasını anlatmak bile istemiyorum.. hayalmiş meğer.. onca tedavi süreci, onca iğne unutturdu bana cansuyu.. gelmiyordu artık gözlerimin önüne.. ben onun hayaline bile razıyken o bana gelmiyordu artık.. hayal de olsa teşekkür ederim cansu .. yeşil gözlerin için, sarı saçların için.. annemin beni hayretle izlediği günler için.. onun önünde seni yaşadığım için..

hayal de olsan seni gördüğüme sevindim CANSU

-iyi okumalar okuyan varsa alırım 1 dal şuku-