/i/Günlük

    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +4 -2
    Ben o kız, hani görünmez olan. Burası da benim günlüğüm
    ···
  2. 2.
    +3
    intihar etmeyeceksek içelim bari.
    ···
  3. 3.
    +3
    istanbulun yarısıyla birlikte metrobüs isimli cehennem ekspresininde seyrüsefer ederken yangın kulesini görünce içime bir mutluluk geliyor. Ben yapamıyorum yhaa tribim bi bitmese de ailem olmuş, bir parçam olmuş benim canım okulum
    ···
  4. 4.
    +3
    Ruhumun yeri burası değil. Ruhumun evi arş. Canım, bedenime hapsolmuş gibi. Taşmak için fırsat kolluyor. Göğsümün daralması da bu yüzden. Gözlerimden ve avuçlarımdan ruhum akıyor. Ruhum evini özlüyor.
    ···
  5. 5.
    +2
    insanlarla iletişim kurarken hayvan evcilleştirme, çiçek bakımı ve küçük çocuklara bakıcılık etme konusundaki tecrübelerim aklıma geliyor. insanlar saksı çiçeklerine benziyor bence. Her insanın birtakım ihtiyaçları var. Kimisi daha az su istiyor, kimisi daha çok; kimisi güneş istiyor, kimisi gölge. Bu ihtiyaçların düzenli olarak karşılanması gerekiyor. Bunu zaten bilmeyen yoktur. Ama bir de şu var. insanların ihtiyaçlarını en doğru şekilde tespit edip giderdikten sonra o kişiye müdahale etmemeliyiz. Fazla su verirsek, toprağını çok sık havalandırırsak, çok aşılama yaparsak, çok gübrelersek çiçeğimiz solar. Bebek bakıcılığı tecrübelerim gösteriyor ki eğer bir çocuğa ihtiyaçlarını giderdikten sonra müdahale etmeye devam edersek çocuğun insan olma becerisine müdahale etmiş oluyoruz. Örneğin çocuk boyama kitabı istedi diye ona küçük çocuklar için bir boyama kitabı ve 12li kuruboya almak yerine tuval ve yağlı boya seti alıp onu resim kursuna gönderirsek çocuğumuzun gelişim sürecine müdahale etmiş oluyoruz. Sürece müdahalelerimiz arttıkça da çocuğumuzun kimyasını bozuyoruz. insanlar böyle böyle deliriyor. ihtiyaçları karşılanmış ama müdahale edilmemiş bir insan göremiyorum çevremde. Ama çiçeklerden öğrendiğim çok güzel bir şey daha var. Solmuş bir çiçeğin ihtiyaçlarını uygun şekilde giderdiğimizde geri çiçek açma ihtimali var. Bazen de bu ihtimal yok. Artık ölmüş oluyor. Ama insanların tepki verme hızı çiçeklerden daha yüksek ve insanlar için daha ümitvar olabiliriz. Eğer anne olabilirsem çocuğumun ihtiyaçlarını karşılayacağım ve onun yaşamsal sürecine müdahale etmeyeceğim
    ···
  6. 6.
    +2
    burnumu silmek için mendil işleyen bir insanım ben. ne ara bu kadar hırslı oldum bilmiyorum.
    ···
  7. 7.
    +2
    Senin hiç haberin olmasa da ben kapının önündeydim. Girmeni çıkmanı izledim. Her hareketini ezberledim. Kendime küfürler ettim. Ne kadar hesaplasam da hep ekgib çıktım. Ne kadar planlar yaptım. Tümdengelerek imkansıza farklı farklı şekillerde ulaştım. Yalandan rastgele çarpışsak da karşılaşsak aptal klişe filmlere dönsek ona bile razıydım. Kendimi iyi hissettiğim bir ana dönmek istiyorum. Alice'in beyaz eldivenli tavşanın peşinden düştüğü gibi dünyanın merkezine baş aşağı kayıyorum. Yapılacaklar listem sayfaya sığmıyor sayfada tek bir tik yok. Camdan bakıp yoldan geçen arabaları sayıyorum. Uyumam gereken saatlerde uyumuyorum. Kendimden çok sıkıldım. Keşke kendimi çöpe atabilsem. Kulağım ağrıyor salaklığımdan dolayı. Bedenim bir çöplükmüş gibi hissediyorum. Her gün bir çöplükle yaşamak da bir hayli zor oluyor. Bence ben kendimi hiç sevmiyorum. Çünkü kendimi başkalarından daha çok tanıyorum. Nefesimi tuttum çıt çıkarmadan bekliyorum. Çık artık.
    ···
  8. 8.
    +2
    Kulak çınlama duası enter
    ···
  9. 9.
    +2
    Bu yaşları böyle hayal etmemiştim. 20 yaşında hayatımda bir şeylerin değişmiş olacağını sanıyordum. Galiba insan ne kadar çabalasa da ve bir şeyleri değiştirdiğini sansa da aslında hayatı hep aynı kalıyor.
    ···
  10. 10.
    +2
    Duygusal açlığımdan utanıyorum
    ···
  11. 11.
    +2
    Dünyanın en salak günü
    ···
  12. 12.
    +2
    Mızmızlanmayacağım kaçmayacağım korkmayacağım
    ···
  13. 13.
    +2
    Bana her şeyden önce verilen bir söz vardı. Unuttun mu? Yollarımda karda kışta soğukta gecem gündüzüm oldun mu? Bana sarılıp bir kere her şey çok güzel gidecek diyebilseydin umrumda olmazdı hiçbir şey. Şimdi hayattan bir beklentim yok. Al bunu onar kırılan kalbim.
    ···
  14. 14.
    +2
    çok canımı sıkan diğer bir konu da kitaplarımın evrenin her yerine dağılmış olması. annemin, babamın, anneannemin, dedemin evinde ve yurtta kitaplarım var. hepsini toplayıp kolilere koyup annemin evine mi koysam acaba? ne okuduğumu unutuyorum böyle. hepsini sıra sıra rafa dizeceğim gün gelsin artık
    ···
  15. 15.
    +2
    Sorumlulukların ve toplumsal kuralların allah belasını versin
    ···
  16. 16.
    +2
    Canım kalbim, lütfen sakin ol. Tüm gece çıkacak kadar hızlı atarsan ben uyuyamam
    ···
  17. 17.
    +2
    Plastik insan olmak istemiyorum ve çürüyen meyveler gibi değil de solan çiçekler gibi ölmek istiyorum.
    ···
  18. 18.
    +2
    Yine herkesi kendim sandım.
    ···
  19. 19.
    +1 -1
    Tüm bu eziyetler beyrutta, tel avivde, tahranda, bağdatta ya da neresi olursa orta doğuda çalışmak için. Allahım lütfen. Çok istiyorum
    ···
  20. 20.
    +2
    Bir kez alışveriş yapıyorduk yumuşatıcının yanında oyuncak ayı veriyorlardı. iki çeşit ayıcık vardı. Babam seç birini demişti. Gözü kopmuş olduğu için kimsenin onu sevmeyeceğini düşünüp gözü olmayan ayıyı seçmiştim. Eve gidince de oraya düğme yapıştırarak göz ameliyatı yapmıştım. Ayıcığım görmeye başlamıştı ama bir süre sonra ondan sıkılıp oynamamaya başlamıştım. Oynamadığım için de annem onu atmıştı. Hem oynamıyordum hem de annem atınca çok üzülmüştüm. Şimdi de hiçbir şey değişmedi. Her şey aynı. Ben ve ayıcıklar hala aynıyız ve ben çok aç gözlüyüm.
    ···