1. 1.
    +3
    evden çıkar çıkmaz ilk işim eve gitmek oluyor. her daim sinirli olan patron mike bana sinirli sinirli geç kaldın diyor. giblemeyip içeri geçiyorum, içerden temiz bir gömlek kapıp üstüme geçiriyorum. o gün öğlen 3'e kadar çalışıyorum, ama ortalarda jfk yok. jfk'nin off günü olup olmadığını soruyorum hayır gelmedi diyorlar.
    olanı biteni stojan'dan öğreniyorum, biz gittikten hemen sonra jfk ile bir grup arasında kavga çıkmış. jfk yaralanmış ve lenox hill hospital'e yatırılmış. hasgibtir çektim iş çıkışı yaklaşık 1 kilometre yürüdüm vardım hastaneye. jfk'nin yattığı odaya girdim, adam 30 yıl yaşlanmıştı akm.
    ···
  2. 2.
    +3
    ulan dıbına kodumun sözlüğü 1 sayfa yazı yazdım silindi hata verdi.

    velhasılı kelam, bıçakla yaralanmış. 2-3 saat kadar oturdum, moral destek verdim. ne olduğunu sorup da adamı iyice yormak, yarasını deşmek de istemedim. sonrasında motele döndüm, ben de şoktaydım ve o gün bu olayı düşündüm.
    ···
  3. 3.
    +2
    2 gün sonra jfk taburcu oldu. 2-3 gün de normal geçti ta ki mike ve işin asıl patronu laura'nın patladığı ana kadar.
    beyler bu saydığım iki dıbını gibtiğimin huur çocukları, karı-koca. chicago grill'in new york şubesini yürütüyorlar ama çalışanlara neler çektirmiyorlar ki? baskı altında çalıştırma var, aşağılama var, ırkçılık da var. yaptığımız iyi şeyleri görmeyip hem kötü olanları görme ve kızıp fırça çekme var. kovmakla tehtid etme var ki bu anlatacağım olayda kovulmayla tehtid edildim.
    ···
  4. 4.
    +2
    evden çıkar çıkmaz ilk işim eve gitmek oluyor. her daim sinirli olan patron mike bana sinirli sinirli geç kaldın diyor. giblemeyip içeri geçiyorum, içerden temiz bir gömlek kapıp üstüme geçiriyorum. o gün öğlen 3'e kadar çalışıyorum, ama ortalarda jfk yok. jfk'nin off günü olup olmadığını soruyorum hayır gelmedi diyorlar.
    olanı biteni stojan'dan öğreniyorum, biz gittikten hemen sonra jfk ile bir grup arasında kavga çıkmış. jfk yaralanmış ve lenox hill hospital'e yatırılmış. hasgibtir çektim iş çıkışı yaklaşık 1 kilometre yürüdüm vardım hastaneye. jfk'nin yattığı odaya girdim, adam 30 yıl yaşlanmıştı akm.
    ···
  5. 5.
    +2
    olayı anlatmadan evvel, mike ve laura'ya biraz daha değinmek istiyorum.
    uno'ya ilk geldiğim gün insanlık adabı, 50 tl'ye güzelce yaptırdığım kutulattırdığım lokumdan zütürmüştüm. herkese dağıttım, herkesle tanıştım. güzel bir başlangıç olsun, her daim işler yolunda gitsin istedim. restoranda herkes beni çok sevdi, saydı. o ikisi hariç herkes bana insan gibi davrandı.
    mike kapıdan içeri girerken ikinci gün üstümü kokladı. ben de "bu herkes için değil mi?" diye sordum. "evet herkes için." dedi. dedim ki "o zaman ben de seni koklayacağım dur şöyle." bunu kokladım, sert bir bakış atıp döndü sırtını gibtir olup gitti. iyi ayar vermiştim huur çocuğuna.
    eğitimde, laura her adımımda yanımda. işi doğru yapıyor muyum? sosların mezelerin yemeklerin isimlerini konuklara doğru söylüyor muyum? konuklarla iletişim kurmakta başarılı mıyım? servis etmekte, sipariş almakta ustalaşmış mıyım? yemekleri öğrenebilmiş miyim? hepsini kontrol ediyor amın evladı. o gün allah'ın da yardımıyla iyi geçti ve garson olduk.
    ···
  6. 6.
    +2
    bu sırada kendimi tutup yola devam etmesini söyledim ve bana onun evine gitmemizi teklif etti. aynı chrimaradaki gibi olmuştu eve girer girmez ateşli bir şekilde öpüşmemize devam etmiştik yatak odasına doğru beni hunharca cekti ve bu sefer yatağa beni uzandıran o olup üstüme çıktı eli hala ateş gibiydi vücudumun heryerinde geziyordu benim elimde boş durmuyordu birden elime oturan sert uzun birşey geldi ve şok olmuşcasına server'a baktım (what the fuck) o sırada kafama sert bir cisim indi ve gözlerim aniden kararıverdi. UYANDIĞIMDA GÖTÜMDE MÜTHiŞ BiR ACI VE YANMA HiSSEDiYORDUM EVET BEYLER SERT ADAM OLMA KENDi AYAKLARIM ÜSTÜNDE DURMA MACERAMDA ALDATILMIŞ VE HUNHARCA GADDARCA gibiLMiŞTiM. EVDEN SABAH ÇIKARKEN KOMiDiNiN ÜSTÜNDE Ki PARAYI FARKETTiM VE ZATEN GÖTÜ KAYBETMiŞiM GURUR MURUR YAPAMAM DiYEREK CEBiME iNDiRDiM 8 SAAT CiVARI KALMIŞTIM SERVERiN EViNDE VE KOMiDiDEDE 80 DOLAR VARDI. ONU ALIP EVDEN AYRILDIM UNODAKi VE BULAŞIKCILIK YAPTIĞIM YERDEKiLER BENiM BAŞIMA GELENLERi ÖĞRENMiŞ iŞTEN ÇIKARTILDIĞIMI SERT Bi DiLLE KESiN OLARAK SÖYLEMiŞLERDi.O GÜNDEN BERi WALL STREET SOKAĞINDA GÖTÜMÜ DÖVDÜREREK AiLEME DÜZENLi PARA YOLLUYORUM BURDAKi ODAMIDA DEĞiŞTiRDiM 3 TÜRK YERiNE 3 TANE ZENCiYLE KALIYORUM ARTIK. BUDA BÖYLE BiR ANIMDIR.
    ···
  7. 7.
    +2
    flashforward - baş ağrısı - karanlık bir oda saat 03:57
    ... ağzımda garip bir tat vardı şekerli ve ekşi hatırlayabildiğim kadar bir yatakta uzanmış zütümü kaşıyordum (my ass) ve bir acı hissedip birden irkiliyorum fakat hareket edemiyorum ve akabinde yatağa kelepçeli olduğumu anlıyorum yatakdaki kan izleri gözüme çarpıyor
    ···
  8. 8.
    +2
    flashforwardı nı gibem adam gibi anlat
    ···
  9. 9.
    +2
    başlığı görünce "damacanaya bile kayanı gördük, server ne ki , altı üstü bilgisayar kasası" dedim içimden ama öyle değilmiş...
    ···
  10. 10.
    +1
    şimdi araya başka hikayeleri karıştırmanın zamanı değil, sırası geldiğinde o da olacak. ama gelin, biz kendinibilenadam'ın yaşam mücadelesine devam edelim.
    o gün tanıştıklarım arasında ukraynalı da vardı. ismini hala bilmiyorum, ama o benim gözümde hep ukraynalı olarak kalacak. 188 cm boylarında, hafif sarışına çalan kahverengi kıvırcık saçları, beyaz teni ve mavi gözüyle tam bir ukraynalıydı. jason o gün akşam 18 gibi işten çıktığında yerine ukraynalı gelmişti. o da 1 aydır orada bulaşıkçı olarak çalışan bir wat öğrencisiydi. ikinci işi yoktu. akşama doğru konuklar yavaşladı, bulaşıklar ağırlaştı. ben ise bitik bir haldeydim. son olarak bulaşıkların yıkandığı yeri temizledimk. çıkışta beyaz teninin üzerinde kahverengi ve büyük benekler bulunan menejer hepimize "kutsal akşamlar (bizdeki hayırlı akşamlara denk gelen phrase" diyordu. son olarak onun yanına gittim, "madam, bildiğiniz üzere bugün numaram olmadığından punch in yapamadım, bugünkü çalışma saatimi benim için aklınızda tutar mısınız?" dedim. "elbette, elbette yavrum. isa'ya inanıyor musun?" dedi. kadın kafayı dinle bozmuştu, cevaben "evet, elbette inanıyorum." dedim. bunu ukraynalı ve onun arkadaşları (onlar da ukraynalı) da duymuştu.
    ···
  11. 11.
    +1
    mike mutfağa gürleyerek girdi. kendisini takip etmemi söyledi arka tarafa gittik. fırça çekmeye başladı, ben de "ben senin kölen değilim, insan gibi davranmayı öğren yoksa burada yaptıklarını polise anlatırım." dedim. der demez arkamı döndüm çıktım oradan. öylece kalakaldı hiçbir şey diyemedi.
    kovulmuş olmam muhtemeldi, moralim biraz bozuk motele döndüm. olayı odadaki türklere anlattım. bu arada 3 türkle kalıyorum dıbına koyim. o da ayrı bir hikaye ya, neyse gibtir et. (türklerden kurtulmak için geldim gene türkler çıktı amk)
    ayın 23'ünde kovulduğumu düşünüp iş aramaya çıktım. bigibletle yaklaşık 15 kadar yere sordum. ama iş yok dıbına kodumun yerinde.
    ···
  12. 12.
    +1
    bilgileri verdik, sıkıcıydı tamam, kabul ama hikayeyi daha iyi anlamanız için gerekli.
    gelelim 22'sinde gerçekleşen olaya.
    mutfakta o gün michael adında jamaikalı bir expo çalışıyor. yeni elemanlardan. gluten-free menüsü var burda bir de glutene alerjisi olan insanlar için. bu menülerin hiçbirine breadstick denilen içinde peynir olan uzun ekmek çubuklarından koymuyoruz. o gün ben de gerçekten dalgındım, kontrol etmeyi unuttum adama breadstick zütürdüm. 15 dakika sonra adamın karnıyla ilgili sorunları ortaya çıktı, apar topar ambulansla hastaneye kaldırıldı. suç bilin kimin başına patladı?
    ···
  13. 13.
    +1
    mike her daim atarlanıyor. kimi görürse görsün. bulacak bir şeyi kalmasa üstüne başına karışmaya başlıyor. "kravatı düzelt" gibisinden. garsonları test etmek için soru soruyor, şu yemek hangi mezeyle sosla gelir vs diyor. kahpenin dölü, atmak için adam arıyor.
    not: benimle beraber aynı şirkette 9 türk başladı. 4 tanesi kız, 5'i erkek. kızlar hostes, erkeklerden ikisi expo, biri host, ikisi garson. garsonlardan biri benim. şu an bu 9 türk arasından 2 kişi hala orada çalışıyor, diğerleri kovuldu. biri erkek host, diğeri de ben. dediğim gibi, en ufak bir hatanda atmaya yer arıyorlar. ingilizce'ni de ölçüyor gizliden şerefsizler, en ufak bir dil bilgisi hatasında kayda geçiyorsun. dıbını gibtiğimin binleri. ilk 1 ayımı zehir ettiler bana. gerçi şu anda da zehir ediyorlar, eğer gerçekleştirmek istediğim şey hallolursa günde 100 $ bahşişe rağmen bırakacam.
    mike ve laura adlı bu iki huur çocuğu hakkında bilgi edindik, gelelim olaya.
    ···
  14. 14.
    +1
    bir garson gibi getirdim, önüne koydum, rolümü biraz abartarak oynuyordum. "zevkle için" diyerek rol yapmayı bıraktım. barbie bir kahkaha atıverdi. tekrar yanına oturdum, gülmesi bittikten sonra ismimi sordu. az önce yaptıklarımdan ötürü teşekkür etti, çok tatlı olduğumu söyledi.
    ···
  15. 15.
    +1
    birbirimize hayattaki amaçlarımızdan, geçmişimizden ve gelecekte neler yapacağımızdan bahsettik. konu biraz aileye de kaydı, sınırlı bir ölçüde ailelerden de bahsetmeyi ihmal etmedik. konuşurken gözleri parıldıyordu ve bana soru sormaktan kendini alamıyordu. gülüşü çok güzeldi ve beni de gülümsetiyordu. hayatımda ilk defa kalbimi kaplayan buzlarda minik erimeler başlamıştı. içimde yaşayan bir şey hopluyor ve dans ediyordu, midemdeki ülser daha feci yanıyordu.
    ···
  16. 16.
    +1
    akşamleyin beni arabasıyla kaldığım motele bırakmayı teklif etti. ben de samimi bir şekilde "teşekkür ederim, ancak motel yakın." diyerek kibarca reddettim. ancak o ısrar etti ve ben de kıramayarak kabul ettim. mutfaktaki temizlik işlerini de 1 saatte hallettikten sonra çantamı alıp barbie'nin yanına gittim. ona barbie diyorum çünkü bir insan barbie'ye bu kadar çok benzemez. ama asıl ismi diane.
    ···
  17. 17.
    +1
    burayı canlandıralım mı?
    ···
  18. 18.
    +1
    b. bey ile görüştükten hemen sonra saate baktım, 4:30'du. bulaşıkçı olarak çalıştığım restorana da geç kalmıştım. ancak yine Kennedy, bütün her şeyi halledip oranın patronuna gelemeyeceğimi, hatta telefonda konuşamayacak durumda olduğumu söylemiş.
    oranın patronunu da daha önce bahsetmiştim, nur yüzlü zengin petrol ofisi sahibi bir kadın. çalışanlara çok iyi davranıyor ve yine haslığını göstermiş.
    ···
  19. 19.
    +1
    kaldığım türklerden ikisi şirketten kovulan expolardı. biri ise garson olarak başlayan ama 40 sayfalık menüyü ezberlemek istemediği için işi bırakıp travel yapmayı planlayıp türkiye'ye dönecek olan bir arkadaştı. ikisi de kız arkadaşlarıyla geldiğinden direk 4 kişi housekeeper olarak iş bulmuştu. ama benim kız arkadaş yoktu ve housekeeper alan oteller ya 1 kız 1 oğlan ya da 2 kız alıyordu. ayın 23'ünde o kadar çok kapı dolaştım ki, o gün bölgeyi daha da iyi tanıma fırsatı da elde ettim. mekgibalıların takıldığı restoranları gördüm, çoğunun tipi kayıktı. geçmişte kaderin sillesini yemişler de buraya yeni bir hayat kurmak için toplu göç etmiş gibilerdi amk. yiyecek gibi bakıyorlardı, sinirlilerdi. mekgibalılara olan nefretim o günden başlamıştı.
    ···
  20. 20.
    +1
    mekgibalılar, yorkville bölgesini noir york yapan adamlardı. bu bölgenin belalısı bunlardı. jfk'yi bıçaklayanlar da mekgibalı bir gruptu(burayı atladık).
    neyse efenim o gün iş bulamadım. gece uyuyamadım, zaten ülserim var. midem daha bir kötü yandı o gece. bu arada aileme aşırı sadık bir adam olduğumdan her daim annemi, babamı çaldırıp internet üzerinden konuşuyorum. ayın 24'ü akşam 18 civarı, annem doktor, hastanede o gün nöbetçiymiş. yazışmaya başladık. annem beni motive etmeye çalışıyor vs. bayağı konuştuk saat 20 oldu. bir anda allah mı yaptırdı bilemiyorum, çıkıp iş arayasım geldi. çıktım bigibletle ve daha önce hiç görmediğim bir restoran gördüm. hiç umudum yoktu ama şansımı deneyecektim. bigibleti bağladım, usul usul içeri girdim.
    ···