1. 26.
    +1
    benim anlamadığım şu: seni yeni tanıyor bu adam ama niye seni yanına alıp gidiyo ve o zaman intihar ediyo?

    dediğin şarkı http://www.youtube.com/watch?v=wCWBYq1xrog bu mu bi baksana
    ···
  2. 27.
    +1
    okuyan arkadaşlardan şuku, çükü, nickaltı bekliyorum artık amk
    ···
  3. 28.
    +1
    panpa icim parcalandı amk hayat bırden anlamsızlastı .devam...
    ···
  4. 29.
    +1
    neyseki biraz rotarlı olarak kapıdan göründü,
    allah aklınızı kessin hava güzel tamam, bahar çoktan gelmiş tamam
    senin hemen mini etek mi ğiymen gerekiyor amk hemde beyaz bir etek.
    amk sonuçta türk erkegisin,ben sevdiğim kızın topuğuna baktırmam arkadaş
    hemen bir sahiplenme güdüsü oluştu içimde.
    merhaba diyip oturdu masaya
    nasılsın masılsın muhabbetlerinden sonra
    ben bu etegin hali ney diye soracaktım ki baktım yolda gelip geçen kızlardan bir kaçıda giymiş
    tartışma yaratmayım diye konuyu açmadım.
    -güzel olmuşmuyum dedi
    -suratında okadar agır bir makyaj varki dedim
    -yapacaksan hafif bir makyaj yap yada yapma zaten güzelsin
    -nazlı makyajın amacı, güzelliği göstermektir; ama çok makyajın amacı, yüzünü gizlemektir.
    ancak çirkin kızlar çirkinliklerini örtmek için makyaj yapar dedim
    -bence sen hiç makyaj yamadan daha güzelsin
    bu dediklerimide iltifat olarak anlama ama anlasanda fark etmez dedim.
    kafası karıştı.
    sonra dayanamadım elbisesindende bahsettim biraz fazla dekolte degilmi bak
    rahatça oturamıyorsun bile dedim
    sinirlendi biraz
    -ben sana güzel görünmek için böyle giyindim dedi
    -tamam çok güzelsin deyip lafı yine iltifata bagladım
    üst üste gelen bu o an uydurulmuş iltifatlarla biraz baştan çıkacak gibi oldu.
    bir kızı baştan çıkarmak kolay değil, ama baştan çıkarılmaya değen bir kız bulmak hiç kolay degil.
    neyse ben yeşil ğözlere doya doya bakmaya çalışıyordum.
    bu arada ezan okunmaya başladı
    ben bunu sinirlendirmek için
    yalandan bir -aziz allah- dedim
    ona kıllık olsun diye yatıgımın farkındaydı
    hiç birşey demedi ama ben
    -bak tanrı'ya inan çünkü, eğer yoksa ona inanmakla hiçbirşey kaybetmezsin, ama eğer varsa inanmamakla çok şey kaybedersin dedim.
    -hani bir daha bu konu üzerinde konuşmayacaktık dedi
    -yoksa agzının payını şu anda verirdim dedi.
    güldüm geçtim
    bu arada kız bana birde hediye almış, uzattı aldım hemen açtım bir kol saati, aynısından birde babasına almış
    -çok güzel deyip hemen taktım amk
    teşekkür ettim ama içimden diyorum şimdi taku yedik. pahalı bir hediye, benimde ona bir hediye almam gerekirdi.
    ama o kadar pahalısını alamazdım pahalı bir hediye alsam onunla yarışmak gibi olurdu ama ben onunla yarışmayacak kadar akıllıydım binolar
    kimseyle yarışmayın, böylece kimse size karşı kazanamaz. akıllı olun.
    Tümünü Göster
    ···
  5. 30.
    +1
    alayını okudum kampana sen devam et beklioz...
    ···
  6. 31.
    +1
    bir siğara molası binolar
    ···
  7. 32.
    +1
    öglenleyin gittigimiz barda bu ipin ucunu kaçırmak üzereydi, bende biraz çakır oldum .
    sarhoşlugun verdiği cesaretle sordum, açık açık benden hoşlanıyormusun diye
    -çok net bir sesle evet dedi
    -bir filmde görmüştüm çocuk çıkma teklif ettiği kızı, kız teklifini kabul eder etmez öpüyordu.
    -hayatta yapmak istedigim iki geçekci hayalden biriydi bu, digeride makinist olmak ve trende giderken o sireni çalmaktı.
    -birinci hayalime bu kadar yaklaşmışken vazgeçmedim.
    -nazlıya öpüşelim mi dedim. güldü
    -bir sürü erkek arkadaşım oldu ama ilk defa böylesini görüyorum dedi
    -öpüşmek için biraz öne egildi bende o arada dudaklarına öpücüğü kondurdum.
    gülüyordu bende gülmeye başladım bendeki de nasıl bir cesaret ama madem hayatımın sonuna kadar bu hayatı yaşayacagım
    o zaman neden bunları yapmayayım ki dedim. şimdi düşünüyorumda hiçde çılgınlık gibi gelmiyor...
    mutluydum binolar bir manita bulmanın mutluluğu ve kendimdeki bu degişim çabamın
    başarıya ulaşıyor olmasındandı...
    biraz daha konuştuk kız entelektüel bir gevezelik içine girmeye çalışıyor.
    sıçıyor yani bu güzel ortamın içine yok helenizma, trajedya konuşuyor bir tak biliyormuş ğibi...
    kız kesin ekşiciydi vallaha moruk şimdi düşündüm de.
    üstüne üstlük birde ateist çıktı...
    -Tanrı kötülüğü önlemek istiyor da gücü mü yetmiyor?
    Öyleyse o güçsüzdür. Yok gücü yetiyor da önlemek mi istemiyor?
    Öyleyse o, kötü niyetlidir. Hem güçlü hem de iyi ise kötülük nereden geliyor afrikadaki açları hiç görmüyor muymuş
    vay başımıza gelene bak amk...
    -ateistler hiç din görevlisi öldürmemiştir, oysa din görevlileri çok fazla ateist öldürmüş dedi
    sözünü yarıda kestim ve dedim ki pek fazla bir şey bilmiyorsun
    -insan en çok ekgib bildiğini savunurmuş dedim
    -en çokta kendisinin bile inanmadıgı, kendisine bile ütopya gelen konuları başkalarına kabullendirmeye çalışırmış. dedim.
    -sustu yeşil gözleri masaya baktı
    -sonra bana baktı ama ben böyle düşünüyorum dedi
    -çok iyi dedim ,yanlışda olsa kendi fikirlerinin olması harika dedim.
    sonra nereden çıkardı bilmiyorum ben mutlu olmak istiyorum adnan dedi.
    -şu ateizm konusuyla uğraşmaktan bir vazgeçsek çok iyi vakit geçireceğiz. dedim
    yine kısa bir sesizlik oldu
    benim çisim geldi lavobaya gittim
    geldigim de buda soda içiyordu
    karşısına oturdum yine bu sefer ilk ben konuştum
    -şimdi biz seninle sevgili olduk öylemi
    -ve ilk konuştugumuz şeyse saçma bir egitim sistemiyle bize ögretilmeye çalışılan şaçma bir konu oldu
    bak dedim senle son defa bu konu üzerinde konuşacagım ve ilişkimiz boyuncada yok ateistlikmiş cartmış curtmuş konuşma dedim
    -Bilim diye, mantık diye, akıl diye bir şey vardır, pratikle doğrulanan düşünce var. Bir de türkiye diye bir yer var. dedim
    heralde bu söz anlatmak istedigimi sana anlatmıştır diyede ekledim.
    -anladım dedi ve sustu
    ah binolar ah Gögüsleri vardı.
    Ve kıvrımlı bir vücudu. ciksiydi. Lakin bana göre ciksilik, klas olmaktır,
    kıvrımlı bir kalçadan daha fazlası. Eğer öyle olmasaydı, gidip bir faişeyede aşık olmak isteye bilirdim. tepeden tırnaga zarafet abidesiydi.
    o da degil birde benimle ilğileniyor en güzel yanıda bu...
    tam kalkacakken bir bira daha içelim dedim olur dedi
    -alkolü seviyorsun galiba dedim
    -severim babamla çok ögle rakısı içtik dedi.
    -o ne la dedim ögle rakısı hayatımda duymadım amk..
    -Alkol belki de bir insanın en büyük düşmanıdır. filozofun biri Düşmanlarınızı sevin.der dedim
    -kahkaha attı gülüşüne yandıgım. sonra onun gülmelerini çok özledim.
    biralar bitti kalktık son paramıda bara verdikten sonra cebimde bir liram bile olmadan çıktım bardan
    ama olsun bir sevgilim vardı...
    Tümünü Göster
    ···
  8. 33.
    +1
    günay o gece ve tam 10 gün ters yattı bin durmazki nerede bela var bulur.
    neyse bu bine herşey müstahak dedim günün yorgunluguyla hemen uyumuşum.
    ertesi gün okula gittim boş boş
    eve geldiğimde umut çoktan gelmişti ve beklediğim haberi verdi nazlı yeniden görüşmek istiyormuş. hoşlandıgımız kıza bakışımızdaki arayış, tasalanmak ve istekler
    ertesi gün için bir randevu umudunu bize verecek sözü bekleyişimiz,
    bu söz söyleninceye kadar, birbirini takip eden sevinç ve umutsuzluk hallerimiz ,
    bütün bunlar sevilen kız karşısındaki dikkatimizi fazlasıyla oynak bir hale getirdiği için, hoşlandıgımız kıza net bir şekilde bakamayız.. umuta sordum sence bu kız güzel mi diye, güzel daha ne olacak dedi.
    ···
  9. 34.
    +1
    oradamısınız
    ···
  10. 35.
    +1
    ertesi ğün akşama dogru nazlı aradı beni
    ben şunuda belirtmek istiyorum
    ben kızı hiç aramamaya çalışıyordum, daha çok onun beni aramasını istiyordum. sanki benim için vazgeçilmez gibi görünmesin diye
    bir insana vazgeçilmez olduğunu hissettirdiğinizde ilk vazgeçeceği kişi siz olursunuz...
    neyse annesi babası ve misafirleri, hilmi yavşagı
    gitmişler.
    beni çagırıyor nazlı lazımsın gel dedi. ne var dedim söylemedi.
    biliyorum bir takluk var. öyle hemen heveslenip plan yapmadım.
    neyse bunun evin önüne gediğimde kapıda beyaz kocaman bir elbise dolabı var
    bu kesin nazlının bana taşıttıracak, anladım hemen
    dolabın başındada iki tane çocuk denecek yaşta eleman var
    birazdan nazlıda göründü tamam dedim. yine yanılmadım
    gittim yanlarına bu ne dedim annem almış bu gün mobilyacıdan alıp
    gitmişler.
    malum elbiseleri dolaba sıgmıyordu kızın.
    kapıdan sıgmamış mobilyacıların elemanlarıda ne tak yiyecez diye bakıyorlar etrafa
    gittim çocukların yanına parçalayıp sökecegiz çare yok dedim.
    çırakların matkabıyla dolabın vidalarını söktük
    sunta degil halis dograma amk gavur ölüsü gibi bütün parçaları.
    nazlıda parçaları içeri taşımamıza yardım ediyor
    bir yandanda annesine kızıyor almı dedim sana gibilerinden
    -annenin ne suçu var senin bu kadar elbisen olmak zorunda mı dedim.
    -sana ne gibi çocukca bir cevap verdi
    aslında bu kadar elbisesinin olması onun suçu degil
    artık küresel bir tüketim toplumunda yaşıyorduk ve herkesin bir tüketim davranışı kalıbı vardı, bundan bir insanın etkilenmemesi münkün degil
    artık hepimiz daha fazla tüketme baskısı altındayız ve bu ugurda kendimiz tüketim metalarına dönüşüyoruz.
    parçaları içeri taşıdıktan sonra ben çırakları gönderdim ikiside fakir çocuklarıydı, gözlerinin ferinden belliydi.
    nazlıyla ben dolabın parçalarını odasında birleştirdik. buna sıgacak mıydı bakalım...
    içeri ğeçtim oturuyorum, hanım kızımız hemen duşa girdi.
    duştan çıktı salona geldi
    -off kollarım agrıyor sanki kemiklerim kırıldı dedi
    -iyice bir bak kırılmışmı dedim
    -önemli olan kemiktir yumuşak etin bir önemi yok çabuk iyileşir.
    -zaten yumuşak yerler zevk için yaratılmıştır dedim.
    oturdugu yerden kalkıp bana öyle bir tokat attı ki kulagım sagır oldu bir süre
    kendime gelince hem yardım et,hem dayak ye güzelmiş dedim.
    özür dilermiş ğibi baktı boynuma sarıldı eliyle vurdugu yere bakıyor acıdımı dedi
    senin elin acıdımı dedim evet acıdı dedi o zaman benim kide acıdı dedim
    evinde perdeleri açık karşı apartmandan biride balkondan bize bakıyor
    kalkıp perdeyi kapadım bu perde ailesi burdaykende açıktı kimse kapamayı akıl edemiyor galiba
    döndüm kıza kazak erkek nidalarıyla benim karnım aç git yemek yap dedim.
    yemek yapıyor mutfakta ben mısır denen huur kediyle biraz oynadım hiç sevmesemde...
    yemek yaparken şöyle bir izledim arkasından güzel kızdı acaba öpsem mi diye yazı tura atıyordum.
    çok hoş gözüküyordu ve bu hoş kızı öpüp öpmeme konusunda kuşkuya düştüm.
    ve acaba bu gece yatsam mı diye geçirdim içimdem.
    aşık oldugum kızdı bu işte... bir yandanda korkuyorum
    aşık olan herkes gibi sonunda zevke ulaştıktan sonra olağan bir düş kırıklığı yaşayabilirim diye...
    ve bu kadar büyük bir özlemle arzuladığım şeyin daha fazla bir şeye neden olmadığını görüp şaşkınada dönebilirdim.
    böylece nazlımda bu ilişkiden vaya ilişkiden daha çok kendisinden yararlandıgımı düşünebilirdi...
    bu arada mısır faişesi gelip nazlının ayaklarına süründü nazlıda dönünce beni ğördü
    -ne yapıyorsun arkamda sessiz sessiz yoksa kalçalarıma mı bakıyorsun dedi
    ne diyecegimi bilemedim ne denirki bunu diyen bir kıza... aptalların sorup akıllıların cevap veremediği bir çok soru var.
    yaptıgı yemek te sucuk ezmesiymiş bende ilk defa yiyecektim binolar
    bir lokma aldım sevmedim yani et olmasa yenmez amk, baharatın hatrına yenilir ancak
    -güzel yapmışsın eline saglık dedim yalandan.
    yemek yerken aklıma bir soru geldi ama sormadım
    sorum nazlının erkek arkadaşlarıyla ilğiliydi
    cevabını duymak istemediğim soruyu sormak çok saçmaydı.
    -bütün gün evdeydim beni biraz dışarı çıkar dedi
    -olur dedim ... ne oluru cebimde 10 lira var amk dizlerim titredi bara gidecez diye ben kıza hesap ödetmem arkadaş
    hazırlan dı ne tak yiyecem diye düşünüyordum
    neyse çıktık ben bara gitmemek için
    -gel bu ğün bir degişiklik yapalım dedim
    -gittik tekelin birine o zamanlar -biricik- diye bir köpek öldüren vardı.
    lisedeyken hep ondan içerdik arkadaşlarla
    köpek öldürenlerin en kalitelisiydi
    yanılmıyorsam 2.5 liraydi birazda bilerek ondan aldım eski ğünler için
    tam tekelden çıkarken aklıma geldi abi peynir varmı dedim
    var dedi köylü bir kadın yapıyormuş, ondan da biraz aldım.
    nazlıyı taktım koluma gittik sahile en gizve köşeye ğeçtik
    hemen şarabı açtım, bu şarap plastik tıpalıdır tübişonla degil dişinizle bile açarsınız
    bir yudum aldım nazlıya uzattım
    aldı kibar bir şekilde içmeye çalışıyor ya kökle dedim sen kime kibarlık yapıyorsun
    sevdin mi dedim yok dedi
    iyi biraz sonra seversin dedim
    peyniri içıkardım koydum ortamıza
    biraz daha içip. ses etmeden denize baktık...
    dönüp nazlıya baktım hafif aydınlatılmış bir yerdi burası, yüz hatları öylesine belirğin duruyordu ki
    aşık olmamış olsam o an aşık olurdum.
    buda bana döndü
    -annem ve babam hakkında ne düşünüyorsun dedi
    -valla dedim nazlı alınma ama annen ve baban ve o hilmi yavşagının
    -hayatta olmaları toplum için bir kazanç olmadığı gibi, ölmeleride de toplum için bir kayıp değil. dedim
    biraz alındı
    -ama onlar senin hakkında çok iyi düşünüyorlar dedi
    doğrudur dedim bir yudum daha aldım şaraptan
    -bana neden söylemedin ailenin geldigini dedim
    -sürpriz aşkım dedi
    ses etmedim zaten şarabın etkisiyle kalan küçücük sinirimde geçti
    -yav bu evlilik muhabbeti de ne dedim
    -hilmi amca biraz patavatsızdır hem o şaka yapıyor dedi
    -senin amca dediğin adam hakkında konuşmak bile vakit kaybı dedim
    -senin evlilik hakkında düşüncelerin ne dedi
    -valla dedim bir erkek evlenmesede olur ama bir kadın mutlaka evlenir yani evlilik geleneksel olarak kadınlara sunulmuş.
    birçok kadın ya evlidir, ya bir zamanlar evlilik geçirmiştir ya da evli olmadığı için acı çekiyordur.bu doğuda daha vahim dir kızlar 15 yaşında evlendiriliyor. dedim
    evlenmekten muhabbet açılınca acaba bu bakiremidir diye geçirdim içimden o an öyle düşündüm
    bakire olması için herşeyimi verirdim...
    Tümünü Göster
    ···
  11. 36.
    +1
    biralar bitince vurdum kafayı yattım ertesi gün uyandıgımda hayat çoktan başlamıştı izmirde
    hemen duşa girdim beynimin içinde filler gibişiyordu.
    biraz kendime gelip çay koydum. umut bininide uyandırdım.
    izmirde ögrenci evinde en sevdigim şey radyo dinlemekti, radyoyu açtıgımda haberleri sunuyordu
    bbc den alınmış haberler bir kere dinleyin depresyona girersiniz afrikadaki kıtlık
    yok dünyada 6 milyon aıdıslı varmış, temiz içme suyu bulamayan milyonlarca insan, amerikanın ıraga savaş tehdidi
    amk sabah sabah insanın ruhunu gibmek için yapmışlar sanki haberleri...
    ···
  12. 37.
    +1
    panpa cok ağır bi dil kullanıyorsun bide harbiden babasına daşşak falan mı dedin ? ben desem vururlar beni amk
    ···
  13. 38.
    +1
    uyandığımda midem kazınıyordu, penceremi açtım bahçedeki hanımeli kokusu hemen odama doldu
    beraber kahvaltıyı hazırlıyordum ki kapı çaldı
    yan komşu, kocasının kırkı çıkmışta lokma dökmüşler
    allah rahmet eylesin deyip aldık lokmayı,
    amk yerinde öğrencisin, tatlı yemek için illaki bir komşunun ölmesi ğerekiyordu...
    lokmada güzel olmuş parmaklarımızı yiyecektik neredeyse
    rahmetli akif amcanın lokması...
    ···
  14. 39.
    +1
    gözüm ağrıdı binolar, ben bir sigara molası vereyim hepinize iyi geceler...
    ···
  15. 40.
    +1
    evde fazla durmadım yerimde duramıyordum ki
    Dünya pembe geliyordu artık. akşam olmuştu birahaneye gitmeye karar verdim tek başıma. giderken markete girip siğara aldım aldıgım ilk paketti.
    marketten çıkarken sadaka kutusuna para attım. acıyordum dünyaya ve insanlara. gördüğüm ilk birahaneye girdim.
    ilk birayı fondip yaptım. hemen etkisini gösterdi.
    nazlının yüzü aklıma geldi acaba iyi çizebildim mi diye kendime sordum.
    sevgili seven tarafından algılandığı şekliyle çizilir. heralde güzeldir bu aslında benim onu nasıl gördüğümlede ilğili.
    eskiden birahanelerde içen insanlara acırdım yada meyhanede sarhoş olup yalpalayarak eve giden insanlara acırdım.
    ama ikinci birayı içtikten sonra anladım ki o birahanedeki tabure size taht gibi geliyor. mutluluk arayıp bulamamış insanların tahtıydı bu tabureler...
    ···
  16. 41.
    +1
    şimdilik buraya kadar ben bir sigara içeyim
    ···
  17. 42.
    +1
    daha da içtikten sonra en nefret ettiğim şeyi yaptım ve nazlıyı aradım .
    o na iltifatlar yagdırdım aralıksız.
    o yeşil gözlerin sadece bana bakması hayatı daha anlamlı kılacaktı.
    sen sarhoşsun falan dedi ama yinede kapamadı telefonu demekki söylediklerim hoşuna gidiyordu.
    hangi kızın hoşuna gitmez... bir kızın o meşur g noktası amında degil kulaklarındadır en çok kendilerinin güzel oldugunu bir erkek sesinden
    duyarak zevk alırlar...
    ···
  18. 43.
    +1
    çok sigara içiyosun be panpa *
    ···
  19. 44.
    +1
    işçiler beni el üstünde tuttu o konuşmadan sonra
    sanki ateşin çalınmasını bekliyorlarmış amk...
    işletmenin geniş beton avlusunda öbek öbek yığılı çöplüklerden toplama kirli paslı cam kırıkları sabah güneşi
    altında parlıyordu,
    her gün gündüz gece demeden masallardaki dev gibi
    nikotin kokan saglıksız koşullarda çalışılıyordu
    mantarlaşmış tahtalar paslı tenekelerle yamalı işçi barakaları vardı
    insanlar umutsuz uyanıyor bir somun ekmegin peşindeydi
    bense sıcak bir ev sıcak bir yemegin hayalini kurarak yaşıyordum
    onları her sabah uyandıran horozda susmuştu artık
    ···
  20. 45.
    +1
    butun sıkko hıkayeler tutuyo bu 10 numara hıkaye tutmuyo amk
    ···