/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +94 -24
    Hava cayır cayır yanıyordu. insanlar havuzlara denizlere okyanuslara akın ediyorlardı.Bir kısmı ise evlerinde veya otellerinde klima karşısında serinlemeyi tercih etmişti.

    Ben mi ? Ben ise dostlarımla tepelik yerlerde serin bir kamp kurmuştum.Her şey güzel gidiyordu ta ki...

    Gerisini hatırlamak dahi istemiyorum neden mi ? Çünkü dünyanın sonunu getirecek olan lanet salgın bizi de buldu... 3 günlük kamptan sonra bol bol eğlenmiş bir şekilde eve dönüyorduk. Camdan dışarıya baktığımda kamp yerimizde duran çürümüş bir beden vardı sanki. Hayal olduğunu düşünüp kafamdan silip attım. Keşke atmasaydım...

    Rez alın başlicam

    not:4. başlık açışım amk bi tutsun artık okuyun şunu
    ···
  2. 2.
    +34 -1
    2 Saat süren bir yolculuğun ardından nihayetinde şehre ulaşabilmiştik. Ahmet bizleri şehir merkezinde
    indirdi. Ardından kendi evine doğru yol aldı. Vedalaştık tabi bu arada. Kadir ile aynı yoldan gidiyorduk.
    Evlerimiz birbirine yakındır. Havadan sudan sohbet ederken aklıma o ceset geldi ve bundan Kadir'e
    bahsetmeye karar verdim.(b=ben k=kadir)

    b:Kanka bişey dicem ama dalga geçme ona göre.
    k:Söyle kanka geçmem merak ettim neymiş ?
    b:Kamp yaptığımız alan vardı ya hani. Arabada cam kenarındaydım hatırladıysan.
    k:Hatırlıyorum noldu ki ?
    b:Kanka galiba orda ben çürümüş bi ceset gördüm. Ayakta duruyordu.

    Bunu dediğimde Kadir bastı kahkahayı:

    k:Ahahahah oğlum manyak mısın hayaldir bee.
    b:inşallah kanka...

    Yaklaşık 5 dakika sonra benim evimin önüne geldik. Vedalaşıp ayrıldık.Eve girdiğimde
    ilk işim eve girip soğuk bir duş almak oldu. Ardından televizyon karşısındaki kanepeme
    oturup yanımdaki sehpanın üstündeki kumandayı alıp televizyonu açtım. Klimayı da
    çalıştırdım haber izliyordum.O sırada ne göreyim...
    ···
  3. 3.
    +21 -1
    ''Dikkat sayın seyirciler! Dünyayı kasıp kavuran bir salgınla başbaşayız! Dünya sağlık örgütüne göre ebola virüsü değişim geçerek canlı
    vücutlarını kontrol etmeye yetisine sahip! Yani artık bir parazit gibi vücudumuzu kullanıyor!Şu anda Akdeniz'den gelen virüs ülkemize
    de bulaşmış durumda.Özellikle Akdeniz bölgesinde yaşayan insanlar için en yakın tarihte sağlık kontrolü yapılacak ve kıyı kesimler
    karantinaya alınacak! Suriyeli mülteciler ise Türkiye'deki salgının ana sebebi. Halk suriyelileri linç etmekte!''

    Hemen Kadir'i aradım.

    b:Kadir trthaber aç bak ne görüceksin.
    (kadir televizyonu açar)
    k:Oha haklıymışsın lan.
    b:Ben sana demiştim! insanlar zombilere dönüşüyor.Ölmek istemiyorum lan ben anladın mı beni!Çabuk gel benim eve plan yapıcaz!
    k:Tamam kanka sakin 20 dakikaya gelirim ben.
    b:Tamam.

    20 dakika boyunca ne yapacağımıza dair bir plan kurdum. Biraz kafamı dağıtmak için Face'de takıldım.Her yer ebola haberleriyle
    çalkalanıyordu. insanlar, zombi senaryosunun gerçekleşeceğini düşünüyorlardı. internette dolaşırken kapı çaldı. Gelen kadirdi.

    b:Gel kanka ayakta kalma.
    k:Ee planın var mı ?
    b:Var kanka önce yemek stoklayacağız. Tamamen konserve takılıcaz bozulmasınlar diye anlatabildim mi ? Tahminimce zombi olayı
    gerçekleşicek çünkü.
    k:Lan bi dur ne zombisi sakin ol.Karıncaları kontrol eden bi çeşit parazit var. Onun gibi bişeydir zombi olmaz abicim.
    b:Kanka görücem ben seni 1 haftaya. Neyse biz işimizin başına dönelim plan hazırlayalım.
    k:Sen kafayı yemişsin de, neyse.iyi madem hazırlayalım...
    ···
  4. 4.
    +16
    (1 hafta sonra)

    işten çıkıp eve gelmiştim. Yarım saat televizyon izledim. Regular Show felan işte. Sonra yayın aniden kesildi, acil haber vardı.

    ''Sayın seyirciler Dünya Sağlık Örgütü'ne göre ebola virüsü kana karıştığında etki göstermeye başlıyor! Bulgulara göre direk olarak
    kana karışmaz ise etki etmez iken, açık bir yaradan girdiği taktirde daha önce dediğimiz gibi vücudu 1 haftada ele geçirebiliyor!Bu
    gerçek bir zombi vakası. Hükumet tarafından güvenli bölgeler oluşturulacak ve bu sayede insanlar kurtulacak! Hayatta kalın!

    Hasgibtir lan!'' diye bağırdım bir anda. Direk kadiri aradım ve planı harekete geçirdik. Evimin altındaki geniş depoya sığınak kurduk.
    Kıyafetler, yiyecek içecekler,3 yıl önce para toplayıp aldığımız jeneratör, çeşitli ilaçlar, eğlence için eşyalar vs.Yani kendimize güvenli
    bir ev kurmuştuk resmen. Peki ama diğer insanlar ? Kadirin tanıdığı iki tane kız vardı.Ben de Ahmet, Pelin ve Murat'ı arayıp bize katıl-
    maları için talimat ve yiyecek içecek almalarını söyledim.Bu şekilde bir hayatta kalma takımı oluşturmuştuk. Murat'ın silah satan bir
    tanıdığı var. Para toplayıp çeşitli silahlar ve mühimmat satın aldık.Her şeyimiz hazırdı...

    (2 ay sonra)

    Filmlerdeki zombi senaryosu gerçekleştiği için gülsek mi ağlasak mı bilmiyorduk. Daha 1 aylık yiyeceğimiz vardı ama tükeniyordu.
    1 hafta önce hastanedeki vakalar gerçekten zombilere dönüşerek salgını başlatmıştı. dıbına kodumun suriyelileri yüzündendi bu salgın.
    Kendi tırımız vardı. Büyük depoda oluşturduğumuz hayatta kalma sığınağı da dayanıyordu bayağı. Sonra Kadir bir şey farketti...
    ···
  5. 5.
    +16 -2
    okuyanlar şukulayıp ses versin seri yazmaya çabalayacam takipte kalın
    ···
  6. 6.
    +23
    Yiyeceğimizin azalmaya başladığını biliyorduk fakat 2 koli konservenin tarihi çoktan geçmişti. Yani 1 haftamız vardı.

    k:Kandırılmışız lan.it herifler bozuk mal satmışlar bize!
    b:Oha lan harbi diyosun sen.
    a(ahmet):Ee beyler nabıcaz o zaman ?
    b:Yapıcak bişey yok dışarı çıkıp boş marketleri gasp edicez. Olmadı yan taraftaki boş araziye tarla kurup kendi yemeğimizi üreticez.
    k:iyi ama çok zor o iş. Düşünsene her yer zombi ve tarladan bahsediyorsun. Güvenliği olmaz bi kere.
    b:Çit yapıcaz zaten. Komşum Ayşe Teyzelerin inşaat malzemeleri vardı. Helal etsinler artık yapcak bişey yok. Nefsi müdafa durumu.
    a:Tamam o zaman ben bi dışarıya bakayım(Kapının yanındaki palayı alır)
    k:Tamam kanka ama dikkatli ol ısırılma.
    a:Sıkıntı yok o iş bende(gülerek).

    (20 dakika sonra ahmet gelir)

    a:Beyler dışarıda fazla zombi yok ama galiba Markette birisi sıkışıp kalmış malum zombiler de var çıkamıyor.
    b:Ahmet tabancayı al ben tüfeği alıcam. Kadir senin şahini alıyoruz ona göre.
    k:Al kanka sıkıntı yok ben de dışarı çıkayım yapabilirsem 3-5 zombi keserim. Murat sen burda kızlarla kal.
    m:Tamam kadir.
    ···
  7. 7.
    +12
    markete gidip gelicem sonra duş alıcam yazarım siz takipte kalın okuyan varsa belli etsin 3-5 kişi yeter
    ···
    1. 1.
      -1
      Hikayede de markete gidion gercektede inşallah karsina zombi çıkar amk
      ···
      1. 1.
        -1
        haykırdım amk ahahahahahsdhad
        ···
  8. 8.
    +22
    Şahinle marketDışarı çıktık. Markete ulaşmıştık. Altımızdaki şahinden inip yavaşça kapıyı zorlayan zombilere
    yaklaştık. Sonra kadir coşup surprise motherfucker diyerek kafalarına palayı indirdi.
    Yaklaşık 10-12 zombi vardı.Ben de iki tanesinin kafasını kestikten sonra etrafımı sardılar

    b:Kadir yardım et dıbına koyim!
    k:Ramazan geliyorum kanka ölme!

    Bu arada ismim Ramazan bana ramo diye hitap ederler söylemedim değil mi ?

    O esnada etrafıma dönerek pala salladım kendimi kurtarmaya çalışıyordum. Kadir de gelip
    arkadan hepsini doğramaya başladı ben de zor bela kurtuldum. Birbirimize bakışıp
    marketin kapısını kırdık. içeride bir kadın vardı.Ona yardım ettik.ilk başta bizden korktu
    ama sonradan kendine geldi. Adının Yasemin olduğunu söyledi. Kahverengi saçlı, orta boylu
    zayıf, dünya güzeli bir kızdı. Bizim gibi 25-26 yaşlarında birisi işte.Onu bize davet ettim.
    Kabul etti hemen. Zaten başka çaresi yokmuş ki.Anne babası zombilerce öldürülünce tek
    başına kalmış.Ona kanımız ısınmıştı.Ama bizlere ne yapacağını kim bilebilirdi ki..?
    ···
  9. 9.
    +16
    Markete yiyecek için geldiğimizde zombilerin onu kıstırdığını gördüğümüzü söyledim.Bu
    şekilde kurtarmış olduk. Sonra ona markette yiyecek bişeyler olup olmadığını sordum.
    Arka tarafta markete birleşik bir depo olduğunu, derin dondurucuların bulunduğunu, taze
    gıdaların olduğunu söyledi. Konservelerin de bulunduğunu duyunca hepten sevindik. Ahmet'e
    burda durup dışarıyı gözetlemesini, bizi kollamasını söyledim. Yasemin ile içeriye girdik.Ben
    çuvalı açıp içine yiyecek içecek konserve felan ne varsa doldurmaya başladım. Tabiki taze olması
    şartıyla.O esnada sohbet etmeye başladık. Ondan hikayesini anlatmasını istedim.O da beni kırmadı.
    Üniversite okuyormuş. Salgın baş gösterince eve dönmek zorunda kalmış. Malum 2 ay içerisinde
    şehir zombilerin cirit attığı bir yer olunca bunların evine de zombiler dadanmış. Kapıyı kırmışlar.
    Babası büyük bir fedakarlık yaparak zombileri üstüne çekmiş.O da annesiyle kaçmaya başlamış.
    Kaçarken arkasına baktığında zombinin biri babasının bağırsağını çiğniyormuş.O şok etkisiyle
    çığlık atınca zombiler bunların da peşine düşmüş. Annesini yakalamışlar. Yasemin de markete
    sığınmış.3 gün boyunca gıdalarla hayatta kalmış ama en sonunda markete de dadanmışlar. Zombiler
    kapıyı zorluyormuş. Artık ölümü beklemeye başlayınca biz gelmişiz. Gerisini biliyoruz zaten.
    Ne okuduğunu sordum. Makine mühendisliği okumuş, bilişim dersleri almış, tıp okurken zombi krizi
    baş göstermiş. Yani gayet okumaya istekli çalışkan birisi. Neyse işimiz bitti.Biz de çuvalı arabanın arkasına
    yükleyip sığınağa geri döndük...
    ···
    1. 1.
      +1
      Yaz amk
      ···
  10. 10.
    +10
    Sığınağa geri girdik.(m=murat p=pelin)

    m:Ramo bu kim kanka ?
    b:Tanıştırayım, yeni üyemiz yasemin.
    p:iyi de gıda sorunu yaşıyoruz yeni bir kişi bizi biraz daha zor sokmaz mı ?
    b:Hayır, çünkü markette bir depo bulduk yani 3 aylık gıdamız ordan çıkacak.
    m:Ee süper o zaman.
    b:Aynen öyle.

    (kadir içeri girer)

    b:Hoşgeldin kanka bi gelişme var mı ?
    k:Var kanka. Arsanın yaklaşık 20 km ötesinde yeni terkedilmiş bir çiftlik var.
    m:Oha lan manyak mısın olum ? O kadar öteye niye gittin ki.
    k:Sorma yav. Köpek vardı bi tane.Ben de yakalayayım dedim. Belki bekçilik yapar felan.
    Bigibletle gitmeme rağmen etraf toprak olduğundan yakalayamadım. Benden hızlı gitti hayvan.
    b:Ee,sonra ?
    k:Sonrası işte bi baktım 19-20 km gitmişim. Büyükçe bir çiftlik gördüm. Güçlendirilmiş çitler ile
    korunuyor hayvanlar. Kuzu koyun keçi inek ne ararsan var yani tam bizlik. Hayvanların yemleri
    hazır duruyor. Sahipleri 2 gün önce terk etmişler.
    a:Nerden biliyon 2 gün olduğunu (gülerek)
    k:Çiftliğin ana kapısına terk ediyoruz 05.05.2016 yazmışlar.
    b:Hmm... O zaman bi gidip görmek lazım...
    ···
    1. 1.
      0
      Hadi yaz sardı
      ···
  11. 11.
    +12
    Çiftliğe şahinle vardık.Her zamanki gibi murat kızlarla kaldı Yasemin'i de oraya bıraktım. Maksadım
    bizimkilerle kaynaşmasıydı.80 km hız ile gittik 15 dakikada ordaydık.Bu arada 2-3 ay boyunca o kadar
    benzin ile nasıl dayandınız diye soracak olursanız söyleyeyim.Şahini fazla kullanmıyorduk üstelik depoladığımız
    benzinlerimiz bile vardı.Her neyse. Civarda fazla zombi yoktu. Ahmet,Kadir ve ben kısa süre içerisinde
    hepsini temizleyerek güvenliği sağladık. Kapıda kilit yoktu. içeriye girdiğimizde bir not buldum. isterseniz size okuyayım:

    ''Eğer bizden sonra buraya birisi girecek olursa diye yazıyorum. Hayvanlarımız,tahıllarımız, sebze ve meyvelerimiz helal hoş olsun.
    Bizler burayı terkediyoruz. Bildiğimiz gibi 2-3 ay içerisinde bu iğrenç yaratıklar Hindistan'dan Avrupa'nın kapılarına kadar dayandı.
    Haliyle Amerikan Vatandaşlığı alıp göç ediyoruz. Bize sorarsanız bizce de Amerika'ya gidin.Bol şanslar... ''

    b:Vay be.Demek helal ediyorlar.O zaman burayı işgal edebiliriz. Bundan sonra burası bizim. Ahmet,çabuk Murat'ı ara;depodan göçüyoruz.
    3 aydır depoda yaşıyoruz bu ne hal arkadaş ?Söyle, eşyaları paketlesinler. Sığınağa dönünce eşyaları yükleyip gidicez.
    a:Tamam kanka arıyorum.
    b:Ya da dur bekle.Şimdi arama. Belki içeride sıkıntı çıkar boşuna paketlemiş olmasınlar.
    a:Tamam sen söyleyince ararım ben.
    k:Ramo kanka o zaman gel de içeriye bakalım. Temizlik iyi olabilir.
    b:Tamamdır,gel.

    Bu sözlerin ardından içeriye girdik.Çiftlik dedikleri resmen saraydı.Ben hayvanların olduğu tarafa yöneldim, Kadir de meyvelere gitti. Kapıyı zorlanarak
    açtım. Hayvanların hiçbir şeyi yoktu. Sapasağlamdılar.Ama bir sorun vardı...
    ···
  12. 12.
    +5 -1
    beyler bu akşamın son partı yarın takipte kalın yazarım
    ···
  13. 13.
    +18
    okuyan varsa şukulayıp belli etsin duruma göre bu akşam son bir part atabilirim
    ···
  14. 14.
    +15
    Böylesine cennet gibi korunaklı, yiyeceği içeceği sınırsız bir yeri neden terketmiş olabilirlerdi ki ? Tam bunu düşünürken Kadir'in sesi duyuldu:

    k:Ah! Yardım edin!(boğuk ses)
    b:Geliyorum Kadir dayan!

    Meyvelerin olduğu tarafta kadirin yere yığılıp kaldığını gördüm.O anda benim de gözüm karardı.
    Uyandığımda tuhaf bir mekandaydım. Soğuktu.Başım ağrıyordu, boynumda sanki iğne saplamışlar gibi küçük bir yara vardı. Halsiz hissediyordum.
    Kafamı kaldırdığımda bizim tayfadan Yasemin hariç herkesin olduğunu görmüştüm. Peki ama yasemin neredeydi ki ? Bunu fazla düşünemezdim
    çünkü arkadaşlarımı kurtarmak bana kalmıştı. Resmen grubun lideri olmuştum zaten. Ayağa kalktım. Nerede olduğumu düşündüm. Sesli düşünmüş
    olmalıyım ki kadir de ayıldı.

    b:Kadir kanka kalk kalk kaçırmışlar bizi. Hepimizi yakalamışlar. Kurtulmalıyız burdan kalk!
    k:Tamam lan dur off başım! Bizimkileri de kaldıralım.
    b:Tamamdır.

    Herkesi ayılttıktan sonra bir şey farkettim. Sırt çantam, alet edevatlarım yoktu! Evet resmen birileri bize fırsat bile vermeden işimizi bitirmek istiyordu!
    Sadece arka cebimde kalan çok yönlü kullanışlı çakı zımbırtısı vardı. Kapıda cam vardı ki bu sayede dışarıyı gözledim. Bizim gibi bir çeşit grup bizleri
    kaçırıp köleleri yapacaklardı demek ha ? Hiçbir yol yoktu! Kapıyı tekmeledim. Yoruldum ve yere çömeldim.

    m:Ramazan noluyoz olum bu herifler kim ?
    b:Bilmiyorum...
    k:ilk ramazan uyanmış zaten sonra ben de uyandım.
    a:Beyler iş ciddi ölmek istemiyorum lan ben!
    p:Ramazan bi çözüm yolu bulmalısın.Bi çeşit plan yapıp kaçmalıyız!
    b:Peki bakalım.

    Altımızda bodrum kapısı gibi birşey vardı. Aleti çıkardım ve çivilerini sökmeye başladım.O esnada dışarıdan bir ses geldi:

    Kevser 4 saat sonra açıp kontrol edelim şu taze kanları hehehe.
    Tamamdır patron.

    Daha 4 saatimiz olduğunu düşünüp rahatladım.5 dakika sonra bodrum kapısı sandığım kapının kilidini sökmeyi başarmıştım.
    Hep beraber sırayla sessizce aşağı indik. Aşağıda da küçük bir kapı vardı.Tam olarak sürünerek girebileceğiniz tiplerden. Aptallar
    tabela da koymuşlardı. Bizim gideceğimiz yol Arka çıkış(direkt olarak ormana açılır[acil çıkış]) yazan tabelanın gösterdiği yoldu.
    Saatime baktım.16.28'i gösteriyordu. Haydi bismillah diyerek önden girdim. Beni de takip ettiler. Yaklaşık 1 saat boyunca kapkaranlık
    tünelden dosdoğru ilerleyerek devam ettik.En sonunda ışığı görebilmiştim. Saat 17.42 idi kurtulduğumuzda. Nerden kaçtığımızı
    anlayacaklarından dolayı seri bir şekilde ormana yol aldık. Hiçbirşeyimiz yoktu o yüzden hep beraber dikkatlice gitmeliydik. Karşımıza
    zombiler çıkabilirdi. Uzun süren sessizliği ben bozdum:

    b:Sizlere birşey itiraf etmek istiyorum arkadaşlar.
    k:Söyle kanka noldu ?
    b:Sanırım hepiniz Yasemin'in nerde olduğunu merak ediyorsunuz
    a:Evet.
    b:Malesef yasemin o Kevser diye seslendikleri kişi...
    p:inanamıyorum! Demek aramıza sızıp bizleri tuzağa düşürdüler ha? Pislik..!

    Yol almaya devam ediyorduk. ileride ışığın yoğunlaştığını farkettik.Ne şanstır ki karşımıza zombiler çıkmadı. Ormandan çıkıp yolun
    sonuna geldiğimizde ışık hüzmesinin sebebini anlamıştık.Bu, gürül gürül akan bir şelale idi...
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      0
      Şurayada bir ayraç
      ···
    2. 2.
      0
      Walking Dead teki Vali gibi
      ···
  15. 15.
    +42 -1
    inadına attım okuyan okusun bu arada panpalarım şukuları ekgib görmeyin motive oluyorum
    ···
    1. 1.
      +1
      Ulan gibik yaziyosan yaz
      ···
    2. 2.
      0
      yazsana oç
      ···
    3. 3.
      0
      Yaz hadi
      ···
    4. 4.
      0
      Oç işte
      ···
    5. 5.
      0
      Oç işte
      ···
    6. 6.
      0
      Panpa devam lütfen
      ···
    7. diğerleri 4
  16. 16.
    +8
    Saatime baktım. Daha 1.30 saatimiz vardı. Biraz oturup dinlenmeye karar verdik. Herkes kafasını suya daldırmış, kana kana içiyorlardı.
    Ben de dolu dolu içip rahatlamaya karar verdim.

    k:Ramo daha ne kadar var ?
    b:Bilmiyorum ki..Eğer işler yolundaysa hala 1.30 saatimiz var.1.30 saat sonra yokluğumuzu farkedeceklerdir.
    m:Mantıklı.Ama fazla duramayız çünkü arabaları var.Biz bu mesafeyi 1 saatte geldiysek, onlar 10-15 dakikada yetişeceklerdir.
    a:En azından zombilerle karşılaşmadık...

    Tam o sırada iki zombi arkamızdan yavaş yavaş gelmeye başladılar.

    k:HAY SENiN BEN ŞOM AĞIZINI!
    b:Taş, sopa ne varsa kullanın lan!

    O sırada aklıma çakım geldi. Hemen bıçak bölmesini çıkardım. Hırkamın ipini uzunca kopararak yerde bulduğum çubuğa bağladım.
    Kendimi Bear Grylls gibi hissediyordum.

    b:Açılın! Kafalarına sokucam bu mızrağı!

    Bir tanesinin gözüne tam isabet ile amatör mızrağımı soktum. Beynine kadar deştim. Tamamen ölünce diğerinin de işini hallettim.O sırada
    bizimkiler boş durmayıp taş, çubuk ne varsa fırlatarak yardım ediyorlardı. Diğerinin de işini bitirince:

    b:Arkadaşlar burda fazla duramayız. Peşimizde daha kim olduklarını bilmediğimiz barbarlar ve lanet olası zombiler var.
    a:Haklısın kanka. Hadi gidelim.
    p:Durun biraz. Burayı hatırlıyorum. Daha önce bir kitapta görmüştüm.Çok dikkatimi çekmişti unutmadım.Bu şelaleden aşağı inip
    nehir boyunca düz devam edelim.En sonunda nehir bitiyor. Yaklaşık 2 kilometre ötesinde ana yol var. Yolu takip ederek başka bir
    şehire ulaşabiliriz.
    k:Mantıklı duruyor ama aşağı inmemiz o kadar kolay değil gibi.
    b:Hiç sanmıyorum kanka. Aşağıya inen doğal bir patika var. Dikkatlice inebiliriz.
    k:işin gücün bana ayar vermekti zaten (gülerek)
    m:Ne bekliyoruz. Hadi gidelim.
    ···
  17. 17.
    +7
    beyler kusura bakmayın sabahtan beri sözlüğe girilmiyor seri yazıcam ama
    ···
    1. 1.
      0
      Yardır gelsin panpa bekliyoz
      ···
    2. 2.
      0
      Bekliyoruz ortak yardır
      ···
  18. 18.
    +7
    Böylece aşağıya doğru yol almaya başladık. Taşlık bir patikaydı.Dik yerler vardı ve zorluydu. Neyseki hiçkimse düşmeden, yara almadan
    aşağıya ulaşabildik. Pelin'in dediği gibi ilerlemeye devam ediyorduk. Henüz nehirin sonuna ulaşıp anayola çıkmamıza çok vardı. Kenarda
    bir çadır gördüm:

    b:Beyler şuraya bakın hele.
    a:Çadır ha ? Birileri yaşıyor olmasın.
    k:Ne yaşaması olum. Baksana ateş çoktan sönmüş. Ahı gitmiş vahı kalmış.
    m:Gelin hadi bi inceleyelim.
    p:Ben arkanızda kalırım ama ona göre. Isırılmak isetmiyorum.
    b:Yahu lak lak etmeyi bırakın da sessizce ilerleyin, hadi.

    Çadırı açtığımızda içerisinde kimse yoktu. Civarda da zombi dahi yoktu.Ama açık bir alanda olduğu için buranın duraklayabileceğimiz bir yer
    olmadığını anlamıştım.Bir çanta vardı. içini açtığımızda yaklaşık 20 tane ton balık konservesi,4 şişe hazır,9 şişe de şelale suyu vardı. Peki ama
    bir insan neden bu kadar erzağı bırakıp gitsindi ki ? Dolaşmaya gitse dahi yanına alırdı mutlaka. Cevabı biliyordum. Apar topar ordan kaçmıştı.
    Bu da erzağın bizim olduğu anldıbına geliyordu.Çantayı yanımıza alıp devam ettik. Kadir her an tetikte biridir. Gece uyurken eve en sessiz hırsız
    girerse girsin birşeylerin ters gittiğini anlar.O yüzden hala nasıl etkisiz hale getirildiğine inanamıyor, kendine kızıyordu.Ona bunun onun suçu
    olmadığını söyledim ve rahatlamasını sağladım. Takımın moralini artırma görevi bendeydi artık. Hiç kimse konuşmuyordu dahi.Çıt bile yoktu.En
    sonunda nehirin bitip yolun göründüğü yere geldik.Çok mutlu olmuştuk. Artık kendimizi kurtarabilirdik. Yoldaki tabelaya baktım.Kahraman Köyü 15 km
    yazıyordu.Hep beraber köye doğru yol aldık. Saat 18.12'yi gösteriyordu. Hava kararmaya başlamıştı bile.Bu bizim için hiç hoş değildi. Yaklaşık 45 dakika
    boyunca yürüdük. Yolun etrafı orman olduğu için ne var ne yok bilemiyorduk.Bu ihtimalle mızrağımı daima yanımda taşıyordum. Yolun sağ tarafında
    bir mağara vardı.Ama öyle devasa değil, ayıların yaşadığı in tarzı küçük, yaklaşık 15-20 metrelik bir mağaraydı. Serindi.Sıcak havadan kurtulmak için
    girdik. Herhangi bir canlı yoktu. Zombi dahil. Saat 19.00 olmuştu. Burada kamp kurmalıydık. Kadir ile birlikte dışarı çıkıp dal, çalı çırpı, odun ne varsa topladık.
    Kadir'in arka cebinde kibrit varmış. Otururken ezildiği için farkedememişler. Hepimiz kahkaha attık. Neşemiz yerine gelmiş, moralimiz düzelmişti. Ateşi yaktık.
    Bol bol yakacak toplamıştık. Gece mağara çok soğuk olacağından hasta oluruz endişesiyle yapıyorduk bunu. Gırgır şamata derken ateşi yakıp birer konserve
    ton balığı yedik. Suyumuzu idareli şekilde içerek uykunun yumuşak kollarına kendimizi bıraktık...
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      +2
      Yollaa kaptın sukuyu
      ···
    2. 2.
      0
      Devam panpa
      ···
    3. 3.
      0
      Devam panpa
      ···
    4. diğerleri 1
  19. 19.
    +7
    Uyandığımda saat 3.47'ydi. Kadir beni sarsarak uyandırmıştı. Dediğim gibi çok dikkatli birisidir. Hafif uykusu vardır. Mağarın ağzına kadar eğilerek sessizce gittik.
    Bizi arıyorlardı. Arabalarla yavaşça geçiyorlardı. Işıkları tutarak arıyorlardı. Mağara dikkatlerini çekmemişti anlaşılan. Burayı farketmeden gittiler. Uyuduğumuzda
    saat akşam 8 civarıydı.7 saat uyku bize yeter diye düşünüp herkesi uyandırdım. Murat da ayıldığında aynı şekilde geri dönüyorlardı. Aynı adamın sesini duydum:

    ''Bu gece hiçbir şey çıkmadı kevser. Saat 15.00 gibi hatırlat. Kahraman Köyü'ne kadar tarayacağız.
    Peki Patron.''

    Evet yine aynı adam ve hain Yasemin... O kıza karşı birşeyler hissetmiştim.Ama gerçek yüzünü görmüştük. içimden küfürler yağdırarak arkadaşlarımın yanına geri döndüm.

    b:Evet! Kalkın hadi 7 saat deliksiz uyudunuz mışıl mışıl. Yeter bu kadar canımızı kurtarmak zorundayız.
    k:Hadi gidelim o zaman.
    p:Kahraman Köyü'ne mi gidiyoruz ?
    b:Evet. Hesaplarıma göre yaklaşık 10 kilometremiz kaldı.Çabucak oraya ulaşırız. Geri kalan vaktimiz ise yiyecek içecek aramakla geçicek zaten. Saat 15.00 olduğunda saklanıcak
    yer arayacağız ya da köyden gideceğiz.
    a:Anlaşıldı kaptan.

    ilerlemeye devam ettik. Biraz vakit sonra güneş doğmaya başladı. Harika bir manzara eşliğinde ilerliyorduk.Yol boyunca ses seda çıkartmadan ilerledik. Mızrağım da yanımdaydı.
    Yaklaşık 2 kilometre kaldığında terkedilmiş bir benzin istasyonu bulduk. Herkes direk tuvalete daldı. Sırayla ihtiyacımızı giderdik. Karşılıklı banklar vardı. Oraya oturup Konservelerimizi
    dibini parmaklarımızla sıyırana kadar yedik. Sularımızı içtik. Artık tek umudumuz köye kalmıştı. Yoksa aç susuz ölecek veya barbarlara esir düşecektik. Saat 4.30 civarıydı. Vakit yoktu
    ve ilerlemek zorundaydık. Yolumuzu da bitirdik ve köye ulaştık. Uzaktan köyü gördüğümüzde büyük olduğunu sandık ama fazla büyük değildi. Derhal terkedilmiş bir süpermarkete
    daldık.Şanslımıydık yoksa öyle mi denk geldi bilmiyorum ama elektrik kegib değildi. Yani buzdolabındaki yiyecekler, içecekler bozulmamıştı. Sevinç çığlıkları içinde yumulduk.Bir insan
    buzdolabında ekmek satar mı demeyin. Satıyormuş.Gerçekten çok şanslıydık.Ama birşey farkettim. Acaba burda yaşayan birileri var mıydı, varsa kaçmışlar mıydı yoksa kaçmamışlarmıydı?
    O sırada kasanın üstünde bir not defteri gördüm.BUNU OKU yazıyordu. Açtım ve okudum. Kısaca size özetleyeyim:

    Burada hayatta kalan insanlar olmuş dükkan sahibi kadir ve ben gibi endişelenerek toptancılardan birsürü yiyecek içecek vs sipariş etmiş. Böylece bu kadar yemek kalabilmiş. Hayatta
    kalıyormuş fakat barbarlar bu köye uğramaya başlamışlar.En sonunda bu korkuyla yaşayamayacağını düşünerek yanına erzak alarak kamyonetiyle burayı terk etmiş.

    işte bu gerçekten işimize gelmişti.Çanta sporcu çantasıydı. Yani çok malzeme alabiliyordu. Ceplerimize ve çantaya su,enerji içeceği, yiyecek içecek ekmek vs tıkış tıkış olana kadar doldurduk.
    Etrafı incelemeye koyulduk. Saat 14.30'a kadar buralarda takılacaktık. Saat henüz 05.13'tü. Güllük gülistanlık gidiyorduk...
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      0
      Sadic bir an once yazda bitiversin hikaye cok guzel eline saglik
      ···
    2. 2.
      0
      Devaaaaaam panpa
      ···
  20. 20.
    +6
    Dağılmadık bu sefer çünkü tek silah benim amatör mızrağımdı. Yani beraber durmamız gerekiyordu.Av dükkanı bulduk. Mühimmat buluruz umuduyla içeri girdik. Malesef buranın sahibi bütün
    mühimmatları da yanına alarak kaçmıştı. Depo kapısı gibi birşey farkettim. Kadir'in fiziği kuvvetlidir. Kapıyı kırdı.Çürük ve eski olduğundan iki tekmede kırılmıştı. içeri karanlıktı. Dediğim gibi
    elektrik vardı ve bu sayede ışığı açtım. içeride biri dürbünlü 4 tane tüfek,5 kutu fişek,bir adet tornavida ve yukarıya çıkan bir merdiven vardı. Merdivenden ilerledik ve çatıya ulaştık. Burası
    etrafı gözetlemek için gayet uygundu. Burayı kullanabiliriz diye düşündüm. Köyü dolaşmaya devam ettik pek işimize yarayacak bir yer yoktu.

    Derken az ötede 3 tane zombi farkettim.Ses yaparsak daha çok toplanacaklarını düşünerek tüfekleri kullanmamamız gerektiğini söyledim. Kadir tornavidayı aldı.Ben de mızrağı aldım. Ahmet
    ise yerde bulduğu bir sopayı eline aldı. Yavaştan geldik.Üstümüze gelmeye başladılar.Ben mızrakla birinin gözünü deştim beynini şişledim. Kadir inanılmaz bir şekilde tornavidayı ustaca fırlattı.
    O kadar iyi bir fırlatıştı ki tornavidanın demirinin tamamı zombinin kafasına girdi. Ahmet ise sopayı almış durmadan kafasına vuruyordu. Yardım istedi.Ben de mızrağı beynine sapladım.Bu şekilde
    küçük bir aksiyon yaşamış olduk. Biraz oturup dinlendik. Derken ileride bir kasap olduğunu gördüm. Söze atıldım:

    b:Bakın kasap var.
    p:iğrençsin Ramazan çürük et mi yiceksin yoksa ıyy.
    b:Ne et yemesi kızım. Türlü türlü bıçak var orda.5 tane alalım işte lazım olur hepimize.Sen de dövüşmeyi öğrenmelisin. Dünya artık çetin bir yer.
    p:iyi be öf.
    b:Triplere bak hele (gülerek)
    a:O zaman girelim kanka.
    k:Girelim.

    içerisi leş gibiydi. Pelin kokuyu alır almaz öğürmeye başladı ve dışarıya kustu.

    b:Murat sahip çık Pelin'e
    m:Tamam kanka.

    Etler çürümüştü. Burada elektrik yoktu. Dükkan güneş alıyordu zaten bu da lehimizeydi. Etlerin bulunduğu büyük odanın kapısını açtım. Neredeyse kusuyordum. Hayatımda aldığım en kötü kokuydu.
    içeriye göz attım. Hiçbir şey yoktu. Dediğim gibi çürük etler sadece.

    Biz de bıçakları aldık. Satırı Kadir'e verdim. Fırlatırsa iyi bir iş çıkarır diye düşünmüştüm. Yanılmamıştım.ileride anlatacağım.Her neyse. Konuya dönelim. Pelin'e daha uygun bir bıçak verdim.
    Ahmet'in sopasını alıp pala bağlayarak yeni bir mızrak elde ettim. Bunu da Ahmet'e geri teslim ettim. Mızrağımı pantolonumun solundaki kemer bölmesine soktum. Bıçağı da sağ bölmeye soktum.
    Saat 6.30'du.Kırtasiye tarzı bir yer arıyorduk. Yeni çantalar alıp içine erzak dolduracaktık.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      0
      Devam panpa
      ···
    2. 2.
      0
      Yaz kardeş de bitir artik
      ···
    3. 3.
      0
      Yaz kardeş de bitir artik
      ···
    4. 4.
      0
      Devam pnp
      ···
    5. 5.
      0
      Dewam rez rez hızlı ol
      ···
    6. 6.
      0
      Hadi aq
      ···
    7. diğerleri 4