-
1.
+20 -1arkadaşlar biraz ürkütücü biliyorum ama az önce bir arkadaş varmı cinli perili hikaye diye yazınca başımdan geçen olaylar dizisini seri şeklinde anlatacağım.
13-14 sene önce liseye yeni başladığım sıralar garip hislerim ortaya çıkmıştı. birşeyleri sezmek ve hissetmek gibi. biraz saçma gelecek ama olacak birşeyi tahmin etmek gibi. hayatımın belki de en taktan yıllarında bunu sezememiş olmak ayrıca takun içine soktu beni. Annemin fal ve büyü vb. işlerle uğraşan bir arkadaşı vardı ve hayatımda hiç kimseden o kadar korkmamışımdır. kadın 100kg ağırlığında kısa boyu pis, çirkin bir mahlukat gibi görünüyordu gözüme ve o kadını her gördüğümde öldürmek istiyordum. bir gün kadın bize geldi ve ayıp olmasın diye yanlarına gittim. o sırada annem mutfağa çay almak için gittiğin de kadın bana döndü ve "hergün banyo yapıyorum biliyormusun yani düşündüğün gibi pis biri değilim" dedi. "demek senin gözün de ben öyle biriyim" dedi. o an yaşadığım şoku hiç unutmam. kadın o an aklımdaki düşüncelerimi söylemişti.
-
2.
+13 -2cinlere ve perilere inanmayan bir insan için gerçekten de ağır bir durum oldu. merak ettim ve o dakikadan sonra o kadınla bir savaş haline girdim. kadın istese beni maymun eder ama ben ona ergenliğimin bana vermiş olduğu delikanlılıkla saldırmayı düşünüyordum. aradan biraz zaman geçti ve ozamanlarki sevgilimle parkta yiyiştikten sonra eve geldim ve odama geçtim. vcd playeri müzik setine bağlamıştım ve ozamanların hit parçalarını dinliyordum. birden en başta bahsettiğim gibi birşeyler hissetmeye başladım ve evin içinde sağa sola bakınmaya başladım. kendimi durduramıyordum ve baktığım o kadar anlamsız yerden sonra buzdolabının altında beyaz dondurma kabını gördüm. dışarıya doğru çektiğim de içerisinde 1 sabun ve üzerine saplı 40'a yakın çivi vardı. sabunun bir kısmı erimiş ve suyun içi bembeyazdı.
-
3.
+10 -1bir anda hiddetlendim ve suyu döktüm, çivileri sabundan çıkarıp balkondan fırlattım. sabunu tuvaletin deliğine attım. tüm bunları anlamsız bir şekilde 2 dk içerisinde yaptım. bu olaydan sonra hayatımda geri dönüşü olmayan ve pgibolojik olarak vurgun yaşadığım olaylar dizisinin başlangıcını vermiş oldum. bu yaptığım olayı annem gelince kızarak anlattım ve bunun kendisinin olmadığını arkadaşının rica ederek yer kalmadı diye bize koyduğunu söyledi. bir daha istemediğimi söyleyerek konuyu kapattım sandım ama herşey ozaman başladı. geceleri uyku problemi yaşıyordum ama o olaydan sonra fark ettimki daha çok uykum geliyordu ve uyumamak için binlerce takla atıyordum. önce garip garip rüyalar görmeye başladım. anlamsız siyah siyah yüzler geliyordu ve zıplayarak uyanıyordum. sevdiğim insanların kılığında garip varlıklar görüyordum. uyanınca anneme anlatıyordum ama annemde birkaç dua okuyup geçiştiriyordu.
-
4.
+1reserve
-
5.
+1reserved
-
6.
+11rüyalar bir türlü kesilmedi ve günlük hayatımı da etkilemeye başlamıştı. önce evin içinden garip garip sesler gelmeye başladı. aldırış etmedim ama inceden ürküyordum. sonra belirgin olarak hissetmeye başlamıştım. evde yanlızken sanki benimle birlikte birisi daha vardı ve sürekli beni takip ediyordu. anlamsızca odaların ışıkları yanıyordu, radyo kendiliğinden açılıyordu, evin içindeki sesler şiddetlenmeye başladı ve gerçekten korkmaya başlamıştım. o büyü ne büyüsü ise yaptığım şeyden dolayımıdır diye hiç düşünmedim. evden durmaktan korkmaya başladığım için sürekli birilerinin yanına kalmaya gidiyordum ama aynı durumlar orada da oluyordu. tolga ve orhan adında 2 arkadaşım var ve bu arkadaşlarım kardeşler. babasının tavuk çiftliği vardı. onların yanına kalmaya gittim. güzelce eğlendik ve ozamanlar play station 1 vardı. gece saatlerine kadar hayvan gibi oynadık ve yattık. gece rüyamda yine o garip varlık sürekli peşimdeydi. her ne kadar rüya olduğunu bilsem de sıçrayarak uyandım.
-
7.
+8kalkıp 1 bardak su içtim ve tekrar yatağa geçtiğim de dışarıdan bir ses geldiğini fark ettim. dışarıdan bir kadın sesi çok kısık bir sesle adımı söylüyordu. söylemekten ziyade çağırmaktı bu. kafamı uzatıp camdan bakamadım ve dizlerim titriyordu. çünkü şehir dışındaydım ve yabancı bir yerde en yakın ilçenin 17km uzakta olduğu çiftlikte beni tanımaları mümkün değildi. hemen tolga ve orhanı uyandırdım. dışarıdan gelen kadın sesinden bahsettim. sessizce dinledik ses kesilmişti. o an aptal durumuna düştüm. deliriyordum sanırım ve tolga ile orhan "olm yat manyakmısın" diye dalga geçiyorlardı. bir anda cama birşey çarptı ve altımıza sıçtık. ses tekrar gelmeye başladı ve bu sefer duyan bir tek ben değildim. ben, tolga ve orhanın da adını söyleniyordu. kimsenin camdan bakmaya cesareti yoktu. hava karardığından beridir hiçbir ses çıkarmayan tavukların bulunduğu kısımdan tavuk ciyaklamaları gelmeye başladı.
-
8.
+3quanttum.avi rezerved
-
9.
+9küçüklüğüm de kalp hastalığı geçirmiştim ve o an kalbim yerinden fırlayacak gibiydi. üçümüz de odanın köşesine geçip birbirimize yaslandık. orhan bizden 2 yaş küçüktü ve ağlamaya başlamıştı. çok fazla dinimize düşkün olmadığımız için de fazla dua edemiyorduk. birden kapı aralanma sesi geldi. tolga "ahır kapısı" diye fısıldadı. orhanın ağzını kapatıp susturmaya çalıştık. çıt çıkmıyordu ve pür dikkat dinliyorduk. birden bir kapı sesi daha geldi. tolga bu sefer "koridor kapısı" dedi ve o an sıçtığımız resmidir dedim. çünkü bir sonraki kapı bizim bulunduğumuz yatakhane kapısıydı. şuursuzca duvardaki kuran-ı kerimi alıp göğsüne sıkı sıkı bastırdı tolga. harbiden imana gelmiştik. şu gece bitsin diye bildiğim tüm duaları tekrar ediyordum. sessizlik iyice geriyordu bizi ve dışarıdan kadın sesi gelmeye başladı. isimlerimizi söyleyip "gelsenize biraz" diyordu. cesaretimi topladım ve tolgaya camdan bakalım mı diye sordum. çünkü o da ben de iyi biliyorduk ki eğer birşeyler yapmazsak korkudan ölecektik orada. tolgayla beraber ayağa kalkıp cam'a yaklaştık. perdeyi yavaşça araladık ve 60-70 metre ileride kucağın da sanki bir bebek taşıyan köylü kıyafetli bir kadın duruyordu.
-
10.
+1reserved
-
11.
+7geri hemen attık kendimizi yere. sürekli "dışarıya çıksanıza" diye sesleniyordu. okadar titriyordum ki tolgaya bu kadın kim diyemedim. kadını gördükten sonra hiç cesaretimiz kalmamıştı. yorganı üzerime çektim ve dua tekrarı yapıyordum. kadının sesi artık o kadar sıkmaya başlamıştı ki tolga gidelim mi diye sordu. cevap vermedim. gidip gitmemek arasında konuşurken birden ses kesildi. yarım saate kadar bekledik ve tekrar camdan baktık. hava aydınlanmaya başlamıştı. rahat bir nefes alıp hep beraber dışarı çıktık. araçlarında bulunan tüfeği aldık ve etrafta bakınmaya başladık. artık güneş kendini iyice hissettirmeye başlamıştı ki orhan "abi ahır" dedi. ahırın kapısını açıp sopayla itekledik. biliyorum aptalca ama o olaylardan sonra dinamit atsak kapıya haktır. hep beraber içeri girdik. tavuklara baktık hiçbirşey yoktu. hepsi normaldi. ahırdan içeri geçen kapıya yöneldik. her yere baktık hiçbirşey yoktu. hemen beni en yakın ilçeye bırakmasını söyledim çünkü bela benimle gelmişti belliydi. yolda giderken de birkaç gündür yaşadıklarımı anlattım ve tolga "ihmal etme kardeşim acilen çaresine bak iyi değil yoksa" dedi. ilk otobüsle ankaraya geldim.
-
12.
+6uykusuzluktan geberiyordum ama uyumamak için herşeyi yapıyordum. annemi aradım ve nerede olduğunu öğrenip yanına gidip olanları anlattım. annemde arkadaşıyla konuşacağını söyledi. onunla konuşmamasını başka birisine sormasını istedim ama direk arkadaşının yanına zütürdü beni. ben kapıdan girince kadına acaip bir daralma geldi böyle gözleri falan döndü. annem, ben, kadının kızları hepimiz donduk kaldık. kadın bildiğin fenalık geçiriyordu. sürekli "çok ağır çoook" "kaldıramıyorum gitsin" "yeterr" diye bağırıyordu. annem bana çıkmamı söyledi ve kendimi dışarı attım. dışarıda 2 saate yakın bekledim. eve de gidemiyordum çünkü çok korkuyordum. annem geldi ve bana musallat olmuş bir cin olduğunu söyledi. arkadaşını çok rahatsız etmiş. dıbına koyduğumunun kadınının büyüsünü bozduk diye musallat olmuş. daha sonralarda öğrendim ki büyü ölüm büyüsü gibi birşeymiş. sabuna saplanan çiviler kişinin bedenini temsil ediyormuş. sabun eridikçe ve çiviler döküldükçe kişide eriyormuş. yani bir parçasını alıp zütürüyormuş. özel bozma büyüleri varmış ve herkes bozamıyormuş. tabi annem bana bunları korkmayayım diye anlatmamış.
-
13.
+7o günden sonra benden 7 yaş büyük olan abim sürekli yanımda duruyordu. uyurken onun yanında yatırıyorlardı. her ne kadar rüyaları etkilemese de en azından abim var yanımda diyerek biraz daha güven duyuyordum. normalde 2 ayrı yatak vardı oda da ve ben abimin yanında yattığım için diğer yatak hep hazır dururdu. bir gece yatarken rüyamda o karanlık varlık geldi ve bana dokundu. dokunduğu yer okadar acıdı ki sanki yanmıştı. o sırada abim beni dürterek uyandırdı ve "kalk lan kalk çık çabuk dışarı" dedi. gözümü tamamen açtığımda karşıda benim yatmam gereken yatak alevler içerisindeydi. abim hemen üzerimizdeki yorganı alevlerin üzerine attıp söndürmeye çalıştı ama alevler sönmüyordu. elimden tutup dışarı çıkardı beni. hemen müstakil olan evimizin bahçe kapısından çıktık ve orada beklemeye başladık. annem ve babam da misafirlikten geliyorlardı ve bizi görünce hemen koştular. neler olduğunu anlattık ve hep beraber eve girdik. odanın kapısını açtığımız da oda da ne duman, ne ateş hiçbirşey yoktu. abimin alevlerin üzerine attığı yorganı kaldırdığımızda herhangi bir yanık izi yada kararma yoktu. o an ikimiz de birbirimize bakıp şok olmuştuk.
-
14.
+1seri anlat lan
-
15.
+1Reserved
O büyü kim için yapılmış peki? -
16.
+3yutkunamıyorum amk
-
17.
+1gibim sokum şeyler yazmayın amiqh0
-
18.
+8tamamen bitince tüm soruları yanıtlayacağım panpalarım kusura bakmayın iş yerindeyim işler çıkınca biraz geciktim.
o olaydan sonra tüm aile toplanıp birşeyler yapalım diye karar aldık. ama kim ne yapacağını bilmiyordu. aile büyükleri (ananem, dedelerim falan) sürekli yanımda kuran okuyorlardı. ama içimde sürekli korku vardı. yaklaşık 1-2 ay gündüzleri uyudum, geceleri uyanıktım ve herkes yanımdaydı. tam olaylar kesilmeye başlamıştı ki tekrar rüyalarım kabusa dönmeye başladı. bir gece rüyam da o varlık geldi ve beni darp etti. korku filmlerindeki gibi duvardan duvara fırlatıyordu. ayıldım ama hareket edemiyordum. rüyanın şokuyla yatakta doğrulmaya çalıştım ama doğrulamadım. bir anda abimin yatağının yanında bir gölge belirdi. bir anda hareketlendi ve üzerime doğru gelmeye başladı. ses tellerim yırtılırmışcasına çığlık attım. abim yatıyordu ama duymuyordu. gölge geldi ve bir anda üzerime kapandı. o an nefes alamamaya başladım. yatakta sürekli çırpınıyordum ama bir türlü ses çıkaramıyordum. boğuştum diyemem çünkü korku ve şoktan hareket edemiyordum. sonra eklem yerlerim acımaya başladı. daha önce hiç öyle bir acı çekmemiştim. sol ayak bileğim, sağ diz kapağım ve 2 elimin bilekleri okadar ağrıyordu ki okadar acıya dayanamamaya başladım. "allahım ne olur yardım et" diye bağırdım ama kimse duymadı. birden dışarıdan bir ses geldi "Allahu ekber Allahu ekber" diye. ezan okununca bir anda üzerimdeki tüm yük kalktı ve rahatladım. -
19.
+8ama hala eklem yerlerim aşırı derece de acıyor ve sızlıyordu. bilmiyorum ama sanırım bayıldım. gözlerimi açtığım da oturduğumuz yere yakın olan özel hastanenin acil servis sedyesin de yatıyordum. annem saçlarımı okşuyordu. anneme ne olduğunu sordum "birşey yok anlatırım sonra" dedi. etrafa bakınmaya başladım. bulunduğumuz oda da 6 tane yatak vardı ve sadece 2 tanesi doluydu. tam karşımda yaşlı bir amca yatıyordu. yanında da arkası dönük başı kapalı yaşlı bir teyze duruyordu. babam ve abim geldi yanıma nasılsın diye sordular heryerim ağrıyor dedim. biraz konuştular ve uykum geldi dedim. öyle deyince tam gidiyorlardı ki abime "abi ne oldu" dedim. etrafa baktı annemle babam konuşuyordu ve dedi ki;"bileklerin çıkmış, diz kapağın çıkmış" dedi. hiç birşey hatırlamıyordum ama bir anda gece yaşadıklarım aklıma geldi. abim yanımdan ayrıldı ve gözlerim kapanıyordu. etraf kararıyordu. annemle babam sürekli konuşuyorlardı. çok hararetli tartışıyorlardı. tam onlara seslenecekken karşı yataktaki amcaya kaydı gözüm ve teyze ayağa kalkıp bana doğru döndü. bir anda tüylerim diken diken oldu. tolga ve orhanlarda dışarıda gördüğümüz kadındı. o kadar dik ve hiddetle bakıyordu ki yüzü gözü tövbe bismillah ayrı oynuyordu. hayatım da hiçbirşeye o kadar dikkatli bakmadım ama burun deliği 1 taneydi. bizim ki gibi 2 delikli değildi. yine kalbim sıkışmaya başladı daraldım nefes alamıyordum ve kalp krizi geçirmişim.
-
20.
+8hastane de bir kaç gün yattıktan sonra ailem beni ankaradan uzaklaştırmak istedi. alanya da 3 dayım var ve bir sürü de kuzenim var. birkaç gün kafa dinlememi istediler. abimle bana bilet aldılar sağ olsunlar. cebimize para koyup yolladılar. giderken yaşadıklarım sürekli aklımdaydı ve ürküyordum. gece bindiğim için hemen uyudum. bir rüya gördüm ve çok gerçekçiydi. gözlerimi açıyordum ve abim yanımda yoktu. ayağa kalkıp bakıyordum ve araçta da kimse yoktu. araç kenara çekilmiş öylece bekliyordu. ön tarafa yöneldim ve kapıları açan butonu arıyordum. bulamayınca tam doğruldum ve arka tarafa döndüğüm de yine o kara gölgeyi gördüm. bir anda yerden dikeldi ve öylece bekledi. tekrar çığlık atmaya başladım yardım istedim ama kimse duymadı. gözlerimi bir açtım dinlenme tesisindeyiz. su gibi terlemişim ve araçta kimse yok. ohhhh diye rahat bir nefes alayım derken bir anda arkadan bir ses geldi. inceden tırstım ama sanırım arkada benim gibi uyuyan birisi var diye düşündüm. ama o ses tekrarlandı. bir insan aynı sesi aynı tonda aynı tizde 2 defa nasıl çıkarır diye düşündüm. arkamı bir döndüm ve arkada kimse yoktu. hemen koşarak ön kapıya gittim ve indim otobüsten. yine tir tir titriyordum. kalbim yine sıkışmaya başlamıştı. bir anda abim geldi ve tuttu beni. hemen yere yatırıp bacaklarımı havaya doğru kaldırmamı istedi. çok güçlü bir şekilde öksürmemi istedi. sürekli öksürüp durdum ve sonra rahatladım.