bütün illuminati kartları

evet, şimdi ise yeni bir kavram daha öğreneceğiz, skull& bones tarikatı. abd'nin illuminati örgütü ile doğrudan temas halinde olduğunun bir kanıtı niteliğindedir bu örgüt.
skull & bones
skulls and bones (kurukafa ve kemikler) derneği üyeleri abd’nin istihbarat
(cia ve fbi) ile devlet yönetiminin tüm üst kademelerinde yer alırlar. derneğin başlangıcı yale üniversitesinin george washington’dan bu yana istihbarat
işlerine yönetici vermesiyle başlamıştır.

kuruluş, illuminati’nin etkisinde ve muhtemelen işbirliği ile gerçekleşmiştir. 19. yy. ın başında hegel illuminati tarikatına katıldı. hegel milli ve küresel olayları etkileyerek, tez ve antitezi çarpıştırarak yeni dünya düzenini oluşturacak senteze varmak istiyordu. amerika’da, yale üniversitesinde odaklanan “kuru kafa ve kemikler” cemiyeti bu düşüncenin mirasçısı olmuştur.

nathan hale adındaki yale mezununun heykeli üniversitenin eski kampusunda, kopyası da langley’de cia karargâhının önünde bulunmaktadır. nathan hale, üç yale mezunu arkadaşıyla amerika’nın ilk istihbarat teşkilatı, george washington’un kurduğu “culper ring”in üyesiydi. amerikan istiklâl savaşından bu yana yale üniversitesi ile devlet istihbarat teşkilatları arasında ilişkiler hep en yüksek düzeyde seyretmiştir.

1823 yılında yale mezunu samuel russell türkiye’den opium satın alarak çin’e yollamak üzere şirket kurdu. ortakları arasında franklin roosevelt’in büyük babası warren delano jr., princeton üniversitesini finanse eden john cleve green, columbia üniversitesinin inşaatını finanse eden abiel low, joseph coolidge (torunu dış işleri konseyini kurmuştur) ünlü perkins, sturgis ve forbes ailelerini sayabiliriz.

samuel russel’in kuzeni william huntington russell 1831-1832 yıllarında almanya’da tahsil gördü. o tarihte almanya yeni fikirlerin yeşerdiği mümbit bir sahaydı. bilimsel metot her sahada uygulanıyordu. 1806’da napoleon’un ordularına yenilen prusya’da, yenilginin faturası kendilerinden başka bir şeyi düşünmeyen askerlere çıkarılmış ve gelecek nesillerin daha başarılı olmaları için, johan fitche kürsüsünden çocukların eğitiminin devlet tarafından ele alınmasını ve beyinlerinin yıkanmasının gerektiğini söylüyordu.

georg wilhelm friedrich hegel 1817’de, berlin üniversitesinde fitche’nin kürsüsünü devraldı ve öldüğü 1831 yılına kadar kürsünün başında kaldı. hegel, immanuel kant’ın idealist felsefe okulunu doruk noktasına çıkardı. hegel’e göre dünyamız bir akıl ve mantık dünyasıdır (reason). devlet mutlak akıl ve mantıktır ve vatandaşlar ancak devlete hizmet etmekle özgür olabilirler. hegel devlet için “tanrı’nın dünyada yürümesi” veya “nihai sonuç” derdi. hegel’e göre bu devlet bireye karşı sonsuz hak tanırken, bireyin de görevi devletin bir ferdi olmaktır. komünizm ve faşizmin kökleri aynı şekilde hegelciliktedir.

russell, almanya’da, mezuniyetinden önce illuminati cemiyetine katıldı ve 1832’de yale’e döndüğünde alfonso taft’la birlikte, almanya’dan aldığı yetki ile, bir son sınıf (senior) cemiyetini, 14 sınıf arkadaşı ile birlikte kurdu. bu 15 kişi kuru kafa ve kemikler cemiyetinin kurucu üyeleri oldu.

gizliliğe fevkalade önem veren kuru kafa ve kemikler cemiyeti yalnızca yale üniversitesinde vardır. son sınıf öğrencileri, her yıl cemiyete kabul edilecek aday olarak 15 junior (üniversitenin üçüncü sınıfı) öğrenciyi seçerler. bu öğrenciler mezuniyetten önceki yılda cemiyete bir tekris töreniyle kabul edilirler. bir söylentiye göre, her öğrenciye 15000 $ ve bir ayaklı pandül saat verilir. bu grup bir üniversiteliler arası eğlence grubundan uzak kalarak, mezuniyet sonrasında ülke politikasında egemen olacak gençleri yetiştirir. cemiyet üyeleri, hayatları pahasına birbirlerini korumaya yemin ederler. cemiyete üye olanlardan bir kaç ünlü kişi: taft, harriman, rockefeller, goodyear, sloane, perkins, kellogg, vanderbilt, baba-oğul bush’lar, bush’un son seçimlerdeki rakibi kerry. bu son seçimlerde, tarihte ilk defa kuru kafa ve kemikler üyesi iki kişi seçimlere rakip olarak girdiler.

1856’dan itibaren cemiyet, eski kampüs üzerinde “mezar” tabir edilen penceresiz bir mabette her perşembe ve pazar günü toplanır. insanın fani olduğunu hatırlatan, zaman zaman üçüncü derece toplantılarımızı andıran bir ritüel ile çalışırlar. almanca, ‘wer war der thor, wer weiser, wer bettler oder, kaiser?” ve “ob arm, ob beich, im tode gleich” yazıları mabedin duvarlarını süsler. iluminatilerde olduğu gibi, cemiyete yeni kabul edilenler bir kod adı alırlar