(bkz: )
BÖLÜM 1

Her zamanki bas ağrımla uyandım. Coğu zaman uyuyamıyorum zaten.Bu arada ben Emre. Yani kendimden bahsetmeden sanırım suan neler yaşadığımı zaten anlamazsın.O yüzden sana biraz kendimi tanıtayım. Herkes gibi annem ve babamla büyüdüm. Cocukken hep Dünya kötüye gidiyor, mevsimler kayıyor tarzı seyer duyardım. Genelde gülüp gecerdim, insanlar daha dikkatli olsun diye falan soyleniyordur derdim. Fakat büyüdükçe durumun ciddiyetini kavramıstım. Gercekten bişeyler ters gidiyordu. Orta okul bitip liseye geçtiğimde ise;Dünya ciddi anlamda baska bi yer olmustu. Mevsimler tamamen birbirine girmiş ve doğal afetler azıtmıstı. itiraf ediyim dersleri pek takan bi tip değildim. Klagib ergen işte liseye geçince siz ne düsünüyosanız bende öyle düşünüyodum.Ama dersleri dinlemem sanırım birilerinin dikkatini çekti.O gün hayatımın değişmesine neden oldu. Sabah coğu zamankinden farklı bi hava vardı. Ağustos ayında fırtınadan zor yürüyodum. Anneme veda ettikten sonra servise henüz bindim ki şiddetli bi fırtına başladı.En son servisin havalandığını hatırlıyorum. Gözümü açtığımda tesis tarzı bi yerdeydim. Ufaktan bi küfür savurup nerede olduğumu öğrenmeye çalıştım. Etrafımda genel olarak makineler vardı, ki zaten bende bi makineye bağlıydım. Etrafıma bakmaktan yanımda yatan doktoru goremedim. Uykuya dalmış gibiydi.40-45 yaşlarında kafasında 3 4 tel saç kalmış bi amca. Hoop dayı nerdeyiz diyerek onu uyandırdım. Gözünü acıp demek yaşıyosun dedikten sonra adamın ingilizce konuştuğunu farkettim. Orta okuldaki ingilizce öğretmenime teşekkür ettikten sonra sordum ¨ Nerdeyim?¨.O da Nasanın bir tesisinde olduğumu simdi dinlenmem gerektiğini falan soyledi. Klagib doktor işte... Yalnız Nasa bildiğimiz nasa mı diye düşünmeye başladım. Eğer öyleyse sıkıntı vardı ne Nasa'sı yani ben istanbulda okuyan bi liseliydim.Ona ailem ve neden burda olduğum hakkında sorular yağdırınca akşam yemeğinde öğreniceğimi söyledi.Ne yani klagib film replikleri söker mi bana ısrar ettim.En sonunda adam dayanamayıp bir şırıngaya bişeyler koydu. Noluyoruz lan diyemeden şırıngayı yedik iyi mi.Ulan bizimkiler nerdedir acaba?

Bölüm 2

Uyandım ulan dedim acıkta kalmısız. Nasa falan neymiş liseli dedim kendi kendime. Gözümü odada gezdirdim. Benim odam değildi. Haydaaa bizim yaşlı doktor yalan söylememiş dedim. Kalktığımda üstümde bana tam oturan bi kıyafet vardı.iyi hoşta tayttı bu bildiğin. Erkek adam tayt giymez diyip çıkardım. Dolabı açtım ama boş. Ulan dedim şimdi herşey ortada gitmeyelim milletin yanına biçare giydim taytı. Saçma bi şekilde kendimi daha düne kıyasla daha iyi hissediyodum.Her neyse saçma detaya girmeyelim dimi, çıktım kapıdan etrafıma baktım 4 oda daha vardı benimki gibi. Aralarından bazıları uyanmıştı sesten belliydi. Ayrıca kızın biri ağlayarak odasına yürüyodu. Yaşıtım gibiydi kızı aklıma kazıdım onunla sonra konuşucam.Şimdi burda neler oluyo onu öğrenmem lazımdı. Koridor gibi bi yerdeydim. Zaten ışıklarla nereye gidicegim belli edilmişti.O tarafa yürümeye başladım. Büyük bi salondaydım ve anladığım kadarıyla kalbur ustu insanlar sohbet ediyordu.Şimdi burda söylemezsem olmaz okuldan kalan zamanlarda babama tarla işlerinde yardım ederdim.Ona da babasından kalmış. Yani geniş omuzlarım ve kuvvetli kollarım vardı. Orda biri ki belirtiyim gözüm hiç tutmadı lavuğu ¨Hoşgeldin Emre biz de seni bekliyoduk¨ diyince tamam dedim ben bi filmin içindeyim. Adam türkçe konuşuyodu ama aksanı bi garipti. Nerden öğrendin türkçeyi be abi tipinde hiç türk gibi değil diyip sırıttım. Adam bi anda yanımda belirdi sonrada zaten kendimi yerde buldum. Tamam baba bu adamın pabuç sağlam kafaya yazalım bunu.
-Adım Merle.
-Bana ne?Nerdeyim onu söyle yoksa fena olucak artık gelip vurmalar falan sen hayırdır iki ingiliz ayağıyla korkmam ben aga öyle.
-Hmm. Ergenlikte olur böyle şeyler gün gectikce olgunlaşırsın.
-Ergen falan bak kötü olucak.Sen benim kim olduğumu biliyo musun?

-Emre Öztürk.17 yaşındasın. Annen ve babanla yaşıyosun.He birde kücük kardeşin var.
-...
Bu kadar şeyi nerden biliyo bu lavuk çözemedim ama anlaşılan sıkıntı büyük. Neyse adamla iyi anlaşmazsam başıma dert alıcaktım.Ama napiyim içimde var kıllık. Adamı gözüm bi tutmadı yani. Adam otur istersen seninle çok önemli bir konu konuşucaz diyince,¨Yok sen otur zaten yorulmuşşundur bu yaşta bu kadar harekete¨.Adam gülümsedi ve oturdu. Annen,baban ve kardeşin öldü.

Bölüm 3

Annen, baban ve kardeşin öldü. Sende bi servis hurdasındaydın. Neyseki seni uzun zamandır takip ediyoruz da kurtarabildik.1 yıldır baygınsın.Biz Nasaya bağlı özel bi grubuz ve suan uzaydasın anlicağin. Dünya hakkında ne biliyosan artık unut.Çünkü artık Dünya yok.
Gözlerime gelen yaşlara mı hakim olayım, annem babam ve kardeşimle geçirdiğim son anları mı hatırlayayım bilmiyorum.Ne demek lan öldü diyip adama sağlam bi yumruk attım.Tam çenesine babam öğretmişti.¨Şokta olduğunu biliyorum ve sana bidaha bunu yapmicağına güvenere canını bağışlıyorum.Şimdi odana git ve ikinci bi emre kadar çıkma¨Odama doğru yürürken gözümden yaşlar akıyordu. Erkekler ağlamaz derdi babam ah be baba gittin nasıl ağlamiyim. Annemin okula uğurlayışı kardeşimin ilk karnesini aldığındaki gözlerinde okunan o sevinç. Hepsi bi anda alındı elimden nasıl ağlamayayım. Odama geçerken kızı tekrar gördüm kendine gelmiş gibiydi. Yanıma gelip:
-Sende öğrendin demek
-Sende derken?
-Ailen ölmedi mi?
-Aynen de sana ne bundan?
-Benimkiler de öldü
-Üzüldüm neden burdayız?
-Bilmiyorum ben 2 senedir komadaymışım.1 sene önce Dünya'da büyük bir felaket olmuş. Ailem o felakette ölmüş. Bende yeni ögrendim. Adım Deniz. Senin?
-Emre
Sohbeti uzatmadım, zaten konuşucak haldede değildim. Ailemi düşünerek yattım. Rüyamda Avcılar sahildeydik, tabi piknik yapıyoruz babam etin başında kardeşimle top oynuyorum. Annem de oğlum düşmeyin dikkat edin diyor. Sonra birden herşey kayboluyo. Onların cığlıgıyla uyandım. Dedim ya zaten çok uyuyamıyorum diye. Artık hiç uyuyamayabilirim.

Beyler okuyan bir kaç kişi varsa burdayım yazabilir mi bende devam ediyim çünkü boşuna yazmak istemiyorum dediğim gibi hızlı yazıcam elimde 4. parta kadar hazır okuyan 3 5 kişi varsa hemen atıyorum yeterki kendiniz belli edin.

Beyler o zaman part atmıyorum su saatte belliki uyuyor herkes. Sabaha kadar yazıcam yine de.Eğer sabah talep olursa çok kişi olmasına gerek yok. Seri bi sekilde atıcam partları dediğim gibi kitap olucağı için bitmez bitir derseniz sözlük için bi final yazarım ama neyse canlar dediğim gibi sabah bakıcam istek olursa umarım olur seri gelicek partlar...

Beyler gece sabaha kadar burdayım pc den yazıyorum yani hızlı gidicem, dediğim gibi zaten kitap işine falan giriyorum okursanız yazıcam 3-4 kişi hem tavsiye de kabul ederim

Beyler trende falan girmesek de olur ama anladigim kadariyla bi 20 30 kisi suan ilgileniyor hikayeyle ilgilenen herkese tesekkur ederim. Ilk entry sukulayabilirsek cok sevinirim yani okuyosaniz 1 tik cok gelmemeli su kardesinize. Tekrar sagolun diger partlarda gorusmek uzere

Bölüm 4

Odanın neresinde olduğunu anlamadığım bi yerden herkes toplanma salonuna diye bi ses duyduktan sonra tayt kostumu yine giydim. Aslında cokta rahatsız etmiyodu meret. Odadan cıktığımda diğer 4 kapınında önünde cocukların olduğunu gördüm.2 tane daha erkek 2 de kız vardı. Deniz bana gülümsüyordu. Bende ona gülümsedim.2 erkekten biri kısaydı, aslına bakarsak baya kısaydı kıvırcık saçlı gözlüklü bi tipti yani pek dikkate alınıcak biri gibi durmuyordu.Ama öbürü insan azmanı mısın mübarek baya sağlam duruyodu. Benden uzun, daha geniş omuzlu kafam kadar kolları olan biri. Sıkıntı olabilir dedim içimden ama cocuk bir o kadar da masum bakıyodu. Emin değilim yani bu lavuk kim nasıl biri. Gelelim diğer kıza Denize kıyasla daha uzun ve fiziği daha iyi olan bi kızdı.Eh birazda güzel denebilir simdi Allah var.Ama o da buruk bakıyor. Yetimhane mi anasını satayım burası cözemedim. Neyse ışıkları takip ederek bulduk toplanma salonunu. Merle de oradaydı ve bir grup orta yaşlı insanla konuşuyodu.O adamlarda bizim taytlardan giymişti. Merle:Bunlar sizin hocalarınız onlardan eğitim alıp gelişiceksiniz.Her birinizin yetenekleri farklı hocalarınız sizleri yetenekleriniz doğrultusunda geliştiricek dedi ve cekti gitti. Diyorum ya acaip kıl oluyorum su adama. Neyse hocalar tek tek kendini tanıttı.Aha dedim süper hiç türk yok kafalarım ben bunları. Derken benim hocam olduğunu söyleyen adam bana doğru yaklastı. Uzun boylu hemen hemen aynıyız, omuzlar falan biraz daha geniş adam sporla uğraşıyo belli olsun o kadar. Sarışın yeşil gözlü aslında yakışıklı sayılabilicek bi adamdı.Hi dedim. Merhaba Emre tanıştığımıza sevindim hakkında çok iyi şeyler duydum dedi. Anasını sattığımın mekanında herkes tanıyor beni. Neyse dedim emre zaten canın sıkkın laf etme. Seni dövüş sanatları, silah kullanımı, uzay mekiği pilotluğu ve ayrıca telapati yönünde eğiticem dedi hoca. Ulan dedim iyice star wars a bağladık kendi kendime dalga geçiyorum. Adam dedi adım Jack tamaaam iyice alışıldık film bu.Neyse adam dedi ki diğer arkadaşlarına sen liderlik ediceksin. Zaten okulda da lider bi tiptim ama burda hersey bambaskaydı. Telapatiyle başlayalım dedi.Öncelikle zihnini boşalt...

Okuyan varsa kendini belli edebilir mi?Eger gece okumuyosaniz gece yazip gündüz aticam hani bir iki kisi varsa uyanik duvara atiyo gibi olmiyim sabahci panpalarimda uyaninca direk okumus olur

Beyler geldim dedigim gibi genelde gece part yazip giren biriyim ama beklemedigim kadar ilgi almis cok saolun bi part sizin icin geliyor siz oldukca ben yazicam

Burdaysaniz 2 saate gelir bi part panpalar

Beyler suanda elimde bir part var geceleyin yani saat 11 de basliyorum seri yazmaya sabaha kadar burdayim gececi panpalarima mujde anlicaginiz suan en son bolum 4 u attim bolum 5 biraz daha uzun oldu merak etmeyin eger gece uyuyosanizda sabah kalktiginizda bi 10 bolum falan elinizde olur hepinize iyi aksamlar yeni bolumde gorusmek uzere

BÖLÜM 6

Dünyamızın dengesi son zamanlarda kaçmıştı biliyosun. Zaten afetler tarım ürünlerine geri alınamayacak hasarlar veriyordu. Bu yüzden her halukarda en fazla 100 yıl içerisinde açlıktan dolayı nüfüsu sıfıra inicek ve üzerinde yaşam olmayan bir gezegen haline gelicekti. Bizde bu durumu öğrendiğimizden beri yeni gezegen aramaları ve bu aramalarda görevli olucak astronotları arıyoruz. Sizi takibe almamızın nedeni buydu. Sen ve Deniz aynı ülkede yaşıyodunuz zaten ama Felix isveçten, Andrea amerikadan ve George izlandadan. Yani ortak diliniz ingilizce olucak. Neyseki sen ve Deniz bu konuda zaten iyisiniz. Gelelim su senin telaffuz bile edemediğin canlılara. Akileoidler Dünya'nın dengesi kactıktan sonra ortaya çıkmaya başlayan canlılar. Bir insana kıyasla daha güçlüler. Bir insandan görüntü anlamında hiç bir farkları yok. Aslında bakarsan bir insanın içinde yaşayan parazit canlılar. Tedaviyi sorucağını biliyorum hemen ama yok henüz keşfedemedik. Dünyamızı taktan bi yere getirmeye çalışıyolar ki başardıkları da söylenebilir. Normal afetlerin yanında üstün teknolojileri sayesinde yapay doğal afet yapabilen cihazları var. Anladığımız kadarıyla kendilerinin bir canlıya ihtiyaç duymadan yaşayabilicekleri bir Dünya yapma amacındalar. Senin ve ekibinin eğitildikten sonraki görevi Dünya yı temizlemek olucak. Şimdilik bu kadar bilgi yeter. Git biraz yemek ye. Daha sonra konuşucak çok vaktimiz olucak...

Arkadaşlar part 8 in yarısına kadar yazdım yarın çok işim var şimdi yatıyorum zaten okuyan tayfa da uyumuş. Yarın görüşmek dileğiyle...

BÖLÜM 5

Zihnini boşalt. Demesi kolay anasını satayım sen aileni kaybetmedin. Neyse denemeye çalıştım.Pek bişey olmadı ama jack in yüzü değişti. Neyse dedim bişey olmaz, beni bi mekana zütürdü.Her çeşit silah baktım ak 47ler m4a4 ler ulan dedim oynadığım cs ler bi işe yaricak. Bana gelip:
-Bak burda ki silahların coğu bir insanı ve akileoidi öldürücek seviyede güçlü.Ama akileoid öldürmek istiyosan kafasına nişan almalısın.
-Bir dakka bir dakka noluyo lan akiliofid ne anasını satayım. Neden kafasına sıkıcam zombi falan mı bu?
-Sakin ol öncelikle bir silah seç.Ama ben sana p90 öneririm sekmesi azdır ve mermi kapasitesi yüksektir.
-Geç bunları geç salla bana oradan ak yi ben 5 yıl cs go oynamıs adamım.
Tabiki gerçek hayatla oyunun arasında fark vardı. Burda gerçek insanlardan bahsediyoduk. Ulan bi dakika ben neden insan öldüreyim ki? Sormam gereken bir çok soru olmasına rağmen ak mi çektim. Önümde beliren hedefe nişan aldım. Hologram tarzı bi hedefti. Normal yani Nasa 'dasın karton mu gelicekti. Nişan aldım ve spray yaparak ateş ettim. Tüm mermiler hedefi vurmuştu. Yine yüzü değişmesine rağmen:

-Eh fena değilsin.
Diğerlerine baktığımda iri olanın elinde kılıç tarzı bişey tuttuğunu gördüm. Lan Nasa'dayız anasını satayım yok muydu bi lazer kılıcı falan? Kılıcın birden kurşun kaleme dönüşmesiyle ağzım açık kaldı. Adamların ahını almışız be. Kıza baktığımda jimnastiğe benzeyen abuk subuk hareketler yapıyodu güldüm geçtim. Denizse elinde bir ok tutuyordu. Abi kız asil resmen eline oku da alınca tamam dedim bu kraliçe olmuş. Jack gelip:
-Bundan böyle hergün Jüpiter saatine göre 8 de kalkıcaksınız.Sen diğer arkadaşlarından önce kalkıcaksın çünkü dediğim gibi sen bu grubun liderisin. Seninle özel çalışmalarımız olucak. ileride çok önemli işlere imza atıcaz umuyorum. Unutma liderlik çok zordur kendinden çok takım arkadaşlarını düşünmelisin. Onlar 1 kişi sense 5 kişinin sorumluluğunu omuzlarında taşıyorsun. Aileni gururlandırmak için umarım beni hayal kırıklığına uğratmazsın.
Ailemi düşünerek kafamı salladım. Dünya da yaşayanlar ne durumda diye sordum. Eğer o konuya geldiysek öğrenmen gereken çok şey var.

Yerimi alayım

Geldim beyler elektrikler yok burda ama mobilin netini actim o da yavaslasi astik diye hakkimizi partin birini attim diğeri de yolda gece uzun başlayalim

Normalde atmicaktım ama 2 panpam yazmış hemen seri partlar geliyor yeterki siz okuyun

Nasadaki uzaylilar gibsin seni seri yaz amk

Sonra okurum rez