+1
Hazreti Enes anlatıyor: Ukl veya Ureyne kabilesi halkından sekiz kişilik bir grup Medine’ye gelip Hazreti Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e biat ederek Müslüman oldular. Bir müddet sonra Medine’nin havası onlara dokundu ve hasta oldular. Şikâyetleri üzerine Hazreti Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), çobanlarıyla birlikte Medine’nin dışına çıkıp, develerin sütlerinden ve sidiklerinden içmelerini öğütledi. Adamlar bir müddet devlerin süt ve sidiklerinden içtiler ve sağlıklarına kavuştular. Derken, çobanları öldürüp develeri önlerine katıp zütürdüler. Olaydan haberdar olan Hz.Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) birkaç adam peşlerine taktı ve nihayet onları bir yerde yakalayıp getirdiler. Hz. Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) onlara hakkettikleri ağır bir cezayı tatbik etti. Ellerini, ayaklarını kesti, gözlerine mil çekti ve güneşin altında ölüme terk etti…” (Buharî, Vudu, 66; Tıp,5- 6; Diyat, 22; Müslim, Kasame, 9-11; Ahmed b. Hanbel III/107,163; Ebu Davud, Hudud,3; Tirmizi, Taharet, 55, Nesaî, Tahrimu’d-dem, 8-9)
O hadisi ekgib paylaşıyorsunuz. Ayriyetten hergün deve idrarı için diye de birşey sözkonusu değil. idrar ile tedavi yöntemi kadim Mısır, Roma veya eski Yunan’da kullanılmış bir tedavi yöntemidir. Günümüz tıp bilimi ise ismine “zooterapi” ismini vermekte. Ve, islam da istisnai durumlar da haram, helal olabilir. Açlık dan ölecek bir insanın domuz yiyebilmesi gibi. Çöl de ve o yıllar da su zor bulunduğu için, söylenmiştir. Araplar, o dönemler deve idrarı ile tedavi yöntemleri uyguluyorlardı. Ve deve sidiği, tam necis değildir.