bunu çok sık yapmam

Alpha analiz part 1

bedenim alfam ile benim aramda bir köprü. yazacaklarımı "ben" sandığım toplumun yarattığı şey yazmayacak. parmaklarım alfamın hizmetinde. çok zamanımı alacak. sürekli alfamın sesini dinleyerek yazmak. ne zaman ki o gibik benlik yazıya müdahale etmeye çalışırsa durduracağım ve alfam yazana kadar bekleyeceğim. (20.08.2015-11:33)

bana gerçekleri göstererek bir seçimin içine sokan adam they call me alpha. ya hayali bir distopyada yaşayıp geberecektim, ya da tcma' nın uzattığı perspektiften gerçekleri görecektim. distopya kötüydü. orada aşık olmak, bir dişi ile sonsuza kadar mutlu olmak, hiç kılını kıpırdatmadan bir gün çok başarılı olmak vardı. Sadece hayaller ve koca koca yalandan duvarlar vardı orada. Güzel, albenili bir gökdelen düşün. işte yalan oydu. Gerçekler ise tamamen bir harabeydi. Dışarıda elimize veren betalar ve dişiler toplumun %90'ını oluşturuyordu. Hani hepimiz eşittik? Yalandı usta. Ve bu koskoca yalanlar silsilesinden seninle tanışmadan hiçbir zaman kurtulamayacaktım. Evet bunu biliyorum. Eski halimi biliyorum. Sen uyanmıştın. Bilgisini paylaşmayan insan egoisttir, yardım etmeyen insan, el uzatmayan insan bencildir. Kendini düşünen insan, 'ben kurtulayım da gerisi gibimde değil' diyen insan betadır. Fakat sen öyle yapmadın. Birçok hayatı kurtarmak için çabaladın. Günlerini, aylarını, zamanını harcadın. Bir alpha güvenilirdir. Güvendim. Bu kuru bir güvendim değil. Neden güvendim? Sen, çıkarın olmadan bana yardım ettin. Bu devirde iyilik yap denize at insanı bulunmuyor. Fakat sen bir iyilik yaptın gerçeği göstererek. Yıkık harabeleri gösterdin ve bunları onarmamıza yardım edeceğini de biliyorum. Bir insan, bin insan, hayatlar kurtuluyor ve bu biliyorum ki senin umrunda bile değil. Biliyorum ki eğer başarırsak sadece adımıza sevinirsin, başaramazsak ta gibinde bile değil. Ne kadar zaman geçerse geçsin, 1 yıl,5 yıl, 10 yıl, belki ölmeden önceki son 30 saniye. Söz veriyorum ki bu iyiliği boşa çıkarmayacağım. (20.08.2015-11:52)

Karakterin tamamen omurgalıdır. Omurgalıdan kastım, kendinden hiçbir zaman taviz vermeyen, risk alabilen, fikirlerini esnetmeyen, daima arkasında duran, güvenilir bir karakter. Böyle bir karaktere sahip olmak zordur. insanlar bunu yapamaz. Çoğu beta, omega(evet onlar da) omurgasızdır. Elindekileri kaybedeceğinden korkar. Sürekli düşmana tavizler verirler. 'Aman ali rıza bey ağzımızın tadı kaçmasın' modundadırlar ve düşmana cesaret verirler. Böylece o gibik benlikleri paramparça olur. Evet, aslında karakterimiz, alfamızı koruyor. Gücümüzü koruyor. Alfamızın, benliğimizin önüne çekilmiş bir duvar, bir set gibi. Karakterimiz ne kadar sağlam olursa alfamızı da o kadar sağlama almış oluyoruz. Ve senin karakterin de baya bir sağlam olmalı. Aslında bana, bize bir örneksin bu konuda. Bunun için bile bir kez daha teşekkürler. Bunu yazarken bu çıkarımı yaptım ve dediğim gibi, bunları "ben sandığım ben" bilmiyordu. Alfam biliyordu. Parmaklarım Alfamla aramda bir köprü. Yazdıkça açılıyor, hissediyorum bunu. (20.08.2015-12:07)

Yaşadığın hayat tamamen basitlikler üzerine kurulu. iste ve al mantığı olduğunu düşünüyorum. Bir dişi mi gördün? iste ve al. Bir yiyecek mi gördün? iste ve al. Güzel bir vücut, veya güzel olan ne ise. istiyorsun ve alıyorsun. Tabii istedikten sonra boş boş durmuyorsun. Basitliği de burada değil mi ? insanlar ister fakat eyleme geçemezler. insanlar da bir dişi ister, bunun için hiçbir şey yapmaz ama. Düşünür sadece. Birbir kuruntu içinde düşünür nasıl yaparım ederim diye ve düşünmekten eyleme geçemez. Onlar da yiyecek ister fakat bunun için çalışmazlar. Para kazanmazlar. Yattığı yerden istediği olsun ister. Yine düşünürler ve düşünmekten eyleme geçemezler. Onlar da güzel bir vücut isterler. Fakat sadece isterler. Bunun için çalışmak gerekir. 6 ay, 1 yıl, 2 yıl neyse. Sen alfa, istersin, eyleme geçersin, alırsın. Dış dünyadaki insanlar betalar, omegalar, isterler, düşünürler, alamazlar ve daha da betalaşırlar. Şöyle bir söz geçer otomatik portakal filminde "düşünmek çaresizlerin işidir, akıllılar esin alır ve uygular." Eminim ki bir alfa da böyle yapar ve hayat sadece bizim görmek istediğimiz gibi şekilleniyoe nöral ağlarımızda. Onu basitleştirmek de zorlaştırmak ta bizim elimizde ve alfalar basit yaşar, mutlu yaşar, iyi yaşar.(20.08.2015-12:15)

Alfa seçicidir. Bir sürü dişi türü var ve bir alfanın anlaşabileceği tek dişi türü altın dişidir. Gerek kendi mutluluğu için, gerek alfanın sağlığı için gerekse soyunun devamı için. Bir alfa bir beta dişisiyle yan yana bile gelemez. gibmeye bile tenezzül edileceğini sanmıyorum. Beta dişilerle zaman kaybetmez, omegalara çakar, altın dişilerle uzun bir ilişki düşünür. Uzunluğu yine alfanın elindedir. Senin de sevgilinin bir altın dişi olduğu su zütürmez bir gerçektir. Altın dişiler alfayı olduğu gibi kabul edebilen, erkeği bir düşman gibi değil de bir insan gibi görebilen tek dişi türüdür. Kendisine değer verir, geliştirir. Diğerleri gibi dıbını dünyanın merkezi sanmaz, pespaye bir hali yojktur. Basit oyunlara veya alfayı törpüleyecek girişimlerde, tiyatro çevirmelerde bulunmaz. En önemlisi çocuğunu gerçeklerle yetiştirebilecek. O küçük çocuğun bizim gibi o gibko aşamalardan geçmesini önleyecek. Özgüveni sağlam bir alfa veya karakteri sağlam bir altın dişi yavrular. Büyük bir şans. Tabii ki senin hatun da böyledir. (20.08.2015-12:40)

Dişilere karşı centilmendir ve aynı zamanda uyanık. bir beta dişisine karşı alaycı, küstah tavrından ödün vermez. Onun her zaman test yapacağını bilir ve testleri savuşturur. Gerçi beta kızımız buna hayran olur 'ayy nasıl savuşturuyorsun testlerimizi seni yakışıklı ovlan bizi de savuştur duvardan duvara' diye düşünebilir bilinçaltında. Alphanın gibinde mi ? Değil usta. Bu senin için de diğer alphalar içinde bir intihar demek. Kaç amuğa koyim. Omega dişiler genellikle biraz daha uyumludur fakat onlar da en az betalar kadar sinsi, en az onlar kadar rolcü ve en az onlar kadar testçi. Alpha reyiz buna karşı da alaycıdır, hafif küstahdır, biraz coolluğunu da katar biraz da umursamazlığını ve aradaki ciksuel çekimin fitilini alevlendirir. Gelen testleri kara muratın kılıç sallayışı gibi savuşturur ve yine her dişide oldugu gibi bunda da "bükemediğin yannanı öpüceksin" mentalitesi olur. Alphanın amacı neyse ona göre kullanır omega dişisini. kölemiz hazırdır. Altın dişilere karşı yaklaşımı daha iyidir. ona karşı centilmen, erkekliğini gösterendir, daha bir uyumludur. Yani kısaca her dişiye karşı davranışları aslında dişiye göre değişiyor. (20.08.2015-12:55)

Alpha analiz part 2

Erkeklerle bir olduğunda bir ortam oluştuğunu varsayalım. Ortam içerisinde betası da var omegası da. Alpha olan Tcma zaten. Böyle bir ortamda alphaya düşen görev, sürüyü domine etmektir. Evet sürüdür bu ortam. Zaman zaman betalar tarafından belki yaptığı işler küçümsenecek 'ben olsam şöyle yapardım sen şöylesin böylesin'. Evet tak atma ritüelimiz başladı. Alpha bunun bir eleştiri değil bir saldırı olduğunun farkındadır. Ona göre de davranır. Alaycı, umursamaz, küstah ve gelen saldırıyı bumerang gibi geri döndürür. Omega da sessizce kenarda izler. Kim galip gelirse ona yamanır. Onun için pür dikkatttir. Beta bakıyor tek başına mücadele edemiyor çünkü doğa kendini tekrarlıyor "bir beta asla bir alfayı yenemez". Müttefil bulması lazım. Ne yöne çeksen gelecek omegayı da kendine ortak eder bu şerefsiz beta. Onu da kendine benzetir amk. Baktı ki omega da hemfikir "ayen zamqi haklısın" diye alttan destek çıkıyor. Alfa artık saldırıların ciddi olduğunun farkında. Bu bir oyun gibidir alfa için. Küçük saldırıları alay ederek, küstahlığınla geri çevir beta pes eder. Fakat azılı bir betaysa, küçüklüğünde anasından iyi eğitim aldıysa kendi gibilerini bulmakta güçlük çekmez. Betalar her zaman birbirini bulur. Saldırılar ciddileştiğine göre artık kılımızı kıpırdatmanın vakti geldi. Alpha öncesinde alaycı küstah umursamazdan, vitesi ciddi, cool kütsah umursamaz alaycıya yükseltir. bu bile aslında yeter betaları püskürtmeye. Omegamız da baktı ki beta iptal oldu, "vayy" der omega "alpha reis yanındayım". Alpha reis gibtiği betayı şöyle bir süzer, bir de omegayı süzer. "gibtirin lan amuna koduklarım der" ve karakterinden taviz vermeden kimseye ihtiyaç duymadığını kanıtlarcasına hepsini def eder. Tabii bu konuşmalar bilinçaltında oluyor. Dış konuşmalar değişir ortama göre. Şimdi de alpha erkeği ile tcmanın anlaşma tarzına bakalım. iki alpha karşı karşıya ise bu durumda bir dostuk doğuyor. Egolar yok, basitlikler yok, tak atmak yok, törpülemek yok. kardeşlik var, badilik var, uyum var, ciddi manada arkadaşlık dostluk ve birbirini tamamlama var. bu ikili bir araya geldiğinde çok eğlenir. Daha rahattırlar birbirlerine karşı.(20.08.2015-13:13)

Kendine güvenmesinin sebebinin birçok cevabı var. Basit olaylara takılmaması, umursamaz olması(kendini ve çevresini dahi. Sağlam bir umursamazlık), Kaybedecek bir şeyinin olmadığını bildiği için rahattır. Bunu bildiği için de küstahdır biraz. Alfadır nihayetinde. bir betanın korkaklığını, çirkefliğini göremeyiz. Çünkü beta elindekini de kaybedeceği korkusuyla yaşıyor. Betaların birbirini bulduğunu söylemiştim. bunlar yanyana geldiklerinde güvende hissediyorlar, sahte bir güven. Bir alphanın gerçek güveni değil. Bir omeganın özgüvensizliğini de göremeyiz tcmada. omega da aynıdır aşağı yukarı, o da korkar elindekini kaybetmekten. onun için etliye sütlüye bulaşmaz. üzerine gelinse dahi sesi çıkmaz. kendine güveni de yoktur, güvenebileceği bir şeyi de yoktur, betalar gibi bir araya gelebileceği bir omega zamqisi de yoktur. Alphanın kendine duyduğu güven, yine kendisinden gelir. Bilir çünkü her zaman sonucunun ne olacağını. bir betayı savuşturacağını, istediği bir şeyi yapabileceğini bilir. Alphasına sonsuz güven duyar tcma. Alphası da ona dünyayı serer. (20.08.2015-13.25)

Bir alfa her zaman kendine güvenir. Kendine güvenmediği olasılığını ele alırsak eğer önce alfasına sorgulamaya başlar. Sorgulamak bir güvensizliğin fitilini yakan kıvılcımdır. Bir kere kendini, alfanı sorgulamaya başladığında arkası çorap söküğü gibi gelir. önce omegaya doğru evrilmeye başlar ve alfası ona küser. Artık onun için yapacak bir şey yoktur. Hayatı dışarıdan izlemeye başlar. Duyduğu güvensizlik sonucu betalarla, dişilerle veya diğer omegalarla arasındaki savaşı da sorgulatır. O bahsettiğim sağlam karakteri, omurgası, kendinden hiçbir zaman taviz vermeyen, risk alabilen, fikirlerini esnetmeyen, daima arkasında duran, güvenilir karakteri yavaş yavaş yumuşar. Bir insan kendine dahi güvenmediğinde nasıl güvenilir olabilir ? Olamaz. Tavizler vermeye başlar kendinden. Bu da törpülenmeye devatiye çıkarır. Risk almaktan korkar, çünkü artık kendine güvenmiyordur. Sürekli başarısız olacağını düşünür. Fikirlerinin arkasında durmaktan korkar. işte böyle böyle soyutlanır alfasından. küçücük bir güven meselesi bile nelere yol açtı gördün mü usta ? Gördün mü usta? Bizi bitirmek için ilk aşamanın güvenimizi kırmaktan geçtiğini. Yoksa bunu görmesi gereken ben miydim ? evet bendim. Sen bunları görmüştün. Ben de şimdi görüyorum. Bu yazıyı yazarken görüyorum. Yazdıkça açılıyorum. (20.08.2015-13.35)

Açıkçası ben kendime yarı yarıya güvenirken, herkese de çok güvenirim. Sen bahsetmiştin usta "yapacağınız en zor şey başkalarına güvenmemek". Bunu da aşacağım. yanar döner bir betaya, daha kendine hayrı olmayan bir omegaya güvenmemeyi de öğreneceğim. Kendine yüzde 100 güvenen bir alphaya da, kendime de yüzde 100 güveneceğim. Senin benden üstün olduğun bir konu işte güven konusu. Sonra benim karakterim de pek sağlam değil. Kendimden sürekli tavizler veriyorum. Aslında bunu fark etmem geç olmadı hatta geçmişe bakıp düşünüyorum da hoşuma gittiği anları iğrençlik ve tiksintiyle görebiliyorum. Törpülenmeye devetiye çıkarıyor demiştim taviz vermek. Bu gibko durumdan kurtulacağım. Bir alpha, özellikle de senin gibi bir alpha asla taviz vermez. Risk almaktan korkuyorum çünkü kendime güvenim tam değil. Yukarıda bahsettiğim elindekileri kaybetme dürtüsü bu. Aslında elimde hiçbir şey yok. Bunu da görebiliyorum. Elimde hiçbir şey olmamasına rağmen daha ne kaybedebilirim ki? Bir alpha sirk almaktan korkmaz mesela sen. bu konuda da üstünsün. bunun da temelinde güven yatıyor. eğer kendime, alfama, sana ve diğer alpha yolunda ilerleyen kardeşlerime sonsuz güven duyarsam bu sorunlar da ortadan kalkacak. Aslında senin amacını anladım usta. Ekgiblikleri karşılaştırarak kapatmaya çalışıyoruz ve bunu da yapacağım. (20.08.2015-13.45)

Genelleme yapacak olursak dış dünyadaki insanlar şuan çok kötü durumda. Bir otobüs yolculuğunda bile birbirleriyle anlaşamayan beta bir toplum inşa edilmiş vaziyette. Evet, herhangi bir toplum içinde alfanın olmadığı çok açık. Bu toplum bir sınıf, bir otobüsün içi, bir salon, artık neyse. Betalar birbirini buluyor ve anlaşamıyorlar. Şu silahların birbirlerinde işe yaramama mevzusu işte. Bir gerginlik sürekli mevcut aralarında. Birbirlerine karşı güvensizler, öfkeliler, en ufak gerilimde dahi birbirlerini öldürecek kapasiteye sahip bu insanlar. Hepimiz daha geçen gün yaşadık bakkalının cdıbına kartopu geldi diye genci öldüreni. Veya camiye giderken sokak kenarındaki köpeği kemeriyle öldüresiye döven huur çocuğunu. insanlar öfkeli usta. çok öfkeliler. memnun değiller, doyumsuzlar, egoist, narsistler. Kibirliler. Birbirlerinin üstünden rant sağlayan insanlar kol geziyor, dışlamalar, ezmeler, nefret gövdeyi zütürüyor. Böyle bir betalar dünyasında ne yapacağız? dıbına koyim böyle işin. Senin de dediğin gibi "belki böyle bir dünyaya geldiğin için sövebilirsin" tarzında bir şey söylemiştin. Maalesef ki dıbına koyim böyle işin. Ama küfretmekten daha fazlası lazım. Hem bu duruma şikayet edip hem de hiçbir şey yapmamak aptallık olacak. Fakat daha savaş bitmedi. Kalkacağız. Ayağa kalkacağız. Yani usta, kısacası insanlar bu. insan demeye dilim dahi varmıyor. Şerefsiz huur çocukları. neyse sakinim. Senin yanında bu itoğullarının esamesi dahi okunmaz. her şey ortada. Karşılaştırılacak ne kaldı ki? (20.08.2015-13.55)

Hangi özelliklerin seni etkileyici-farklı kılıyor? Güzel soru. insanlar kendine güvenen insanları severler. Baskın, dominant insanları severler ki her ne kadar kendileri böyle olmasa da. insan kendinde ne ekgibse, karşı tarafta onu arar ve bulduğunda ondan etkilenir. Farklı görür, kıskanır. Herkes alfa olmadığı gibi tüm betalarve omegalar da bu alfa özelliklerini etkileyici farklı bulur. Adam daha kendine güvenmiyor, kendine güvenene bile güvenmese dahi sırf kendine güvendiği için peşinden gidiyor. Çünkü ona cazip geliyor fakat hiçbir zaman da kendisinde böyle bir şeyin olmayacağını biliyor. Bu sadece güven meselesiyle de sınırlı tutulamaz daha yukarıda saydığım bir çok şey için geçerli. Herhangi bir özelliğini insanlar hiçbir zaman elde edemeyeceklerini bilirler ama sırf cazip geliyor diye de peşinden gelebilir. çünük kendisinde yoktur, çünkü köpek gibi isterler ve bu sadece egolarını besler. egoları da betalıklarını. Güzel bir kısırdöngü. toplumun %90 belki %99(omega payı bırakıyorum) beta iken bir alfa olmak zaten başlı başına bir farklılık değil midir? (20.08.2015-14.06)

Deathnothingin huur çocuğu olma hikayesi
Birkaç yıl önceydi ve deathnothingin huur çocuğu olmadığı zamanlardı. Anasının kevaşeliklerine dayanamadığı için ve eve her gün girenin çıkanın haddi hesabı olmadığı için evden taşınıp bir köpek kulübesinde yaşamak için taşınmaya karar vermiş ve hazırlandığı bir gün(suluğu, beslenmesi, maması falan), ansızın, bu küçük bir çocukken anasını gibmeye gelen heriflerden birinin bir keresinde çükünü burnunun dibinde salladığını hatırlamış. Bu hatıra durup dururken düşmüş aklına. Ama o kadar ayrıntılı ve net hatırlamış ki baştan sonra doğru olduğuna emin olmuş.

Anlattıgına göre 8-9 yaşlarındayken oturma odasında tek başınaymış, yatak odasında da tanımadığı 3 zenci ile anası gangbang yapıyorken televizyon izliyormuş bu. Zencilerden biri odadan çıkıyor, oturma odasına giriyor ve önünde, deathnothing ile televizyonun arasında duruyor, tek kelime etmiyorlar derken adam aniden baksırını indirip çükünü deathnothingin suratına ve burnuna doğru sallamaya başlıyor. Bunun tuhafına gidiyor tabii ve öyle izliyor. 32 cm, damarlı, az önce anasından çıkmış. Bilinçaltının dıbına koyuyor bu olay.

Hatırlayabildiği sadece o çük olmuş. O kadar çok yoğunlaşmış ki çüke, adamın suratını bile unutmuş. Adam hiçbir şey söylemeden bir açıklama yapmadan adeta pisuara işedikten sonra sallarmış gibi sallandırmış çükünü deathnothing in suratında. Ama aynı zamanda biraz tehdit eder ve biraz da dayılanıyormuş gibi yapıyormuş. Onu da hatırlıyormuş. Çük sanki suratına atılan bir yumrukmuş ve tek hatırladığı kafasını sağa sola çevirmekmiş. Sonra adam donunu çekip arka odaya gitmiş. Sesler daha da şiddetlenmiş.

Birden kendine gelmiş ve neden böyle bir şeyi hatırladığını anlamamış. O zenciyi aramış, zimbambwe de bulmuş hatta ve sormuş: sen demiş yıllar önce neden gibini suratıma salladın demiş? Zenci cevap vermemiş. Yıllar sonra bir daha çıkarmış ve deathnotingi pirinç tarlalarında savura savura gibmiş. Bu türkiyeye gelmiş 2014 civarında. Bakmış bunu çok sık yapmam diye bir başlık açılmış okumaya başlamış ve buradaki erkekler ona, zencinin potansiyelini hatırlatıyormuş. Her gördüğü alfayı kafasındaki nefret objesi olan o zenci ve yannanı ile özdeşleştirip sağa sola saldırmaya başlamış. Aslında onun saldırdığı o adam beyler. 32 cm damarlı anasından çıkıp yıllar sonra ona da uğramış o zenciye saldırıyor.
Not: hikaye dadunda oldu amuna : )) ama gerçektir.