+1
Olay, yediğim yemeklerin bulaşıklarının odamda birikmesiyle başladı. Bizimkilerin birkaç uyarısına maruz kalmama rağmen inatla mutfağa taşımamamın ardından, bizimkiler de işi inada bindirince, oda bulaşık yuvasına döndü. 5 yıl önce Ocak ayının pazartesi gününde saat akşam 6 sularında kardeşim insafa gelip yıkamayı önerdi ama bulaşık detarjanı alıp gelirsen diye de şart koştu. Bende ne akla hizmetse yarın alayım bulaşık detarjanını ve bulaşıkları da ben yıkayayım, hiç yormayın beni şimdi kim gidecek, tabii o zamanlar metin2 oynuyorum 85 levelim ve level atlamak üzereyim.( Ne oyunmuş mübarek bana yaşatacağı anıya bak birazdan ). Bizimkilerde sen misin onu diyen yarın sen o bütün bulaşıkları yıkamada bak ne olacak diye de bir ibare yerleştirdiler görevimin başına.( şimdi düşünüyorum da o bir haftalık bulaşığa yine iyi üstü kapalı tehtit etmişler ). Ertesi gün başıma geleceklerden habersiz ‘’ amaan ne olacak 2-3 bulaşık yıkarım sanki ne olacak ‘’ diyip bir gazla detarjanı alıp geldim. Mutfağa topladığımda bütün bulaşıkları, gözüm korkmadı değil ama soluma baktım bulaşıklar sağıma baktım bizimkiler, gözlerinin içine baktım acaba şöyle küçük bir umut ışığı yakalayabilir miyim ki diye? Olmadı. Bir saate bu işin içinden çıkarım ben be hadi mrgoosebumps yaparsın sen diye telkini verip kendime başladım yıkamaya. Bir saat geçti… iki saat geçti … üç saat geçti bitmiyor mübarek sanırsın lokantada vardiyalı bulaşık görevlisiyim. Üçüncü saatten sonra haliyle bir sırt ağrısıda gelmeye başladı hafiften, bulaşıklarda bitti sayılırdı ama bende bittiğimden sanki hiç azalmıyor gibiydi kalan son birkaç parça. Bir iki gayret daha bitirdikten sonra kardeşimle göz göze geldik. Anlamıştım artık ne çektiğini yanına gittim usulca. Sarılıp ağlamaya başladık. Gözyaşlarımızı tutamıyorduk istemsizce. Bu da böyle bir anım…