bugün gece onikiye kadar bu başlikta yazacağım

bu arada sekizinci bomonti şişesi şu an dizlerimin arasında...

o da size gelsin lan!

sanki benden başka biri var da...

size diyorum bir de, zütümü gibeyim!

senin gibi sözlüğü ben orta yerinde gibeyim!

hâlâ seninim, delinim...
bıraktığın gibiyim...
çıkmaz sokaklarında kayıp!
derbeder haldeyim...

o değil de cikste şiddet seven kadınlar da var dıbına koyayım, hani böyle sevişirken memelerinin hırpalanmasını, dudaklarının ve dahi dilinin sert bir şekilde ısırılmasını, saçının çekilmesini, züt loblarına şaplak isteyen, ısırılmak isteyen...

bu tür kadınların ergenlik dönemlerinde sevişmediğini sanıyorum zira hayallerindeki erkeği hep sert olarak hayal etmişler, erkek sonuçta, kadın gibi naif olamaz ki olmamalı da zira... ve fakat sevişirken erkeğinin naif olması da beklenilmez bir hayalkırıklığı yaratıyor kadında...

işte böyle kadınları giberken hayvanlar gibi gibin, dövün, sövün, saçını falan çekin, ısırın, ne bileyim fazladan delik açmaya çalışın, alın elinize haybetli yannanınızı beline beline bastırın, delik açmaya çalışın açılmıyorsa da siz bastırın, gibin, parçalayın dıbına koyayım!

her erkeğin karakterinden önce "yannanı" gelir, bir erkek nefes alıyorsa ve de yaşıyorsa yannanı sayesindedir...

şunu da unutmayın huur çocukları... her erkeğin yaşam destek ünitesi "yannanıdır"

ne zamanki yannanınız kalkmadı ölün gitsin dıbına koyayım!

:)