bugune kadar sözlükde görülmemiş bir hikayem

cevahir alışveriş merkezine giriş yapp kahve dünyasına Oturup hakan abiyi beklemeye başlamstık ,
içimdeki korkular git gide artmakdaydı hatta bi ara Lavoba bahanesiyle ordan kurtulup gitmek bile geldi aklıma
türlü türlü şeyler görcegimi düşnüp kendimi korkutuyodum sadece ,

Kahvemi içerken bi yerden ilhan abiden ne yapmam gerketigini ögremme çabasındaydım ,
rahatlayıp onun talmatlarını dinlemem sölemisti ve ardından hakan abi yanında yaşlı bi abi ile masamıza oturmustu hal hatr sorma muhabbeti geçilmişti

Hakan abi beni tanımak istedigini sordu ama konusrken benden gözlerini ayırmıyodu korkularımın üzerine dahada korku serpiştirmişti ,
ben sıkıntıdan arada ilhan abiye dönüp tebessüm ediyodum etrafa bakıyodum , ilhan abin gibi bi terapistin seni anlıyamadıgını ögrendim bu çok şaşırtıcı kendisi bu iş'e cok zaman harcamıs birisi bi hata yapcagını sanmıyorum diyerek bana döndü

başlıyalım dedi ilk denmesi küçük çaplı NLP tekniğiydi

http://hakanmenguc.org/nl...uncesini-nasil-okursunuz/

link'i burada ,
NOT : siz'e linki attıgım sitede kendi offical sayfası , umarım anlattıklarımdan şüphe etmiyorsunzdur
Bu teknik bi insana sordugunuz soru karşısında onun yüzünden gözünden farkettiginz mimikler doğrultusunda yönlendirme cevaplar vererek onu çözdügünüzü düşnümesini sağlamasydı

Bana bi kaç soru soramaya başladı

Oturdugun sokakda kaç kişi vardır tahminin ,
günde kaç öğün yemek yiyosn gibi basit sorular

o suruyu sorup bana odaklandıkca icime bi cesaret doguyodu , bi anda kendimi alı koyamadım ve adamın gözler'e kitlendim kafamı çeviremiyo gibiydim ne sorarsa gözlerinn içine baka bak'a cevap veriyodum;
Nlp metodları basit ve herkezin öğrenebilcegi basit çaplı numaralardı ,
soruları bittikden sonra benim vercegim cevapları bana söledi , Fakat hepsi yalnıştı yalnış oldugunu söledigimde kendisi bana inanmamıştı pis pis gülerek benimi kandırcan kardesm dedi ,

adamn gözlerinden gözlerimi ayırmıyodum adam tedirgin oldu ,
ve agzımdan o an çıkan soru Cebinde kaç para var demiştim
neden soruyosun bunu dedi ,
üzerinde hiç para yok dimi dedim
ilhan abiye dönüp şaşkın bir ifade ile ona bakıyodu
Hayır var dedi , Dedim senin üzerinde 5 lira bile para yok
adam yemin ediyorum o an bembeyaz oldu , bir mentalizim ustasının aklından geçenleri çözmüştüm kendini alı koyamıyodu onu anlmamamam adına
cüzdanını çıkarmasını söledim , cüzdan değil kart cüzdanı cıkarttı ve adamda gerçekden para yokdu.

inanamıyodu bu iş'e ilhan abiye bakıp bakıp duruyodu

Hakan abi şaşırmıştı adamın heycan yaptıgını gördügümde bi anda sanki icinde bulunmus oldugum cinnet pozisyonundan ferah'a geldigimi hissettim sanki üzerimde bi ağırlık vardı ve bi anda yok oldu ,

Bi anda baska bi metot denedi bu metodu seminrde bile hiç görmedigim numaralardı , ne yapcagımı hiç bilmyordum ama çok rahatdım

ParaPgiboloji denilen methot'u denedi yani bu bi tür maddeye hükmetme gibi bişey çok aşırı ileri derece bir metotdur ,
en kücük numarasıda kaşığı yamultmakdır bugun bazı realty show'larda ister istemez görebilyorz bunlar en basit numaralr hemen hemen ,

önümdeki kahve fincanını ilhan abiye göstererek ben derin nefes aldıgımda bardakdaki kulp'a parmagını sok dedi bende anlamamıştım ; dogru eyldi başını elleri ile sagını solunu kapatıp bardağa odaklandı , bardak minik titreşimler yayarak tıkırdılar çağrıştırıyodu kulpn ordan itibaren bardak masadan 4-5 CM yükseklikle azcık havaya dogru kalktı ,
bu metot'da cisimi hareket ettiren kişi cisimle arasındaki bağlantı kesildigi an cisim'e ağırlıklarca yük biniomuscasına bi anda yer'e inmesiyle son bulmaktadydı , o cisim'e yogunlastı ve çok yavaşça bi biçimde bardağı ilhan abinn önüne dogru sürdü ve birden derin nefes aldı bu ilhan abinn parmagını kulp'a sokmasına işaretdi bi anda bardağa parmagını klp bölgesine bıraktı ve bardagın havada kalmasını sağlıyamadı , bardak ilhan abinn eli kulpnda olmasına ragmen üzerinde agırlık varmışcasına şiddetli bi biçimde masaya çatt diye inmekteydi

2. kere denemesini istedim ve 3. kere

Sıra bana gelmisti sana yönlendircem aynısını sen yap demisti ,
Bardağı önüme dogru sürerken sanki üstüme bi ağırlık çkmekteydi önüme geldiginde derin nefes aldı bi anda ve parmagmı kulp'dan içeri soktugumda bardak parmagmın üstünde druyodu ilhan abide oldugu gibi yer'e inmedi ,

Hakan abinn şaşkınlıkları git gide artıyodu , bu numarayı 4 5 kere daha denedi

bu teknigin kendisine ait oldugunu anlattı ParaPiskoloji'de herkez konsantre olunan maddenin ona kitlenn kişyle arasındaki bağ bittiginde yere yerçekimnin baasıncıyla incegini bilr , ve oda bu teknigi insanların gücüyle bardagı veya başka bir nesneyi havata tutamıcgını düşünerek geliştirdigi bir metod haline gelmisti ,
fakat ben nasıl olduda bunu yer çekimi baskısına ragmen havada tuttugumu blmiyodum bu imkansızlıkdı ona göre ,

kendisi kalkalım diyip masadan müsade alark ordan ayrılmıstı ilhan abinn bana yönelik şaşkın bakışlarını gördügümde gülmem gerektiginimi ağlamam gerketiginimi hiç çözememstim ama istemsiz bir biçimde kıkırdıyarak gülmeye başlamıstım oda uyuz oluckaki kalk hadi evine bırakıyım seni diyerek ordan ayrıldık

sene 1914. sokullu mehmet paşa, osman gazi, orhan gazi şarap içiyorum… eminönü köprüsünde… rahatım o seneler… gözlerim cavcaklı, çok tehlikeliyim… gözlerime bakacak bir delikanlı bulamıyorum… bir baktım fatih sultan mehmet... ne var fatih? dedim. kenan abi, kenan abi... buyur fatih dedim. düşman dedi, bizim bu akşam dedi anamızı gibecek dedi. tamam fatih dedim... ben dedim burdayım… bak şarap içiyorum, ben buradayım dedim… siz zaten o senelerde dünyada yoktunuz… ben vardım. fatih dedim ben hallederim bu işi... kenan abi dedi fazla içme! git dedim lan kendine bi şarap al da benim kafamı arıza etme fatih dedim. para yok dedi bende kenan abi.. adamın zaten çok parası yoktu.. akçe vardı. attım fatihe üç tane.. çek git lan dedim kendine bir şarap al gel benim yanıma otur dedim… fatih koştura koştura bi şarap aldı geldi oturdu yanıma… çakal…ben zaten zavallı kardeşim ben çok severdim fatih’i o senelerde… bi sürü top hazırlamış kendine.. …… etcez … etcez… fatih dedim kafana takma bu düşmanın anasını gibmek benim boynumun borcu olsun bu akşam… senin kenan abin varken dedim… bi baktım ben dedi gidiyom dedi kenan abi.. nereye gidiyon fatih dedim… beni bırakmadan gitme dedim… ben dedi savaşmaya gidiyom… git dedim o zaman allah belanı versin git dedim… bi baktım çatara putara silah sesleri, mermi sesleri, top sesleri yanıma bi geldi üç tane asker… kenan komutanım, kenan komutanım... buyur asker dedim.. fatih öldü dedi… ne dedim fatih öldü mü?! öldü dedi komutanım dedi… olamaz, olamazzz, olaaamazzzz, kesinlikle olamaz dedim… fatih’in topları dedim. fatih’ten kalan yarım şarabı da ben bi içtim mi…bi geçtim topların başına... alahuekber, allahuekber… fatih’in topları, fatih’in topları… yer misin, yemez misin düşman…bi baktım aradan bi saat geçti veya geçmedi, beş tane asker… komutanım dedi…kenan komutanım dedi... buyur asker dedim… düşmanın anasını gibtin dedi… istanbul’u feth ettin dedi bu akşam sen… bana bak dedim asker karşımda iştimaya topla dedim… askerler dedim… bu saatten sonra istanbul’u feth eden kişi dedim… fatih sultan mehmet’tir. benim ismim dedim yok... var mıyım dedim ben, yokum… emredersin komutanım… emrettiğin gibi olsun dedim… bu saatten sonra istanbul’u feth eden fatih sultan mehmet oldu… ben yokum dedim… ben dedim hala ayakta yaşıyorum… ama fatih öldü, o öldü, bu öldü… ben yaşıyorum… istanbul’u feth eden benim… istanbul’u feth eden fatih sultan mehmet değildir… ben feth ettim ben istanbul’u…