-
876.
0Kes ağlak kedi. Gözükür. Heheheheehehhe.
-
877.
0Canım sıkılıyor. Keşke gelsen.
-
878.
0Aklım çok karışık. Gel beni kurtar.
-
879.
0Hatalıyım. Her zaman.
-
880.
0Eskisi kadar rahatlatıcı değil. Çıkış.
-
881.
0Bana yasaklanmış kelimeler var.
-
882.
0Çok fazla yedim.
-
883.
0Kulaklarımı tıkamak zorundayım.
-
884.
0Boş yapmayı acilen bırakmam gerekmiş :d o kadar kolay mı he he :d seviyorum
-
885.
0Sıradan bir gündü. yine de mutlu olmam için hâlâ nedenler var.
-
886.
0Okuduğum şey ile karnımın ağrıması bir oldu. Her yönden berbatım. Çıkış.
-
887.
0Yine 'Neden' sorusunu doladım dilime. Neden.. Neden. Neden. Neden. Neden. Neden. Neden.. Neden... Neden. Neden neden... Neden..
-
888.
0Zaman çok hızlı... Eskiden yazdıklarımıza denk geliyorum veya kendi isteğim ile okuyorum. Zaman çok hızlı ördek. Ve bu hız beni korkuttu. Ben neden hâlâ olduğum yerdeyim.. Neden hâlâ aynı endişeleri taşıyorum.. Neden bu kadar hızlı... Bu iyi bir şey mi, hızlı olması? Bazı şeylere ulaşmak için hızlı olması daha iyi değil mi.. Ama korkuyorum.
-
889.
0Günler daha hızlı geçmekte.. nedense günlerim de daha boş geçiyor.
-
890.
0Düşündüğümden daha sabırlıyım.
-
891.
0beni öptü.
içimde ölü sessizliği ile bekleyen kanadı kırık kuşlar havalandı.
beni öptü.
bir balon gibi şişen kinim patlayıp söndü sanki.
çekip aldı o rutubet kokusunu ciğerimden. beni öptü.
iyileştim.
çürümüş organlarımın arasında ilaç gibi dolaştı nefesi.
kurtlanmış ruhumu ayıkladı.
kurtuldum.
savaşın ortasında, üzerinden geçen mermileri oyun sanacak kadar küçük bir çocuğun üzerine kapaklanan annesinin onu toprağa girmekten kurtardığı gibi kurtuldum.
beni öptü.
ağzım çiçek bahçesidir artık benim.
ağzım gökkuşağına yeni bir renk, haritaya yeni bir ülke, yeni bir mevsimdir.
beni,
babamın hiç öpmediği alnımdan, saçlarımdan öptü.
beni,
dizlerimden öptü. dizlerim ki tüm düşüşlerimin şahidi, tüm düşüşlerimin yarasına ev sahibi.
öptü onlardan adıma af ister gibi. göğsümden öptü.
göğsüm ki küstü bana onu bunca kırıklığa uğrattığımdan.
göğsüm ki kapkaraydı gamından, göğsüme gök doldu, gün doğdu.
beni gözlerimden öptü.
ben ki gecelerce dualar etmiştim, sabaha açılmasın diye o gözler.
parmaklarımla damarını yoklayıp, cesaretimi bulduğum ilk gün kesmeye yeminli olduğum boynumdan öptü.
beni,
vazgeçtiğim hayatımdan.
ekgib hissettiğim her neresi ise,
tam oradan! -
892.
0Burada kalmalı yazdıklarım. Orada unuturum.
-
893.
0Ddo alıntı.
Zamanla sığdıramadım tavana düşüncelerimi... Çatıya çıkıp yıldızlara sığdırmak istedim. Bulmak istedim bazen kendimi başkalarının cümlelerinde.. Bunun içindi hep daha çok okumak istedim. Bir nesne, koku bizi yıllar öncesine zütürebilirken, gözlerinin anlamsız bir yere dalması sonucu boşluğu keşfettim. Zihnin nasıl aptallaşabileceğini öğrendim. Bazen en küçük bir seste nasıl korkulacağını.. En mutlu anımı ölçmeyi öğrendim. Hangisinde en mutlu bendim? Ama hiç bir mutluluk en mutlusu olamazdı. Hep bir ensizlik, belirsizlik vardı. Güzel kokan birisini mi severiz yoksa, o kokusunu mu.. Başkasında hissettiğimizde o kokuyu o kişiyi sever miyiz? Peki bir insanı hiçbir şeyini sevmeksizin sevebilir miyiz? Mesela kokusuna bir his beslemeyeceksin, yüzüne, gözüne, saçlarına, vücuduna hatta karakterine.. Konuşmasına.. Sadece insan olduğu için sevebilir miyiz hiçbir şeyine bir şey hissetmeden.. Belki en güzel anları susmamız gereken yerde konuşarak kaybettik. Belki de aslında o kadar kötü insanlar değiliz.. Kötülük kavramı herkese göre değişmez mi. Bence biraz da beynimizin kusuru bu. Beyin insanı delirtmek için verilmiş bir şey olabilir. Ruh ile bedenin ayrı şeyler olması gibi.. Belki gece gördüğümüz rüyalar gerçekten yaşanıyordur.. Düşünsene aslında gece ruhun o anı yaşamaya gitti ve senin bedenin durduğu yerde. Ama ruhun o heyecanı yaşadı.. Dün gece o zaman ruhum intihar etti ama ölmedi.. Ruhlar ölmez bence de zaten. Eğer bedenim olsaydı oradan atlayan ölürdü. Ruhum bile ölmediğine ağladı sonra rüyada.. Zaten gerçeği de ayırt etmek imkansız.. Belki de aslında rüyadakiler gerçek yaşadıklarımız. Ne biliyim bu beyin niye var lan. Böyle boş boş şeyler düşündürüyorsun bana. -
894.
0Ddo alıntı
Ne desem olmuyor bu aralar.. Hepsi mi yanlış. Hepsi mi birbirinden kötü. Sanki çok yapmacık bir yapıya büründüm. Kendimi tanıyamıyorum. Bazen ellerim bile yabancı geliyor.. Sanki değişiyor.. Gün geçtikçe kusurları artıyor. Ne düşüncelerimi anlıyorum ne de dediklerimi. Hepsi birbirinden saçma. Sıkıntım şu geçmeyen zamanla değil ki. Onunla olsaydı bir şekil geçerdi. Ama ben kendimden geçemiyorum.. -
895.
0BOŞ. BOŞ.
başlık yok! burası bom boş!