Part-36

odaya girdim dışarı çıkmak hakkında konuşuyolardı annemler, hemen daldım konuşmaya
o. hoop hop hop ne dışarı çıkması anne
ab. ne karışıyosun sen
o. ya bi dur abla
bu arada Leonie konuştuklarımızdan birşey anlamıyordu soran gözlerle bana bakıyordu
an. birşey yapmıcaz olum köyde gezdiririz
o. he anne köyde gezilecek çok yer var ya, dışarı çıkmak istiyosanız bahçeye çıkın olmadı terasa çıkın ne güzel açık alan işte size
ab. bi sus sen karışma bizim işimize (ulan annem bu kadar sinirlenmiyo sana noluyo abla)
o. ya tamam ben de gelirim o zaman
an. aa senin ne işin varmış
ab. ben anladım kıskanıyo bizi (ööööf)
o. he abla kıskanıyom (sıkılmaya başlamıştım) nereye gideceksiniz ben de geliyom
an. ay tamam gitmiyoruz biryere (kesin karşı çıkacağımı anlamıştı galiba)
Leonie ye baktım ve 'sakın bunların aklıyla biryere gitme' dedim bu sefer ablamla annem soran gözlerle bakıyordu bana omzumu silktim ve biraz güldüm Leonie
de biraz gülümsedi onlar konuşmaya devam etti ben de dinlemeye, sonra annem beni kolumdan tuttu ve başka odaya geçtik
an. oğlum bu kızın annesi yok mu nerde
o. babasıyla ayrılmışlar annesi Belçika da
an. neden gelmiyo kızını görmeye
o. ya yok Leonie de Belçika da yaşıyo zaten Almanya ya babası için geliyo
an. tamam, hadi sen yorgunsundur yat sen yatağını hazırladım 2. katta hadi oğlum
biliyorum beni uyutup kızı zütürecekler
o. yok anne hiç uykum yok ya

böyle böyle akşam oldu annemleri kıramadım (Leonie de çıkmak istedi) Leonie ye üstüne düzgün birşeyler giymesini söyledim (daha kibarca haliyle)
o da üstüne beyaz t-shirt ve altına da koyu bir pantalon giymişti beni onun her hali azdırırdı ama başkalarının böyle giyimli birine bakacağını sanmıyordum
akşam olunca gezmeye diye bizim tarlalara gittik hem akşam olduğu için benim gelmemi kendileri istediler tarlanın tam ortasındaki eve gittik işte neden
gittik hala anlamıyorum. annemler beni dışarda bekletti onlar içeri girdi. baya bi zaman sonra çıktılar çıktıklarında hepsi gülüyordu. Leonie de bir an
tüm söylediklerimi unutup beni öptü.. elini yanağıma koyup dudaklarını deydirdi ve dilini yuvarladı.. gözlerim o an açıktı annemin ne biçim baktığını gördüm.
sanki Leonie bir cadıymış gibi bakıyordu ablam da şaşırmıştı baya. Leonie birşey anlamamıştı dudaklarımdan ayırdım ve hiçbirşey olammış gibi yaptım, eve
geri dönerken annem arkamdan çekiştirdi ben de ablama işaret ettim Leonie yle birlikte önden yürümeye başladılar

an. oğlum
o. evet anne
an. ayıp olmuyor mu
o. ya ben demiştim ona ama.. ya birdaha olmaz
an. yoksa bu kız üstüne mi kaldı senin (nerden çıkardı da.. ooooof)
o. ya anne nerden çıkardın be (garip bir tonda söylemiştim) saçmalama lütfen ya tamam öpmüş söylemiştim ama öptü sorun ne ki
an. tamam öyle olsun (kıllanmıştı bi kere asla peşini bırakmazdı ben annemi bilirdim)
o. lütfen anne saçma düşüncelerle kafanı yorma birşey olmadı aramızda daha
an. tamam tamam (pek inanmış gibi değildi)
...

Part-35

hızlı düşünmeliydim eğer şimdi toparlanırsak birden, babam farklı birşeyler sanabilirdi Leonie ye 'uyu' diye fısıldadım bu pozisyonda kaldık babamın
geldiğini hissediyordum arabaya girdi (araba sallandı:)) kafamı okşadı hiç fark ettirmemeye çalışıyordum ama Leonie kalkmıştı bile ben sabit kalmaya
çalışıyordum. sonunda sanki yeni uyanmış gibi kalktım (çok inandırıcı olmamıştır ama ben de bu kadar yapabiliyordum) babam günaydın dedi karşıkı koltuğa
oturmuştu gülümsüyordu ama biliyordum kız burda diye böyleydi evde kesin sürtüşmeler olacaktı.
o. aa günaydın baba (kalktım elini öpüp sarıldım)
b. adı neydi kızın (kafasıyla onu işaret etti)
Leonie ye baktım şaşırmış gibiydi ve konuşmalarımızı anlamaya çalışıyordu
o. Leonie
b. iyi iyi hadi açsınızdır, gelin
Leonie ye döndüm ve yemeğe gideceğimizi söyledim..
babam önden giderken birden durdu ben de Leonie ye biraz yavaşça arkamızdan devam etmesini söyledim babamın yanına gittim. elini omzuma attı ve kendine
doğru çekti
b. büyüdün mü la sen (duygulanmıştı) eve gelin getirdin ha (anlamıyorum sinirli olacağını sanıyordum biraz ama çok sevinçliydi) hadi al kızı da gidin
birşeyler yiyin
o. tamam baba, (almanca mod/on) Leonie gel hadi
3 ümüz birlikte evin bahçesini geçtik, burdaki ev normal bir köy evi değildi açıkcası, geniş villa tipinde, bahçesi olan 3 katlı bir yapıydı.
bizi ablam karşıladı [ya neden geldin (en çok ablamdan utanırdım ve çekinirdim)] ablam nişanlıydı ama enişteyi görememiştim hala (ablamla evlenene kadar
adamı hiç sevmedim) ingilizce biliyordu ablam aralarında konuşdular biraz sonra sıra bana geldi birbirimize sarıldık baya (1-2 aydır görmüyordum özlüyor be
insan) sonra yanaklarımdan sıkıp (lanet olsun kızın yanında yapma bari) öptü beni ve birlikte içeri girdik. sofrada yok yoktu, bi kuş sütü ekgibti amcam
Jonathan (hala babam diyecek yakınlığı bulamamıştım), 2 velet ve eniştem geçmişti yerlerine hemen kızı oturttum ve annemi aramaya mutfağa gittim elinde
tepsi vardı beni görünce hemen bıraktı ve yanıma gelip sarıldı, öpüp kokladı. biraz hasret giderdik ve hemen aklındaki soruyu sordu
an. gelinim nerde
o. ya anne.. (bana sinirlice bakmıştı) tamam tamam içerde
an. oyy kuzumm (yine yanaklarımı mıncırlamaya başlamıştı) hadi gel 2-3 birşey al da gidelim içeri (ya ben yoldan yeni geldim anne bana tepsi mi taşıtcan:))
birlikte içeri gittik, ablamla Leonie hemen kaynaşmıtı hararetli bir şekilde sohbet ediyorlardı amcam, eniştem ve Jonathan da konuşuyorlardı babam da ne
konuştuklarını eniştemden öğreniyordu kendisi de ona söylüyordu, 2 velet hala sinirime gidiyodu masanın ucunda sus pus kalmışlardı ve tıkınıyorlardı daha
kimse başlamamışken. sonunda annem ve ben de oturduk yemeğe başladık. herkez sofraya yumuldu ben yine yemek yemekten çok gizlice Leonie yi izliyorum o da
izlenildiğini biliyor ve yemesine bile bir ayrı güzellik katıyordu. yemekleri yedik ve masadan kalktık herkez birşeyler yapıyordu Leonie yi artık kesinlikle
YENi GELiN olarak görüyordu ablam, ama annem daha rengini belli etmemişti, babamlarsa kaynaşmış gibiydi her şey yolunda gidiyordu ama ablamla annem resmen
Leonie yi esir almıştı bana bir tek 2 dangalak kalıyordu herkez birbiriyle konuşuyordu zaten ama ben bir anda yok olmuştum resmen. neyse dedim fırsat
budur dedim benim eniştemle yaşadığımı (eniştemle kavga etmiştik ama o vurmamıştı bana iyi geçirdiydim sonra ablam da bana geçirmişti:)) bunlar da yaşamasın
diye tanışmayı şimdiden başlatıyım dedim..
o. selam gençler nasılsınız
1. (bana baktı sonra kardeşine baktı ve güldü) nasıl olabiliriz (küfür edermiş gibi söylemişti)
2. bişey yok (daha sakindi)
o. tamam o zaman (söyleyecek birşeyim yoktu)

başarısız bi deneme olmuştu zaten pek de konuşmaya meraklı değildim onlarla, yeniden odaya girdim..

Part-34

sabah amcam,ben, Leonie, babası ve 2 kardeşi uçağa bindik abisi yine yoktu (olmasını pek de istemiyordum zaten, babası yokken işlere bakıcakmış gelmedi o
yüzden) bu babasının 5-10 diğerlerinin de 2-3. gelişiydi Türkiye ye..
uçakta yan yanaydık cam kenarında o oturuyordu babamla amcam önde, kardeşleri de onların önündeydi yani rahatsız edilmezdik arkamızda da yaşlı bir çift
vardı yanımızda da 6 sıra boyunca turist kafilesi vardı (bahse girerim hepsi rusdu) ve koridor tarafında kızlar oturuyordu hep * Leonie ne kadar cam
kenarında olmak istese de kıskandığı için (seviyorum lan bu kızı) koridor kenarına geçti camdan bakıp gülmeye başladım o da bana bakıyordu
Leo. ne (biraz o da gülümsemişti)
o. kıskandın mı (artık sırıtıyordum)
Leo. ne alakası var ki
o. bilmem neyse yolculuk nasıl geçecek hayal bile edemiyorum şu an (bi an gözüm kaydı başka bir kıza istemsizce olmuştu ama gözüm takılmıştı)
Leo. pislik seni (gülerek çimdikledi, ama ovvv ne biçim acıttı biraz azmıştım galiba)
elimi bacağına attım, yeşil şort giymişti (yani bacağı açık gibiydi ne kadar giyme desem de giymişti) üstünde de beyaz üstünde mor desenleri olan kolsuz
bol gömleği vardı (yine kendi tarzını yapmıştı ve yine güzeldi), elimin içiyle bacağını okşamaya başladım yine o gıcık kaptığım gülüşü atıp beni yanağımdan
öptü elini elimin üstüne tuttu başımı eğdim ve 1 öpücük de ben ona attım, yolculuğumuzu benim bir elim onun bacağında onun 2 eli de benim elimin üstünde
tamamladık arada öpüşmelerimiz dışında yakınlaşmadık.. istanbul a indik ve orda bizi bekleyen servise bindik (babam halletmişti) ordan da x deki köyümüze
8-9 saatlik bir yolculuğa başladık.. yolculukta pek yakınlaşamadık (yani ben yüz vermemeye çalışıyordum ama o elimi tutmuş yine bacağına koymuştu ama
karşımda da amcamla onun babası vardı gözümü kaçırmaya çalışıyordum onlardan) (2 velet de arkadaydı babası pek iplememişti onları çocukları bana soğuk
davrandıkları için cezalandırıyordu birnevi) ben de anın tadına varıyordum yollar bomboştu ama yavaş yavaş gidiyorduk uzun uzun duruyorduk dinlenme
tesislerinde yani tadını çıkara çıkara gidiyorduk (aslında ben istemiştim böyle yavaş gitmemizi şoföre söylemiştim, çünkü biliyordumköye gidince böyle
rahat olamayacaktım) sonunda herkez yoruldu amcam bir kenara kıvrıldı babası bir kenara, kardeşleri de yolculuğun başından beri uyuyordu zaten, biz de
bu anı bekliyorduk ama ikimiz de yorgunduk gerçekten gözümüzden uyku akıyordu bana yakınlaştı ben de biraz kapıya dayandım cama kolumu koydum o da koluma
başını koyup yaslandı, pazılarımı yastık gibi kullanmıştı olduğu yerde timsah gibi döndü yüzü bana bakıyordu kısa kısa ama tutkulu bir şekilde öpüştük
ve sonra o uyudu ben de boşta olan elimi önce göğsüne sonra da göbeğine kaydırarak (bu arada gülümsüyordu) uyuma moduna geçtim ama uyuyamadım onu izlemeyi
bırakamıyordum gerçekten izledikçe izliyordum ve daha fazlasını istiyordum ama ben de uyudum sonunda..
uyandığımda oonun masmavi gözleri bana bakıyordu (bi an için evlendiğimizi düşündüm, her gün onların bana bakacağını ve her güne böyle mutlu bir başlangıç
yapacağımı hayal ettim) pozisyonumuz hiç bozulmamıştı nasıl yattıysak öyle kalktık resmen, sonra kafamı kaldırdım amcamla Leonie nin babası yoktu biryerde
durmuşuzdur deyip dışarıya baktım ve babamı gördüm..

Part-33

Hemen Jonathan çöp bidonunu çıkardı
Jon. kusacak mısın
o. yok gerek yok çok az aldım zaten ama 1 bütün patlıcan zehirlerdi bizi
Jon. sen bilirsin, yarın damadım yüzünden uçağı kaçırmayı istemem (damat haaa kralsın be beni bu veletlerin yanında yüceltmişti biraz)
hemen veletlere küçümseyen bir bakış attım onlar da o ara bakışlarıyla babalarını delik deşik ediyolardı
o. (gülümseyerek) teşekkürler efendim, birşey olmaz bana
Leonie dersine iyi çalışmıştı son olarak tatlı getirmişti.. ŞEKERPARE en sevdiğim olmasa da bundan sonra favorilerim arasına girecek olan bir tatlıydı bu
büyük bir cam tepside getirdi herkeze 2şer tane koydu ve sandalyesine oturdu. herkez yemeye başladı ben de başladım çok güzel yapmıştı yani öğrencilikte
çok şekerpare yemiştim (çoğunlukla iddianın ödülü olarak baklava, lokum, şekerpare gibi tatlıları seçerdik) ama yediklerimden en iyisi bu diyebilirdim
ya Leonie doğuştan bir aşçıydı ya da ben çooook aşıktım (2. şıkkı seçiyorum:))
yemek sonlandı babası televizyonun karşısına kuruldu ben de Leonie ye sofrayı toparlamada yardım ediyordum aynı anda da birbirimizi süzüp konuşuyorduk
o. yemekler çok güzeldi senin yaptığına emin misin (gülümsemeyle)
Leo. yaa (elindeki peçeteyle bana vurdu) hem de tek başıma yaptım
o. ooo tek başına hem de (öpecek kadar yakınımdaydı ama kardeşi girip çıkıyordu odadan) Lena yok muydu yanında
Leo. aa sen bilmiyor musun, emrah gelmiş bu gün, dışarı çıktılar
(neden aramamıştı bu bin beni, aslında kızmaya hakkım yoktu ben de onu aramamıştım)
o. yok bilmiyordum emrah ın geleceğini, neyse çok güzel yapmıştın gerçekten
Leo. patlıcanın tadına bakamadım ama babam ve kardeşlerim çok beğenmiş gibiydi
o. evet patlıcan da güzeldi
Leo. ama fazla yemedin (omuzlarını yanaklarına kadar çekmişti, resmen soru soran küçük bir çocuk gibiydi)
o. diğerlerine yer kalması için (birşey uyduramadım ki burdan direk romantik bir sözle yürüyüm)
ikimiz de masanın karşı uçlarından uzanıp birbirimizi öptük
o an resmen çıldırmıştım onu arzuluyordum hiç olmadığı kadar onu istiyordu bedenim, ruhum.. o da istiyordu göğsü birden ritimsizleşmiş hızlıca inip
kalkıyordu ben de nefes nefese kalmıştım, bir kez daha öpüşürsek sonunu getireceğimizden korkuyorduk burda olmazdı şimdi olmazdı yeniden öpücekken onu elini
aramıza koydu biraz ittirdi ve..
Leo. ah olmaz aşkım, ailem burda olmaz
o. ahh, ama.. (sinirlenmiş gibi bir hareket yaptı sinirli hareketi beni daha çok ona çekiyordu) tamam
tüm sofrayı topladık bu arada da 3 kere kardeşleri devriyeye gelmişti Leonie onlar her geldiğinde bi bakış atıp kovuyordu
sonunda saat 12 gibi evden çıktım ben çıktığımda Lena hala gelmemişti çıkışta da öpücüğümü almayı unutmamıştım..
eve gittim amcamla konuştum geceyi anlattım, Leonie yle konuşup sabah için erkenden yattım..

Part-32

her günüm biraz korkuyla geçiyordu ama hala babamı aramamıştım (konuşmak istemiyordum ya konuşacak çok şey olduğundan ya da susmak zorunda kalacağımdan)
Cuma ya kadar her günümü Leonie yle son günümmüş gibi yaşadım saat sabah 9-10 da alıp saat akşam 12 lere kadar dışarılarda geziniyorduk her gün
ona birşeyler alıyordum, her gün yeni yerler keşfediyorduk (en iyi dondurmacının mekanı, en iyi makarna yapılan yer, en iyi restaurant vb..) ama o 3-4 günde
minik öpüşmelerimiz dışında hiçbir hareket yapmadık birbirimize (onu alıştırmaya çalışıyordum) 2-3 yemek yapmayı öğrenmişti (kendisi hayatında sadece
makarna, yumurta ve pasta&tatlılar haricinde yemek yapmayı bilmiyordu) ki kendisi önceden hiç sıcak ana yemekler yapmamıştı ya da sulu yemekler
Perşembe gecesi beni evine çağırdı..
amcamı da çağırmıştı ama amcamın işleri vardı (hala ne iş yaptığını sormamıştım lan) yoldan geçerken bir çiçekçiye uğrayıp gül aldım ve eve doğru yol aldım
evde babası ve kardeşleri vardı abisini görmedim (görmek istemiyordum da zaten Noah bana hep soğuk davranırdı) Leonie ye çiçekleri verdim ve öpücüğümü aldım
öpüşürken gözüm açıktı (garip bir duygu denemenizi çok önermiyorum ama karşıdaki insanınki de açıksa güzel olabilir) arkasına bakıyordum babası felan yoktu
rahatça öpüştük ve 2. kata çıktık, Leonie çok güzel bir sofra hazırlamıştı babası baş köşede kardeşleri 2 yanındaydı yanağımdan öpüp mutfağa gitti giderken
gülümsüyordu ve bilerek biraz kıvırtmıştı babasına baktım öpmesine birşey demedi karşısını gösterdi ve diğer başköşeye de ben oturmuştum
Jon. kızım ilk defa mutfağa girdi (kahkaha attı) umarım zehirlenmeyiz
gülümsedim ben onun elinden ne olsa yerdim bee (ama diyemedim hala babasından çekiniyordum)
biraz amcam nerde diye konuşarak 2-3dk geçirdik ve sonunda Leonie geldi biraz terlemişti heyecanlıydı elleri titriyordu biraz heyecanlanmasına sevinmiştim
açıkcası ciddiye almıştı söylediklerimi.
ilk olarak çorba servis etti; domates çorbası ve yanında kıtır ekmek vardı açıkcası böyle bir performans beklemiyordum çok güzel yapmıştı çorbayı ama
sanki tuz yerine şeker kullanmıştı tatlı olmuştu (aynı onun gibi) ama afiyetle yedim..
babası da böyle birşey beklemiyormuş gibiydi çorbayı öve öve bitiremedi ben de en az onun kadar söylemeyi isterdim ama biraz utanç biraz korkuyla 2-3
cümleyle çok güzel yaptığını ve devdıbını beklediğimi söylemiştim bu ona yetmişti içeri tekrar gülümseyerek gitti bu arada kardeşleri beni süzüyordu
eminim g.tüne bakıp bakmadığımı izliyorlardı normalde bakacaktım çünkü benim için kıvırıyordu (büyük bir çaba harcıyordu gerçekten) ama ben de çocukları
izlemeye karar verdim siz hayırdır tarzında onlara bakıyordum onlar da kafalarını öne aldılar ve aşağı bakmaya başladılar
Leonie tabaklarımızı almaya geldi yanında da büyükçe bir tencere vardı pilav koydu ve içeri gitti, yine benim için kıvırtmayı unutmamıştı, sonra büyükçe
bir borcamda 4-5 karnıyarık vardı onları da koydu ve masaya oturdu, üstündeki tek parça kırmızı etekli giysisi biraz havalandı ve bacakları açıldı göz
ucuyla bakmıştım farketmişti hatta belki bilerek havalandırmıştı yüzüme bakıp gülümsedi, masadaki herkez bana bakıyordu ama Leonie aşkla, babası merakla
kardeşleri de nefret diye tanımlayabileceğim tarzda bakıyordu. ben de diğerlerini görmüyomuş gibi yapıp Leonie nin ellerine baktım (titriyordu hala)
patlıcanı bir çatal darbesiyle yardım ve biraz pilavla ağzıma zütürdüm.. başta salçanın yoğun tadını aldım pilavla birlikte salçalı sos en sevdiğim
birleşimlerdendi ama sonra patlıcanın tadı ağzıma geldi, çiğdi patlıcan patlıcanın çiğ tüketilmesi insanı zehirleyebilirdi ama kızı da üzmemeliydim
bardağımdaki tüm suyu tek dikişte bitirdim hemen bir bardak su istedim (ailesi garipsemişti yaptığım bu hareketi ama aslında onları kurtarıyordum) Leonie
de hemen kalkıp mutfağa gitti hemen uyarmalıydım 'durun yemeyin patlıcan çiğ' hepsi suratıma bakıyordu 'patlıcan çiğ yemeyin içini yiyin dışını bırakın
çiğ patlıcan yenmez zehirlenirsiniz' babası tamamdır işareti yapıp arkadan bir çöp tenekesi çıkardı ve hepsi sırayla patlıcanlarının yarısını kesip içine
attı onlar hazırlıklıydı ben de tam kesip atacakken Leonie geldi benim patlıcanım duruyodu onlarınki yarım yamalak da olsa yenmişti kızın tabağında da vardı
ona da yedirtmemeliydim saçma bir fikirdi ama aklıma anca o geldi
o. kardeşin patlıcanına hep tuz attı sakın yeme
Jon. (çok iyi rol yapıyordu) yaaa tüm eğlenceyi bozdun
Leo. (gülüyordu) (kardeşine bi çimdik attı) beni kandıramazsınn
1- tamam denedik olmadı
patlıcan yedirmedim sonunda ona ben de yediğimle kaldım 1-2 çatal almıştım ama neyse artık, pilav çok güzel olmuştu fakat yağsız süper tane tane ağza gelen
bir pilavdı Leonie yeniden tabakları toplayıp içeri gitti..

Part-31

amcamı ve Elena yı televizyon izlerken buldum ayrı koltuklardaydılar ama onların sıcaklığı odaya geçmişti resmen, içerisi alev alevdi amcam beni görünce
Elena ya işaret yaptı ve Elena da yukarı çıktı.
o. ya amca kızın babasıyla sen mi konuştun
a. (gülümseyip doğruldu) yapmışsın bi hata ben de en hızlı yoldan düzeltiyorum işte
o. ya iyi güzel de onlar babamlarla konuşcakmış
a. tamam ya o da bende, ben de sizinle gelicem hem de abimle görüşmüş olurum (ulan 7-8 senedir küs gibilerdi benim sayemde barışmışlar mıydı kendimi
süperkahraman gibi hissetmiştim:))
o. ee amca napcaz babam beni kürekle kovalar bu kızla yaptıklarımı öğrenirse
a. la söylememize gerek yok oğlum, sadece seviyoruz biribirimizi felan de aileleri tanıştırmak için kararlaştırdık seviyorum bu kızı de
o. demesi kolay amca aramam lazım babamı daha
a. ben aradım bile
ulan şok oldum iyi de olmuştu ne dicemi bilmiyordum
o. ee ne dedin
a. gelin getiriyorum dedim (gülümsedi) tam yetki de aldım bu haftanın sonunda gidecez
ulan 3 gün vardı Cuma ya Almanya da toplam 7-8 gün anca kalmış olacaktım
biraz ne yapacağımızı konuştuktan sonra amcam ben yoruldum dedi ve yukarı çıktı ben de telefonu alıp kanepeye uzandım whatsapp a baktım ama mesajlaşmak
istemiyordum direk Leonie yi aradım..
heyecanlı bir sesle hemen açtı sanki bu telefonu bekliyordu, arkadan Lena nın da sesi geliyordu (emrah aklıma gelmişti bu gece konuşurdum belki)
Leo. selam aşkım
o. haberleri aldın mı
Leo. evet (jaaaaa diyordu ve son gelen aaa lar çığlık gibi çıkmıştı)
o. bizim köye gelicekmişsiniz
Leo. evet (yine çığlık gibi olmuştu) babam babanla konuşmuş (ulan hani amcamla konuşmuştu babam nerden çıktı lan?) aileni öğrenicekmiş 2-3 hafta sizle
kalıcakmışız (heyecanlı heyecanlı konuşuyodu)
o. yaa evet (biraz sıkkındım ama telaffuzuma sıkıntımı yansıtmıyordum) ama sana anlatmam gereken şeyler olucak (kızı kaçınılmaz kaynana etkisinden
korumalıydım:))
Leo. evet aşkım dinliyorum (meraklanmıştı)
o. bak canım öncelikle benim ailemden herhangi biri varken bana yanaşmayacaksın özellikle annem ve babamın yanındayken (ablam köyde mi bilmiyordum)
eğer annem seni hamama zütürmek isterse de asla gitmeyeceksin birşeyler uydur ama kesinlikle gitme (kadınlar hamamı hakkında çok şey duymuştum:))
mutfakta da seni deneyecekler en azından 2 çeşit çorba ve 3-5 türk yemeği öğren tatlı öğrenirsen de daha iyi olur ama kessinlikle menemen yapmayı öğren
menemen babamın en sevdiği yemektir sana birkaç kez yaptırmaya çalışacaktır
Leo. dur dur (gülerek söylemişti) tatlım ailenle buluşaya geliyorum sınava girmeyeceğim (hepsini gülerek söylemişti ama tehlikenin farkında değildi:))
o. ya anlamıyorsun bak Türkiye de kızın saygı görmesi ve uygun gelin adını alabilmesi için önce eşinin anne ve babasına kendini kanıtlaması gerekir
Leo. tamam tamam (hala gülüyordu büyük ihtimalle söylediklerim bi kulağından girip diğerinden çıkmıştı) biliyorum çorba yapmayı, yemekleri de öğrenirim
hatta belki sen öğretirsin (erotizm tadı alıyordum:))
o. ben bilsem.. neyse dediklerimi unutma hamam ve büyüklerin yanında yakınlaşmalar yok bu Cuma yola çıkacağız üstüne ince rahat şeyler de al ama gece için
birkaç kazak da bulunsun yanında
Leonie hala söylediklerimde çok ciddi olduğumu anlamamıştı ama öğrenirdi yakında *
o gece 2-3 e kadar mesajlaştık ve gusül alıp yattım..

Part-30

az korkmadım değil 2de bir yolun kenarlarına birkaç tabela için bakıyordum (aklımda ne varsa sanki öldürecekler:)) adam farketmiş olacak ki 'şehrin
çıkışındaki bara gidiyoruz' dedi
bar eski kamyoncu konakları gibiydi ama içeri kulüp kartıyla alıyorlardı, ben konuk olarak girdim içeri Leonie nin abisinde ve babasında kart vardı.
kardeşlerinin adını hala bilmiyodum ama Leonie abisinin adının Noah olduğunu söylemişti abisi benden 2 yaş büyüktü babası Jonathan her zaman pokerface
suratı ile dolaşan biriydi yakın ama uzak davranıyordu (nasıl yapıyorsa mk) her zaman bi mesafesi oluyodu 3 büyük boy bira söyledi sanki küçük olanları
giblemiyordu (o zaman hala adlarını bilmiyordum) zaten yaşları da 18 den azdı kesin buraya girmeleri bile belki yasaktı ama ben de boşverdim

masaya 3 koca bardakta ağzına kadar köpüklü bira vardı sohbet için birbirimizi kesiyorduk sonunda Jonathan yani babası başladı konuşmaya
Jon. içemeyecekmisin biranı
o. hayır ben pek sevmem (diyemiyom içince direk sarhoş olurum belki de kusarım diye)
gülümsedi ve manalı bi bakış attı (aklıma babasının bizi takip ettiği gece geldi, o gece içmiştim, hatta kızının ağzından)
Jon. adın neydi
o. Oder
Jon. öğrencisin de mi, istanbul da okuyosun
o. evet efendim (biraz saygı ve yavşaklıkla çözemeyeceğim bir problem yoktur)
Jon. geçen seferde yanında bi çocuk daha vardı neydi adı emran (emran ne la) mı..
o. emrah tı
Jon. ne oldu o çocuğa neden gelmedi senle
o. aslında ben erken geldim burda amcamın yanında kalıyorum o belki orda okulun tatil olduğu zamanda gelir malum onun dersleri biraz zor
Jon. ne okuyosun sen bakalım
o. (la biraz sallamalıydım ama mantıklı da olmalıydı sonrasında da çevirebilmeliydim) ee efendim ben x de tercümanlık okuyorum ve aynı zamanda da uluslarası
ilişkiler okuyorum inşallah sonraki sene halklailişkilere de başlayacağım (ulan daha olmasına 2-3 sene olan şeyi sanki aha bitti bitecek gibi anlatmıştım)
Jon. iyi iyi böyle iyi konuşmayı da okul sayesinde öğrendin de mi
o. evet efendim
Jon. okulun bitince ne yapmayı düşünüyorsun
o. (aslında o konuları hala düşünmemiştim ama ölümüne abartmam gerekiyordu) birçok dil bildiğim için (4 dil biliyodum o zaman daha ama abartmalıydım)
herhangi bir şirkette güzel bir pozisyonu yakalamam zor olmaz diye düşünüyorum, ama eğer olmazsa burada amcamla ve babamlarla çalışırım (amcamın işini
bilmiyordum)
Jon. oh oh iyi.. bak.. açık kaonuşacağım Leonie benim hayatımdaki tek kız tabi Lena nın da ayrı bir yeri var, annesiyle ayrıldık, evlerimiz ayrıydı buraya
beni görmek için geliyordu ama artık başka bir erkek için de geliyor, ne dediğimi anlıyorsun de mi
o. evet efendim (adam kafasını öne uzatmış sanki hemen şimdi dalacakmış gibi duruyordu tırsmıştım ellerimi kucağıma koydum ve en azından kendimi korumaya
aldım)
Jon. şimdii sana soruyorum sen ne için buraya geliyorsun, yani Almanya ya
o. (3.5 3.5 ata ata) kızınız için geliyorum ve onu seviyorum
Jon. (gülümsedi) eminim öyledir, bu arada amcanla konuştum genç (neden söyledi bilmiyorum) babanla da görüşmek isterim bir gün
o. ııığ efendim onlar Türkiye deler buraya gelebileceklerine pek umut vermiyorum
Jon. (elini omzuma attı, sarhoş gülümsemesiyle) biz gideriz o zaman
lan Jonathan ne işler açtın başımıza belki avrupada siz geniştiniz ama bizim orda.. babam beni kürekle kovalayacaktı daha askerlik yapmamışım ne kızı diye
köy meydanında döverdi beni, daha da önemlisi kızı bozdum lan anlatamıcaktım ki ben bozdum diye de (o zaman beni tüm sülale dinlene dinlene döverdi)
e bir gün elbet yapıcaktık ve aile de o çarşafı isteyecekti..(ulan hemen evlendik de gerdeğe girdik yok daha neler)
o. tabiki bekleriz ama önce haber vermeliyim ordakilere aklınızda bi tarih var mı
Jon. amcan köy dedi gidelim köyünüze bu haftanın sonunda
ulan köy olmaz be olmaz
o. tamam efendim
köyümüz eski biryer olduğundan değil (güzel bir köydü gerçekten) köyde hep iş olduğundan gitmek istemiyordum (babam o kadar iş kurmuş parayı kırmış ama
yazları asla köy dışında biryere gitmezdi, tarlada çalışır inek sağardı ve işin saçmalığı köy bizim köy bile değildi dedemler bile köylü değildi anca taa
dedemin dedesinden köyle bir alakamız vardı)
o gece sadece Jonathan la konuştum diğerleri hala biraz mesafeliydi bana, evime de bıraktı adam ben adresi vermeden (tırsmadım değil)
hemen eve girdim amcamla konuşmalıydım..

Part-29

Banyomuz onlarınki gibi değildi burda sadece 1 büyük küvet vardı, evde amcam yoktu onun yüzünden biraz rahattım ama hizmetçi kızlardan 1 i burdaydı (Elena)
o da aşşağıdaydı o yüzden kıyafetleri giymeden sadece yanımızda zütürüp banyoya girdik. birden yine sevgilisine kıyamayan yanım tuttu 3 kez karşımda resmen
gel gib diye bağırdı ama ellemedim, küvette bolca öpüşdük ve vücudumuzu yıkadık. üstümüzü giyindik ve Leonie o konuşmayı yaptı..
Leo. tatlım bu akşam gelir misin
o. nereye geliyim canım
Leo. demiştim ya babamla ve kardeşlerimle konuşmak için
ulan ben şakasına sanmıştım diyemedim
o. tamam nereye gidecez
Leo. beni eve bıraktıktan sonra çıkarsınız
o. tamam ama bişey söylemeliyim
Leo. (fare suratına girmişti yine bi tane öptüm burnundan) ne diceksin
o. lütfen seni eve bıraktığımda beni öpmeye kalkışma tamam mı
Leo. nası durduracaksın ki beni (gülümsedi ve gözleriyle içimi deşti)
o. işte sorun o durduramayacağım..
üstümüzü de giyinip çıktık ben tekrardan odaya gittim üstüme yeni kıyafetler giydim (Leonie nin zevkine göre) beyaz, atlet tipli bir t-shirt ve onun üstüne
yeşil-siyah gömlek, altıma da kumaş pantalon giymiştim kahverengi renkte.
bir taksi çağırıp (bu taksiye artık çok para gidiyordu)kızı evine bıraktım amcama bu gün geç geleceğimi masaj attım, kapının önünde bekleyecekken Leonie nin
babası geldi ve içeri çağırdı ayakkabımı kaldırıma silip içeri girdim
(rahattım biraz çünkü babası gülümseyerek çağırmıştı)
o kanepeye oturdum babası 'bekleyebilir misin biz daha hazırlanmadık' dedi kafamla tabiki işareti yapıp bekledim.. kapı çaldı, açmalı mıydım? yemedi
açmadım sonra anahtar şıkırtısı geldi ve içeri Lena girdi
Len. aaaa sen gelmiş miydin
(yalancı bir heyecan vardı gözü emrah ı arıyodu)
o. evet 3-4 gün önce geldim ama emrah yok (gülücük attım)
Len. (gülümsedi) gelicek mi 5 gündür konuşamadık aradım ama açmıyor, merak ediyorum onu
o. neden telefonu açmadığını bimiyorum (şaşırmıştım mk) ama diğerlerini ararım onu da sorarım
Leo. ooo ne konuşuyosunuz bakalım (karşımdaki koltuğa oturdu) (kanepeyi işaret etti gözüyle ben de kol koymalık yerini okşayıp farkettim işareti yaptım)
Len. hiç, ben de yukarı çıkacaktım hadi sen de gel (elinden tuttu)
Leonie de bana bakıp ayrılmak zorunda kaldı ben yine yalnız kalmıştım, kanepeye odaklanmış o gün olanları hatırlamaya çalışıyordum evde yalnızdık, o kadar
yer varken bu kanepeyi seçmiştik ve şu an ayağımın altındaki halıda devam etmiştik..

babası geldi yanında Leonie nin kardeşleri de vardı hepsi spor tarzda giyinmiş karşımda bekliyodu

babası el etti ve kapıyı açtı evden çıktık topluca ve arabaya girdik ben arkaya oturmayı düşünürken birinin zaten orda oturduğunu görmüştüm,
Leonie nin abisi ortadaydı kardeşleri de 2 yanına oturdu, babası şoför koltuğunda ben de yanındaydım..

Part-28

kıvrak bir hareketle üstüne çıktım ve soluk soluğa birbirimizi soymaya başladık ellerim hala titriyordu Leonie ellerimi tuttu işaret parmağını dudağıma
zütürüp 'şşş' dedi tek tek ama yavaşça soyunmaya başlamıştı soyunurken dans ediyordu aynı rüyamdaki gibi raks ediyordu sadece iç çamaşırları kalmıştı
yeniden altıma aldım sonra yalamaya başladım dilimi vücudunda gezdirirken ikimiz de gülüşüyorduk, boynuna saldırdım öpüyor kokluyor ve yeniden yeniden
aşık oluyordum. elimi göbeğinden dıbına doğru zütürmüştüm.. sulanmıştı yani zamanı gelmişti
hiç zamana kaybetmeden südyenine saldırdım hızlı hareketlerle çözdüm. iki göğüsü gözüme doğru torpil gibi fırladı. o an ona sarılıp kalmayı istiyordum
ama şimdi sarılmanın zamanı değildi göğüslerinden başlayarak göbek deliğine kadar öpüp yalayarak indim,
sonra sanki heryer parladı; hareketlerimiz kegibleşti, öpüşmelerimiz uzun, tutkulu ve şehvetli. dilimi vücüdünda gezdirirken artık o da beni tamamem soymuştu
ağzımız sadece soluk alıp veriyor sessiz kalıyordu.. sonra üstüme çıktı (bunu çok hızlı yapmıştı bir an kaçıyor bile sanmıştım) beni yan devirip sırtımı
yastıkla destekeldi ben oturur pozisyondayken o donunu çıkarmıştı, boxerimin düğmesini açtı ve beni vücüdünun merkezine aldı.. birbirimize bakıyorduk
Leonie kafasını göğsüme dayamış kalçasını hareket ettiriyordu (git geli kendisi ayarlıyordu) ben de saçını öpüp kokluyordum sonra göğsümü yumruklamaya
başladı bu hareket kalçalarımızın devinimini arttırmıştı hayvani bir güdüyle git gel yapıyordum.. beni azdırdıkça azdıran ne girdiğim yer ne de dokunduğum
tenin sıcaklığıydı Leonie nin gırtlaktan çıkardığı acıyla karışık tutkunun ve şehvetin bir olduğu inlemeleriydi.
artık resmen tek vücut olmuştuk benim ellerim onun belindeydi o da aramızda boşluk kalmayacak şekilde bana sarılmıştı tırnaklarıyla derimi kazıyordu resmen
[bu beni daha çok azdırıyordu (sadomazojist değilim)]dudaklarıyla kulağıma yaklaşmış usul usul inliyordu birden inlemeleri kesildi biraz titredi ve sonunda,
o gelmişti kollarını iki yana açtı ve yatağa sırtüstü düştü etrafı bi koku sardı (birkaç kez kötü koktuğunu okumuştum ama ben öyle bi koku alamadım)
ben de artık geliyordum yavaş yavaş eğildim ve 'hala hap kullanıyor musun' dedim cevabı bana sarılmak oldu kızı ezmemek için ellerimi iki yana açtım
bacaklarımı onunkilerin altına geçirdim,bu arada o da sırtımı çizmekle meşguldü,ve sert bel hareketleriyle git gel ritmini yakaladım arada da birden
çakıp inletiyodum bazen ,sonunda boşaldım..
içinden çıktım, saçını geriye atıp alnından öptüm (Türkçe olarak) 'Helalimsin' dedim anlamadı bi fare suratı takındı sonra burnunu öptüm ve yanına yattım
göğsü hala inip kalkıyordu
yattığım yatak sırılsıklam olmuştu temizlenmesi gerekecekti içerisi havasız kalmıştı kalktım pencereyi açtım soğuk hava iliklerimize kadar işledi (belki de
içerisi çok sıcaktı biraz soğuk hava çok soğuk hissettirmişti).lan bu kızı çok seviyodum herşeyiyle yatakta tamamen çıplakkenki hali bile bi heykel gibiydi
masmavi damarları vardı ve bembeyaz teniyle tam izlenecek bir manzara oluşturuyordu, yanına gittim ve yanağından ve ellerinden öptüm ama elleri kanlıydı
hemen aynanın karşısına geçtim arkamı döndüm sırtımda resmen 4 şeritli yollar vardı, çizilmişti, kız kedi gibiydi ya (bi özelliğine daha hayran oldum)
sırtıma bakmıştım ama önümde de çizikler vardı yatağa oturdum ve aynaya döndüm o da doğruldu
Leo. (parmaklarının ucuyla sırtımdaki çiziklere dokunuyordu) özür dilerim, (çocuksu bir havayla) ama senin suçundu
o. yaaa ne yapmışım bakalım
Leo. (düşünüyormuş gibi yaptı) mmmmm, çok şehvetliydi
o. ve tutkulu..
belime dolanmıştı kafasını omzumun üstünden çıkarıp aynaya bakıyordu
Leo. hadi banyoya gidelim
o. ben de tam aynısını söyleyecektim
gülümsedi.. dayanamadım yatağa ittirdim üstüne çullandım ve ön sevişme tadında güzel bir 10dk geçirdik

Part-37

eve gittik ben, Leonie ablam ve eniştem terasa çıktık diğerleri de aşağıdaydılar. hiç sevmediğim sohbetleri yaptılar kafamı boşaltıp dinelememeye çalıştım..

sonunda gece oldu.. tabi ki aynı odalarda değildik. eniştem 1. katta, bizimkiler 2. katta ve Leonie yle ailesi 3. kattaydı (olmaz böyle oda seçimi) Leonie
tam ebnim üstümdeki odadaydı ve üst kata geçmek için de kesinlikle ablamın kaldığı odadan geçmeliydim (ablam resmen 1 gözü açık uyur) onun yüzünden
yemiyordu da gitmek ama gitmek zorundaydım, annem kıllanmıştı gerçekten ve kesinlikle yarın hamama gideceklerdi orda Leonie nin bakire olmadığını öğrenecek
ve eve gelip kafamı dümdüz edecekti ulan uyku tutmadı ablamın da tutmadı (tv yi açmıştı) Leonie nin de (telefondan mesajlaşıyorduk).
benim ya ablama anlatıp kendi tarafıma çekmem lazımdı (belki o hamamdan vazgeçirebilirdi annemi) ya da açık açık annemle konuşmam lazımdı ki uğraşmasın,
ama 2si de yemedi ne edip de kızla ilişkimin hazin sonunu erteleyebilirdim aklıma hiçbirşey gelmiyordu gerçekten gece gece sıkıntıdan patlıcaktım
ve sizi düşündüm binler * inci sözlüğü açtım 2-3 serkana sövdüm biraz rahatladım derken tekrar aklıma geldi annem kızın bakire olmadığını öğrenince babama
diyecekti işte o zaman da sıçacaktık yok aile namusu, kızı kirlettin.. aynı zamanda onun babası da o kadar geniş değildi herhalde o da kızacaktı, ulan
bir öpücük şimdi ne oldu be çığ gibi büyüyordu belki daha sonra tüm hayatıma mal olabilirdi..
tek günde stresten saçlarım ağırdı (Leonie yle konuşuyorum bu arada da) sıkkınlıktan ne yaptığımı bilmez bir halde bizim ipnelere bakmak için whatsapp a
girdim. konuşmaları vardı emrah bana baya sövmüştü ama sonra durulmuş ve özrü o dilemişti hemen ben de onun gönlünü alacak birkaç kelime söyleyip son
haberleri verdim (işte kız bizim evde elleyemiyom, babasını tanıyorum, amcam herşeyi öğrendi..) sonra ev grubuna girdim (artık ege binine dayanamıyordum
yazdığı mesajlara hiç bakmadım bile) en son Lena nın fotosunu attığımdan gelen tüm mesajları okumaya başladım

ege. oyşshhhh
memo. boşaldım galiba
mete. * atışlar serbest
tuncay. sağ eller havaya
ege. ahahahaha
(dıbına koduklarım espirilerinde bir zeka pırıltısı bile yoktu)
mistik. (bizim evde değildi ama yakın kankamız olduğundan almıştık gruba) tamam beyler sakin 3. elinizi çıkaracaksınız
ege. ahahahahaa (gülme orrr... sesli mesaj atmıştı bir de pekekent)
mete. beyler telefonla evlenicem galiba babamlar telefonu giberken yakaldılar
memo. ahahahaha
ege. senin telefon patlaktı zaten pnp
tuncay. seninki de ege
memo. ahahahahahaha seninki de tuncay
(hay amk hiç bitmezdi konuşmaları)
ege. tamam tadında bırakın, ama güzelmiş kız beğendim
emrah. annenizi seviyorsanız fotoyu silin ve konuşmayı bitirin..
memo. ben bu kızı da çok seviyorum ne olacak o zaman
emrah. ananınki olacak anladın mı bin silin şunu
tuncay. tamam lan mal adam gibi konuş
emrah. alayınızı giberim lan sıçayım sizin arkadaşlığınıza gibiyim sizin şerefinizi
ege. beyler bu aralar hassastır, hassas günlerinde hassaslık lütfen
(bu durumda bile laf çakmaya çalışıyor or..ç.)
sonra kimse mesaj yazmamıştı ve emrah ertesi gün ege nin annesinin fotosunu atmıştı.. böyle gitmişti emrah bana sadece özelden sataşmıştı benim yaptığım
adamlık değildi açıkcası çocuktan özür dilemeliydim, mesaj attım, kısaca konuştuk ben aradım işte birbirimize özür diliyoruz o gün ben ağlarken, meydanın
ortasında beni tutmuşlarken o da izliyormuş o yüzden kendime de kızıyorum dedi felan tatlıya bağladık aramızı..
gece uyuyyamadım saat 1-2 olmuştu ben hala elimde telefon dolaşıyordum hem de Leonie yle mesajlaşıyordum..

Part-39

Leonie merdivenlerden indi üstünde tavşanlı pijaması vardı çok güzel duruyordu televizyonun yetersiz ışığında bile gözlerinin maviliği beni içine çekiyordu
tahmin ettiğim gibi ablam indi aşağı ve ben de parmakalarımın ucunda merdivenlere yardırdım hızlı adımalarla çıktım merdiveni..
bardak sesi gelmemişti ama 1dk sonra ablamla birlikte yukarı çıkıyorlardı Leonie çıkarken benim odama doğru bakmıştı ablam da 'halil hiç sesini çıkarmadı
bu gün' dedi Leonie de gülümseyip iyi geceler dileyip bana doğru gelmeye başladı..
3. katın merdiven başında oturma odası gibi biryer vardı orda kanepenin arkasına saklandım (ablamla çıkma riskini göze alamazdım) kafamı yavaşça yukardan
çıkardım tek başınaydı pst felan dedim durdurdum.. gülümsüyordu..
hemen kollarıma yapıştı ve öpüştük
Leo. iyi geceler tatlım
o. (içimi çektim) gece boyunca uyuyamadım hep seni düşündüm
Leo. yaa (kafasını geri çekip dudaklarını inci dişleri gözükecek şekilde açıp gülümsedi) ben de uyuyamadım
hemen dudaklarına yapıştım belinden tutup kendimi kanepeye oturttum sonra ellerim yavaşça belinden zütüe ve ordan tekrar beline gidip gelmeye başladı
avuçluyor ve okşuyordum bu arada o elleriyle başımı okşuyordu (gerçekten başım yanlış anlamayın) kendine daha çok çekiyordu beni, ama birşeyler olmalıydı
elimi dıbına doğru attım elini koydu
Leo. olmaz (hoaydeeeeee)
o. neden ne oldu
Leo. nerde olduğumuza baksana bi (kafasını çevirip odayı işaret etti) ablan aşşağıda
o. boşver ablamı (aslında duysundu zaten biraz bunu istiyordum planıma göre ablam görüp diğerlerini uyandıracaktı) hadi sadece sen ve ben, hapların yanında
mı canım
Leo. hayır.. dur (ellerini açmıştı ve omzuma koymuştu şu an kucağımda olmasına rağmen bunu söylemişti:)) bak tatlım tamam ben de çok yüklüyüm ama olmaz
(elini dudağıma koydu ve öpüşmemizi kesti)
o. ama (hayal kırıklığına uğramıştım, kız şimdi giderse bir de aşağı inmek zorunda kalacaktım) dur tamam.. neyin var (hala kucağımdaydı)
Leo. ben.. (durdu utanıyormuş gibiydi) (elini karnına zütürdü bana baktı) [hamileyim deme lütfen ulan üstüme bırakacakken kızı ne oldu be eğer hamileyse
bu durumun içinden nası çıkacaktım ben] bak adet dönemimdeyim [aman Allah ım direkten döndü resmen] lütfen, olmaz (yanağıma bir öpücük koydu ve üstümden
kalktı)
benim plan yalan olmuştu kıza elimi süremezdim bu hafta, oooooof şimdi 2. bir plan düşünmeliydim ne olabilirdi...
uzuun uzuun düşündükten sonra aklıma birşey gelmedi kanepeye uzandım ne yapıcağımı bilmiyordum..
aklımda yine birşeyler sürtüşmeye birbirini yumruklamaya başlamıştı Leonie odasına girmişti bile (onu çağıramazdım) kanepede büzüşmüş duruyordum belki yarın
sonumuz olabilirdi annem ne yapacaksa artık kızı öğrenecekti ama ona göre sevgili oğlusu asla böyle birşey yapmazdı ben de asla ben yaptım demezdim zaten
yanii kız yolluydu gibtiri vermek gerekiyordu onun canı oğlu 0 model hakediyordu * ulan belki annem değil de ablamın bilmesi birşeyleri değiştirirdi
evet lan ablam o benim 2. annemdi, küçüklüğümden beri beni ablam korumuştu ben hiçbir zaman abi sıkıntısı çekmemiştim ablamla hiç boğuşmamıştım tamam bazen
küçük sürtüşmelerimiz olurdu ama o konular da hep onu en çok sevenin benim olmam olmamdı. evet herkez gibi ben de ablamı paylaşamıyordum o da biliyordu
sanki 10 yıllık eşlermişiz gibi biryere gitmeden önce bana sorar böyle çıkabilir miyim diye, nasıl olmuş diye, bazen ben de onunla ağladım kızları onunla
çekiştirdim, onun sevip karşılık bulmadığı kişiler için döktüğü yaşlara ben de ortak olmuştum.. ulan ablam benim gözümde eskiden en iyi en güzel en alımlı
kadın olarak gelirdi (annemden de ötede) bu erkekler nesini beğenmiyordu ablamın (iyi ki beğenmemişlerdi, o zamanlar ergen olmadığım için hiçbirşey
bilmiyordum) işte ben ablamın küçük muhaffızıydım ama o muhaffız da büyüyordu bir zaman sonra (ergenlik başladığında) ablamdan uzaklaştım bana anlattığı
birçok erkek vardı onları dövdüm, dövdürdüm bana kıyafet sormaya geldiğinde önceden ona yakışır mı diye bakarken artık g.tü gözüküyor mu diye bakmaya
başladım tüm mini eteklerini (diz üstü eteklerin hepsini) yırtık pırtık ettim. tüm dar tişörtler, pantalonlar, taytları (benim diğer kızlarda görüp
azdığım her kıyafeti) bilerek yırttım üstünü lekeledim sonuç olarak 1 hafta önce ablamın dolabı tamamen doluyken sonunda artık sadece 3 gözü doluydu
yani anlayacağınız ablam benim hala gönlümdeki tek kadındı ama onun için aynı mıydım bilmiyordum öğrenmenin tek yolu vardı..

Part-49

zaman kaybetmeden birbirimizi soymaya başladık bu arada da öpüşüyorduk, biririmizi okşuyorduk..
hareketlerimiz hızlı ve istekliydi, iç çamaşırlarımız kalana kadar birbirimizi soyduk sonra biraz kendime geldim ve kıyafetleri alıp Leonie nin odasına
çıktık (ortada olmazdı be) birden yine birbirimize saldırdık Leonie beni yatağa ittirdi ve üstüme çıktı sürtünmeye başladı yılan gibi kıvrılıyordu sonra
doğruldu ve elini arkaya atıp südyenini çözdü boynundan tutup kendime çektim ve altıma aldım yalamaya başladım dilimi göğüslerine her sürmemde inliyordu
eminim hoşuna gidiyordu çünkü çekince hemen kafamı tekrar orasına bastırıyordu sonunda üstündeyken biraz ileri doğru gittim artık dilimin görevinini
ellerim almıştı okşuyor bazen sıkıyor ve Leonie yi tatmin etmeye çalışıyordum o da ellerini saçımda dolaştırıyordu dudaklarımı dudaklarına bastırıyordu
dillerimiz bir olmuştu, ağzımız bir olmuştu resmen bedenimizi unutmuş sadece dillerimizin birleşmesine çabalıyorduk..
ön sevişmenin yavaş yavaş bittiğini hissedebiliyordum çünkü artık onunki ıslanmıştı boxerimi yavaşça çıkarmaya başladım o da farketti ve kendininkini
çıkarmaya başladı sonra arkasını döndü ama hala üstündeydim sonra ben biraz doğruldum o da doğruldu biraz öpüştük bu arada da o benimkini avuçluyordu
sonra yine arkasını dönüp domaldı ben de girdim ilk girmemde tüm vücudum sarsıldı o ise acı bir çığlık atmıştı sonra alıştım ve her seferinde daha sert
daha tutkuyla girmeye başladım sonra kız hareketlenmeye başladı içinden çıkardı beni ve bana doğru döndü bacaklarını açıp duvara yaslandı ellerimden tuttu
ve beni içine çekti...
sadece birbirimize sarılmış halde git gel yapıyorduk bu sefer her zamanki gibi sırtımı çizmiyordu sadece inliyordu arada da sıkı sıkı omuzlarımdan
tutuyordu sonra kulağıma eğildi ve inlemeleri bir hal aldı daha hızlı daha farklıydı (anlatamıyorum hala o sesleri düşününce azmaya başlarım) sonra
inlemeleri kesildi git gel durdu ve sırtımda büyük bir acı hissettim (yine çizmişti işte:)) kafamı kaldırdım ve aşağı baktım çarşafın değişmesi gerekecekti
ama neyse sonra yapardık, hala içindeydim ve gitgele başladım kontrolü ben almıştım her girmemde ve çıkmamda kulağıma usul usul inliyordu sonunda ben de
boşaldım ama git geli durdurmadım artık kopmuştuk dünyadan bizim tek gerçekliğimiz bu oda ve yaşadığımız şey olmuştu sadece birbirimizi görüp sadece
birbirimizi hissediyorduk..
boşalmama rağmen git gele devam ettim garip bir histi acı ile zevk arasında gidip geliyordum o ise çıldırmıştı boynumdan tutunmuş daha da derine
girmem için kendine bir eğim vermişti ben de hiç durmadan devam ediyordum.. sonunda 2. boşalmamızı aynı anda yaptık birlikte öylece 2-3 dk kaldık sonra da
o banyoya gitti ben de o arada çarşafı değiştirdim banyoya girdim ve gusul alıp çıktım banyo yapmamış havası vermek için en az 5-8 dk mı saç kurutma
makinasıyle harcadım sonra da birlikte arabaya bindik hamamın oraya gittik..
sanki birbirimizden hala istediğimizi alamamıştık daha fazlası olmalıydı ben ona o da bana doyamıyordu her zamanki aşk dolu hayatımız şimdi çiftleşme
dönemindeki hayvanlarınkine benzemişti arabada da birbirimize dokunmadan yapamadık öpüşüyor koklaşıyorduk durdurdum onu ve kameraların olmadığı ve etrafın
bomboş olduğu park alanına gittik.. elini atmıştı benimkine ben de yavaş yavaş onu okşamaya başlamıştım birbirimizi ısırıyorduk sonra birden durduk
Leo. aaah tatlım ben gelirsem hiç hoş olmaz
o. tamam tamam (elimi çektim hemen onunkinden)
Leo. açıcak mısın
o. neyi (elleriyle uyarılmış s.kime dokundu) haa yok ya
Leo. (gülümsedi) hadi yine istiyorum öncekinin tadı damağımda kaldı (fermuarı açmıştı bile)
o. hayır ya dur (kafasını eğerken kaldırdım) ya bak sence de çok yapmadık mı.. yani şeyi diyorum birbirimize artık her anımızda zıplıyoruz hı anla beni
Leo. bak canım (eli hala oradaydı) anlıyorum seni aşkını kanıtlamak istiyorsun ama biliyorum zaten bana aşık olduğunu, sen benimsin ben de senin hadi
o. böyle çok garip geliyor ama lütfen beni kendi içimde kendimle savaşa sokma
Leo. şşşş (saçımdan tuttu okşuyordu) ben seni ilk gördüğümde anlamıştım sen benim prensimsin, hadi ben de sana aşığım ve belki de sana hizmet etmek
istiyorum
o. (şaşırıyordum be, ben bu kıza hormonlarım etkisizken yani beynimle düşünürken bir an bile ciks düşünemiyordum) bak bu bana çok anlıyor musun kendimle
çelişiyorum ben seni seviyorum tamam hızlı gidiyoruz ama belki böyle olması gerekiyor ama bilemn gerekiyor senle hayatımı paylaşmak istiyorum belki çocuk
da yapmak istiyorum lütfen anla beni
Leo. tamam peki bunu evlenme teklifi olarak mı alıyım (gülümsedi)
o. (dudağından öptüm) hayır o daha güzel olacak inan
birlikte romantik zamanlar geçirdik (arabada ne kadar olduysa artık) sonra annemler çıktı ve eve gittik..

Part-48

Öncelikle hamam yeni olmasına rağmen eski usullere göre yapılmıştı gören bu tarihi eser diyebilirdi ama hamam nerden baksan anca 7-9 senelikti üstünde
havanın çıktığı bir penceresi vardı yukarıda ne kadar saçma olsa da ordan birşeyler yapmak aklıma gelmişti
önce ordan sıçmak aklıma geldi ama kamera felan vardı sıçmak uzun olabilirdi ve yine günü berbat edecektim
sonra ne yaparım ne ederim derken gerçekten birşey bulamadım kızın gitmesini asla engelleyemezdim ama ne yapabilirdim gerçekten ne benim ne ablamın
yapabileceği birşey vardı. annemin insafına kalmıştım aslında annem zaten birkaç gündür Leonie ye çok yakındı ve öyle şeyler düşünmüyordu artık sanırsam.
ama Leonie nin bilgilendirilmesi lazımdı, yine gece mesajlaştık ve sabah kimseye görünmeden yanıma gelmesini söyledim..
geldiğinde açıkca anlattım herşeyi [ işte üstündeki şeyi ne çok sıkı yap ki hatların gözüksün ne de çok gevşek yap üsütnden düşsün, altını iyi sakla
kimseye gösterme (bunu söylediğimde yüz ifadesi değişti) bunlarla fazla takılma kenarda otur dans eden felan olursa sakın kalkma... )
anlattım baya bazı şeyleri geçtim işte çünkü sonuçta orda sadece annemlerle eniştenin ailesi olacaktı (babam hamamı kapatmıştı:)) tam geri içeri girecekken
(bahçede konuşmuştuk) durdurdum kolundan
o. aşkım.. acaba yaraların var mı
Leo. ney.
o. ya hani biz yaparken olmuştur çizmişimdir bilmeden
Leo. (gülümsedi yine aklı oraya gitmişti) onu diyorsuun (elini arkasına attı) varsa ne olur ki
o. bak varsa durum ciddi hadi söyle
Leo. var aslında biraz
o. nerende
Leo. (biraz daha yaklaştı) kalbimde (fısıldamıştı)
o. (az azmadım değil beni tahrik etmesini iyi biliyordu) bak ciddiyim hadi (burnuna öpücük kondurdum)
Leo. var gerçekten.. belimde ve g.tümde ama biliyorsun senin suçun (yine tüüüm dertlerimi almıştı gülücüğüyle)
o. tamam tüm suçları üstleniyorum ama dikkatli olmalısın bak (kollarından tuttum) acaba iç çamaşırını çıkarmasan mı
Leo. tamam bir çaresine bakarım (parmak uçlarının üzerinde kalktı ve öpüştük) kimden saklanıyoruz ki
o. malesef.. annemden o yüzden dikkatli ol tamam mı sakın üstündekini (peştemal deniyor herhalde) düşürme eğer kese yapalım derlerse asla yaptırma hadi
sana güveniyorum (ellerimi başından tuttum ve dudağına uzunca bir öpücük koydum)

kahvaltı güzel geçti herkez mutluydu düğün telaşı şimdiden başlamıştı (daha 4 gün var) diğerleri de erkekler hamdıbına gidecekerdi ama ben gelmek
istememiştim yine (onlarla çok gitmek isterdim ama Leonie gerçekten beni çok çizmişti) sonuç olarak nedenini sormadılar ve gitmedim ama kızları bırakmakla
görevlendirildim. ne yapacaktım 2-3 saat boş boş, Leonie olsaydı en azından birlikte takılırdık * tüm herkez girdi arabaya (büyük arabayı bana vermişlerdi
7 koltuğu vardı ama 9 kişiyi sığdırdık) yani ben hariç 8 kız vardı arabada şimdiden araba hamama dönmüştü.. Leonie yanıma oturmuştu (annem kendisi oraya
oturttu) biz de her fırsatta el ele tutuşuyorduk sonunda bıraktım hepsini, Leonie ye bir bakış attım o da gülümsedi ve göz kırptı..
arabaya oturdum açtım camları, çıkardım telefonu oyun oynamaya başladım (clashofclans) beni 1 saat oyaladı gerçekten sonra sıkıntı dolu bir 30dk geçirdim
sonra da karşıdan Leonie geldi ulan şaşırdım ne yapıcağımı ne oldu da geldi şimdi..
elinde telefon vardı birşeylere bastı sonra beni aradı açmadım * yine aradı yine açmadım * sonra etrafına bakınmaya başladı ve arabayı gördü telefonu
salladı ve yanıma yürüdü..
kapıyı açtı ve yanıma oturdu
o. selam canım ne oldu diğerleri de gelicek mi
Leo. yok sadece ben çıktım (dudağımdan öptü) ee ne yapıyoruz
o. birşeyler olmadı de mi
Leo. hayır sadece bunaldım dedim çıktım
o. ee hamam nasıldı peki
Leo. (çocuksu bir havayla kollarını gösterdi) her yerim kıpkırmızı oldu baksana (bana gülümsedi)
o. (kollarından öptüm) cildine renk katmış işte (gülümsedim)
Leo. diğerleri daha çok kalacak (resmen birşeyler yapalım diyordu) biryerlere gidelim mi
o. mmm terladaki evde çarşaf kalmadı (güldüm)
Leo. tamam o zaman eve gidelim (elimi bacağına sürmeye başlamıştı)