1. 1.
    +28 -1
    bende sigara kullanmıyorum haklı olduğun konularda var ama senin üslubunu gibiymm
    ···
  2. 2.
    +9
    yokluğu tak gibi varlığı yok gibi panpa
    ···
    1. 1.
      +10
      birinci dakika
      sevgili günlük,
      bu sabah hürriyet'in kelebek ekinde sigarayı bırakmanın vücuda yaptığı olumlu etkileri anlatan bir haber okudum. bu tarz haberlerden oldum olası tiksinmeme rağmen nedense coşup sigarayı bırakmaya karar verdim. kararım kesin, sigarayı bırakıyorum. bu kararımın vücuduma etkilerini gösteren tabloyu başucuma astım. içimin zehirden temizlenmesini tabloya bakarak daha rahat hissedeceğim. şimdi masanın üzerindeki dolu sigara paketini buruşturup çöpe sallıyor ve sağlıklı gürbüz bir kişi olma yolundaki ilk adımımı atıyorum.

      sekizinci saat
      sevgili günlük,
      tabloya göre sigarayı bıraktıktan sekiz saat sonra tansiyon ve nabız normale dönüyormuş. inanır mısın, bunu hissediyorum sanırım. tamam, tansiyon ve nabzımın bundan sekiz saat önceki halinde de anormallik hissetmemiştim, ama normale dönmesi iyi bir şey herhalde. coşkumu paylaşmak için teoman'ı aradım, sigarayı bırakmama "geçici ubeyd korbey sendromu" adını taktı. "oğlum" dedim, "bak tam sekiz saattir sigara içmiyorum, tansiyonum ve nabzım cillop gibi oldu". bunu söyleyince kendi nabzının ve tansiyonunun da harika olduğunu söyledi, meğer sekiz saattir uyuyormuş. yavşak işte, ben ne diyorum o ne diyor. yalnız laf aramızda, kafama takıldı gerçekten, demek ki günde sekiz saat uyuyan bir sigara tiryakisinin tansiyonu ve nabzı da günde bir kere normalleşiyor. e peki, tansiyon ve nabız günde üç kez normale dönemeyeceğine göre benim kazancım ne bu işten? demek ki, savaşı erken bırakmayacaksın. yoksa teoman itinden ne farkım kalır? onun tansiyonu da normal, benimki de... neyse, bakıcaz...

      onuncu saat
      sevgili günlük,
      sigarayı bırakırken başlangıcın çok zor geçtiğini duymuştum. hiç de değilmiş. az önce yemek yedim, iştahım açılmış, yemeklerin tadını daha iyi aldım. yıllardır ilk kez yemeğin üzerine sigara içmeyeceğim.

      on birinci saat
      acaba azaltarak mı bıraksam? sadece yemeklerden sonra içsem mesela? yok yok, dayanmam lazım. kuruyemişçiye gidip kabak çekirdeği alayım, oyalanırım.

      on üçüncü saat
      iki saattir aralıksız kabak çekirdeği yiyorum. ve bir de yıldıran dejavu: "abi bu çekirdeğe elini sürünce bırakamıyorsun."

      on dördüncü saat
      kabak çekirdeğini bırakınca yemekten sonrakine benzer bir sigara içme isteği uyandı. çöpe attığım sigara paketini ararken telefon çaldı, teomanmış. "sağlığında yeni düzelmeler var mı?" diye sorup kahkaha attı. vay ayı vaaay, sigarayla mücadelemde başarısız olmamı bekliyor demek ki. bu beni sinirlendirmekten çok kamçıladı. ulan teoman, görüşürüz bakalım. ilk işim sigara paketinin olduğu çöp torbasını evden atmak.

      on yedinci saat
      sevgili günlük,
      kendimden utanıyorum. az önce kapıdaki çöp torbasını geri almaya karar verdim, kapıcı zütürmüş. kararsızım, sigarayı bırakanların sinirli olmaya başladığı ve kilo aldığı söyleniyor. şişman ve sinirli biri olup hüseyin'e benzemeyeyim sakın?

      yirmi dördüncü saat
      sevgili günlük,
      biliyor musun, sigarayı bıraktıktan 24 saat sonra kalp krizi riski yüzde 25 azalıyormuş. fena değil ha, ne dersin? teoman'ı aradım az önce, sana en fazla 15 gün veriyorum dedi. kalp krizi riskinin azalmasından sözettim, güldü. gül bakalım teoman efendi, gül... gidip kabak çekirdeği alayım.

      ikinci gün
      sevgili günlük,
      dün çok kötü geçti. kuruyemişçiye gidip bir kilo kabak çekirdeği aldım. gazeteleri çıkmadan okusaydım keşke, hıncal uluç köşesinin yarısını "kabak çekirdeğinin cinsel güce katkıları"na ayırmış. allahım, ya kuruyemişçi de okumuşsa yazıyı? ulan yüz gram al çık, bir kilo niye alıyorsun? bundan sonra o dükkanın önünden geçemem.

      üçüncü gün
      sevgili günlük,
      çok güzel bir gündeyiz. sigarayı bırakmamın üzerinden 72 saat geçti, yani sinir uçlarım bugünden itibaren yenilenmeye başlıyor. daha da güzeli, sevgilim geliyor. bugün biraz sinirli gibiyim, kızın yanında arıza yapmasam bari...

      dördüncü gün
      sevgili günlük,
      dün ne güzel başlamıştı hatırlarsın, ama korktuğum başıma geldi ve sevgilimle kavga ettim. her şey iyi başlamıştı halbuki. bir ara dışarı çıktık, ben sosisli sandviç almak istedim, hanımefendi karşı çıktı. neymiş, yürüyerek yemek yenilmezmiş. durduk yerde kavga çıktı. sonunda dayanamayıp karşıdaki lokantaya gittim ve patlıcan musakka söyledim. garson tabağı getirir getirmez hatunun yanına koştum ve "yürüyerek yemek öyle yenmez böyle yenir" diyerek elimde tabak yürümeye başladım. bir yandan da musakkayı yemeye çalışıyorum. kız kaçmaya başladı, ben de peşinden koşuyorum. bir ara ağzımdan köpükler çıktığını farkedince durakladım. elimdeki tabağı çöpe atıp eve döndüm. sevgilimin telesekreterine not bıraktım, umarım arar.

      beşinci gün
      bu sabah istikbal'den çek-yat gelecekti, öğlene kadar bekledim, ne gelen var ne giden. birden sinirlerim tepeme çıktı, elimde odunla beklemeye başladım. hayır, niye sözünde durmuyorsun kardeşim? sabah dediysen sabah getir. adamlar saat üçte geldiler, ben odunla kapıya çıkınca tedirgin olup kaçtılar. istikbal'i arayıp siparişi iptal ettim, yataş'ı var mobella'sı var canım, banane yani...

      altinci gün
      sevgilim aradı, bana çok kızgın olduğunu söyleyip bir çuval zır zır yaptı. zaten ona moralim bozuk, bir de teoman gelip karşımda fosur fosur sigara içmesin mi? dumanı suratıma üflediğinde çaktırmamaya çalışarak içime çekmeye çalıştım. ulan özlemişim be...

      yedinci gün
      kabul etmem gerekir ki bugün çok sinirliydim. gevşemek için televizyonu açıp belgesel izlemeye başladım. discovery channel'da timsah avcısı diye bir lavuk var, 10 dakika dayanamadım herife. eline bir yılan almış, yılan çıtır çıtır ısırıyor, bu gevrek gevrek gülüyor. neymiş, yılan zehirsizmiş. ya arkadaşım, zehirsiz diye ne bu yani? national geographic'i açıyorum, zürafalar var, daha iyi. ama zürafalardan, mary ve ailesi diye söz ediliyor. allah belanızı versin hepinizin. süt içip uyumaya karar veriyorum, süt şişesinin üzerine "lütfen çalkalayınız" yazmışlar. çal-ka-la-mı-yo-rum. mecbur muyum lan sizin şişenizi temizlemeye. para almasını biliyorsunuz eşşoğlueşşekler sizi be!

      sekizinci gün
      akşam arkadaşlarla bira içmeye gittik. bu insanlar ne kadar anlayışsız var ya günlük, aklın oynar. ulan zaten sigarasız bira içiyorum, beynim sulanmış, hala üzerime geliyorlar. masada ideolojik hadise çıktı, dışarı kadar uzadı. tartışma sorun değildi de "sigarayı bıraktığından beri kilo aldın lan kocazüt" deyince dayanamayıp kafa attım teoman'a. yapmasam iyiydi.

      sekizinci gün
      teoman arayıp bir daha benimle görüşmek istemediğini söyledi. çok umurumdaydı lavuk. gereken cevabı verdim zaten. bu arada, gazetede okudum yine. sigarayı bırakmanın çeşitli yöntemlerinden bahsediyordu. azaltarak bırakma ve marka değiştirerek bırakma maddeleri ilgimi çekti. acaba? ama yok yok, bu kadar dayandım, gerisini getirmek lazım.

      dokuzuncu gün
      sevgili günlük,
      sana ne zamandır sevgili günlük diye seslenmediğimi farkettim. oysa sen bu dünyada beni anlayan tek varlıksın, tek dostumsun. bugün ne oldu biliyor musun, sevgilim beni terketti. alçak kadın, manyaklaştığımı söyleyip ayrıldı benden. bu arada kabak çekirdeğinin takunu çıkardım, her tarafımda sivilce çıktı.

      onuncu gün
      iki gün önce, sigarayı bırakmanın çeşitli yöntemlerinden sözetmiştim. ben iki yöntemi birleştirip hem marka değiştirdim hem de azalttım. günde üç tane yemeklerden sonra parliement içiyorum. o kadar zaman sonra ilk içilen sigaranın bir güzel kafası var, şaşırırısın.

      on birinci gün
      kendime bir iyilik yapıp sigarayı beşe çıkardım. ha üç, ha beş. eskiden günde bir paket içiyordum, şimdi beş tane içiyorum. yine kazançlıyım yani...

      on ikinci gün
      bugün gazetede amerika'da yapılan bir araştırmayla ilgili haber okudum. habere göre günde 10 taneye kadar sigaranın çok fazla zararı yokmuş. üstelik sigaranın markasını değiştirmekten falan bahsedilmiyordu. madem öyle günde 10 tane camel içebilirim.

      on üçüncü gün
      sevgilimi ve teoman'ı arayıp özür diledim. sevgilim, bir süre daha görüşmek istemediğini söyledi. ağzımdan köpükler çıkarken koşturduğum sahneyi unutamıyormuş. haklı kız, bir şey söyleyemedim. teoman aramızda geçen hadiseyi sigaraya yordu, ona göre yavaş yavaş sigara içmeye başlayınca beynim tekrar faaliyete geçmiş. neyse barıştık ve yarın akşam buluşmaya karar verdik.

      on dördüncü gün
      teoman'la ocakbaşına gittik. içtiğim sigaraları saymadım. teoman'ın da dediği gibi, sigaranın zararlarını bilerek içiyorum, kime ne? sana da soruyorum günlük, sanane?

      on beşinci gün
      püfür püfür içiyorum sigaraları. bir de, "sigaraya tekrar başlayınca ne olur" tablosu yapmaya başladım. sevgilim de bir daha sigarayı bırakmayacağım sözünü verince geri döndü. elveda günlük, bir daha işim olmaz seninle.
      Tümünü Göster
      ···
      1. 1.
        0
        dur lan okuyacam amk

        birinci gün
        ilk paragrafı okudum. okumak gerçekten dedikleri kadar güzel bi şeymiş.
        ···
      2. 2.
        +2
        amk bi solukta okuttu yazı kendini
        ···
      3. 3.
        0
        Günlüğüne sokayim senin
        ···
      4. diğerleri 1
  3. 3.
    +6
    senin züt delıgıne uzun parlıament sokarım yarram sanane verdıgımız paradan got lalesı
    ···
  4. 4.
    +4 -2
    sana ne lan içen içer ne karışıyon adam pasif intiharı seçmiş belki sana ne

    ben içmiyorum ama karışma amk
    ···
  5. 5.
    +1 -3
    bende arkadaşlarla toplandığımızda 1-2 içiyorumda da amk bu bağımlı oldum o yüzden içiyorum diyenlere kıl oluyorum ulan huur çocuğu nasıl bağımlı oluyosunuz anlamıyorum iradesiz huur evlatları o sizin iradenize kalmış bişey
    ···
    1. 1.
      0
      iradeyle alakası yok bunun. beden nikotin üretmemeye başlıyor ve bu da sürekli olarak sigara içmene neden oluyor. zamanla nikotin reseptörleri tıkanmaya başlıyor ve içtiğin sigarayı sürekli arttırıyorsun.
      ···
  6. 6.
    +3
    annenı sıkım cok sınırlendırdın lan benı
    ···
  7. 7.
    +3
    bu arkadas kesın var ya sıgara ıcen kızdan sıktırı yedı veya sıgara ıcen bır erkek bunu fena bozdu ve bu orada agzını acamadı burada haykırıyor
    ···
  8. 8.
    +1 -1
    sendede belliki okadar bi ezik çekiyosumki burada kıçını yırtıyorsun dıbına koduğumun çocuğu sigaranın gereksiz olduğuna kim söyledi git sağda solda ye bin
    ···
  9. 9.
    +1 -1
    sigara içiyorum senin 10 katın daha zenginim fakir bin sus şimdi
    ···
  10. 10.
    +2
    krallar gibi yiyorum dediğin para ne kadar lan aç bin
    ···
  11. 11.
    +1 -1
    Sigarayı bırakmak kafada biter amk ergeni içen adam zaten keyfine içmiyor milletin sigarasınada karışmayın amk.
    ···
  12. 12.
    +1 -1
    keşke babanda içeydi. belki o gece kalkmazdı
    ···
  13. 13.
    -1
    Kes lan gibik
    ···
  14. 14.
    +1
    bu bir kamu spotudur.

    kendini kendi elinle zehirleme

    hayatın parmaklarının ucunda
    ···
  15. 15.
    +1
    yemekten sonra içtinmi gibiştikten sonra içtinmi mangaldan sonra hele internet cafeden çıkınca ilk dumanı bi alırsın kanında gezer amk haksızmıyım panpa lar
    ···
  16. 16.
    +1
    amk ergeni
    ···
  17. 17.
    -1
    Senin ben beyninin tasını gibiyim, 100 lira çıkar ver desem afallarsın amk. 2 senedir içiyorum ayda 200 lira veriyorum. Senin cebinde kaç lira var lan orrospu cocugu kesin 10 15 liradır onuda anandan dilenmişsindir 5 i bana 10 u sana demiştir. Gelmiş bide şekil yapıyorsun kodugumun gibigi
    ···
  18. 18.
    +1
    verdiğimiz paradan sana ne orsupu evladı, benim verdiğim paradan sana ne kalıyor lan sen devlet misin büfecisi misin gibik? param var içiyorum sananeeeeeeee
    ···
  19. 19.
    +1
    içiyorum pişmanım amk hemi de günde 2 paket malbuş layt

    allah belamı verdi lan ne nefes alabiliyorum ne merdiven çıkabiliyorum
    ···
  20. 20.
    0
    gibimizin kahyası varmış haberimiz yok
    ···