-
7.
0Yaz am çuvalı
-
6.
0Kardeşim sen yaz buralardayız
-
5.
+1doldum kardeş okumayan gibtir olsun dertleşecek adam derdimi anlayacak insan lazım gecenin bu saatinde.
-
4.
+1okuyan olursa devam edicem dostum
-
3.
0yok artık dıbına koyim kim okuyacak bunu
-
2.
+1eğer ilgi gelirse devam edicem. hayatımın gibilişine saygı duruşu istiyorum olayın sonunda.
-
1.
+2Bu yazıları yazarken saat 2.45 ve ben şu an geceninin bir yarısı moralimi gibmekle meşgulüm. Hani ilk görüşte aşk derler ya hani, hah! işte öyle...Tümünü Göster
Ben bu duruma Geç tanıdım, Erken sevdim, hiç benim olmadan veda ettim.. demek istiyorum. Oh ne ala dıbına koyayım. Gör, aşık ol. Suç bende zaten ki; kalbim olacak
o huur çocuğuna laf geçiremedim. Ne güzeldi herşey güzel gidiyordu be. Gerçi nasıl cesaretimi toplayıp da ona aşık olduğumu söyledim halen o olayın etkisi
altındayım. Aptallık bende be abi. Tam okulu bırakacağım sırada nasıl da çıktı karşıma şerefsiz. Starbucks'tan nefret etmesine rağmen ilk buluşmamıza beni kırmamak
için starbucksta olmasını kabul etmiş ve ben bunu uzun süre sonra öğrendim.. O zamanlar bir tane rastası vardı hanımefendinin ve ben de saçıma rasta yaptırmak
istiyordum. Hatta ya bana da yaptıralım ya da sen de kestir diye de bi şaka yapmıştım tabi o zamanlar sevgili değildik ve gerçekten buluştuktan sonra otobüs durağında
otobüse bindikten abartmıyorum dakika tutuyordum eve şu sürede gider diye. Endişeleniyordum bildiğin amk. Okulu bıraktım Üniversiteden evraklarımı aldım yurda verdim.
2 gün sonra memlekete dönecektim. Japonca için mühendislik bıraktım o kadar sene okuyup. Son defa starbucksa davet ettim. geldi. Her zaman dışarıda otururduk sigara
içerdim. O sigara içmez aksine bıraktırmaya çalışırdı bana. Bu sefer onun istediği olsun dedim paket almadım yanıma. içeride oturuyorduk. Çantasından küçücük bi
tahta kutu çıkardı ve masanın üstüne koydu. Açtım..
içerisinde otobüse ilk bindiğimiz kart bir anahtarlık ve bir saç. RASTA ! Rastayı gördüm s.. s.. .sen.. diyebildim. gözlerim doldu. R..r.. Rastanı mı.. diye devdıbını
getirdim ama devamı gelmedi. Tam o sırada senden değerli mi? dedi. işte o anda Starbucksun ortasına köpek gibi ağlamaya başladım. Millet bana bakıyor, çalışanlar
bana bakıyor güvenlik bile beni izliyordu ne oluyor diye.Hep bucks'a gittiğim için çalışanlarla içli dışlı olmuştum.Çalışan bayan arkadaş geldi yanıma şaşkın halde
ne oldu dedi avucumun içinde açtığım kutuyu ve içindekileri gördü.Sen aşıksın be dostum dedi ve ben daha fazla ağlamaya başladım.
Ne olduysa bundan sonra oldu işte. Otobüse bindirdim evine gitti.Bir sonraki gün o memleketine gidecek ondan bir gün sonra da ben geri dönecektim.Tam sömestra denk
gelmişti. Yolcu ettim. Otobüse bindi. Otobüs hareket eder etmez aklıma o dizeler geldi. açtım telefonu topladım sonunda cesaretimi ve aklıma gelen yazıyı yazdım.
Hayatımda hiç beyaz sayfam olmadı.Ya senin? Hayatımda uzun bi yolculuğa çıkacak yol arkadaşım olmadı. Elimden tutup uzun bir yolculuğa var mısın? yazdım. Yazdık-
tan sonra ben mi yazdım diye düşündüm. Yurda giderken rakı aldım. Güvenlikçi ile abi kardeş gibi olmuştuk odama gelme abi dedim biraz rahat bırak dedim anlayışla kar-
şıladı. Özel yurttu ama yönetim berbattı. Sağolsun anlayışla karşıladı. Oturdum sigara rakı arkaya Müslüm Baba, Arap Şükrü, Neşet Baba diye devam ediyordum.
Ardı ardına sigara yakıyor dolduruyordum. Sigaram ve rakım bitince uzun süre uyuyamasamda alkolün etkisi ile sızdım.. Sabah oldu. Valizimi topladım, yurttaki arkadaşlar
ile vedalaştım. gözlerim dolu hem onu hem de arkadaşlarımı düşünüyordum. Ne yannan yiyorum diye düşünmekten kendimi alamıyordum. Sonunda otobüse binme vakti geldi.
Otobüse bindiğimde bir gram hüzün kapladı içimi. Nedense bir de yaşadığım şehre beni onla geç tanıştırdığı için nefret.. ve kendime kırgınlık..
başlık yok! burası bom boş!