1. 201.
    0
    "hızlı öpüşlerle lekelenir ten
    uzun kalır usul öpüşlerin anıları"
    ···
  2. 202.
    0
    "ruhum bir heykel gibi düşüp parçalanırdı.
    bu sesleri duyanlar gülüyorum sanırdı. "
    ···
  3. 203.
    0
    ne ikna edici bir intihar girişimi,
    seninle göz göze gelmek.
    ···
  4. 204.
    0
    kış başlıyor sevgilim
    hoşnutsuzluğumun kışı başlıyor
    bir yaz daha geçti hiçbir şey anlamadan
    oysa yapacak ne çok şey vardı
    ve ne kadar az zaman
    kış başlıyor sevgilim
    iyi bak kendine
    gözlerindeki usul şefkati
    teslim etme kimseye, hiçbir şeye
    upuzun bir kış başlıyor sevgilim
    ayrılığımızın kışı başlıyor
    giriyoruz kara ve soğuk bir mevsime.
    ···
  5. 205.
    0
    ... bir felsefe öğretmenimiz vardı geçen sene. genç bir adam. çok zaman hele ders dışında bizimle tıpkı bir arkadaş gibi konuşurdu. bir gün aşktan bahsediyorduk, bize dedi ki: bir kızı gerçekten sevip sevmediğinizi anlamak istiyorsanız dikkat edin, onunla beraberken bir ara lafınız tükenir de susarsanız, bu sessizlik canınız sıkıyor mu? eğer canınız sıkılırsa aşkınız gerçek değil, demektir, derdi. can sıkıntısı duymadan sessiz kalabilmek gerçek aşkın mihenk taşıdır, derdi.
    ···
  6. 206.
    0
    ''ona hakikaten dargın değildim; asla kızmıyordum. sadece müteessirdim. 'bunun böyle olması lazımdı' diyordum. demek ki beni bir türlü sevemiyordu. hakkı vardı. beni hayatımda hiç, hiç kimse sevmemişti.''
    ···
  7. 207.
    0
    hayatımın en mutlu anıymış, bilmiyordum.
    ···
  8. 208.
    0
    ya hatalarınla yüzleşir ya da hatalarınla yüzsüzleşirsin. cahil olmak ayrı, pislik olmak ayrıdır.Q
    ···
  9. 209.
    0
    bir yere ulaşmadan, ulaşmayı dahi amaçlamadan, sırf gidebilmenin güzelliği için yollara düşebilir misiniz?
    illaki bir paye, bir derece, bir rütbe ya da zaferler için değil, hatta bir "şey" olmak için bile değil...

    yaşamı sırf yaşanılası olduğu için, baldan âlâ, sudan aziz bir iksir gibi yudum yudum içebilir misiniz?

    sevebilir misiniz?
    karşılıksız, beklentisiz, hesapsız, çıkarsız, özgür bırakarak... sırf bir başkasının mutluluğunu isteyerek.
    ···
  10. 210.
    0
    anası onu gezmeye zütürürken bir saat saçlarını düzeltmeye uğraştığı halde, ne anasının, ne babasının aklına bu kafanın içi ile de meşgul olmak düşüncesi gelmemişti. onlar işportaya konan bir elma gibi onu süsleyip temizlemişler, parlatmışlar, sonra yağlı bir müşteriye okutmuşlardı. kız yetiştirmekten de gaye bu değil miydi?
    ···
  11. 211.
    0
    sonra öyle güzel utandı ki her şeyi unuttum.
    ···
  12. 212.
    0
    - neden öldürdün hidayet?
    + seviyordum be abi!
    - nasıl seviyordun hidayet?
    + deli gibi be abi. gün onunla ağarır, onunla kararırdı. bir dakikam yoktu onu düşünmediğim. abi, rüyada gibi yaşardım. her laf gelir gider ona dayanırdı. insanlar bana bir laf söylerdi, o ne cevap verebilir diye düşünürdüm. bir şey alacak olsam o alır mıydı acaba? derdim. bir şey yesem içime sinmezdi. biri yol sorsa o gösterir miydi diye kafama sormayınca ve içimde o yol göstermeyince aptal aptal bakardım. bir güzel şey görsem ona göstermezsem, göstermediğim için zevk alamazdım güzel şeyden.
    ···
  13. 213.
    0
    "erkeğin kalbi fesat, habis bir şeydir, meryem. bir ananın rahmine hiç benzemez. kanamaz, sana yer açmak için genişlemez. "
    ···
  14. 214.
    0
    " aramızda noksan olan şeyin ne olduğunu biliyorum dedi. bu ekgiblik sana değil, bana ait. bende inanmak noksanmış. beni bu kadar çok sevdiğine bir türlü inanmadığım için sana aşık olmadığımı zannediyormuşum. bunu şimdi anlıyorum. demek ki, insanlar benden inanmak kabiliyetini almışlar. ama şimdi inanıyorum. sen beni inandırdın. seni seviyorum. deli gibi değil, gayet aklı başında olarak seviyorum."
    ···
  15. 215.
    0
    "kalabalık içinde yalnız yaşamak, kalabalık içinde geçip beraber bir köşeye kaçmak,
    işte asıl zevk budur. insan kalpleri, birbirine bağlılığın ne demek olduğunu o zaman anlar. ben seni ne kadar sevdiğimi başka kadınları gördüğüm zaman anlıyorum."
    ···
  16. 216.
    0
    manzaradan değildi cam kenarını sevmesi. yanında bir insan az olması demekti. öğreniyordu. ne kadar az ,o kadar iyi.
    ···
  17. 217.
    0
    ellerimi, ellerinle buluşturduğum günü hatırlıyorsun değil mi? onca kalabalığa rağmen, sana kavuşmuştuk. herşey o kadar bütün ki seninle, anlamlar, hikayeler, hayaller.. ellerim ellerine değince hepsi unutuldu dertlerin, tasaların, kaygıların. sonra gülüşün gülüşümle bütünleşti. yorgun bedenimin aklı da fikri de sen oldun. haykırışlarım sustu, sana sevgi yakarışlarım başladı.
    boğazın serin esintisi içimize işledikçe bana sarılışların tutundurdu hayata beni. kokunu hele ey güzel kadın o kokunu içime her çekişim, yeniden doğmaya eşdeğer oldu bana. dünya o için sahnemden silinip sadece sen oldu.
    ···
  18. 218.
    0
    neden aklıma geliyor istasyon büfesindeki duruşun
    hava soğudu kasımın son günleri
    kar yağacak, bembeyaz olacak unutulmuşluğum''
    ···
  19. 219.
    0
    "leyla değilim... lakin çağırırsan çöllere gelirim...

    sana yalan halde gelmem, toplarım özümü yalın halde gelirim...

    kapıyı çaldığımda kim o dersen, ben olmam kapında sen olur gelirim...

    sen gel de yeter ki, yola yük olmam yol olur gelirim"
    ···
  20. 220.
    0
    bir kırıldık, daha da kırılırız.
    kimse dokunamaz bizim suçsuzluğumuza.'
    ···