1. 26.
    0
    tom hanks
    ···
  2. 27.
    0
    hülya teyzelerin bir de oğulları vardı işte asker. tayini antepe çıkmış. evliymiş bu ama karısıyla araları biraz bozulmuş galiba. apar topar ankaraya gitti hülya teyzeler. sedef bursada kaldı ama. bu sedefle nişanlısı yavaş yavaş ev döşemeye falan başlamış galiba. hülya teyze gitmeden, bana sedefe ara sıra bakarak ol dedi. kızını ilk defa yalnız bırakıyordu garibim anlaşılan. tamam hülya teyze dedim, senin için rahat olsun. neyse bunlar gittiler. daha anında damladı peze*** nişanlısı sedefin. ( peze*** dememin sebebi sedefe karşı bişeyler hissettiğimden değil bu arada) . adamın arabasını biliyordum, ordan anlıyordum geldiğini zaten. şimdi gidip, sedefe bişeye ihtiyacın varmı desem olmaz, kızın nişanlısı var sonuçta. e hülya teyzeye de bi söz verdim. napıyım, ne edeyim. adamla sedef 3-4 gün hiç ayrılmadılar. bi gün baktım araba yok kapının önünde, dedim gidip bi soruyum şu kıza. çaldım kapıyı, nasılsın falan dedim işte. bi ihtiyacın olursa, alınacak zütürülecek bişey çekinme dedim. ne de olsa onların bana yaptıklarının yanında benim, alacağım iki ekmeğin bilmem neyin lafı olmazdı. bu yok teteşekkür ederim dedi. tam kapıyı kapatacakken bi dakika dedim. efendim dedi. ben; hülya teyze size göz kulak olmamı söyledi haberiniz olsunda dedim. ben öyle deyince, nişanlımın buraya geldiğini syleme lütfen falan dedi. sonuçta kızın nişanlısı yani. ben daha lise p*çiyken edanın evine gitmiştim. peki, dedim söylemem.

    ilk senem bitmişti okulda. her ne kadar ankara gözümde tütsede, bursada da özleyeceğim insanlar vardı. yalnız yaşamakta ayrı bir güzeldi zaten. neyse topladık bi kaç eşya, hülya teyzelerden helallik aldım. bunlar benim numaramı aldılar, sedefin düğününe gelmezsen kırılırız dediler. söz verdim haliyle. yolda giderken dedim, edayla giderim düğüne güzel olur. yüzümü tebessüm aldı.

    yaz okuluna kalmamıştım ve tüm yaz edayla olacaktım. bunu düşünmesi bile çok güzeldi. düşündüğüm gibide oldu ve tüm yaz birlikteydik. babası tatile göndermemişti bizi ama bizimkiler tatile gittiğinde, sık sık bize geliyordu babası işteyken. bu benim için en güzel tatildi zaten. yemişim ankaranın sıcağını. aradan yaklaşık 2 ay geçmiştiki aklıma hülya teyzeler geldi. aramamışlardı hiç beni. düğüne çağırmadılar diye üzülmüştüm. aradım ersin amcayı. sesi kötü geliyordu. ilk başta algılayamadım kötü bir şeyler olduğunu. düğüne niye çağırmadınız ersin amca ya kırıldım dedim. ersin amca, düğün olmadı dedi. şaşırdım. çok seviyordu sedef ve dışarıdan bakıldığında adamda sedefi. ne oldu falan diyemedim adamcağıza ve hülya teyzelere bol selam diyerek kapattım telefonu. üzülmüştüm haliyle. neden vazgeçmişlerdi acaba?

    tatil bitti yine bursaya vardım. daha sonra öğrendimki, bu 0.* sedefi aldatmış. sedefte bunu öğrenir öğrenmez olay kopmuş zaten. kız kendini eve kapatmıştı hiç çıkmıyor dışarı. annesi bitap düşmüş. babası ne yapacağını bilemez halde. fakat sanki başka şeylerde vardı kötü giden. söylemiyorlardı ama anlaşılıyordu bu.

    benim günlerim güzel geçiyordu artık. sık sık gitmiyordum ankaraya ama ayda bir kesin gidiyordum. eda da 2 ayda bir geliyordu babasıyla. babasının güvenini de kazanmıştım artık ve beni sevmeye başlamıştı. zorla harçlık bile veriyordu sağolsun adam.

    okuldaki hiçbir kıza yan gözle bakmamıştım. hani çok yakışıklı sayılmasamda taliplerim çıkıyordu ama hep eda vardı aklımda ve bi kaçamak yaparsam eğer, sanki aynısı benimde başıma gelecek ve eda da beni aldatacak diye düşünüyordum hep. bir çok arkadaşım bana, bursalı oldun sende iyice yaa diyorlardı ( bursalı arkadaşlardan özür dilerim ). sık sık görükleye gidiyordum artık. bir çok arkadaşım oradaydı çünkü. hülya teyzelerde çok sık yoklamıyorlardır artık beni. kendi dertleri başlarından aşkın. hiç bişey düşünemiyorlardıki başka. ben hal hatır soruyordum, teselli etmeye çalışıyordum bazen onları ama, sonuçta ben kimimki ve ne yapabilirdimki

    aradan bi 3-5 ay geçmişti. hülya teyze kapımı çaldı, müsaitmisin dedi bana. ev incintı, 2 gün önce arkadaşlarım gelmişti ve haliyle evin a*** k*** ve bende daha temizlememiştim evi ama utana sıkıla buyur ettim hülya teyzeyi. kadının zaten evi görecek hali yokki a*k. başladı anlatmaya. yavrum, bizim antepe gitmemiz lazım. oğlu antepe yerleşmişti. karısı ile boşanmışlar orda ve adam bunalıma girmiş. onun yanına gitmeleri gerekiyormuş yani. kızlarını antepe gitmeye ikna edememişler. kız evden çıkmıyor hala a*k. bu olaylar olduktan sonra yüzünü gördüğüm sayılıdır ama kız çökmüş resmen. hayata küsmüş işte. bizim antepe gitmemiz lazım ama sedef kalacak. kuzeni gelecek yanına ama yinede seninde haberin olsun. biliyorsun kızımın durumunu falan dedi. tamam teyzecim dedim, ne demek. ben her gün yoklarım sedefi. yapılması gereken bişey olursada yaparım dedim. teşekkür etti bana, koskoca kadın yanımda hüngür hüngür ağladı inanın.

    bunlar gitmeden beni sedefin kuzeniyle de tanıştırdılar. benim yaşlarımda bi kız o da. adını hatırlamıyorum şimdi. kuzenine tembihlemişler zaten, bi ihtiyacınız olursa bişey olursa ilk karşı komşuna söyle diye. aradan iki gün geçti. cuma günleri üniversite öğrencilerinin gittiği bi gece kulübü vardır, bursada okuyanlar bilir. oraya gidecez. daha önce söz vermiştim gelirim diye ama aklım sedefte. söz vermiştim annesine sonuçta. gidiyimmi gitmeyimmi derken, arkadaşlarımdan biri, oğlum 2 gündür bişey oldu mu hayır. bugunde bişey olmaz içini rahat tut ya dedi. haklıydı galiba. neyse dedim, s**erim bişey olmaz. çıktık yola gittik eğlenmeye. ben fazla içen birisi değilimdir ama ortamada ayak uyduruyoruz tabi. içtik falan, ben baya sarhoş olmuşum bünye alışık değil tabi a*k. iki arkadaşta gece sonunda benle birlikte gelmişler eve, haberim dahi yok. gözümü açtım yataktayım. lan nasıl geldim ben buraya. ne ara geldim.

    bizimkilerde kalktı. evi tak zütürüyor, dışarıdan poğoça moğoça alıyım bari a*k dedim. evden çıkarken aklıma sedef geldi. belki onlarında bi ihtiyaçları vardır bi soruyum ya dedim. çaldım zili. açan yok. çaldım açan yok. dedim heralde doktora gittiler. sedef pgibolojik tedavi görüyordu. gittim aldım poğoça falan. eve gelince arkadaşım telefonumun çaldığını söyledi. baktım arayan ersin amca. 3 cevapsız a*k. has**ktir lan ne olduki??

    aradım ersin amcayı, çabuk sedefe bak diyordu, çabuk. ne oldu ersin amca diyorum. çabuk bak sen diyor. apar topar kalktım, basıyorum zillerine. bi 10 dakka sonra ses geldi. açıldı kapı. sedef karşımda. ne oldu dedi bana. ersin amcalar merak etmiş seni dedim. bi arayıp konuş istersen dedim. tamam dedi.

    bişeyler olmuştu anlaşılan ama direk evine dalamazdımya ne oluyor diye. biraz bekledim, ersin amcayı aramak için. sedefle konuşuyorsa diye. sonra aradım ersin amcayı. noldu ersin amcacım dedim. adam başladı anlatmaya. dün gece kuzenini evden kovmuş sedef. kız benim zile basmış basmış açan yok kapıyı. mekmiş gitmiş sonra. gece aramamışta ersin amcaları, telaşlanır diye. onlarında sabah haberi olmuş. telaşlanmışlar tabi. kız biraz önce konuşurken iyi konuşmuş adamla da, biraz rahatlamış adamcağızda işte. hülya teyzenin haberi yokmuş, söylersem telaşlanır diye düşündü heralde. adam bana, şey dedi. bugun bi doktoruna zütürebilirmisin sedefi. kendisi ben giderim dedi ama güvenemiyorum dedi. tamam ersin amcacım dedim. haberleşiriz sonra diyerek kapattım telefonu.
    Tümünü Göster
    ···
  3. 28.
    0
    arkadaşları evden yolladktan sonra, giyindim adam gibi. çaldım zili yine. bu sefer fazla bekletmeden açtı kapıyı. efendim xxx dedi. müsaitsen biraz oturabilirmiyim dedim. g** yusuf yusuf tabi. kız banada patlayacak diye tırsıyorum. ama iyi karşlıladı beni. kusura bakma ama sana göz kulak olacağıma söz verdim annene babana dedim. o yüzden buradayım dedim. hıı falan dedi bu. dün gece kuzeninle tartışmışsın galiba, ben evde değildim yeni haberim oldu dedim. evette bu bizim aramızda dedi. haklısın ama annen baban orda telaşlanıyorlar, gelemiyorlarda, onlar için kendine iyi bakman, eski güler yüzlü sedef olman gerekmezmi dedim. yaklaşık 2 saat oturup konuştuk. ilk başlarda sanki ben nasihat veriyormuşum gibi oldu ama daha sonra dertleşmeye döndü iş. benim anladığım kadarıyla kız kendini yalnız hissediyordu. her ne kadar anne babası ona çok iyi davransalar da, sosyal yaşamı çöküntü içine girmiş gibiydi. bu kız eski nişanlısı için bir çok arkadaşı ile tartışmış. bir çok arkadaşı o adamın sedefe göre olmadığını söylemiş sedefe, sedefte adama çok güvendiğinden hepsini defterden silmiş. adam da bunu aldatıncada, yapayalnız, dımdızlak kalmış.

    dedim bugün doktora gitmen gerekiyormuş galiba. hı hı dedi. gideceğim zaten de, bi kalkmadın ki dedi gülerek. ilk defa espiri yapmıştı 2 saatten beri, belki de o adamdan ayrıldığından beri. bende dedim, bugun bi işim yok, birlikte gidelim mi doktora? anladı tabi ailesinin tembihlediğini. hiç gerek yok falan dedi ama ısrar ettim. bunu ailen için değil benim içimden geldiği için yapıyorum dedim. siz bana burada yapayalnızken, destek oldunuz, benim sıkıntımı paylaştınız, güler yüz gösterdiniz. ben ne yapsam sizlerin hakkını ödeyemem dedim. ki haklıydımda. iyi peki gel dedi. gittik doktora, bu işte ilaç falan alıyormuş, onun kontrolleri ile alakalıydı galiba. ben doktora diyemedim kızın yanında ama, içerde beklerken doktorun yardımcısına ( ne s*kim deniyorsa işte onlara ) dedim, dün böyle böyle şeyler yaşamış, doktor beyinde haberi olsun falan. tamam dedi adamda

    çıktık doktordan eve doğru gidiyoruz. aklıma kızın günlerce evden çıkmadığı, sadece doktora gitmek için çıktığı geldi. hadi dedim dışarıda yemek yiyelim. bildiğin güzel bi yer var mı diye sordum. lisedeki arkadaşları ile sürekli gittikleri bi restoran varmış ama biraz uzak ya boş ver dedi. olsun dedim. hem benim ankaradan misafirlerim gelince zütürebileceğim değişik bi yer olur, hep aynı yere zütürmekten utanıyorum falan diye bi espri yaptım. o da peki gidelim dedi.

    nedendir bilmem, normalde taksi falan çok kullanmam. tamam çok zengin olmadığım içinde olabilir de, o gün taksiye bindik. 30 küsür lira taksi girmişti hiç unutmam. bundan 3 sene önce, kol gibi gi*diydi. daha yemek yiyecektik ve yemeğide ben ısmarlayacaktım a*k eşek değilimya. inşallah çok pahalı bi yer değildir diye yusuf yusuf girdik restorana. güzel bi yerdi, fiyatlarda uygundu. verdik siparişleri geldi işte. yemeğin tam ortasında telefon çaldı. arayan edaydı. aha a*k, ne diyecektim şimdi edaya. masadan kalksam, sedef yanlış anlayabilirdi. sonuçta kendini zaten yalnız hissediyordu. bana güvenini kaybetmesini istemiyordum. öte yanda eda, sedefe bi selam verdim diye cingan çıkarmıştı. nasıl derdim sedefle oturduk yemek yiyoruz diye. telefonu açmamaya karar verdim. sedef diyor telefonun çalıyor. ya boş ver falan. daha 2-3 lokma yiyenece 4 cevapsız oldu a*k. olacak gibi değil açtım en sonunda telefonu. başladı bu fırçalamaya, niye açmıyorsunda, ne yapıyorsunda, merak etimde.

    dedim bi arkadaşımla yemek yiyordum, telefon sessizdeymiş, anca duydum. içimden diyorum kim bu arkadaşın demez inşallah diye. bu demedi o soruyu. hala bana kızıyor bir daha telefonunu sessize alma, beni burada öldürmekmi istiyorsun, neler karıştırıyorsun orda bilmem ne. tam kapatacaz telefonu, dedi semihlemi birliktesin. semih yakın bi arkadaşımdır sedefte tanır. şimdi evet desem, ver bi sesini duyuyum der belki, o zaman direk aldatıyorum diye düşünür. yok aşkım dedim, karşı komuşumuzun kızı sedefleyim. hııı dedi, çattt kapattı telefonu.
    sedefe belli etmek istemiyorum ama, bi an önce eve gitsekte edayla konuşsam diyorum içimden sürekli. yemeklerimiz bitti. hadi ersin amcaları arayalım dedim. aradık, önce sedef konuştu ve sesi çok iyi geliyordu. beni merak etmeyin çok iyiyim dedi bu. işte kuzeni ile anlaşamadığı için tartıştığını, yalnız da idare edebileceğini söyledi. eskisinden daha iyiyim babacım dedi, sonra hülya teyzeyle konuştu. en son bana verdi telefonu sedef, annesi oğlum diyor, kızım sana emanet. biz gelemiyoruz, ne olur onu boş bırakma. bi delilik yapmasın diyordu ağlamaklı bi sesle. dedim sedef çok iyi teyzecim, o size numara yapıyormuş ya falan dedim, o evet evet diye bağırarak annesine güldü falan. biraz olsun içi rahat etmişti kadıncağızın.

    akşam artık kaç olduysa vardık evlere. ben kızı yalnız bırakmak istemiyorum. her ne kadar baya toparlamış gibi görünsede içimde hep bi şüphe var. sen bana gel veya ben sana geliyim de diyememki kıza a*k. hem daha edayı aramam lazım. hala telefon etmedim ve kuduruyordur eminim ki. hiç bişey demedim. iyi akşamlar sedef dedim, güzel bi gündü falan diyorum işte. geldi sarıldı bana ağlaya ağlaya. çok etkilenmiştim. kız aylar sonra gülmüştü beklide. ne zaman bir şeye ihtiyacın olursa, saat kaç olursa olsun beni rahatsız edebilirsin dedim. biliyorum canım biliyorum bilmezmiyim dedi. ve evlere dağıldık
    Tümünü Göster
    ···
  4. 29.
    0
    hemen aradım edayı ama açmıyor. benim yaptığımın aynısını yapıyor emindim. ne zaman yanlış bişey yapsam, affettiremediysem kendimi, aynısını o da bana yaparak cezalandırırdı beni. tam dördüncü aramada açtı telefonu. efendim xxx bey diye konuşuyor. ya dedim bi dinle beni, ondan sonra ne yaparsan yap. bu bi parladı bana, ne yaparsan yap ne demek ya, bu kadar kolaymı yani, bu mudur yani dedi. çattt… kapattı telefonu. bir daha aradım telefonu kapalı. evi arasam babası çıkabilir. adamıda üzmeyelim hiç yoktan dedim. yapacak bişey yok. telefonunu açmasını bekleyecektim. canım nasıl sıkkın ama. hayat başıma yıkıldı sanki. çıktım dışarı bira aldım sekiz-on tane. normalde hiç bi zaman yalnız başıma alkol almamışımdır. çünkü çok kötü oluyorum zaten içince ve yalnızken başıma bi tak gelir diye kullanmazdım alkol. bu ilk olacaktı yani. aldım biraları geldim eve, içiyorum işte. ( bu arada birayla sarhoş olunurmu demeyin a*k bünye alışmıyor ne yapayım )

    2 tane falan içmiştimki kustum a*k. içmeyim si*** et dedim.bu arada sürekli arıyorum edayı. kapalı. kapalı kapalı. gece yarısı olmuştu saati tam hatırlamıyorum kapı çaldı. gittim baktım sedef. içeri girebilirmiyim canım sıkıldı evde dedi. bende kafayı sıyırma durumundayım zaten muhabbet ederiz kafam dağılır biraz diyorum içimden. buyur ettim içeri. bu yarım saat oturdu, kaklıyım ben dedi, senin okulun vardır hem dedi. yok yarın gitmeyeceğim dedim. niye dedi, başladım edayı anlatmaya işte. ben anlattım o dinledi. bi ara susadığı için olsa gerek mutfak müsaitmi dedi. ne istiyorsun ben getiriyim dedim. yok sen zahmet etme dedi. gitti mutfağa. geldi tekrar, dolaptaki biraları görmüş. aaa sen biramı içiyorsun dedi. daha önce alkol almadığımı söylemişim ben buna. taa ilk sene heralde. bu bir tane içebilir miyim dedi. tabii dedim. açtı içiyor. ben bu arada sürekli ona edayı anlatıyorum, arada bir arıyorum edayı telefon kapalı. iyice dertlendim gittim dolaba bir bira da ben aldım. o bana eski nişanlısını anlatıyor ben ona edayı ama nasılız bi görseniz yani. bi kaç saate o 6 birada bitmiş işte. kim kaç tane içti bilmiyorum. sabaha doğru eda arıyor beni. ben bi yerde sızmışım, sedef bi yerde. sedefin kafa zaten yerinde değil. bu kendi telefonu zannedip açmış telefonu (sonradan böyle dedi). eda kız sesini duymuş tabi. bu sefer harbiden *** yemiştim beyler.

    sabah uyandım ben, sedef benden önce kalkmış bişeyler yapıyor mutfakta. evi tak zütürüyordu, uğraşma dedim. ben poğoça alıyım. yumurta falan kırmış işte, gerek yok dedi. evde ekmek yok diye yinede çıktım dışarı a*k. neyse kahvaltı yapıyoruz. benim başım çatlıyor. bu demezmi dün seni bi kız aradı, yanlışlıkla açtım kendi telefonum sanıp diye. elim titriyor a*k. eda mı lan, eda mı aradı. kesin edaydı a*k.

    baktım gelen aramalara ve edaydı arayan. dünya başıma yıkılmıştı işte. kıza nasıl açıklayacaktım. hem anlamazdıki de. telaşla aradım hemen. çalıyordu bu sefer ama açmıyordu, çalıyor açmıyor, çalıyor açmıyor. sedef kendini suçluyor, bi de onu telkin ediyordum o halde a*k. kızı hayata döndürenece kendi anam s**ildi, şimdi tekrar aynı duruma düşmesin diye ona belli etmemeye çalışıyordum durumu. ben hallederim sen üzülme dedim sedefe. bir sürü özür diledi benden sedef ama hiç bi özrün yararı yoktuki bana.

    sedefin yüzü düştü. konuşmak istiyor, utanıyor falan. ben espri yapmaya çalışıyorum kızın içini rahatlatmak için, gülüyor ama belli zorla güldüğü. bi arkadaşa mesaj attım, beni arayıp yanına çağırsana diye. aradı arkadaş, ben sedefin yanında konuşuyorum işte. tamam kardeşi hemen geliyorum dedim. sonra sedefe benim çıkmam lazım akşama görüşürüz dedim gülerek. öylece evden uzaklaştık.

    ne yapsam ne etsem diye düşündüm. hemen ankaraya gitme fikri geldi tabi aklıma. ama gidemezdim. sedefi yalnız bırakmamalıydım. sonuçta bi söz vermiştim. hem ben yanlış bişey de yapmamıştım ki. edanınki sadece bir kıskançlıktı. gittim bi arkadaşa, oturdum biraz. sonra tekrar eve doğru yol aldım. tabi bu arada sürekli arıyorum edayı, mesaj atıyorum ama dinlemiyor beni. eve gittim oturuyorum. edanın babasını aramaya karar verdim. aradım açtı bu telefonu. kızının moralinin bozuk olmasının derslerle alakalı olduğunu zannetmiş adam. ben bi sorun oldu edayla aramızda deyince, birden ses tonu değişti bana. kızını üzdüğümü anlamıştı hemen. ne oldu anlat ama adam gibi yalansız anlat diye başladı bu söze tehditvari bir şekilde. bende anlattım işte durumu. tam 1 saatten fazla konuştuk. hülya teyzeyi, sedefi, kim varsa, neyse anlattım. adam bana hak vermişti. senin yaptığın yanlış değil oğlum dedi bana. ilk defa oğlum demişti bana. ben edayla konuşurum sen merak etme dedi bana. kapattık telefonu. içim biraz olsun rahat etmişti. bundan sonra edayı aramayacak, ondan telefon bekleyecektim

    akşam oldu hala arayan soran yok. iyice sinirlenmiştim. gittim markete bu sefer votka aldım. daha iyi sarhoş olmak istiyordum bu sefer. okul mokul s**imde değildi artık zaten.eve girerken sedefin kapısını çaldım, nasılsın falan dedim. bu elimdekileri görünce, anlaşılan barışamamışsınız dedi. evet demekle yetindim. bu üzüldü tabi. ben konuşsam belki inanır falan dedi. açmıyorki telefonunu dedim. sedef bana gelsene, birlikte içelim dedi. benimde canıma minnet a*k, hem o kadar üzgünüm yine de gidiyorum kızın yanına

    neyse bu biraz daha iyi işte eskiye göre belli. ersin amca zaten her gün beni de arayıp soruyor kızını. biraz vakit sonra başladık içmeye. bunun kafa bu sefer harbiden sağlam yamuldu. saçmalıyor baya. bana eski nişanlısıyla cinsel ilişkiye girdiklerinden bahsediyor. hülya teyzeler ankaraya gittiğinde birlikte olmuş bu o*** cocu**yla. bi yandan susturmaya çalışıyorum bi yandan da benim de hoşuma gidiyor onu dinlemek, hem kafamda dağılıyordu işte. bu başladı bana dert yanmaya iyice. ben güzel değimliyim, niye aldattıki beni. neyim var benim falan diye. kız kendine güvenini kaybetmişti anlaşılan. ben de sürekli güzel olduğunu söylüyordum. aslında gerçekten de çok güzel bi kızdı, göçmen kızı işte, ama baya bir yıpratmıştı kendisini. çok zayıflamıştı bi kere, ve yüzünün kemikleri bile çıkmış gibiydi

    bu bana soruyor ben gazı veriyorum derken ortamın taku çıktı iyice. eda aklıma bile gelmiyordu o an. sedef bana iyice sokuldu öp beni dedi. bende hazır kıta bu lafı bekliyordum sanki a*k, yapıştım dudaklarına ama nasıl öpüyorum.o da karşılık veriyor tabi, benim kafamda onunki kadar iyi zaten. o ara eda aklıma gelmiyor ama sedefin bakire olmadığı aklımdaydı a*k. o da zaten istekliydi baya ve o gece birlikte olduk onunla.
    Tümünü Göster
    ···
  5. 30.
    0
    up up up
    ···