+1
maalesef, hayatımın hiçbir anında sakin 1 insan olamadım..
tabiatım böyle..
kimsenin bunu kabul etmesini de beklemedim..
beni böyle seven dostlarımla yıllardır yoluma devam etmekteyim..
20 yaşına girdim..
olgunlaşmayı denedim..
olgunluk sakinliği beraberinde getirir sandım..
elimden geleni yaptım..
becerebildiğim kadarıyla sessiz kalmayı başardım..
kimi zaman elimde olmadan çığrımdan çıktım..
ama sonrasında, kırılan kalpleri yerlerden kendi ellerimle toplamaktan hiç gocunmadım..
çünkü içimde hiçbir zaman kötü niyet barındırmadım.
özür dilemekten de korkmadım..
ama sen hayat:her zaman, hayatı yeni öğrenmeye çalışan bir çocuk gibi yaptığım her yanlış çıkışta beni olabildiğince cezalandırdın..
ve ben, tüm bu yalnız, yanlış bırakılmışlıklardan en çok neyi öğrendim biliyor musun;
"hayatta hep tek başınayız.."
güvenmek, inanmak, sırtını dayamak için bedeller ödemek zorundayız..
belki de hiç bir zaman af dilemeyi beceremediğinden, inanılmaz gururunu yenemediğinden, herşeyin kontrolünde olmasını sevdiğinden ve yalnız sana uygun davranışları kabullenip, farklılıkları dışladığından, sana bu denli yakın olan birinin bile; bir şaşkınlık ve ne yapacağını bilememe hikayesine seyirci kalmakta zorlanmadın..
babamın ben üniversite ye gitmek için evden ayrılmadan önce söylediği çok güzel bir söz vardı;
"20 yıl bizimleydin, seni koruduk, kolladık, şimdi kendine bir hayat kuruyorsun ve işte artık sen de gerçek, korunaksız hayatla tanışıyorsun.."
biliyor musun; hayat bana bu cümleyi hiç unutturmadın..