-
176.
+1#50
kızların başbaşa dışarı çıktığı bir gece kaan'ı da karşıma alıp durumu anlattım. başta çok kızdı, niye önceden söylemeden diye küfretti baya panik olmuş amk adam tekrar eski halime döndüm sanmış. sonra çok sevindim tebrik etti falan beni. ama hala bir planım olmadığını söylediğimde onunda aklında bir şey olmadığını söyledi. önümüzde 3 gün gibi kısa bir süre kalmıştı beyler, burada halletim halletim yoksa izmire dönünce o zütü bulamazdım kendimde o yüzden en acilinden bir plan kurmak zorundaydım. neden sonra ideal plan dank diye kafama inmişti. tabi bu plan için baya bir yardıma ihtiyacım olacaktı...
• beyler/bayanlar bu part kısa oldu çünkü plan ve tekifi aynı partta anlatmak istedim biraz uzun sürecek kusura kalmayın* -
177.
+1#51
planı kaan'a anlattığımda yine turnayı gözünden vurdun lan şerefsiz dedi bana. o kadar iyi olduğuna inanıyordu ama ters gidebilecek bir sürü şey vardı.. yapmam gereken ilk şey gidip bir yüzük almaktı amk, yüzüksüz teklif mi olurdu? sabah kaan'la çarşıya inip şehirdeki bütün kuyumcuları gezdik, sonunda içime sinen, aklıma yatan güzel bir yüzük bulduktan sonra içine de denizin doğum günü tarihi ki aynı zamanda bizim de çıkmaya başladığımız tarihti onu yazdırdım. yüzüğü aldıktan sonra planın diğer kısımları için halletmem gereken şeyleri hallettim. eve geldiğimde kaan'dan denizi oyalamasını istedim böylece kızlarla konuşacak vaktim olacaktı. kaan süper bir biçimde yardımcı olarak kendini feda etti ve denizin salatalarını överek onu mutfağa soktu bana da öğret diyerek. bende fırsattan istifade kızlarla durumu anlattım, ikisi de çok sevindiler hatta planı anlatınca klagib kız yavşamasıyla çok duygusalsın ayaklarına bile yattılar. şimdilik her şey yolunda gidiyordu, sorun çıkmayacak gibiydi. şimdi tek sorun teklifi ne zaman yapacağıma karar vermekteydi. içimden bir ses fazla bekletmeden ertesi gün yapmamı söyledi ve bende içimdeki sese uydum. gece olaysız ve sakin bir biçimde geçti, deniz hala benimle konuşmuyordu ama ilk defa o gece bu beni üzmüyordu çünkü içimde çok büyük bir heyecan vardı denizin habersiz olduğu.. -
178.
+2
-
179.
+2ufak bir sahur arası sonra upuzun bir partla buradayım.
-
180.
0reserved
-
181.
0reserved
-
182.
+1#52Tümünü Göster
sabah büyük bir heyecanla kalkıyorum ama bunu belli etmemem lazım çünkü bütün gün evde kalabilmek için hasta ayağına yatmam lazım. deniz kalkıyor benim kalkmadığımı görünce biraz gürültü yapıyor uyanmam için, biliyorum hala triplerde ama olsun diyorum. bir süre sonra, kalkmadığımı görünce meraklanıyor ve utku diye sesleniyor günler sonra. beklediğim sesi duyunca uyanıyor numarası yapıyorum, gelmiyor musun diyor yok biraz rahatsızım evde kalacağım diyorum suratı bir anda değişiyor ama peki sen bilirsin deyip odadan çıkıyor. bir süre sonra tamda tahmin ettiğim gibi kaan'ı yanıma yolluyor. kaan beklediğim haberi, yani kızların dışarı çıktığını, veriyor ve plana başlıyoruz. kızların görevi denizi bütün gün evden uzak tutmak.
plan şu;
izmiri bilenler bilir, çeşme alaçatı yolunda kocaman bir ağacın olduğu sapak vardır. bütün deniz manzarasına hakimdir baya da güzel mekandır. neyse benim planıma göre evden denizi oraya yönlendirecek bir sürü işaret yapacağım sonra da denize orada teklif edeceğim. şimdi bunun neresi romantik diye düşünenleriniz olacak önemli olan o yönlendirmeler. bütün gün it gibi uğraşıp yönlendirmeleri hazırlıyoruz, bu arada emniyetteki arkadaşlara durumu bildiriyoruz ki ne oluyor demesinler. o yolu çok fazla bilen insan olmadığı için sorun da olmuyor açıkçası. akşam üstüne doğru kaan beni arabayla oraya bırakıyor daha sonra da arabayı eve park edip deniz'in yanına gidiyor ve benim fenalaştığımı onu çağırdığımı söylüyor. buradan sonrasını, tekliften sonra denizin bana yazdığı bir kağıttan direkt yazıyorum. kısa çizgiler arasındaysa kendi görüşlerimi katacağım.
• **
kaan fenalaştığnı söylediğinde beynimden vurulmuşa döndüm. günlerdir sana olan sinirim bir anda geçmişti ve en hızlı şekilde senin yanına gitmek istiyordum. o kadar sinirliydim ki sana kendini bir anda bu kadar rahat biçimde tehlikeye atabildiğin için... koştura koştura eve geldiğimde ve sana seslenip cevap alamadığımda çok korkmutşum. hemen odaya çıktım, yatak bomboştu sadece bir zarf vardı üstünde. uzun adımlarla zarfa doğru ilerledim, açtığımda senin o minnacık yazını tanımıştım.
biliyorum bana kızgınsın şu an böyle bir bahaneye başvurduğum için ama başka türlü gelmezdin, özür dilerim aşkım. şimdi arkanı dön ve kapı kolundaki ipi takip et, bittiği yerde seni başka bir zarf bekliyor.
kapıdaki ipi fark etmemiştim ne yalan söyleyeyim, ta arabaya kadar gidiyordu o ip ama ben o kadar panikle girdim ki eve farkına varamadım. arabaya gittiğimde bir zarf ve tek bir kırmızı gül bekliyordu beni, tabi ki önce zarfı açtım.
arabayı çalıştır ve ana yola çık, ihtiyacın olan her şey yolda. seni seviyorum denizim, iyiki hayatımdasın...
beni nelerin beklediğini bilmeyerek, büyük bir merakla arabayı çalıştırdım ve ana yola çıktım. başta ne aramam gerektiğini bilemediğim için serseme döndüm daha sonra yol tabelalarının altındaki kartonları fark ettim.
dümdüz ilerle aşkım, yavaş sür lütfen.
200 metre ileride sola dönüş var, karanlıkta geliyorsun dikkatli ol lütfen.
doğru yoldasın sevgilim, az kaldı...
şu an gittikçe bana yaklaşıyorsun, seni çok özledim...
arabayı park et ve sinyali bekle birtanem... - burada araya girme zorunluluğu hissediyorum, denize arabayı park et dediğim yerin çok yakınındayıdm ama onun beni görebileceği bir yerde değildim arabanın sesini takip ediyordum sadece, biraz da şansa bırakmıştım her şeyi * -
arabayı park ettikten sonra etrafıma bakındım durdum, bu yüzden işareti fark etmem biraz zaman aldı. kafamı yukarı kaldırdığımda havada içinde mumlar olan uçan balonlardan vardı bir sürü. yaşadığım şaşkınlık o gece için başlangıçtı, çok güzellerdi. - flying lantern dedikleri şey gavurların, google'dan resimlerini bulabilirsiniz, dilek balonu diye de geçiyor -
mumların hepsinin uçurulduğu yere doğru yürürken bir ip daha gördüm, beni bir ağaca doğru zütürüyordu, dallarında numaralandırılmış zarfların olduğu. merakla 1 numaralı zarfı açtım;
hoş geldin hayatım, çok güzel görünüyorsun.. lütfen süprizi bozmamak adına zarfları sırayla aç
ikinci zarfı açtım;
üstünde uçan şeyler dilek balonları, işimi yıldız kaymasına bırakamazdım.. şimdi diğer zarfa geç
üçüncü zarfı açtım;
bu balonların her biri birer dilek için, benim dileyebileceğim bütün dilekler sana çıkıyordu sadece tek bir dilek diledim ama o kadar çok olsun istiyorum ki birden fazla balonla diledim, yine de bu dileğin cevabı sende..
dördüncü zarfı elime aldığımda bir tuhaflık vardı, olması gerekenden biraz ağırdı.
açtım, avcuma bir yüzük düştü. o an içimdeki şaşkınlık mutluluğu bile bastırıyordu.
ve sonra ağaçların arksından sen çıktın, her zamanki gibi elinde tek bir gülle, öyle güzel gülümsüyordun ki..
ne dersin? dedin bana şirince sırıtarak..
hemen arkasından, lütfen gözün korkmasın dedin suratımda beklediğin cevabı göremeyince, bu bir evlilik teklifi değil... sadece benim olduğunu resmi olarak bilmek istiyorum, herkes bilsin istiyorum demiştin korkarak bana...
bir cevap vermem gerekiyordu ve o cevap dudaklarımdan dökülemiyordu, o an içimde binbir türlü duygunun karmaşasını yaşıyordum...
ve yapabildiğim tek şey, bunun bir evet olduğunu bilmeni umarak seni öpmek oldu..
• ** -
183.
+1beyler burada mıyız yoksa yeter mi bu gecelik?
-
184.
+1bu arada eceyi merak eden panpalarım olmuş, hikayeden bağımsız olarak biraz eceyi anlatayım size.Tümünü Göster
• **
eceyi tanıdığımda 12 yaşımdaydım. bizim mahalleye yeni taşınmışlardı. o zamanki aklıma eceyi ilk gördüğümde şaka gibi gelmişti, normalde etrafımdaki bütün kızlara arkadaş gözüyle bakardım zaten o yaşta ne olacak. ama bu kız farklıydı, daha gördüğüm ilk an kalp ağrısı denilen şeyle tanışmıştım resmen. oturup ağlamıştım, evet o kadar eziktim. neyse, ben bu kızı sürekli görüyorum ama yaz tatilindeyiz gidipte bir şey demeye fırsat bulmadan biz yazlığa gidiyoruz. bu arada sık sık bu kızı düşünüyorum hatta gelince naza anlatıyorum durumu git arkadaş ol bende tanışayım falan bahanesindeyim. naz gidiyor eceyle tanışıyor ve yazın sonuna doğru ben naz ece mükemmel bir arkadaş grubu oluyoruz. bu arada öğreniyorum ki ecede bizimle aynı okulda, nasıl seviniyorum anlatamam. gel zaman git zaman ben eceye sırılsıklam aşık oluyorum, öyle böyle değil aklım eceden başkasını düşünmüyor, gözüm eceden başkasını görmüyor. bir yolunu bulmalıyım etmeliyim derken ben eceye açılıyorum ve o da benden hoşlandığını söylüyor her şey gayet iyi gidiyor. ortaokul bitiyor üçümüz aynı liseyi kazanıyoruz falan hayat bana güzel amk, uzun süreli bir ilişkim var çok yakın arkadaşlarım var derken kıyamet en güvendiğim anda kopuyor. ece bir süre sonra nazı kıskanmaya başlıyor ve beni terk ediyor. ben salaklığın dibine vuruyorum ve ne hali varsa görsün diyorum, ağır ergenim o zamanlar. başka kızlarla beraber oluyorum hatta o yaz ilk defa milli oluyorum. sonra zamanla eceyi köpek gibi özlüyorum gidip özür diliyorum falan ama o çoktan öğrenmiş yediğim haltları başka sevgili falan yapmış. ben delleniyorum gidiyorum çocuğu dövüyorum ece bundan etkileniyor ve tekrar bana dönüyor. bir süre daha ilişkimiz devam ediyor, nazla aramız düzeliyor falan derken son sene üniversite derdine ece beni yine terk ediyor. bu sefer sağlam bocalıyorum, mezuniyet gecesinde içip içip kapısına dayanıyorum beni affediyor. neden sonra sınava giriyoruz, ikimizde ankarayı kazanıyoruz ama artık ilişkimizde çatırdayan şeyler var, sorun yaratmaya başlıyor. farklı üniversitelerde okuyoruz ben bilkent o odtü.. bakıyorum böyle olmuyor ne o mutlu ne ben mutluyum ilişki artık zarar verme aşamasına geliyor ve köpek gibi sevdiğim halde ayrılıyorum. kendimi toparlamam 1 koca sene sürüyor, aslında deniz karşıma çıkmasa biliyorum ki ece bana geri dön dediğinde dönerdim.
• ** -
185.
0eyvallah panpa seri yazıyosun baya
-
186.
+1@who let the dogs out panpam eyvallah sağolasın. kelebek bitirsin devam edicem bu gece bir kaç part daha atarım.
-
187.
+1#53
suratında allak bullak bir ifade vardı beyler, cevap vermeye korkar gibiydi. kendimi açıklama zorunluluğunda hissettim kendimi bir an ama kelimeler yeterli değildi, saçmalıyordum resmen. ve sonra beni öptü, o öpücük bir çok şeyin cevabı gibiydi... beni öpmesi bittikten sonra klagib bir hareketle diz çöktüm önünde, aldım avucundaki yüzüğü taktım parmağına, bu arada içten içe dua ediyordum tanrıya, bir erkek daha ne kadar mutlu olabilir diye teşekkür ediyordum. neden sonra aklıma evdeki parti geldi, bizimkiler kutlama ayarlamıştı bizim için. arabaya bindik eve gittik. kapıdan girdiğimizde herkes gergin bir bekleyiş içindeydi, deniz beni dürttü ve göz kırptı ne yapmak istediğini az çok anladım. boşuna yapmışsınız bütün bu hazırlıkları dedi eli cebindeyken, kabul etmedim dedi. deniz bunları söyledikten sonra herkes bana döndü, normalde iyi bir oyuncuyumdur ama o an o kadar mutluydum ki suratımdaki gülümsemeyi bastıramadım ve bizi ele verdim. kızlar hemen koşarak denizin boynuna sarıldı, önce onu tebrik ettiler bu arada kaanda beni tebrik ediyordu, sonra kızlar beni tebrik ederken kaan'da denizi tebrik etti. kutlamanın şerefine şampanya patlattık, bu arada deniz kaan ve başak'ı kast ederek darısı bizden sonrakilere dediğinde kaan direkt bize dönerek ama şimdi senin planın bütün beklentileri yükseltti dedi. uzun bir süre buna güldükten sonra yavaş yavaş bizimkiler odalarına çekildiler, denizle beni yalnız bırakmak için. bende denizi kucakladığım gibi odamıza doğru yürümeye başladım, bu arada deniz bana sarılmış gülüyordu.
evlenince ne yapacaksın şapşal dedi gülümseyerek.
başımın üstünde taşırım sevgilim dedim ciddi bir biçimde.
odaya girince öpüşmeye başladık, her şey ilk seferki gibi doğal ve olması gerektiği gibi ilerledi. uyumadan önce denizi son bir kez öperken aklımda dünyanın en şanslı erkeği olduğum düşüncesi vardı... -
188.
+1okuyan herkese teşekkür ederim. yarın gece görüşmek üzere, herkese iyi sabahlar.
-
189.
+1#54
izmire dönene kadar tatil gayet olağan geçti. benim sözlenme teklifimden sonra 3 gün daha çeşmede kaldık, sonra izmire döndük. ilk iş deniz ailesine durumu anlatan bir mail attı bende durumu anneme ve babama açıkladım. şaşırmadılar hatta geç bile kaldın oğlum dedi babam. ta deniz yüzünden ilk hastaneye yattığım zaman anlamış annem böyle bir şey olacağını. tanışıp kaynaşma amaçlı o akşam denizi yemeğe çağırdılar, denizde kabul etti ve kendi ailesinin de benimle ve ailemle tanışmak için ağustos sonunda türkiyeye geleceklerini söyledi. bizim evdeki akşam yemeği olması gerektiği gibi geçti, annem ve babam denizi çok sevdiler, denizde onları çok sevmiş gibi duruyordu. ilişkimiz yine olması gereken düzene oturmuştu, her gün deniz ben naz bir şeyler yapıyorduk, efeden ses yoktu kısaca hayat yoluna girmiş gibiydi. ağustosun sonu yaklaştıkça bende bir panik başladı, ya beni sevmezlerse ya kızlarına laik görmezlerse düşünceleri beynimi kemirmeye başladı. deniz bana endişelerimin yersiz olduğunu söyleyip dursada ailesi gelipte tanışana kadar rahatlamayacaktım... -
190.
+1#55
ağustosun 22si gibi denizin ailesinin ne zaman geleceği belli oldu, bütün ısrarlarımıza rağmen bizde kalmayı kabul etmediler o yüzden onlara otel ayarladım. gelecekleri günün sabahında erkenden denizle buluşup havaalanına onları almaya gittik. deniz ailesiyle hasret giderdikten sonra beni ailesiyle tanıştırdı. denizin babası mühendis annesi emekli öğretmendi. ilk tanışmadan çok sıcakkanlı insanlar oldukları belliydi, oğulları gibi kabullendiler direkt beni bende mutlu oldum haliyle. havaalanındaki küçük çaplı tanışma merasiminden sonra hep beraber deniz kenarında bir yere kahvaltıya gittik daha sonrada yorgun olabilceklerini ve konuşacak konuları olduğunu düşünerek denizi ve ailesini otellerine bıraktım. ailesinin izmirde kaldığı süreçte denizde onlarla otelde kalacaktı. ailesini odasına yerleştirdikten sonra akşam bizim evdeki yemek için sözleştikten sonra ufak bir öpücükle deniz beni uğurladı. sabah erken kalktığım için haliyle uykusuzdum o yüzden gittim uyudum. akşamüstü beni öperek uyandıranın deniz olduğunu fark ettiğimde baya şaşırmıştım... -
191.
+1#56
ben ne olduğunu anlayamadan kendime gelmeye çalışırken o arsız bir biçimde bana sarılarak baştan çıkartmaya çalışıyordu. sonra zorla da olsa denizin elinden kurtulup duşa girdim, birer kahve yaptım ikimize, ki bu arada annem mutfakta döktürüyordu, sonra odama geçip denize neden geldiğini sordum. otelle ev yakındı o yüzden yardım edilecek bir şey var mı diye gelmişti deniz, annemde denize kıyamayınca beni uyandrması için yollamıştı. kahvelerimizi içtikten sonra ben traş oldum, üstümü başımı değiştirdikten sonra denizle ailesini almaya gittik. arabayla dönerken yolda çarşı gibi bir yerde durdurdular beni, hiç gerek olmadığını söylediğim halde bir çiçekle tatlı aldılar sonra bizim eve geçtik. aslında denizde bende birbirimize çaktırmasakta baya gergindik, sonuçta aileler tanışıyordu ve bu bizim ilişkimizi biraz daha resmi kılıyordu. ama içten içe biliyorduk ki bizi korkutan şey ilişkinin ciddiyete binmesi değil ailelerin birbirlerini sevmemesi ihtimaliydi. daha denizin ailesi kapıdan girer girmez bu ihtimalin ne kadar gereksiz olduğunu da anlamış olduk. sanki 40 yıllık ahbaptılar amk, öyle güzel anlaşmışlardı. yemekten sonra hanımlar çocuk yetiştirme muhabbetlerine girerken babalarımız birer duble rakı eşliğinde tavla oynamaya başlamışlardı. denizin babası çok kıyak adamdı doğrusu benim babamda muhabbeti iyi bir insandı o yüzden sıkıntı yaşamadılar. korktuğumuz ve endişelendiğimiz gece çok, çok iyi bitmişti ve üstümde o rahatlıkta denizi ve ailesini otele bırakıp eve döndüm... -
192.
+1herkese günaydın. biliyorum partlar kısa oldu ama işe gideceğim o yüzden gece de geç gelirim. yorgun olurum da part az olursa kızmayın diye sabahtan da kısa kısa atmaya çalıştım. gününüz iyi geçsin panpalarım *
-
193.
+1panpam çok teşşekkür ederim ben daha 3. sayfadayım.Bu kadar kitap okumadım entryleini okuduğum kadar. Aşkı çok iyi anlatmışın tek aklıma takılan soru şu ece ile sevgiliyken sevgilinin en yakın arkadaşı denizi nasıl tanımıyodun
-
194.
+2@balcimate inboxuna bak panpam.
-
195.
0rezerve amk.
baştan okurum bi ara.
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 12 12 2024
-
ed stıvvırd nasıl şeytan ve cinlerden kormadan
-
sozlugu kapatsanize bir iki dakika
-
memati ne boş yapıyon la
-
gunun kazanan kuponlari
-
bisey mi yolumda gitmes
-
aslında iyi birer insanlarız
-
ypg çökmeye başladı
-
haraplar köyünde 1 milyon dolar karşılığında
-
beyler balili eski sevgilimi ifşa ediyorum
-
çakra nasıl açılırr
-
bir insanın çakralarını açıp ta dibine kadar
-
2500 tl si olan adamım
- / 1