-
726.
0gece deme yarın yola çıkacaz panpa :(
-
727.
0hay amk en sonunda gelmişsin:/ gözümüz yollarda kaldı, hoşgeldin krono reyiz bekliyoz hikayeyi *
-
728.
0hikayeyi bekliyoruz kronosaeon reyizz
-
729.
0@all eve geldim beyler biraz kendime gelip hikayeye başlıyorum hatta mümkün olduğunda çok yazacağım bu ara, zira gelecekte baya iş toplantıları gözüküyor bana yeni bir iş bağladık çok düzenli giremeyeceğim bazen o yüzden bu ara yazabildiğim kadar yazarım. özet geçme, daha detaylı yaz diyen arkadaşlarım olduğu için ve kimseyi kırmak istemediğim için daha detaylı yazmaya karar verdim baştaki gibi ama haliyle bu biraz zaman alıyor o yüzden partlar arasında biraz bekletebilirim sizi şimdiden özür dilerim.
en geç 1 saatte ilk part geliyor. -
730.
0#122
mert deniz'i özlemiş ve hata yaptığına inandırmak için gelmişti isviçre'den ama deniz'in mutlu olduğunu görünce eskiden de arkadaş oldukları için durumu kabullenmiş gibi gözüküyordu. başta çok soğuk davrandım deniz'e çünkü baya baya bu herif benim sevgilimi istiyordu ama haliyle bu durum deniz'i çok rahatsız etmeye başladı çünkü sonuçta mert onun çocukluk arkadaşıydı ve nasıl o naz'a alıştıysa benim de en azından mert'e kibar davranmamı istiyordu. bende deniz'i üzmek istemediğim ve tatsızlık çıkmasın istediğim için mert'e daha iyi davranmaya başladım. arada akşam yemeğine davet ediyorduk mert'i falan öyle geçti zaman. sonra benim okul işleri yüzünden yılbaşından 1 gün önce eskişehir'e gitmem gerektiğini öğrendim. bu arada tabi başak kaan ve izmir'den gelen naz'la yılbaşı akşamı için plan yapmıştık mert'i bile davet etmiştim amk. benim gideceğimi öğrenince deniz çok üzülmüştü tabi haliyle ama yapacak bir şey yoktu ve bende deniz'in akşam arkadaşlarımızla çıkmasını istiyordum. yılbaşından bir gece önce deniz'le erken yeni yıl kutlaması yaptık ve ben akşam eskişehir'e gittim. oradaki arkadaşlarımla yılbaşı için bir kutlama yapmaya karar vermiştik gerçi ben pek gidesim yoktu deniz olmadan. sabahtan toplantımızı yaptıktan sonra akşama doğru arkadaşlarla görüştük bir yerlere geçtik içmeye falan başladık. bu arada bütün gün deniz'le konuştuk müsait oldukça o ve ben. bir sürü ortak arkadaşımız var ama haliyle akşam mert'in o ortamda olacak olması beni rahatsız ediyordu ve bunu deniz'e söyleyemiyordum. huzursuzdum amk. gece ilerledikçe deniz'den gelen mesajların sayısı azaldı o mesajlar azaldıkça benim içtiğim içki sayısı arttı. gece 12'de deniz'i aradım bir kaç defa çaldıktan sonra açtı konuştuk 10 dakika kadar birbirimize birbirimizi ne kadar çok sevdiğimizi anlattık çoğunlukla ve beraber geçireceğimiz mutlu yılların ilkini diledik... -
731.
0#123
deniz'le konuşmam bitince kaan'ı aradım onun yeni yılını kutladım ve arkadaşlarla içmeye devam ettim. bu arada bir kaç tane mesaj geldi deniz'den ama çok detaylı şeyler değildi ve içimdeki şüphe geçmek bilmiyordu amk. tam ben bunları düşünürken arkadaşlardan bir tanesinin beni dürtmesi ve kapıyı göstermesiyle şok oldum amk. gelen ece idi. beni görmesin diye yaptığım onca şebekliğe rağmen beni gördü, arkadaşlarının yanından kalktı ve masamıza geldi. kısa bir selamlaşmadan sonra deniz yok mu diye sordu durumu anlattım, biraz daha oturdu sonra da gitti. şimdi bunu deniz'e anlatsam işler taka sarardı anlatmasam daha da kötü olabilirdi o yüzden daha önceki deneyimlere de dayanarak anlatmanın en mantıklısını olduğuna karar verdim ve deniz'i aramak için dışarı çıktım. bir kaç çalıştan sonra deniz telefonu açtı, sesi bir garip geliyordu sanki koşmuş gibiydi ayrıca sarhoştu baya. ne yaptığını sorunca *kıskançlık amaçlı değildi amk sadece merak ettim niye yorulduğunu* eve yeni girdiğini söyledi. biraz daha muhabbet ettik tam ben o'na ece işini anlatacakken arkadan bir erkeğin sesi geldi, mert'in sesiydi bu... -
732.
0#124
hani derler ya, ölseydim de duymasaydım diye. işte o an o'nu düşündüm. canımın nasıl yandığını anlatamam ya size. bir anlık şaşkınlıktan sonra deniz'e çaktırmadan ve ece'yi de anlatmadan telefonu kapattım. uzun süre olduğum yerde kaldım amk, ne kıpırdayabiliyordum ne de bir şey yapabiliyordum. neden sonra açıldı ayaklarım, bulduğum en yakın yere çöktüm bir sigara yaktım. olasılıkları düşündüm ama deniz'in sesi, mert'in bizim evimizde olması yeteri kadar kafamdaki senaryoya oturdu. parmağımdaki yüzüğe bakarak oturdum orada dakikalarca, sigara içtim ve içten içe ağladım. sevdiğim kadın, hayatımın anlamı dediğim, nefes almamı sağlayan şey şimdi bir başka erkekle bizim evimizdeydi. ölmeyi hiç bu kadar istememiştim hayatımda. sonra arkadaşım geldi * bu arada kendisi üniversiteden arkadaşım, başka bölümde okudu baya da iyi çocuktu severim hala görüşürüz * beni öyle görünce deniz'e anlattım ve kızdı zanetti ama bir şey diyemedim sadece geçiştirdim onu. sonra zorla sürükledi beni içeri, keyfin yerine gelir falan diye ama aklımda sadece deniz'in ve mert'in sesi ve çok iğrenç görüntüler vardı. kafam bulandıkça alkole sarıldım, diğer arkadaşlar bu arada evlerine dağıldılar bir tek ben ve arkadaş kaldık. * bu arada adı emre. * emre'yle sohbet etmeye başladık, sonra konu döndü dolaştı benim halime geldi bende alkolün verdiği gazla anlattım. emre belli etmek istemese de o da benim gibi düşünmüştü ama bana moral vermeye çalışıyordu, belki düşündüğün gibi değildir ara sor falan bile dedi. salak değildim amk, o da farkındaydı durumun ama işte bahaneler üretiyordu. biraz daha oturduktan sonra eve gitmesi gerektiğini söyledi beni de otele bırakmak istedi ama ben biraz daha kalıp içeceğimi ve sonra otele gideceğimi söyledim. emre kalkmaya hazırlanırken ece geldi, oturdu onunla muhabbet etmeye başladık bizde. bu arada emre durumu çakozladı çünkü ece resmen yavşıyordu bana ve benim yapabileceğim olası yanlışlar için beni uyarıp kalktı ve bizde eceyle başbaşa kaldık... -
733.
0#125
ben yeteri kadar sarhoştum ama önemli olan o değildi içimde bir yangın vardı ve belli edemiyordum. bu arada ece'de bana yavşıyordu ve ben onu tersleyecek halde bile değildim sadece öylece oturuyor kafa sallıyordum söylediklerine. bir ara tuvalete gideceğini söyledi, o gidince bir kaç saattir gözümü bakmaktan alamadığım yüzüğümü çıkardım parmağımdan ve koydum cüzdanıma sonra barmene bir tekila daha söyledim. o arada ece geldi, konuşurken barmen tekilamı getirdi ben tekilayı içerken ece limonu ağzına aldı ve ben daha ne olduğunu anlayamadan beni öptü ağzında limonla. başta karşı koymayı çok istedim ama o kadar istekli, o kadar kanıma girerek öpüyordu ki ve deniz'e o kadar kızgındım ki bıraktım direnmeyi. uyum sağladı dudaklarım dudaklarına, karşı koyamadım ece'ye. bir süre sonra öpmeyi bıraktı beni, hesabı istedi sonra apar topar çıktık bardan otele gittik. biliyordum ki eğer eceyle beraber olsaydım bu işin dönüşü yoktu ki zaten kararsızlığın dibine vurmuş durumdaydım o an. bir tarafım deniz seni aldattı gerizekalı sen neyin peşindesin hala diyordu bir diğer tarafımsa yapma diyordu. diğer taraftansa biliyordum ki eceyle beraber olsam bile bir geleceğimiz yoktu, tek gecelik bir şeydi ve ece çok üzülecekti. ben bunları düşünürken ece kafamdaki tilkilerden habersiz beni öpüyordu ve yatağa çekiyordu. kafamda 40 tilki ne yapacağımı bilemeden yatağa girdim... -
734.
0panpalarım neredesiniz ya?
-
735.
0@panpalarım kısa bir ara oldu devam ediyorum.
@balina reyiz, hoş geldin. -
736.
0Dewam dewam utku
-
737.
0#126
aslına bakarsak benim bir şey yapmama gerek yoktu, kendimi bıraksam ece her şeyi halledebilirdi o gece ama olmadı işte. ne olursa olsun deniz'i aldatma düşüncesi midemi bulandırdı ve yapamadım, ece'yle beraber olamadım. ece çok kırıldı, durumu anlattığımda sadece hoşçakal dedi ve çıktı gitti bense içimdeki acı ve yalnızlığımla başbaşa bir geceye merhaba dedim ve biliyordum ki tekrar uzun geceler beni bekliyordu bu şekilde geçecek... sabah uyandığımda boğazımda resmen bir yumru vardı yutamadığım o kadar zordu ki her şey benim için, bir gece önce aldatılmıştım lan resmen hemde kendi evimde. çantamı hazırladım, toplantıya katıldım ve beni ankara'ya zütürecek olan trene bindim. ankara'ya geldiğimde deniz beni garda karşıladı, görür görmez koştura koştura geldi sarıldı bana bende ona sarıldım, kokladım bir kez daha. işin garip tarafı, bana dese böyle böyle özür dilerim pişmanım ben bu kızı affederim umrumda değil aldatmış olması o kadar seviyorum o kadar ömrüm olmuş canımdan bir parça bu kız. eve gittik, giderken suskundu deniz bende bozmadım bu suskunluğu ve bundan faydalanıp bol bol o'nu izledim, arada elimi tuttu bende onunkini o kadar. eve geldiğimizde birer kahve yaptı ikimize oturduk konuşmak üzere ki o zaman fark etti parmağımda yüzük olmadığını... -
738.
0#127
önce tepki göstermedi, sadece parmağımdaki boşluğa baktı ve bir tepki göstermemi ona anlatmamı bekledi ama ben susunca o da sorma ihtiyacı duydu haliyle.
-yüzüğün nerede aşkım?
cevap vermedim. açıkçası verecek bir cevapta bulamadım, bana anlatsın çok istedim o zaman gerçekten affederdim. ama anlatmadı ve ben verecek bir cevap bulamadım o yüzden kalktım cüzdanımdan çıkarttım yüzükleri, öptüm deniz'i son bir defa ve sonra çıktım evden. nereye gideceğimi, ne tak yiyeceğimi bilemeden bastım gaza gittim gidebildiğim kadar. neden sonra çektim arabayı bir kenara ve oturdum ağladım saatlerce. bu arada deniz beni deli gibi arıyordu, mesajlar atıyordu ama geri dönmedim hiç birine sadece oturdum ağladım attım telefonu ve hattı çöpe yine ağladım. sabaha karşı kalktım bir otele gittim böylece deniz beni bulamazdı. ertesi sabah okula gittim, bir süreliğine izin istedim hocama durumu kısaca anlatınca o da beni okuldaykende çok severdi anlayış gösterdi ve izin verdi. sonra atladım kaan'ın yanına gittim, durumu anlattım bir süre izmir'e gideceğimi bir sorun olursa bana evden ulaşabileceğini söyledim ve ne başak'a ne de deniz'e nereye gideceğimi söylememesini tembihledikten sonra otogar'a gittim arabamı kaan'a bırakarak. ilk otobüsle bana izmir yolları görünmüştü, bir deniz'den kaçıp başka deniz'e yol alıyordum içimdeki acılarla... -
739.
0devam panpa..
-
740.
0#128
sabahın ilk ışıklarıyla izmirdeydim. yaptığım ilk şey sahile inmek ve bir sigara yakmak oldu, kaçtığım deniz kalbimde huzur bulduğum deniz gözlerimde oturdum öylece saatlerce. sonra bir telefon kulubesinden kaan'ı aradım ve vardığımı söyledim. direkt eve geçtim sonra, bizimkiler baya şaşırdı ama onlara durumu anlatınca bir şey demeden sadece sustular. izmir'e geldiğimi bilen sadece annem babam ev kaan vardı bu yüzden rahattım. planım kafamı boşaltana kadar izmir'de kalmak, başka şehirlerdeki yüksek lisans imkanlarını bulmak ve ankara'dan uzaklaşmaktı olabildiğince. dediğim gibi planın büyük kısmını da yaptım. eve kapattım kendimi, anneme de naz'a haber vermemesini tembihledim. oturdum bütün gün kitap okudum, uyudum, babamla tavla oynadım, ağladım, isyan ettim yeri geldiğinde bazen içtim bazen sabahlara kadar o'nu düşündüm acısı tatlısı ne varsa hem güldüm hem ağladım. bir buçuk hafta sonra kaan aradı, başak'ın deniz'in durumundan dolayı kendisinin ağzına sıçtığını ve bu yüzde başak'a izmir'de olduğunu bildiğini söylemek zorunda kaldığını söyledi. bir şey diyemedim amk sonuçta benim yüzümden araları bozulsun istemedim ama başak'ın da deniz'e söylemesi an meselesiydi ve deniz gelirdi izmir'e. yani sanırım, bilemiyordum ki, gelirdi heralde diyerek telefonu kapattım. annemlerden çeşme'deki yazlığın anahtarlarını istedim, deniz geldiğinde beni bulmasını istemediğim için annemlere de sıkıca deniz gelirse bir şey dememelerini tembihledim. annem deniz'i severdi o yüzden ayrılma olayını söyledim ama aldatmayı karıştırmadım işin içine. annemle konuştuktan sonra kaan'a da haber vermeden bastım çeşmeye gittim... -
741.
0@tuvalet vay be hoş geldin kardeşim, gözlerim yollarda kaldı yahu.
-
742.
0bu arada okuyan tüm panpalarım uzun uzun 2 parttan sonra bu gecelik 130'da bitirelim malum tatil yorgunluğu üstüne bugün erken kalkıp işe gittim yarın erken gelmeyi planlıyorum işten sorun olmazsa, gelemezsem de gece görüşürüz yine *
-
743.
0@ kronos ben geldim sen tatile gitmişin panpa.. hoşbulduk.. gene ben kaldım tek başıma.. sonuna kada devam..
-
744.
0utku abi insan bir pm atar geldim diye *
-
745.
0#129
başta baya zor oldu çeşme'deki evde kalmak benim için. her yerde deniz'in hatırası vardı amk, çıldıracak gibiydim o yüzden her gün deniz'e gittim kışın ortasında. giremedim ama izledim saatlerce. bazen içtim, bazen ağladım, bazen yazdım ama hep düşündüm bizi, denizi ve ihanetini. 3-5 gün sonra annem aradı, kaan beni arıyormuş ama ulaşamıyormuş bende söyleme nerede olduğumu dedim ve kapattım. arada annemi aramak dışında ve bakkal muhabbetim dışında kimseyle iletişimim yoktu, 3. dünya savaşı çıksa haberim olmazdı o derece. rutin bir düzen içerisinde koskoca 2 hafta geçti birisi izmir birisi çeşmede olmak üzere. bu 2 hafta içinde deniz'in ne sesini duydum, ne yüzünü gördüm. alkole çok sarmadım, verdiğim bir söz vardı gerçi bir önemi yoktu artık ama annemi üzemezdim daha fazla. sigarayı abarttım sadece, birde kahveyi. uykusuz gecelerimin en güzel arkadaşı kalem ve kağıt oldu müzikle beraber. biliyordum ki çektiğim acıyı baskılamanın bir yolu yoktu, o yüzden en iyisi onunla yüzleşmekti. acı mutlaka bir süre sonra katlanılabilir ve onunla yaşanılabilecek hale geliyordu biliyordum. bu rutin günlerden birinde yine uyandım sabah erkenden, denize gittim her zamanki yerimde oturdum sigaramı içtim kahvemi içtim yazdım çizdim ağladım isyan ettim ve eve geldim. kapının önüne geldiğimde deniz kafasını dizlerinin üstüne koymuş, ağlamaktan kan çanağı olmuş gözleri yolda beni bekliyordu.. geri dönmeyi çok istedi ayaklarım, gözlerim kal orada o görüntüyü izle özlediğin tek şey karşında dedi. beynim iki komut arasında git gel salak oldu ve devreden çıktı, ayaklarım gözlerime direnemedi çok ve olduğum yerde çakılı kaldım ve deniz'i izledim. içimde en ufak bir öfke yoktu beyler, çok garip gelir bana hala. beni aldatan bir kadın vardı karşımda ama gözlerim hala sevgi ve özlemle bakıyordu. sadece bir hayal kırıklığı vardı içimde ki yeterdi bence canımı yakmaya... ben deniz'e bakarken o da beni gördü sonunda, kalktı ayağa ve büyük bir sabırla bekledi beni hiçbir şey demeden. neden sonra bakmayı kestim o'na, yürümem gerektiğini hatırladı devreye giren beynim ve yürümeye başladım eve doğru. en ufak bir kelime etmeden açtım kapıyı girdim ve arkamdan açık bıraktım. biraz tereddüt etti deniz sonra geçti içeri ve geldi dikildi karşımda...
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 25 12 2024
-
ben tapınakçıyıım
-
ulu önder atatürkün fotosu ile kutsayalım
-
vinovatt li ya selam nabeer
-
melek dayının entrysi 45 dakika şukulanmamış
-
morinho ukalalığı
-
sulandın he hemen
-
incigaleriye ilk ddos saldırısı
-
incigaleri bu foto da benden olsun
-
2 3 yıldır avmlere gitmiyorum
-
bu sozlugun en sadık yazarları
-
derin derin düşünmek yerine
-
ben kaypagim aga
-
damsız girilmiyo
-
gibi 6 sezon
-
27 yaşında olmam sorunsalı
-
beyler saç ektirmis halim nasil
-
vikings 600 bin denen vileda paspası
-
kondüktör patlamış
-
koltukta poşet vardı kendi kendine düştü
-
biz de bi tak becerdiniz sandık
-
ocakta çalıştığım projenin geleceği belli olacak
-
allah izin verse bile biz izin vermeyeceğiz
-
putların yıkılma gibi bir özelliği vardır
-
wow girl olarak memem
- / 1