-
1.
0yarım saat kaldı demişti. neye demiştim. iftar vaktineymiş. tabi başka şehirde olduğu için saat farkı mevcuttu aramızda. bunu hesaba katmadan sormuştum.bu boş bulunmuşluk onun da hoşuna gitmişti, güldü. tanışmamız çok neşeli olmuştu yani. daha sonra da konuşmalarımıza devam ettik. eğlence konusunda birbirimize çok uyumluyduk.her fırsatta konuştuk birbirimizle. gerçekten çok eğleniyorduk.Tümünü Göster
bu böyle devam etti. devam ettikçe birbirimizi arar olduk. konuşamayınca bir şeyler ekgib kalıyodu hep.ne biliym…o gün boş geçmiş gibi geliyodu. resimlerine, resimlerinde de gülümsemesine saatlerce bakıyordum. kahkahalarının o güzel yüzünde nasıl durduğunu tahayyül etmeye çalışıyordum. onun mutluluğu benim de mutluluğum olmuştu. canı sıkılınca canım sıkılıyodu, üzülünce üzülüyodum. besbelliydi aslında aşık olduğum ama o zamanlar sadece “kanım kaynadı” diyebildim kendime.o da bana bunu söylüyordu. beni çok sevdiğini söylediğinde çok mutlu olmuştum. arkadaşçaydı ama bu, şakayla karışıktı belki de.ama çok güzeldi…ben onu arkadaşlarıma anlatıyodum o beni anlatıyodu. daha sonra anlattığına göre en yakın arkadaşına anlatmış beni, bakmaz o bana demiş. sana nasıl bakmam ben..? zaten twitter üzerinden konuştuğumuz için herkesin dikkatini çekiyodu neşemiz. daha sonra facebooktan da arkadaş olduk. önce şaşırdı.ben de korktum biraz açıkçası. fazla mı ileri gittim diye düşündüm.ama kızmadı. ordan da konuşmalarımıza devam ettik. arkadaşına anlattı beni demiştim ya, onunla da konuşmaya başlamıştık.3 ümüz çok keyifli muhabbetler çeviriyoduk her akşam.
birbirimize daha sık “seni seviyorum” demeye başlamıştık artık.ben buna hala bir ciddiyet yüklememişken meğerse o bana çoktan aşık olmuş. gerçi bu bazı hareketlerinden ve sözlerinden anlaşılıyordu:orkun benim diyordu hep. başka bi kızla konuştuğumda saldırıyordu onlara, isim vermeden laf atıyordu, sen benimsin seni kimseye vermem diyordu. hatta bu yüzden diğer kızları zor sakinleştirdiğim olmuştu.bi tanesiyle bi kaç gün konuşmuştum da zor yatışmıştı.bu sebeple kıskançlıklar, küslükler başlamıştı bile…daha sonra birbirimiz kendimizi anlatmaya başladık. gerek genel gerekse özel şeylerimiz hakkında birbirimizi biliyorduk artık. şehrimiz, okulumuzdan tutun anne-baba isimlerimiz, özel durumlarımız vs.bu birbirimize olan güveni sembolize ediyordu. hatta ilerleyen zamanlarda bu bahsettiğimiz özel durumlardan ötürü birbirimize ihtiyacımız olduğuna kanaat getirmiştik. gerçi ben çoktan ona muhtaç yaşamaya başlamıştım bile…
gözlerim doldu…
zaman geçti birbirimize 2 sevgili gibi hitap etmeye başlamıştık. kalbimize kor düşmüştü artık. fazla bağlanmıştık birbirimize. haber alamayınca üzülüyorduk.(02.02).bi kaç kere laf olsun diye teklif etmiştik birbirimize.hep ben ediyorum diye kızıyodu hatta. annemin de dikkatini çekmişti konuşmalarımız. gönlünü mü kaptırdın diye soruyodu hep.ya gönlümü çaldmıştı ya da gönlümün en güzel yerine yerleşmişti o.hayatım olmuştu. nefesim, canım olmuştu artık. neyse…sen dur demiştim ona kızın teklif etmesi olmaz.”benimle evlenirmisin” demiştim kabul etmişti.ilk heycanlar işte. hayal kuruyoz ya…kalbim senin için atıyo, beni hiç bırakma, sen benim herşeyim oldun aşkım, karıcım, kocacım…böyle güzeldi işte sevgimiz.en temiz duygularla seviyorduk birbirimizi.hep özlüyorduk. uzaktık…
gitar kursuna gidiyordu. hala gidiyor. bizim niye şarkımız yok demişti.ben de ilk çalacağın şarkı bizim şarkımız olsun demiştim.tam da bizi anlatan bi şarkıydı bu.caddelerde rüzgar…şarkımız da vardı artık. nerde yaşayacağımız, çocuklarımızın isimlerini; söz, nişan, nikah tarihlerini, balayını nerde yapacağımızı konuşurduk hep.en büyük hayali balaynıda eiffel kulesinin önünde öpüşmekti. çocuk yapmak istemiyordu ama beni o kadar seviyordu ki 3 çocuk bile doğururum sana demişti. sabah çocuklarımız uyandırcaktı bizi. annesini ikna etmeye bile çalışmış istanbulda yaşamaya. birbirimizi düşünmeden bir saniyemiz geçmiyordu. evlen benimle sakın gitme diyordu. minnakım derdi hep, çok severdim bunu.
sona yaklaştık…
biraz uğraşarakta olsa telefonlarımızı öğrenmiştik. mesajlarımıza burdan da devam ediyorduk. birbirimize telefon edip uyandırıyorduk.ama konuşmamıştık daha. bazen öyle oluyordu ki telefona baktığımda 20-25 mesaj gelmiş oluyordu. güne bambaşka bir mutlulukla başlıyordum. onunla ben yeniden doğmuştum. yaşam felsefesi edindiğim pesimizmi az da olsa kırabilmiştim. çok mutlu oluyordum artık.bir o kadar da çevremi mutlu ediyordum.
böyle böyle günler geçerken arasana beni demişti, aşkımın sesini duymak istiyorum. tamam dedim ariyim.ama müthiş bir heycan kaplamıştı içimi.o da çok heycanlandığını söylemişti. mesajlaşan bizden eser yoktu. aradım.alo dedi. elif? dedim. evet dedi. sesi o kadar tatlıydı ki…ikimiz de utanıyorduk. havadan sudan saçmaladık biraz. sesimi hayalete benzetmişti.ama en başında planladığım, telefonu kapatmadan önce söyleyeceğim en önemli şeyi “seni seviyorum” demeyi unutmuştum! daha sonra mesaj atıp özür diledim. sonraki gün tekrar konuştuk. konuşmalarımızda uzun sessizlikler oluyodu hep.ama olsundu. onun soluğunu, ayak seslerini duymak bile beni o kadar mutlu ediyordu ki…konuşmamızın sonuna geldiğimizde “söylemeyi unuttuğun şeyi söyleyecek misin” dedi.”seni seviyorum” dedim. beğenmedi düzgün söyle dedi.bi daha söyledim. bende diyip kapattık.bu biraz canımı sıkmıştı ama daha sonraki konuşmalarımızda o da seni seviyorum demeye başlamıştı.
sona geldik…
yüz yüze görüşmek istiyordum artık onunla.ona sarılmak, kalp atışlarını hissetmek istiyordum. sesini duymak, gözlerinin içine bakıp doya doya seni seviyorum demek istiyordum. ellerini ellerimde ısıtmak istiyordum. sınavlarımdan önce aldım biletimi. bana yol gözükmüştü. gün sayıyorduk artık. dolmuş şöföründen kantinciye, tüm okula anlatmıştı beni. benim için bir defter hazırlıyordu. sırasında hep benim adım vardı.ilk gidiş denemem başarısız oldu. çünkü ailem yakalamıştı beni. onlardan gizli gidiyordum. gelemeyeceğimi öğrenince çok üzüldü. ağladı.ben de ağladım.ama ben onun bir damla gözyaşına kıyamam. tekrar bilet aldım.bir iki parça eşya doldurdum sırt çantama. tüm paramı çektim bankadan. çıktım yola.ne soğuk ne parasızlık ne yükseklik korkusu hiçbirşey engel olamazdı artık bana. düşünemiyordum da zaten…elifimden başka bişey düşünmüyordum. atladım uçağa çıktık yola.1 saat 40-45 dk kadar sürdü yolculuk. indiğimde yine çok güzel bir mesaj atmıştı.”geleceğimsin” demişti. otel aradım 1 saate yakın. sonra oralı bi arkadaşın yardımıyla yerleştim. tabi bu sürede sürekli benim için endişelenen, yardım etmeye çalışan mesajlar geliyordu en sevdiğimden. keşke nişanlı olsakta bizde kalsan diyordu. yatma vakti geldi artık. günaydın öpücüğüne hazırlandım. öyle demişti çünkü.
vakit geçti. sabah oldu. aynı heycanla uyandım. evlerini daha önce şaka yollu tarif etmişti oraya geleceğimi söyleyince.o basit tarif ve internet yardımıyla buluvermiştim evini. gittim sokağının başına beklemeye başladım. hemen sokağın başonda bi hediyelik eşya dükkanı vardı. bişeyler alsam mı diye düşünürken omzuma bi el dokundu. -
2.
-1sonun başlangıcı…Tümünü Göster
rüya değilmiş demekki dedim. içimi eriten tenine dokunmuştum çünkü. döndüm ve onu gördüm. tüylü şapkasının içinde kaybolmuştu küçük tatlı yüzü. çıkarsana dedim şapkanı çıkardı. günaydın nasılsın hoşbeşten sonra biraz ilerledik. ikimiz de çok utanıyorduk. arkadaşım gelcek dedi onu bekledik bi süre. arada bakıp gülümsüyordu. çok mutlu oluyodum, sıcacıktı gülümsemesi.
içim acıyo…bi sigara molası…belki yaramı yakar da iyileşirim biraz…
dolmuşa kadar beraber yürüdük.sen gelince arkadaşlarımı da çağırıcam, utanırım başbaşa kalırsak demişti. dolmuşa kadar konuşmadan yürüdük. dolmuşta da konuşmadık. okula geldik. akşam bişeyler yaparmıyız dedim. istersen okul çıkışında gel istersen eve git önce öyle gel dedim. farketmez dedi. okula girdi.o heycanla akşama kadar şehir merkezinde başıma geleceklerden habersiz dolanıp durdum. akşam oldu mesaj attı okula gelme diye. annesi gelicekmiş almaya. tamam.dedim. sonra yine mesaj attım. gelmek istemiyorum, çok utandım dedi. hayal ettiğim gibi değilsin, istemiyorum seni dedi.ben yine şaka yollu ikna etmeye çalıştım.ama istemedi. utandığını düşündüm önce. gece boyunca ikna etmeye çalıştım. sonraki gün haftasonuydu. bişeyler yapar alışırız birbirimize diye düşünerek uyudum. çok daha korkunç bir güne uyandım. beni hiç istemiyordu. arkadaşlarıyla eğlenecek ve ben yokmuşum gibi davranacktı. dışarı çıktım bekledim belki görürüm de konuşurum diye. göremedim.bir kere denemesi için, bana bir şans vermesi için yüzlerce mesaj attım. sokağında gece olunca saatler geçirdim. aradım, evini buldum. belki dışarı çıkarda konuşuruz diye. olmadı.sonraki akşam için zar zor ikna ettim.bir gül aldım. beklemeye başladım. geldi.hiç istemiyordu beni. otuturp konuşmamıza bile izin vermeden, gülü bile almadan olmaz bu iş dedi ve gitti.her gece sokağına gittim. aradım ve evini buldum. daire kapısının önünde, gelip-gidenlerden saklanarak saatler geçirdim. mesajlar attım bir sürü.bir kere olsun konuşabilmek için ama o benden gittikçe uzaklaşıyordu. çiçek ve 2 tane çikolata alıp koydum kapısının önüne. sana sürprizim var diye mesaj attım.ama başının derde gireceğini söyleyince onları başka bi yere sakladım. çikolataları aldı ama çiçeği almadı. tüm hayatımı, hayallerimi üstüne inşa ettiğim sevgilim yüzüme bile bakmamıştı. tüm hayatım yerle bir olmuştu. kimsesiz, çaresiz kalmıştım. cennetim olacak şehir cehennem azabına dönüşmüştü. nefes alamıyordum artık. uzun zaman önce bıraktığım sigaraya sarıldım tekrardan.her gece ağlaya ağlaya evine gidip orda bekliyordum artık. derbeder diye dalga geçiyodu benimle yoldan geçenler. haklılardı.perişan olmuştum. çöküyodum bi kaldırıma ağlıyordum. duman beni biraz olsun yatıştırıyordu.ama acım dinmiyordu. taptaze ve çok derindi. çok uzun zaman sonra ağlıyordum. gece gündüz demeden, otelde sokakta demeden ağlıyordum.onu görebilmek için elimden gelen herşeyi ama herşeyi yaptığım sevgilim bana bir kaç saat ayırmıyordu. çaresizlikten ağlıyordum. zaten insanın yapacağı son şeydir ağlamak. gücü tükendiğinde ağlar.ilk defa bu kadar çaresiz kalmıştım.ona bu kadar yakın her zamankinden daha uzak olmak, dokunamamk hatta görememek çok acı veriyordu. kapısının önüne kadar gidiyordum çünkü ona yakın olmak, sesini kokusunu duyabilme ihtimali bile huzur veriyordu. dokunduğu duvarlara, korkulukara dokunuyor; bastığı basamakları okşuyordum.ama yaptığım bunca şeye rağmen onun tek yaptığı şey git demek oluyordu.git, nolursun yalvarıyorum sana git. gelemediğim için ağlan güzel yüzlüm, şimdi gitmem için yalvarıyordu.
yutkunamıyorum…
yalvardım ona yakardım. yalnızca bi iki saatini bana ayırması için süründüm. aşkını geç bari ayıp olmasın diye geleceğini umdum ama olmadı. yüzünü ezberleyemeden, kokusunu, sıcaklığını duyamadan ayrıldık…gitmeden önce son bir kez kendine iyi bak demek için sabah sokağının başına gittim yine.ama bana bakmadı bile. belki de görmedi.20 dk geç çıkmıştı evden acelesi vardı okula geç kalacaktı. farklı bi yoldan çıkacağı sokağın önüne doğru hızlıca yürüdüm bir kere daha göreyim diye. gördüm de.söyleyeceklerimi mesaj olarak yolladım.iyi yolculuklar dedi. hiç dönmek istemedim o şehirden.ne kadar acı çektiysem de onunla aynı havayı solumak bile mutlu ediyodu beni.her gece giderdim kapısına beklerdim. sabahları giderdim uzaktan bakardım ona. öyle yaşardım hiç usanmazdım. beklerdim hep.ama dönmek zorundaydım. lanet olası parasızlık yüzünden dönmek zorundaydım.yol boyunca ağladım uçakta. şehrine baktım baktım ağladım. üzerinde dolaşan bulutlar ne kadar şanslı olduklarını bilmiyorlar. senin verdiğin nefesi soluyup yaşardım ben. aynı yollarda ağladık. belki gözyaşlarımız kavuşmuştur. onlar mutlu olur belki.ben seni ömrümün sonuna kadar bekleyeceğim… -
3.
0özet yok amk içimi döktüm yalnızca. kafanıza göre...
-
4.
0ruhuna, seni ne kadar sevdiğine bakmayın zaten baklavası olanın huursu olun zütünü yırttımın kaşarları
-
5.
0sen onun için herşeyi yaparsın ama o huur çocuğu gibik gibik şeylerle seni bırakır
-
6.
0bu am kurularının tek kriteri dış görünüş oluyo hep. yakışıklı olsun beni gibsin yeter kafası var... isterse aldatsın giblerinde olmaz
-
7.
0madem bırakmak istiyorsun ayrıldıktan sonra neden özür dileyip yalvarıp geri dönüyorsun!? neden istemediğini söyle sonra da gibtir git demi !!
-
8.
0sensiz yaşayamam, sadece senin kollarında huzurluyum der hatta beni bırakırsan seni giberim der... sonra bırakır ve sen ondan hıncını alamzsn
-
9.
0bu dıbını yıttığımın sürtüğü için herşeyi yaptım amk daha fazlasını beceremem gücüm bu kadar ama o yüzüme bakmadı babasız huur
-
10.
0babası da yok bu kızın kimbilir baba sevgisini kimlerin kucağında gidermeye çalıştı
-
11.
0sigarayı da bırakmıştım ne güzel amk 3 sene olmuştu ama insanın en çaresiz anında tek destekçisi yine bu gibtiğimin dumanı oluyo
-
12.
0internetten erkek kovalıyo otoban amcıklı bin. ulan insan tivitırdan buluşmak için insan arar mı amk lan ???
-
13.
0ben senin için te ebesinin amından yanına gelmişim param kalmamış sen yüzüme bakma... senin ben atardamarını gibeyim
-
14.
0ben sana niye evimin adresini verdim amk diye dert yanıyodu huur. ulan ölmüş babanı gibtiğimin sürtüğü tivitırdan adam bulup hemen veriyon onlara adresini buluşmuşsunuzdur da bugün yatmışsındır hemen altına... ama bana gelince çok cici kızım yok evden eve evden okula yaşarım...
-
15.
0doldunca boşalırım gene
-
16.
0@19 sanalda kalmasın diye gittim de olmadı be panpa
-
17.
0nerde lan anlamadım
edit : herneyse amk -
18.
0terketmenin de bi adabı var dimi huur çocuğu en çok mutlu olacağımız yerde, gözlerinden inip kalbine kurulacağım yerde yüzüme bile bakmadın
- 19.
-
20.
0sana o kadar vakit harcıyorum, okula gitmiyorum, yemek yemiyorum, uyumuyorum, ders çalışmıyorum sen napıyosun? hiç sevmemiş gibi gidiyosun. hayallerimizi üstüme atıp kaçıyosun. gidiyosun ama gitmek kolay mı lan? kalbimden çıkmadın ki.kendine en çok aşık ettiğin yerden, en heycanlkı anımızda bitirdin. nasıl unutulacak bu?
-
tyler dursun annesinin namuusnu koruyor
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 09 01 2025
-
rasat o anani got deliginden
-
bi uykumuz vardı onuda
-
kaç para ulan bi kadın
-
benim beddualar tutar 2016 da bahiste
-
incisozluge foto yukleyemeyen
-
gldm suku icin adlı yzrn mehdi iddiası üzerinee
-
elektrik çok büyük
-
ulam bir meme la
-
pgiboloji bozuk yeni sakinleştirici vuruldum
-
kadıköyde inci yazarı gibtim
-
7deliklitokmak tarafından sözlüğe el konulmuştur
-
beter alinin yazar çıkması
-
geypelin niye hep sozluktesin dostum
-
mentalcel için intihar önerisi
-
para mal mülk zaten yok
-
kadin dovmek
-
evlat diye kucagina aldigin
-
ekşide türk değil türkiyeli basligini trende
-
vucudumda cok fazla ben çıktı
-
duyduğunuzz en iyi küfürrler
-
beyler netflix dizi önerin
-
geçen gün hastende hemşire bir adamın
-
mobil uygulamamıza ne oldu
-
nba deki kiss cam
-
lightbringer1881 günaydın nasılsın
-
9000 den az başlığı olan üye
-
küfürlü başlıklarınız
-
44 0nline var
- / 1