-
1.
+6 -5edit:mekan isimleri, tarihler tamamen doğrudur!!!
iSiM KULLANIYORSAM GERÇEKTiR VERMEK iSTEMEDiĞiM iSiMLERDE NiCK KULLANDIM.
edit: klavyemde sorun var yazdıktan sonra editleyeceğim hatalı yerleri hızlı yazmak için dikkat edemiyorum pek harfler ekgib çıkabilir
edit: herkesin capsini ekledim kendiminde.
• **
çocukluğum
başarılı okul hayatım
kabusa dönen yıllarım
şizofren sevgilim
dinden çıkışım
2010 için aldığım uyarılar
hep ettiğim dua1
hep ettiğim dua 2
roancutane kullanışım
ihanetim
hep ettiğim dua 1 in tutması
falla inanılmaz bağlarım
nefsimin yarattığı kibir
yanlış tercihim
hep ettiğim dua 2 nin tutması
beyrut hikayem
kokoinden içeri alınışım
şeytan çıkartmaları
şaşırtan tesadüfler
kumarhane baskınım
uğradığım iftira
dönen talihim
üniversite hayatım
2010 da olan felaket
yıllar sonra başa dönmem
şu an ki konumum
tabi capslerim yer alacak bu hikayemde
• **
capsler hatalı diyenler
iwanttoplaygame1@hotmail.com da ki face e ekliyorum capsleri.
herkese açık olacak resimler.
fake hesaptan ekleyebilirsiniz
(bkz: universitedeki erkek arkadaşımı) devamı burda -
2.
+3 -1babam gürcü göçmeni.
annem melez. (annesi gürcü babası türk)
1989 da dünya evine giren ailem istanbul a göç etmiş
karadenizin bir ilinden.
babam memur olmasına aldırmamış,
ev kira ,maaş az dememiş 1990 da
beni kucagına aldırtmış anneme.
buralara ben şahit olmadım haliyle.
o yıllara dair hatırladığım en belirgin şey tadelle.
babamın gelmesiyle hissettiğim o tadı hala hatırlarım.
hatırlarım dedim çünkü
evet hala satılmakta ama ben yıllardır yemedim.
eski bir dosta kırılır onla gittiğin mekanlara gitmezsin ya
öyle bir duyguydu işte beni uzak tutan o kırmızı paketten.
ta ki 1 hafta öncesine kadar.
ama ondan önce anlatmam gereken 21 yıl var.. - 3.
-
4.
+4yaklaşık 5 yılı içeren
bu hayal meyal anılardan ibaret anımsamalarım
sırf tadelle değil elbet.
bilenler bilir gülbaba türbesi vardır
taksimin arka sokaklarında.
ordaydı bizim ilk ev. yani benim hatırladığım ilk evimiz.
ondan önce yanlış hatırlamıyorsam
civar semtlerde bir iki ev daha değiştirmişiz
hepsi kira tabii.
biri yanmış öyle ayrılmışta bahsettiğim eve geçmişiz.
aslında yanan evdeki ev sahibimiz melek gibiymiş.
miş miş..
di-li geçmiş zamanda ki ev sahibimizle 4-5 yaşlarında vedalaştım.
aklımda kalanlar o zamanlar nedenini anlayamadığım tehdit sözleri
, korkunç bağırışlardı.
üniversitede belli zamanlarda sık sık duyduğum
1 mayıs ın 1 ini her ay duyardım aynı tonlamada farklı cümlelerde
: 1 inde görüşürüz!!!
hele bir 1 inde ödemeyin.
nefret ederdim 1 rakamından küçücük aklımla.
sadece nefret etmez duada ederdim tabii
1i hemencik bitsin diye.
bulduğum çözüm buydu işte aklım sıra.. -
5.
+2mahallemiz karışıktı.
araplar, esmer vatandaşlarımız ve kürtler vardı.
tabii bunlar benim yaşım gereği algılayabildiklerim.
kimbilir daha kimler vardı da
kitabımın gizliliği açısından kimseye soramıyorum şu an.
yanlış hatırlamıyorsam
ebuzer amcamız vardı mahalleye girişi bayram havasında olurdu hep.
caney caney türküsünü
onun başını çektiği bir grup halay eşliğinde söylerdi. biride bendim tabii grup üyelerinin..
hayrandım ona, sesine..
meğer mahallemizin delisiymiş yıllar sonra öğrendim.
tıpkı canan gibi,
ismini hatırlayamadığım baltalı amca gibi.
. ben sonradan öğrendim ama haliyle
tüm mahalle büyükleri bilirmiş tabii.
boşuna değilmiş onların yanındayken annelerimizin cama tünemesi ,
ulu orta bişey diyememeleri ama
hep diyecek bişeyleri varmış edasıyla bizi eve çağırmaları. -
6.
+1aslında bu yılları çok özlesem de
ne yazıkki fzla nım yok paylaşmaya değer.
daha doğrusu hatırlayamıyorum.
gene de özlediklerimi hatırlayabildiğim kadarıyla yazayım.
süleyman la murat vardı çocukluk anıarımın görüntüsüz kahramanları.
çünkü inanın suratlarını hatırlayamıyorum
ama o yaşta 2 erkek arasında ikilemde
olmayı yaşattılar bana yılar sonra teşekkür etmek istiyorum dostlukları için..
5 yaşımdan beri bir daha görüşmedik onlarla.
kimbilir belkide evlenmişlerdir.
dedim ya ırk çeşitliliği fazla olan mahallemde geleneklerde çeşit çeşitti haliyle.
ortalama aynı yaştaydık ya benim gibi okuyorlar şu an
ya da çoluk çocuğa karıştılar hoş yaşıyorlar mı ondan bile haberim yok ya.
oysa ne güzeldi onlarla olmak.
bakkaldan acı sakızlardan almak
http://photos-d.ak.fbcdn....55998_353019_416747_s.jpg -
7.
+1ekşi sakız diyede bilinen
sakız işini hafife alanlar yanılıyor
bizim mahallede cesaret işiydi
o yaşta bakkala her canın istediğinde gidebilmek.
ekip işiydi.
bizden biri ki bu genelde ben kız olduğum için
murat yada süleyman yada o zamanlardaki peltek halimle
şüleyman köşe başında bekler
baltalı amcayı kontrol ederdi.
ismini hatırlayamdığım bu amcada mahalle sakini olmayanlardanmış meğer(!) ve nedense takmıştı bizim bakkala girip durmamıza
ondan korkumuza diğer sokaktaki bakkala giderdik oraları bilenler hatırlar bir emine bakkal vardır şişhaneye doğru
yanlış hatırlamıyorsam ve ölmediyse oraya kadar gittiğimiz bile olurdu.
az mesafe değildir hani ama giderdik işte.
sanki yıllar sonra o günleri arayacağımızı bilir gibi
her günü dolu dolu yaşardık üşenmeden. -
8.
0türbenin hemen yanında büyükçe bir park vardı
hala duruyormuş diye duydum.
ayı bile oynatılırdı bu parkta
90 ların arka beyoğlu sokaklarının dolu dolu haliydi
işte bizim mahalle belkide parkın ismi gülbaba parkı dır
inanın bilmiyorum ve bir çabada sarfetmeyeceğim öğrenmek için. aslına bakarsanız internette bulmaya çalıştım
ama iki üç aramada başarısız olunca yapım gereği pes ettim.
daha doğrusu şu zaman ki yapım.
yoksa eskiden bu kadar da çabuk pes etmezdim.
ilerleyen partlarda ilk okul öğretmenimin pes etmeyişimin beni büyük yerlere getireceğini belirttiği
anı defterimden capsi ve geçen yıllarda lise öğretmenimin çabuk pes edişimle ilgili yazdığı yıllıktaki yazının capsini atacağım.
ama ondn önce insan nasıl değişir neler onu pes ettirir bunlara örnek olacak hikayeme devam etmek istiyorum.
unutmayın
kimse şu an kinden ibaret değildir.
öncesi ve sonrası vardır.
hiç bir katil adam öldürmek için doğmaz.. -
9.
+1 -1evet dün gelemedim şimdi kaldığım yerden devam ediyorum.. dün neden gelemediğimi bilseniz şok olursunuz ama anlatma sırası geldiğinde yazacağım tarihi unutmayın..
-
10.
0parkın hemen önündeki evdi bizimdi
şimdi bile gitseniz sözü geçen evi bulmanız münkün.
penceresi beyaz boyalı dışa dönük parmaklıkları
olan giriş kattı evimiz.
bizden sonra kiracıları olmamış çocuklarından birine
bırakmışlar diye duydum..
daha fazla detaya girip olayları unutmadan
hikayeme devam etmek istiyorum.
mahallede tanıdığım çocuklar sadece
murat la süleyman değildi merve lerde vardı.
diğer kız kardeşinin adını unuttum.
Allah bilir gerçi tüm mahalle hatta
o yaşıma rağmen ben bile bilirdim ki anne
babası organize hırsızdı. zennur olması
lazım annesinin ismi. inanın hatırlamıyorum. çocuklarda bu aileden nasiblerini almışlardı. okul görevlisi
olan babama verilen onunda o zamanlar
tek çocugu olan bana getirdiği oyuncaklarımı
göz göre göre elimden alırlardı
da tek ses çıkaramazdım anneeeeeeee dışında tabi.
zavallı annem genç yaşta kimsesinin olmadığı
büyük şehire geldiği yetmezmiş gibi
sınırlı görüştüğü insanlarla da benim yüzümden
papaz olurdu.
hala da öyle gerçi.
gücüm yetmez bişey yapamazdım evet yaramazdım ama
tüm nazım beni sevdiklerini bildiklerimeydi.
murat la süleyman a yaptıklarımda bu yüzdendi.
bir onlarla anlaşırdım.
ev sahibimizin kız torunuda beni sevmeyen hatta
ezenler arasına eklenince sadece
erkek arkadaşlarım kalmıştı etrafımda.
faza tahlil yapamayan beynim o zamanlarda başlamış gruplandırmaya
insanları da haberim yokmuş.
varmış bile kızlar beni sevmiyor yargısına. -
11.
0dil altım vardı.
konuşmam kimine göre gülünç kimine göre sevimliydi
ama çok dikkat çektiğim aşikardı
. bahsettiğim ebuzer amcanın arkadaşları beni
aralarına alır şarkılar söyletirlerdi tabi ben söyleşimin komik olmasından değil güzel söylediğimden
sanar pek keyiflenirdim hava bile atardım şüleymanlara.
her evlerinin önüne gidip
şüleyman dediğimde ailesinin
kahkahaya boğulmasına anlam veremez bozulurdum da.
ah bu arada
benim dil altım olduğunu 6 yaşımda öğrendik yani
o mahalleden gidince.
kimse bana söyleyişimin yanlış olduğunu demiyordu
sadece gülerler yada yanlış anlaşılmaya müsait bir kelimeyse ikaz ederlerdi
her iki tepkide beni hırçın yapmıştı.
haksızlığa ugradığımı savunuyordum.
kim dinlerdi ki. nedenini yıllar sonra anladığım ama
o zamanlar beni kıran ve
yıllarca şarkı söylememi engelleyen bir anım var
teyzemin benden 2 yaş kadar büyük kızıyla şarkı söylüyorduk
bir gün. ev kalabalıktı.
Atilla Taş ın ham çökelek şarkısını
öğretmişti bana. yatagın üzerine
çıkmış hoplaya hoplaya söylüyorduk ki annem geldi:
_ordek sen sus!
dedi.
ordek sen sus?
yani kuzenim söyleyecekmiydi.
evet. söyledi de.
ne hissettiğimi tahmin edemezsiniz.
anneme öfke dolmuştum kırılmıştım.
bu uzun yıllar içimde kaldı çok sonra
aklım erince anladım o zamanlar dil altım vardı
ve h harfini telafuz edemiyordum.
yutuyordum. -
12.
+2 -1mahalle ortalamasının altındaydı
sanırım gelirimiz.
çünkü diğer çocuklar 2.dondurmasını yerken
ben bitmesin diye yavaş yavaş
yaladığımı hatırlıyorum külahı.
benim derdim de dondurmayla bitmiyordu ki.
mısırcı geçse mısır
şekerci geçse şeker için ağlıyordum anneme.
gel de alma.
gene de yaşıma göre düşünceli olmaıyım ki
bir kira zamanı kumbaramı anneme uzattığımıda
anımsıyorum hayal meyal. -
13.
0okuyan varsa sabaha kadar yazacağım??
-
14.
0editle daha sonra detaya ineceğim. zaten önemli bişey yok.5 yaşıma kadar olan hatırlayabildiğim bir kaç anı sadece. şimdi hızlı geçiyorum
-
15.
0öyle böyle 4 yaşıma gelmiştim
bir erkek kardeşim oldu.
hiç unutmuyorum doğdugu günü. uyandığımda
anneanemle
(rahmetli-el fatiha)
evde yalnızdık.
_annem?
dedim.
_kardeş getirmeye gittiler
gibi bişeyler zırvaladı. noluyordu lan.
yoksa annemlerin aylardır şakasını
yaptığı bebek geliyor muydu.
artık babam bana tadelle almaktan
şikayetçi miydi daha bi sürü düşünce ile
evden fırladığımı hatırlıyorum.
tabi arkamdan gelen anneannem ide.
ve yediğim uyarı dayağını da. yaşlı insandı işte.
sonuçta emanettim ona.
öğlen gibi ben sakinleşmiş evde kaderimi
beklerken babam geldi.
gel dedi
annenlere gidiyoruz.
vay be artık annem çoğul omuştu bile.
artık annem değil onlardı! ses çıkarmadım hastaneye kadar.
yolda neler hissettiğimi aynı yaş aralığında kardeşi olanlar bilir.
odanın kapısına kadar uslu uslu gitmiştim.
kapıdan annemi ve kucağındakini gördüm.
babam içeri girdi. annem beni görünce gülümseyerek
gelsene
dedi. yoo bu kadarıda olmazdı.
koşarak geri çıktım. kapıda babamı beklemeye başladım.
dedim ya ayrıntıya yer vereceğim sonra
o gün öyle anneme uğramadan eve döndük. a
rtık ailemiz 4 kişilikti. -
16.
05 yaşım biterken taşındık o evden. babamın tayini gene beyoğlunda bir semte çıkmıştı. artık kira vermeyecektik.
-
17.
0yeni evimize alışmıştım.
hatta sevmiştim de çünkü ay sonu
kapıda bağıran yaşlı bir teyze yoktu artık.
lojmandı..
5buçuk yaşıma geldiğimde
gördüğüm yazıları yazabiliyordum ama
peltek konuştuğum için okula almamışlardı.
gene de yaşıtlarımdan bir yıl evvel yazılmıştım.
derslerim gerçketen çok iyiydi.
ve beni tanıyanlar bilir yıllar boyu
sınıf başkanlığı yapmıştım. çocuktuk biz
ve ne iyi ne kötü bilmiyorduk.
iyi ve kötü yıllar gectikçe değişir.
ilk okulda babamın o okulda görevli olması
benim için artı puanken ortaokulda hafiften
ezilme sebebim olmuştu.
aslında tam tahmin ettiğiniz şekilde değildi.
okulda ki başarım torpile bağlanıyordu.
yoksa diğer çocuklarında maddi durumu
üç aşağı beş yukarı eşitti.
manevi olarak tek suni bizim
olmamızın yarattığı farklara da değinmek
istiyorum.
arkadaşlarım törenlere katılırken
ben milletin içinde babam tarafından eve gönderilirdim.
voleybolda kaptandım en iyilerdendim ama
babam diğerleri pynarken tebrik edip saatlerce
izlediği halde ben oynarken burnumdan getirir
zaten ortaokul son sınıfa kadar oynatmazdıda.
son sınıfta hocalarım bana gerek olduğunu söylemişti.
bir kere tebrik etmedi oysa ben
bir kere bile maçı kaybetmedim. -
18.
0dediğim gibi buraları sonra editleyeceğim hızlı geçiyorum. orta okul bitmişti. asıl hikayem şimdi başlıyor..
-
19.
0orta okulun sonuna doğru bir telaş başlamıştı
lgs.
ne olacaktı şimdi.
ben sözelde okul birincisiydim
en yakın arkadaşımda sayısalda.
hocalar bile ikiye ayrılmıştı.
evet belki her gün test çözmüyordum ama
yıllarca her yazılı öncesi de olsa birkimim vardı
ve nerdeyse tüm derhane deneme sınavlarına katılmış
dereceye girmiştim
. sonunda lgs de gelmişti.
girdik..
sonuçlar gelmeden bizimkilerin gerçek yüzü
ortaya çıkmıştı:kız çocuguydum
ve imam hatipe gitmeliydim.. hoppala.
e oraya herkes giderdi ben yıllarca neden
hırs heves yapmıştım? ve benden çok ailem?
teşekkür belgesi aldığımda
ki sadece 1 kere takdir alamıştım neydi o üzüntüleri?
bir arkadaşım ailem okutmuyor
dediğinde babamların çırpınışları?
peki
ben?
lgs? -
20.
+2_sen hele bir yazın kuran kursuna git de..Tümünü Göster
karar verilmişti..
daha doğrusu karar verilmeye karar verilmişti.
gittim.
hayatımda ilk kez yatılı kaldım.
yani kalacaktım.
kuzenlerimde benimle çıksaonda ki
kız kuran kursuna mevsimlik gelmişlerdi.
onlr alışkınlardı köyde falanda kalırlardı
zaten sık sık yalnız.
yalnız dediysem iki kız kardeşlerdi.
yani seçilen kurban bendim.
en azından o zamanlar bana öyle geliyordu.
bir haftam dolmadan huyumu belli etmiş sabırsızlanmıştım.
yoo ben orada kalamazdım
ben hiç bir yerde kalamazdım.
kalmadım da.
kurstan kovulmak için elimden geleni yaptım
hiç unutmam ki
onlarında unuttuğunu sanmıyorum
bir gece kendimden yaşca bir iki yaş büyük
iki hafız kardeşi ayartmıştım.
kuzenler zaten cepteydi.
kızlardan kısa olanının başına çorap geçirmiş
üstünü siyah dar kıyafetlerle giydirmiş
(kuzenlerimden küçük olan uyurken üstünden çıkarmıştım siyahları)
ışıkları söndürünce fener gibi görünsün diye
eskiden kullanılan demir bardaklardan birine
elini yumruk yaptırıp sokturmuş fişeklemiştim.
onu hocaların odaya gönderirken
bir koluna da havlu kıyafet gibi çalınmış süsü verilmiş
bir kaç eşyayı asmayı da ihmal etmemiştim.
o odada bilerek ses yapmaya başlar başlamaz
bende kızları dürterek
_şşş hırsız var galiba
diye panikletmiştim.
tabii hepsinden önce hocaların kilitli kapıyı
düşünme ihtimallerini camlarını
sessizce açarak yok etmiştim.
yani bizim hırsızdan önce odalarını ben ziyaret etmiştim.
o gece iyi bir yaygara kopmuştu
hem habersiz olan kızlar ki biri kuzenimdi
hem hocalar adeta dövünmüşler
fatihalar yasinler havada uçuşmuştu.
ertesi gün saatlerce tuvaletten takip etmiştim ders
i ama olsun du..
olmadı.
yetmedi.
hap içerim dedim
içtim de gene olmadı kusturdular.
en sonunda tehditler ağlamalar derken
hatimler eşliğinde uğurlandık.
hatimler adam olarak istekle dönmemiz
gafil lise hayatından vazgemek istememiz içindi.
meğer bizim ki ler hayal kurmuş alışırsak kalacakmışız
. ondan önceleri bende yatkındım.
4.sınıftan itibaren istekle her yaz
gündüzleri kuran öğrenmeye giderdim.
hatta peygamberlerin hayatını erken yasta
(kuranda geçenlerin sadece)
ezberlemiştim.
klagib ama soğutttular.
oysa ben çocuğum bunlara meyilliyse inadına
daha çok okusun da devletin başına
ya da diğer makamlara din sahibi insanlar gelsin isterdim.
ama biz bayılırıZ
KENDimizi soyutlamaya
meydanı boş bırakmaya.
-
kadının ne hakkı olabilir
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 02 01 2025
-
kadın hakları savunan erkek
-
560binlik yazarın başlıklarını gizleyen eklenti
-
bugun bi tene bile kupon tutmadi
-
karıların internette özgürce fikirlerini yazması
-
memati bukadar sure girmemesi anormal
-
kaptan kirk alay konusu oluyor musun
-
titö koy grubin ismini
-
milli fiyasko
-
560 bin yaş 30 ama zekası
-
reddit üye olmadan içerikleri görmeyi
-
592tlyle the shining filmiyle nasil baglanti
-
incisözlüğü 10 milyon tl ye satın almak
-
memati kayrayla bulustuktan sonra kayip
-
en yüksek faiz veren banka
-
inci sözluk haber sitesi yapmislarr
-
fatihler devri bitti
-
yıl 2025 oldu ama sözlük her 12 geldiğinde çöküyor
-
10bin septime satın aldığım ev
-
yıllık izin ve rapor yenilendi
-
birisi havuca sorabilir mi neden saç ektirmediğini
-
turkiyeli kebabinin ustune yemek yok
-
böyle yaşamanın gerçekten hiçbir manası yok
-
vermeyeceksen açma kızım
-
kurt kardeslerimin
-
önündeki dev asla içindeki tanrıdan büyük değildir
-
selam ben homelander izlyien bir yikik
-
kedi uyurken hareket ediyor
-
560bin tl olan adam en azindan kulturlu
- / 2