bu benim gerçek hayat hikayem capsli

tüm arkadaşlarım atmacayı tanıyordu artık.
okula bırakırken görmüştü kimi.
kimi alırken.
sonra hepsi sınıf cdıbının baktığı sokakta benim için saatlerce elinde gülle beklerken gördü.
bir anda gözlerinde değişmiştim.
en önemlisi kendi gözümde.
emin önünde taksimde gezerken
_seni seviyorum
diye bağırırdı.
utanırdım ama bayılırdım da buna.
haziran ayında telefondada olsa annemlede konuşmuş hatta gözüne girmişti.
bende annesiyle çirkin bir şekilde telefonda tanışınca eve döndürmüştüm onu
gelen aramayı söylemeden.
babamla bile tanışmış meğer kapıda kalırken gurbetci hikayesiyle.
bir gün baktım babam zavallı öksüz bir gurbetciden bahsediyor.
ben olmasam eve alacak kadar kanının ısındığını da eklediğinde
gülmemek için sofradan kalktım.
hey gidi babam o kızının evleneceği adamdı.
kim bilir nasıl şşaıracaktı beni istemeye geldiklerinde.

bir ayımız bittiğinde yani yüz yüze görüşmeden sonrası
benim için telefonunu satmış okul formamda ki pantolonu yenilemiş daha kızsı bir pantolona cevirmişti.
annem ve hocalarım dahil çevremdekilerin onayını almıştı.
ben zaten hayrandım.
yanında izmirliye durumu anlatmış hatta onu muhattap etmiştim.
kardeşimle gezmelere gidiyorduk.
beraber saatlerce yürüyüp ona iş bakmıştık
elimle yemek yapıp zütürmüştüm.
lise2 bitiyordu benim bu arada.
son 2 gündü ayrıldık.

tmsg den bir kızla tanışmış benden önce
o gün gidiyorum dediği oymuş.

son bir gündü gece yarısı kapıya geldi.
konuşalım diye.
konuşturmadılar.
meğer aşığım varmış mahalle de şeytan lakaplı
elinden almış telefonunu akbilini parasını
ve bunları bana verirken istemeden de olsa verdiğinde gördüğüm yırtılmış fotografımı.

ayrılmıştık herşey bitmiş hayat durmuştu mesaj attı
_kapıdayım
diye.
cevap atmadım
5 dakika zaman verdim korksun diye.
çıktığımda kimse yoktu.
sinirle geri döndüm.
aradı
_efendim_ nerdesin sen?
_kapıdayım çık
_yeni çıktım yoktun hem
_hem ne?
_sesine ne oldu?
_çabuk gel.
_atmaca nerde ne oluyor?
_ben atmaca
_...
_konuşsana
_...
_tamam emreyi dövmemizi istemiyorsan konuş.
_nerde o?
_kimim sorsana
_nerde!
_vaay artistlik ha komşu kızı eğer kapıya çıkmazsan atmacayla eve girip babanla yüzleştireceğim
_bi dk
_tamam

yemin ederim gittim dış kapıyı hafif araladım odama döndüm.
odamdan kapı önü görünüyordu. perdeyi açtım kimse görünmüyordu. yan odada ailem vardı kimin umrunda.
_nerdesin?
_kapıyı açtım
_ee gelsene
_hayır siz gelin yüzleştir bizi
_kızım piskopat mısın gelsene 2 dakika
_hayır.
5 dakika ikna çabası..
sonuçsuz..
_allah seni. benden deli çıktın ne haliniz varsa görün yarın aradığımda aç emanetlerin var.

uyuyamadım. ölecektim.

sabah oldu aradı.
karne günüydü ama öğlenciydim.
biliyormuş zaten.
karne saatinden önceye randevu verdi.
tek başıma gittim.
hiç tanımadığım benden 2 üç yaş büyük benim boylarımda bir gencti.
_geldim
_görüyorum al sonra da git
_???
atmacanın eşyalarını bıraktı avucuma.
_kusura bakma fotografına direndi sana zarar verdik ama cezasını çekti
dedi.
_naptın
dedim sadece.

kulağına çizik cebine el atmışlar. gece 2 den sonra salmışlar. 2 kişilermiş.
_artist dua edin ordekin babası duymasın diye olay çıkarmıyorum dedi bi de halbuki dayak yerken ses çıkaramadı
dedi.
sustum.
gidiyordum
_tamamen kaybettim di mi 2 yıldır bu anı bekliyordum affet
dedi.
sustum. gittim.

belki de bana yaptığı daha doğrusu yapamadığı aldatmanın bedelini ödemişti. şimdi ne olacaktı düşünmek istemedim.

okula gittim karnemi alırken soruları cevapladım atmacanın neden gelmediğine dair.
bildiğin fanı vardı.
annem bile olayı tam anlamatmadığım için beni suçlamıştı.
yalan söylemedim kimseye
ekgib bilgi verdim.

suratına kapadım.
şoktaydık.
kuzenimde sevgilisi de sustular.
yaşlarımı sildi kuzenim.
atmaca geri aradı.
kuzenim doğruyu söyledi yuhladı.
o da kendini savundu.
artık ilişkimiz çıkmaza girmişti.
o çaresizlikle ben aldım telefonu. şizofren iddialarını söyledim.
bu kez o kapattı.
gene o aradı iddialara katıldığını zaten beni aldAtmak istemediğini
3 harflilerin ona yaptırdığını söyledi.
bunlardan önce yalnız kalmamı istedi tabi. kuzenimsiz odaya gittim.

artık bir şizofrenle konuşuyordum. işi abartıp bana
2010 da kendime dikkat etmemi söyledi.
bildiğin şizofren iddiam aradığı can simiti olmuştu.
kendini masum çıkarmaya çalışırken bunu kullanıyordu.
görüşmedik yüzyüze.
köye gittim iki üç gün sonra..
ağustostaydık.
askere gidiyorum dedi 26 sı için.
onu görmeden gidemezdi.
ne olursa olsundu.
25inde ailemi topladım istanbul a getirdim. öldürürüm dedim kendimi artık dönelim.sıkıldım.
döndük. süpriz yaptım. her gün telefonda konuşsakta bittiğini biliyorduk son çırpınışlardı.
aynı gün kız kardeşinin düğünü vardı. askerden önce görsün diye o güne ayarlanmıştı.
gelemem düğün var dedi.
gelmedi.
askere gitti.

1 ay kadar her gün aradı.izinde sadece bana geleceğini söyledi ısrarla.

bir gün aradığında sesi tuhaftı.
_yanımda salaklar var sonra arayayım
dedi
_salak demesene arkadaşlarına
_neden_? sen beni salak yerine koyarken iyiydi.

ben???
ben ölmüştüm onun için be. herşeyimi kaybetmiştim. piskolojimi, umutlarımı.
affetmiştim herşeyini.

kapattı.
bir daha açılmadı o numara.
her gün şehit haberlerine baktım.
tmsg de onu sordum.
okullar açıldı.
çıkışa bekledim baktım gelen yok
gün saymaya karar verdim.
benimle vedalaşıp gitmeyen askerin şafağını saymak düştü payıma.

böyle anlatınca anlamıyorsunuz abartı buluyorsunuz ama kısa sürede çılgınca aşktı bizim ki. unutknlık yaşadım sonra hatırlarsam editleyeceğim. ve zaten sonradan edittlenecek tamamı şu an taslak oluşturuyorum detaya girmiyorum.
• **
26 kasım 2008 de gelecekti.

her arayanı
_atmaca???
diyerek yanıtladım.

• **
allaha zaten zayıflayan inancım yok olmuştu.
küfre gidiyordu hatta.
tek duam unutkan olmaktı.
delilergibi evde bagırarak isyan ettiğimi ağladığımı hatrlıyorum
• **
en büyük duam dı unutkan olmak
• **
tek duam dı unutkan olmak!!!

http://www.incicaps.com/r/atmaca.jpg/ atmacanın şu an ki hali.

aileme kırgınlığımı biliyordu.
öfkeme defalarca şahit olmuştu.
yapma derdi. ataya saygı önemliydi onda.
çerkezdi.
beni sakinleştirebilen tek insandı.
sesimden çekinmeyip yanında avazım çıktığı kadar şarkı söyleyebildiğim tek insandı.
gereksiz hayallere yer verip beni umutlandırmayan.
ilk başta memnundum bu huyundan sonra ise...

• **

melemeni yapmıştı. içeri beni çağırmaya geldiğinde bağıra bağıra şarkı söylüyordum.
hadi gel dedi. elini tuttum
_oynayalım
dedim.
şeytan mı dürtüyordu ben oynamayı sevmezdim ki.
emre altug - kapış kapış
aşk çalmaya başladı.
gülümsedi
_hadi bir kaza çıkacak yemeğe gidelim!
anında kafamda bir sürü fikir plan doşaltı.
test edip sonunu görmek?
küfür edip gitmek?
yemeğe gitmek?
susmak?
şarkıya devam?

_bişey olmaz
dedim gülerek.
sen bilirsin dedin beni koltuğa fırlattı.
gülmeye devam ederek
-AMan sanki bişey yapacaksın
dedim.
_görürsün seni
ellerimikollarımı tutuyordu kıpırdayamadım.
_bırak
dedim gene gülerek.
_oldu sonra alay et
dedi.
gene gülerek
_bırak ciddiyim dedim.
meğer gülüyormuşum.
e evet dedin ya demeyin o an bana gülmüyorum ciddiyim gibi geliyordu.
korkudanmış.
bir iki dakika çırpındıktan sonra yüzüne baktığımda şok oldum
daha doğrusu onun şok olduğunu gördüm.
beni bıraktı
_ağlıyorsun
dedi titreyerek.
ağlarım tabii bırakmıyordun ki yalvarmama ragmen.
yani gülerek yalvarmak benim modamdı sanırım.
iç dünyamla dışım tezatlaşmıştı.
kalktı.
ben yıkıldığını görünce üstüne gitmek istedim.
_ben gidiyorum allah seni kahretsin
triplerine girdim.
o da yıkılmış sevdiği tarafından coşkun olarak algılanmış erkek triplerine girince aşkımız çıkmaza girdi.
evden çıktık. yemeği de öylece bırakmıştık.
eve gidiyordum.
konuşmuyordum.
yolda bir park çekti özür konuşmaları yaptı.
aslında inanmıştım ama nefsim bu kadar kolay olmamalı diyordu.
3 aydır gögsüne sığındığım adam o gün benim için zayıf birine dönüşmüştü.
ağladığını görmüştüm sonuçta.
ah nefsim..

gün sonunda ben yarı kırgın ve erkenden evimdeydim.
gelen mesajlar aramalar özürler nefsimi daha da körüklüyordu.
unutmuştum daha önce ki ilişkimde ne çok hırpalandığımı.
hala atmacaya yanıyordum için için.
insandım sonuçta.
circassianı hayal bile edemezken böylesine benim olunca
aklımda fikrimde geçmişe dönmüştü.

• **
lise 3 bitmiş temmuza gelmiştik.
atmaca gideli bir yıl olmuştu.

bir gün çalan telefon izmirlinin istanbula geldiğini bildirdi.
kimsesi yoktu burda sbebi bendim.
circassiana ev olayında kırgındım bahane edip gittim.
yani ona sunmadım bahanemi vicdanıma sundum.
ama inanın ne dokundum ne hoş söz ettim.
hayatımda olan biteni kısaca /hafifleterek özetledim.
önce inanmadı. atmaca konuştugunda da kuzenim falan sanmış.
günlük tutmuş askerde benim içi,
şiirler yazmış getirdi.
iyiymiş dedim çantama attım.
ağladı. gitti.

tmsg ye girdim. atmacayı sordum.
circassian girmiyordu artık.
bu arada ona otobüste geçen el falı olayını anlatmıştım.
gülümsedi sadece.
hep öyleydi.
aşırı duygulandıramazdı onu kimse.
büyüktü işte. asla erişemeyecektim.
yarın larda olmayacaktı zaten.
gec mesaj atmaya başladım ona.
ilk girdiğim zaman tanıştığım biri vardı caner.
2 yıl geçmişti nerdeyse beni unutmmaıştı
görüşmeye karar verdik.
bu arada yüzüm için roancutane hapını almıştık cerrahpaşadan.
ben nasılsa artık yüzüm mafoldu diye
her güzelsin diyenle bir daha konuşmak istiyordum.
inanmıyordum kesinlikle ama ihtiyac duyuyordum.
buluştuk.
2 üç derken benden hoşlandığını söyledi.
circassian artık bıkmıştı triplerimden üzerime düşmüyordu.
olumlu yanıt verdim canere.
ama circassiandan ayrılmadım resmi olarak.
bir kaç kere gezdik.
circassianla görüşmüyorduk.
kesin başkası vardı. bu beni daha da hırçın yapıyordu.
canerin elini bile tutamıyor tiksiniyordum.
iyiydi aslında. bana en iyiydi hatta.
saatlerce yagmurda beklerdi.
ama görmüyordum.
bir gün vazgeçtim.
ayrıldım.
circassian ın yeri dolmuyordu.
ona hislerim çok farklıydı. hani ailenden uzaga gidersin ama
baba evin genede sana açıktır bilirsin.
öyleydi işte.
yuh artık demeyin cerrahpaşa da yüzümü gören asistan
_eğer bu hap geçirmezse tıp caresiz dua edin ciğere vurmamış sıkıntısı
dedi.
hatta ailemi sorguya tuttu derdim ne diye.
bişey yok okula gidip geliyor
dediler.
öyle bilsinlerdi.
ben her gün okula giderken başımı eğerdim eski arkadaşlarım görmesin diye.
onların biteli 2 yıl olmuştu lise.
ama kim anlayacaktı.
anlayın piskolojimi.
2009 kasım geldi.
atmaca gelmedi. bana değildi ya da gelişi.
tmsg ye gene giriyordum ama sık değildi.
kimseyle konuşmuyordum.
bir gün taksimde bir falcıdan bahsedildi sınıfta.
merak ettim.
el falı olayım malumdu. inanıyordum.
gittik.
bahsedilen falcı yoğunmuş.
başka biri de bakabilirmiş. kızların hepsi tamam dedi
ben hayır dedim biz sedat için geldik. taksim de monami kafe.
beklemeyi göze aldık.
sıramız geldi.
bendeydi
_hoşgeldin.
_hoş bulduk
_ilk kez görüyorum di mi?
_evet sizin için geldik
_geldik mi geldin mi??
şaşırdım ama girişte konuşurken duyulma ihtimalini göz önüne aldım rahatladım.
okul hayatımın eskişehir yada ankarada son bulacağından bahsetti değişecekmiş universitelerimin şehri.
ailemle ilgili doğru tariflemelerde bulundu.
kalkacaktım
_son olarak caner circassian filiz yalçın
bunlara dikkat et dedi.
bitti.
4 isim vermişti 2 si hayatımdaydı da diğer ikisiyle ilgili kimseyi tanımıyordum ki.
arkadaşlarıma anlattım fal dedi kapattılar.
çıkamadan mekandan geri geldi sedat
_sen bu aralar unutkansın arkadaşların hatırlatsın bu isimleri
dedi. tekrar görüşmek dileklerinden sonra.
• **
roancutane yüz hapı gercektende unutkanlık yapıyordu..
• **