bu başlığı her gün uplicam

özet: gibtir git lan burdan okuma gibtir git

bu başlığı belki kimse görmicek belki de görücek nolur bilmiyorum ama buraya günlük benzeri bir şey tutacağım internette rahatça yazı yazabildiğim tek yer burası.

internette yazı yazabileceğim tek yer dedim ya işte o konuda sahiden haklıyim. Herkesin facebook'u twitter'ı vardır. Ve herkes orada da özgür olmayı ister. Bazı insanlar oralar da içini döker bazılarımız da dökemez. Bazıları küfürden çekinmez ağzına geldi mi ağız dolusu eder. Bazılarımız da edemez. işte ben o yüzden inci'yi seviyorum. Rahat rahat içimi dökebildiğim küfür edebldiğim nadir bir ortam. Her ne kadar benim ilk ziyaretimden sonra bu kadar rezil haline rağmen inci incidir. Her neyse hani bir şey yazmak istersin ya içinden topunuzun amk gibi. işte onu burda yapınca tepki almıyorsun ya işte o beni rahatlatıyor. Bugünlük yeter sanırım bu kadar yarında başka bişe yazarız. Ha birde isteyen istediği gibi içini dökebilir tabi gören olursa başlığı.

Baykuştan selametle

3.gece

bu sefer sabah 6:30 da işe gidicem hemen yazıp yatıyorum. lise yıllarında da o sınıfın odak noktası olan sürekli espri yapanlardan değildim. sakin bir şekilde yerimde oturur tenefüste aldığım gazeteyi çıkarır ve okumaya başlardım. bir iki arkadaşım vardı binlik olsun diye haydar dümene yazılanları bağıra bağıra da okurduk bazen. belki de o yüzden sevebileceğim biri olmadı. insanın konuşacak bir kız arkadaşı bile olmaz mı arkadaş. yok işte ya yoktu dıbına koyim. aslında bu benim kolay etkilenme olayımdan dolayı da olabilirdi bilmiyorum ya da tipimin berbatlığından da ya da düzgün konuşamama özelliğim bilmiyorum ama kızlara karşı hep gerideydim. bir kızla konuşup arkadaş bile olamadım. ama gerçek şu ki şu an bile aynı düşüncedeyim. bir kızla bir erkek asla kanka olamaz selamlaşır yol üstünde konuşabilir ama kanka olamaz. ayrıca o kanka olanların ben feriştahını gibim verse ters yatırıp düz gibersiniz ya am paparaları sizi. hernese yeter bu kadar. yarın tekrar.

baykuştan selametle

1208.gece

Ve yine ben yine ben yine ben. Romalı Sezar'ın çok sevdiğim bir repliği vardır. Sezar'a her zaman yüce Sezar derler o da her zaman yüce ben demiştir karşılığında. Bugün telefondan girdim yazmak burada daha zor tabi ama yine de yazmak istedim. ilerde buraların çok değerleneceğini hissediyorum niyeyse elbette benim için değerli olacak yarın çok işim var hepsini gün içerisinde halledebilirsem akşama doğru sanırım gideceğim yer belli olacak. Sıkıldım artık gitmek istiyorum gidip görmek istiyorum gibilmek istiyorum açıkçası. Bir not defteri ve kalemde zütüreceğim canım sıkıldıkça yazıcam geldiğimde de bu başlığa yazıcam hepsini. Burası benim yerim benim alanım kimsenin bunu okumasına da ihtiyacım yok işte bu yüzden burası güzel zaten. Başka bir yerde de yazabilirdim evet ama olurda eski inci ruhunu taşıyan taşşaklı bir yazar gelirde okur en azından kendinden bir parça bulur belki bende sırf o yüzden yazıyorum ve yazmaya da devam edicem.

Baykuştan selametle

Takdir ediyorum seni. Ama bak olur da Pes edersen akciğerlerini giberim şeker hastası olursun. Istikrarlı bi performans bekliyorum senden delüğanlı

1207.gece

ya da gibtir et ya canım ne zaman sıkılırsa ne zaman istersem o zaman yazarım sonuçta benim buralar karışan edenim de yok zaten buraya yazmaktan daha büyük sorunlarım olduğu aşikar. sonuçta askere gidiyorum aslında zorlanmam diye tahmin ediyorum ama Türk insanında ki o lanet olasıca çalışanı giberler mantığı beni korkutuyor. çalışmayı seven biriyim ona eyvallah hatta bazı şeyleri hızlı bir şekilde yapamaz ya da bu salağa anlatana kadar ben yaparım diyerek kendim yaptığım çok oldu. üstelik bu işler kendi sorumluluğumda olmayan aslında yapmamam gereken şeylerdi. ama bunu ne zaman yapsam hep gibildiğimi hissettim. işte bu his kokutuyor beni açıkçası bir de tabi herkes yarın teslim olacakken benim salak gibi cumartesi ve ya pazar gitmek istemem. sanırım korkuyorum çalışmaktan sabah erken kalkmaktan spor yapmaktan değil. yeniden hor görülmekten yeniden aşağılanmaktan korkuyorum. itin zütünü sokulup sokulup çıkarılmak... niye bilmiyorum ama öyle hissediyorum işte. bir daha yazarım ya da yazamam bilmiyorum. canım isterse. belki...

Baykuştan selametle

1204.gece

3 yıl 3 ay 16 gün sonra bu başlığa yeniden yazıyorum aklıma gelmezdi yazacağım sözlüğe en son 4-5 ay önce girmiştim artık işim olmuyor pek eski günleri mumla arar olduk internet artık küçücük çocukların elinde oyuncak oldu her şey zamanla tarihe karışıyor karıştıkça unutulup bir köşeye atılıyor yakın zamanda askere gidicem 3 senede hayatımda çok şey değişti ama tabi ki hemen yazamicam bunları askere gidip dönebilirsem yazmaya devam ederim. youtube da hashin erkeğin inci sözlük belgeselini izledim bir kolaçan edeyim diye girdim eski başlıklar şukulananlar derken burdayım. eskiden yazdıklarımda hoşuma gitti ayrıca kendi performansıma şaşırdım açıkçası her neyse çarşamba günü gidicem yüksek ihtimal yarın unutmazsam girer tekrar yazarım geri dönmedim sözlüğe alışamadım hala. eski sözlüğün o sol taşşağı gözümün önünden gitmiyor.

baykuştan selametle

upupupupup

upupupupup

upupupupup

upupupupup

Up up up

1985. gece

lan ne ara geldim ben buraya. 700 küsür gün sonra yeniden döndüm. askere gittiğimden beri girmedim hiç sözlüğe. bir bakim dedim nek geldi öyle baykuş dövmesi ararken sözlük linki buldum onu tıkladım. dedim acaba neler var bir bakayım dedim ama hepinizin dıbırını gibeyim. ulan hiç mi güzel bir şey yazan olmaz. lan buraların eskileri nerede. eskiden açılan başlıklar 2013 senesinde bile bir seviye varmış sadece bunu gördüm bugün. hala keyif alarak başlık açanlar varmış lan. vay dıbına kodumun muallakleri sizi. burdan serkana selam söylüyorum. her neyse baktım gibimtrak başlıklar dedim bir giriş yapayım. eski başlıklara bakıp ağlayarak osbir çekeyim. ama bir baktım. manyağın biri ben askere gittikten sonra bu başlığı uplamış. eski yazdıklarımı okudum ve gururlandım. ve geri dönüyorum hikayeme devam edeceğim. benden iyi ekmek çıkardı siz değerimi bilmediniz binler. ha bir de askerden geleli 1 yıl oldu onu buraya yazmamışım askerde de not aldım ayrıca. aldım ama bulmaya çalışmıyorum. üşeniyorum. hakkari yüksekova. hani o karlı dağlar. unutmazsam tekrar gelicem. o zamana kadar.

baykuştan selametle

1993.gece

vay amk lan. doğduğum yıla yazıyorum. bugüne özel denk geldi yani kasıtlı bir şey yok. ayrıca bişeyler hissediyorum niye bilmiyorum. sanki. bilmiyorum ama sanki o eski günlere dönecekmişiz gibi. herkes uzaklaşmış sözlükten. online üye sayısı 255. yazar alım kapalı. arada bir gelip yazmaya devam edeceğim hikayelerimi. ama içimde ki o eski günleri geri getirme inci sözlüğün çocukların değil de bizim için olduğu günler. türk sosyal medya sektörünü doğuran, facebook daki binlerce fake hesabın sorumlusu, ölüme terkedilmiş bir yer oldu burası resmen şu anda. sanki yarın siteyi kapatsalar bitti bu iş deyip hiç haberi bile çıkmaycakmış gibi. ama çıkmalı. burası internetin türkiye de tanınmasını insanların farkındalığını sağladı. ama herkes unuttu burayı. 2011 senesinde birisi deseydi bu sözlük bunları yapacak sonra bu hale gelecek vallaha inanmazdım. ama yaptı. şimdi de aciz duruma düştü. elden gelen hiç bir şey yok. ama etkileşimin bu kadar düşmesi biraz kıpırdatmadı değil içimi. kemik tabaka geri gelir mi. zor. ben yakında olmak üzere herkes evlendi, çoluk çocuğa karıştı. o iş yaş.ama olursa var ya. neyse ya kafa şişirmeyelim. dıbına koyucam maddiyat ve maneviyat dicektim nereye geldim amk. bir dahaki yazımda konu maddiyat ve maneviyat. bir kaç tane seviyeli başlık gördüm hemen zütüm kalktı. unutturmayan lan bana bu konuyu. kime diyorum ki amk... neyse gibtir edin.

baykuştan selametle

1994.gece

dıbına koyim gidiyonuz gibimsonik gibimsonik başlıkları okuyonuz burda tık yok. geldi böyle dersekte yıllar önce başlığı açarken söylediğimiz lafın anlamı kalmaz. neyse gibtir edin. okumayın beni. neyse davam edelim. dün kalmıştık maddiyat ve maneviyat.
şimdi bir düşünün binler erkekler ve kadınlar arasında ki düşünce farklarını. neden böyle bir fark var ulan. kadınlar neden hep maddiyatçı olmak zorunda. ayağında ayakkabı neden illa 500 lira olmak zorunda dıbına bastığım. ben o paraya bir hafta tatile gidiyorum ulan. tatil dediğimde kampla otostopla falan ha yanlış anlamayın dıbına kodumun aynştaynları. herneyse yakınlarda yaşadığım bir olaylar kız arkadaşımın bir akrabası doğum yapacak bizim ki de dedi ki çanta alalım. tamam olur dedim aq alalım. işte ben sölim baksın dedi bakmış beğenmiş. fiyat 260 lira aq. 260. iki yüz altmış lira lan bir çanta. la çanta normal de değil ne özelliği var dedim deriymiş dedi başka dedim biberonluğu varmış dedi. hay biberonuna sokayım. 80-100 liralık mala içim yanıyor 260 lira ver diyor. hemen muhalefet karşı çıktım dedim altın alalım daha iyi bi faydası olur en azından. neymiş bizden bir hatıra kalsınmış. allahtan dolar kuru yüzünden fiyat 310 liraya düşmüşte vazgeçmiş karı. asıl şoku da kızın kendi kendine gidip 120 liraya çanta aldığını öğrendiğimde yaşadım. kadınlar her zaman para düşmanıdır binler bunu aklınızdan çıkarmayın. her zaman maddiyata bakarlar. sıfır evde oturayım. eski arabam olmasın yeni olsun. ben eski telefon kullanamam. istekler asla bitmez. ama erkek bunlardan yegane parasını ve zamanını alışveriş ve insanlara hava atmak için harcayacağına bir arkadaşı ile gidip bir şeyler içmek için bir zara mont parasını gömebilir mesele. bak koyar bu para erkeğe ama gel gelgelim değdi lan ne eğlendik dıbına koyim derler. derim. her zaman diyeceğim. her zaman kafasına göre yaşamak tek amacı olmalı bir insanın her zaman ne isterse onu yapabilmeli. korkmamalı. nasıl yapıcam dememeli. yapıp, görüp, yaparken çözüm üretip, bitirip, sonrasında bir sigara yakıp vay amk diye yad edebilmeli...
bu yazıyı yazmak istedim o yüzden yazdım uzun zamandır aklımdaydı. yarın başka şeyler yazarım. keyfimin kahyası mısınız muallakler

baykuştan selametle

edit: olum bu sefer çok yazmışım lan ben bile okumaya üşendim aq

Baykuş arada neden 1000 kadar gün boşluk var ne çevirdin o arada?

https://youtu.be/iFwTtZ6iGAQ

reserved

--spoiler--
reklam alınır
--spoiler--

2. gece

yarın sabah 7 de işe gideceğim için bu yazıyı biraz erken yazıcam. Hikayeme en başından başlamaya karar verdim lise yıllarımdan. Güzel bir orta okul tanıdığım sevdiğim arkadaşlarım. ortaokul da futbol takımına almadılar ben adam topladım kendi takımımı kurdum 1 hafta sonra bütün takımım o popüler binlerin yanına gitti. ben işte bahtsız ve şanssız olduğumu o zaman anladım. futbol olmadı baskete başladım 2 hafta sonra tadilat diye potaları yıktılar. hayatımın şanssızlık üzerine kurulduğunu o günleri hatırladıkça anlıyorum. liseye geçtim sonra da basketbola devam ediyorum tabi daha herhangi bir kızın elini bile tutmamışım abazanlık tavan yapmış durumda. çıkıyorum bahçeye etrafıma havalı bakışlar eşliğinde oyunumu oynuyorum ve su içiyorum ve bunun bana kız getireceğini umuyorum. resmen saçmalıktı. arkadaşlarımın hepsi benim yaptığımı yaparak sevgili yaptı kendilerine. bense hala ...

yarın tekrar gelicem

baykuştan selametle

slm cnm .d

4. gece

o kadar yazdım sözlük hata verdi gitti amk hernese kadınlardan bahsedicem bugün çok yakın ve aziz bir dostum kadınlar hakkında şöyle derdi. saçı uzun aklı kısa. eğer biraz olsun kadınları tanımaya çalışırsanız tam olarak bu tanıma uyduklarını görürsünüz. her zaman farklı ruh halini yaşarlar. bir gün kıskanır diğer gün sever öteki gün ayrılırlar. ayrılma sebebi olarakta "değer vermiyorsun, sevmiyorsun" adlı başlıkları kullanırlar. eğer bir kadını elde etmek istiyorsan senin tek görevin o ne istiyorsa onu yapmak gerekirse işe gitme, uyuma, yeme, sıçma gibi aktiveteleri yapmicaksın bana mesaj atıcaksın. bu düşüncede kızları tanıdım. dostlarımdan benim yüzümden ayrılan da var bana şükreden de var ama işin doğrusu. ama bir tanesi hala aklımdadır. üniversitedeyken bir arkadaşım sevgilisine kadar alttan alırsa alsın günde en az 10 tane 3 sayfalık mesaj alıyordu. kız resmen gılgamış destanı yazıyordu telefonda. çocuğa dedim bir gün de farklı davran dedim. peki de geç bakalım nolucak dedim. ertesi gün ayrılmışlar. sebep "değer vermiyorsun... "

baykuştan selametle