-
1.
+1 -2lan bi çakal benim sanıyordum
-
2.
+2 -1harbiden şukela veriyormuş bin. helal lan
-
3.
+1 -2Kapdan-ı Derya Barbaros Hayreddin Paşa, hatıralarını, bizzat Kanuni Sultan Süleyman’ın emriyle yazdırmıştır. Paşa anlatmış, söylediklerini, Muradi Sinan Reis kaleme almıştır. Türk tarihinin mühim kaynaklarından biri olan bu pek değerli hatıralar, bugüne kadar yayınlanmamıştır. Türkiye’de 5 el yazması nüshası vardır. Bunların biri Topkapı Sarayı’nda, diğer dördü ise istanbul Üniversitesi Kütüphanesi’nin Türkçe Yazmalar bölümündedir. Biz, Üniversite Kütüphanesi yazmalanndan 94 ve 2490 numaralı olanlarının mikrofilmlerini aldırttık. Bu sayımızdan başlayarak sunduğumuz hatıralarda, 2490 numaralı yazma esas alınmış, fakat yer yer, hareketli olan 94 numaralı yazma ile karşılaştırılmıştır.Tümünü Göster
Eseri, geniş okuyucu kitlesine sunabilmek için, dilini bugün konuşulan Türkçe’ye göre sadeleştirdik. Barbaros, önce ağabeyi Oruç Reis’ten bahsetmekte, sonra "Hayreddin Paşa" olmadan önce taşıdığı "Hızır Reis" adıyla yaptığı faaliyeti anlatmaktadır.
Bu derece önemli bir eseri Türk okuyucusuna verebildiğimiz için şeref duyuyoruz. Barbaros gibi dünya tarihinin en müstesna amiralinin hatıralarının bile daha yayınlanmamış olması, Türk tarihinin henüz ne kadar dokunulmamış bir saha olduğunu göstermektedir.
Hayat Tarih Mecmuası
KANUNi SULTAN SÜLEYMAN’IN EMRiYLE HATIRALARIMI YAZDIRMAYA BAŞLADIM
"Sen ve karındaşın Oruç, nasıl Midilli adasından çıkıp Cezayir’i fethettiniz? Bu ana gelinceye kadar denizde ve karada ne çeşit gazalar yaptınız? Bütün bu hadiseleri, ekgib ve fazla söz söylemeksizin bir kitap halinde yazdır. Kitap bitince, bir nüshasını da, hazineme konmak üzere bana getir."
Bu emri alınca, birçok deniz cenginde arkadaşım olan zamanımızın kalem sahiplerinden Muradi'yi çağırttım. Padişahımızın fermanını söyledim. Derhal işe giriştik. Ben söyledim, Muradi yazdı.
BABAM YAKUB AĞA’NIN MiDiLLi’YE YERLEŞMESi VE ANNEMLE EVLENMESi
Fatih Sultan Mehmed Han Hazretleri, Midilli’yi kafirlerin elinden fethedince, adaya Türkler’in yerleşmesini buyurdu. ilk yerleşenler arasında babam da vardı. Babam Yakub Ağa, bir sipahinin oğlu idi, kendisi de sipahi idi. Selanik civarında Vardar Yenicesi’nde tımarı vardı. Midilli’ye yerleşince, Şevketlü Fatih Sultan Mehmed Han Hazretleri’nin emriyle kendisine adada bir tımar verildi. Bu suretle yeni dirliğine kavuşan babam, ada halkından bir kızla evlendi. Babam, yakışıklı bir yiğitti. Anam ona dört oğul doğurdu. ishak, dört oğulun ulusu idi. Sonra ağam Oruç, sonra ben Hızır, sonra ilyas doğdular. Cenab-ı Hak her birimize uzun ömürler, nice cengler ve zaferler ihsan buyurdu.
Ağam ishak, Midilli kalesinde otururdu. Ağam Oruç’la ben, derya seferlerine merak sardık. Oruç Reis, bir gemi edindi, onunla ticaret maksadıyla denize açıldı. Ben de 18 oturak bir tekne edindim. Önce Selanik ve Ağrıboz’a gidip geldik. Midilli’ye mal getirip satıyorduk. Fakat ağam Oruç, bu yakın seferlerle kanaat etmedi. Şam Trablusu'na gitmek istedi.
Bir gün, küçük karındaşım ilyas’la beraber, Trablus’a gitmek üzere Midilli’den ayrıldı.
AĞAM ORUÇ RODOS KAFiRLERi'NE ESiR DÜŞÜP NECE YIL ELLERiNDE ESiR KALDI
Ağam Oruç, Şam Trablusu’na varamadı. Yolda Rodos gemilerine rasladı. Büyük cenk oldu. Karındaşım ilyas şehit düştü. Tanrı rahmet eylesin! Kafir gemileri cengi kazandı. Oruç Reis’i gemisiyle beraber esir aldılar. Zincire vurup Rodos adasına zütürdüler. Bu haber Midilli’ye erişince çok üzüldüm. Kanlı gözyaşları döktüm. Fakat hemen ağam Oruç’u kurtarmak çarelerini düşünmeye başladım.
Krigo isminde bir kafir tacir vardı, dostumdu. Rodos’la ticaret yapardı. Krigo’yu tekneme alıp Bodrum’a geldim. Kendisine dedim ki :
"Dostluk bugünde belli olur. Al sana 18.000 akça. Ağam Oruç’u kurtarmak için bana yardım et. Sen Rodos’a git, zemini yokla. Ben seni Bodrum’da bekleyeceğim."
Krigo: "Baş üstüne" deyip Rodos’a gitti. Orada Oruç Reis’i bulup görüştü.
Oruç’a dedi ki :
"Sana karındaşın Hızır Hayreddin Reis çok selam ve dualar eder. Senin kafir elinde esir olmana çok üzülmekte, gece gündüz ağlamaktadır. Beni sana gönderdi. Şimdi karındaşın Bodrum’dadır. Bir hayır haber beklemektedir."
Oruç, Krigo’dan bu sözleri duyunca sevincinden ağladı. Dedi ki :
"Hemen karındaşım Hızır’a selim söyle. Ne maksatla adaya geldiğini değil kafirlere, sırtındaki gömleğe duyurma. Yine ilk fırsatta görüşelim."
Oruç Reis’in, Rodos’ta Santurluoğlu namında bir tanıdığı vardı. Adı sanı bilinen bir kafirdi. Arada gelip Oruç’la görüşür, hatırını sorardı. Oruç, Santurluoğlu’na dedi ki :
"Bu Rodos Şövalyeleri, beni karındaşım Hızır’a satmazlar. Belki sana satarlar. Sen de beni adadan kaçırırsın. ileride sana borcumu ederim."
Santurluoğlu :
"Emrin canıma minnet, dedi; satarlarsa seni alayım. Fakat doğrudan doğruya müracaat edip seni satın almak istesem şüphelenirler. En iyisi sen şehre indiğin bir gün, benim dükkanımın önünden geç. Fakat sakın dükkana doğru bakma ki, seninle tanışıklığım olduğu anlaşılmasın. Sen geçerken, ben tesadüfen seni görmüş olurum. Çok beğendiğimi söyler, şövalyelere seni bana satmaları için rica ederim."
Oruç Reis, bu sözleri duyunca, azat olmuş gibi sevindi. Esirlik hayatı o kadar acıydı. Günlerden bir gün Santurluoğlu, Rodos kaptanları ile dükkanının önünde oturmuş, sohbet ediyordu. Güya bir hizmete gidercesine dükkanın önünden geçen Oruç’u gördü. Yanındaki kaptanlara dedi ki :
"Şu geçip giden esir kimindir? Her zaman buradan geçtiğinde görürüm. Ateş gibi hizmet eder. Sahibi şu esiri satsaydı alırdım."
Bunun üzerine kaptanlardan biri :
"Sahibi benim", dedi; "istersen satarım."
"Söyle, ne istersin?"
"Bin altın isterim."
"Çok para!"
"Pekiyi, 800 altına bırakırım."
Fakat satış muamelesi olmadan işler bozuldu. Şövalyeler Oruç’un namlı bir tacir olduğunu öğrendiler:
"Karındaşı Hızır Hayreddin Reis, Bodrum’dadır," dediler; "ağası için 10000 altın vermeye hazırdır. 10000 altın verilen bir esir 800 altına satılır mı?"
Santurluoğlu’nun parasını iade edip Oruç’u geri aldılar. Şövalyeler, Oruç’un gerçek değerini, Krigo’dan öğrenmişlerdi. Krigo, Hızır Reis’in verdiği 18000 akçayı dolandırdığı gibi, benim Oruç’u kurtarmaya hazırlandığımı Şövalyeler’e bildirmişti.
Bunun üzerine Rodoslular, Oruç’u yer altında bir zindana attılar. Ta ki ben fırsat bulup kurtarmayayım. Eskisinden fazla eziyet etmeye başladılar. Eline, ayağına ve boğazına kadar zincir vurdular. Ancak ölmeyecek kadar ekmek veriyorlardı. Oruç, bu hale fazla tahammül edemedi. Kapatıldığı zindanın kumandanı ile görüşmek istedi. Kumandanın karşısına çıktı. Kumandan :
"Neye geldin?" dedi.
"Bana bu kadar eziyet etmekten maksadınız nedir?"
"Ey Türk, anla bakalım, 800 altın verip kurtulmaya çalışmak nasıl olurmuş. Karındaşın Hızır Hayreddin Reis, dünyanın malı ile, seni kurtarmak için Bodrum’da bekler. Bundan haberimiz yok mu sanırsın? Yoksa sen bizi budala mı zannedersin?
"Beni serbest bırakmak için kaç akça istersin?"
"Ya sen ne kadar verirsin? Kendine ne paha biçersin? De bakalım."
"Ben kendime değer olarak bütün Rumeli’ni arpalık, Anadolu’yu cep harçlığı verir, üstüne 100.000 altın öderim."
"Bre divane, sen hele maskaraca sözler söylemekte devam et bakalım, akıbetin ne ola."
Oruç’un kendisiyle alay etmesine kızan kumandan, ona eskisinden kötü muamele edilmesi için zindancıbaşına emir verdi. Oruç, bu halden çok sıkıldı. Bir gece zindanda tek başına ağladı :
"Yarab, diye dua etti; bikes kalmışlara derman senden olur! Habibin Hazret-i Peygamber hakkı için ben biçare kuluna meded eyle, beni tez zamanda bu kafirlerin zulmünden kurtar!"
O gece dua ede ede takatsiz kaldı, balçıklı zemine düşüp uyuyakaldı. Rüyasında parlak çehreli bir ihtiyar göründü :
"Ey Oruç, dedi; gönlünü ferah tut. islam dini uğruna çektiğin eziyetlere katlan. Mahzun olma. Kurtulman yakındır."
Oruç bu rüyadan büyük bir sevinçle uyandı. Gemi kasaveti dağıldı. Gönlü açıldı. O sabah, bütün Rodos kaptanları toplanmış, Oruç hakkında görüşüyorlardı. Bu mecliste kaptanlardan biri :
"Derya işleri belli olmaz, dedi; bugün Oruç’a olan, yarın bizedir. Bu Türk’e fazla eziyet etmek doğru değildir."
Bunun üzerine Oruç’un zindandan çıkarılmasına karar verildi. Bir tekneye küreğe çaktılar. Oruç, forsa oldu. Fakat O :
"Yer altında olan eziyete göre derya üzerinde küreğe çakılmak nimettir, diyordu; Yarabbi şükürler olsun, dünya yüzünü gördüm." - 4.
-
5.
+1 -2sebep .
-
6.
+1 -2olay şuku deilde nickindeki 35 dikkatimi çekti
-
7.
-2bütün inci konularına bunu yapıcam giberim mkTümünü Göster
(sari sulo, 26.06.2010 16:26)
loading... #8342245 * :o :( /msj ?
sakın düşünmeyin beyler mezardaki dedeler
(kopukucurtma, 26.06.2010 16:26)
loading... #8342251 * :o :( /msj ?
Aşağı Dudullu semtine servis yapan toplam restoran sayısı: 90
Aradığınız kriterlere uygun restoran bulunamadı.
Kebap & Türk Mutfağı
[Açık]
%100 Özen Kebap, Atakent
7|6|6
Kebap & Türk Mutfağı
[Açık]
1976 Özsaray iskender, Ümraniye (Çarşı)
8|9|8
Kebap & Türk Mutfağı
[Açık]
1976 Özsaray iskender, Ümraniye (Kazımkarabekir)
9|9|9
Kebap & Türk Mutfağı
[Kapalı]
Ağababa Döner, Ümraniye (Esenşehir)
-|-|-
Kebap & Türk Mutfağı
[Açık]
Anatolia Dürüm & Kebap, Çekmeköy
9|8|9
Ev Yemekleri
[Açık]
Anatolia Mantı & Çiğ Börek, Ataşehir
8|8|9
Gıda Ürünleri
[Açık]
Antakyakolik
9|9|9
Kebap & Türk Mutfağı
[Kapalı]
Arda iskender, Çekmeköy
7|6|6
[Açık]
Aslı Börek, Çekmeköy
9|9|9
Fast Food & Sandwich
[Açık]
Ataşehir Wingiez Buffalo Wings & Salad, Ataşehir
8|9|8
[Açık]
Bafra Pide, Kozyatağı
7|7|8
[Açık]
Baklavacı Güllüoğlu, Ümraniye
8|8|8
[Açık]
Bolulu Hasan Usta, Çekmeköy
8|8|8
Köfte
[Açık]
Boshnak Köfte, Ataşehir
8|8|8
[Açık]
Boşnak Börekçi, Küçük Bakkalköy
6|7|8
Broaster Chicken Max
[Açık]
Broaster Chicken Max, Ataşehir
8|8|7
Burger King
[Açık]
Burger King, Çekmeköy
7|7|7
[Açık]
China Lotus, Ataşehir
7|9|8
[Açık]
Chinese In Town, Ümraniye (Meydan)
-|-|-
Köfte
[Açık]
Cömert Kilo ile iznik Köfte, Ümraniye
9|9|10
Kebap & Türk Mutfağı
[Kapalı]
Çiğköftem, Ümraniye
10|10|10
Domino's Pizza
[Açık]
Domino's Pizza, Sarıgazi
8|8|7
Domino's Pizza
[Açık]
Domino's Pizza, Ümraniye (Meydan AVM)
7|7|7
Kebap & Türk Mutfağı
[Kapalı]
Dürümcü Bey 1, Ümraniye (K. Karabekir Mah.)
4|5|6
Gıda Ürünleri
[Açık]
east'n Bull Coctail Mix
5|5|7
Köfte
[Açık]
Edirne Kırkpınar Köftecisi, Yukarı Dudullu
7|8|8
Gıda Ürünleri
[Açık]
Elden Kavrulmuş Fındık
-|-|-
Ev Yemekleri
[Açık]
Enfesim Börek & Ev Baklavaları, Küçükyalı
-|-|-
Kebap & Türk Mutfağı
[Açık]
Etiboll Bursa Kebapçısı, Çekmeköy
8|8|7
Fast Food & Sandwich
[Açık]
Etiler Marmaris Büfe, Çekmeköy
8|9|9
Kebap & Türk Mutfağı
[Açık]
Eyvan Pide & Lahmacun, Ataşehir (Şerifali)
8|9|9
[Açık]
Eyvan Pide, Kozyatağı
8|8|8
Ev Yemekleri
[Açık]
Fidan Mutfak, Çekmeköy
-|-|-
Cafe
[Açık]
Fontaana Kafe & Restoran, Ümraniye
8|8|9
Gıda Ürünleri
[Kapalı]
Forfun Fortune Cookie
6|6|6
Fast Food & Sandwich
[Açık]
Fred's Chicken Piliç Çevirme, Çekmeköy
7|7|7
Gıda Ürünleri
[Açık]
Fruit and the City, Levent
-|-|-
Kebap & Türk Mutfağı
[Kapalı]
Gaziantep Titiz Kebap, Çakmak Mahallesi
-|-|-
[Kapalı]
Gözde Karadeniz Pide, Ataşehir
8|7|7
Kebap & Türk Mutfağı
[Açık]
Güler Osmanlı Mutfağı, Hasanpaşa
9|9|9
[Kapalı]
Güllüoğlu Baklavaları, Yukarı Dudullu
5|6|7
Kebap & Türk Mutfağı
[Kapalı]
Has Doydum, Çekmeköy
8|7|7
[Kapalı]
istanbul Meyve Sepeti, Etiler
-|-|-
Kebap & Türk Mutfağı
[Kapalı]
Kardelen Cafe & Restaurant, Ümraniye
-|-|-
Kebap & Türk Mutfağı
[Kapalı]
Kebapçı Asım Usta, Çekmeköy
6|6|6
Kentucky Fried Chicken
[Açık]
Kentucky Fried Chicken, Ümraniye (Carrefour)
9|8|8
Kebap & Türk Mutfağı
[Açık]
Komagene Etsiz Çiğ Köfte, Ümraniye
8|8|8
Kebap & Türk Mutfağı
[Açık]
Komagene Etsiz Çiğ Köfte, Ümraniye (Ihlamurkuyu)
6|6|8
Köfte
[Açık]
Köfte Ağacı, Çakmak Mah.
-|-|-
Kebap & Türk Mutfağı
[Açık]
Köşebaşı, Ataşehir
9|8|8
Kebap & Türk Mutfağı
[Açık]
Köy Dürüm, Çekmeköy
7|7|7
Ev Yemekleri
[Açık]
La Masa Kayseri Yemekleri, Ataşehir
8|8|8
Little Caesars Pizza
[Açık]
Little Caesars Pizza, Çekmeköy
9|8|8
[Kapalı]
Mado, Ataşehir
5|7|9
Ev Yemekleri
[Açık]
Mantı Keyfi, Çekmeköy
-|-|-
McDonald's
[Açık]
McDonald's, Çekmeköy
5|6|6
Kebap & Türk Mutfağı
[Açık]
Mersin Tantuni, Sahrayıcedid
8|8|9
Kebap & Türk Mutfağı
[Açık]
Meşhur Bursa Kebapçısı, Çakmak Mahallesi
8|9|9
Kebap & Türk Mutfağı
[Kapalı]
Meydan Cafe & Restaurant, Çakmak Mah.
6|6|6
[Açık]
Motta Pasticceria, Sahrayıcedid
-|-|-
Kebap & Türk Mutfağı
[Açık]
Nam Express Kebap, Çekmeköy
8|8|8
Gıda Ürünleri
[Açık]
Nebolife (Tema), Şişli
10|9|9
Gıda Ürünleri
[Kapalı]
Organik Bahçem, Etiler
-|-|-
Gıda Ürünleri
[Kapalı]
Organik Manavım, Şişli
-|-|-
[Kapalı]
Özsüt, Ümraniye (Meydan)
8|8|9
Pizza Bulls
[Açık]
Pizza Bulls, Ümraniye
8|8|8
Pizza Hut
[Açık]
Pizza Hut, Ümraniye
8|8|8
Pizza MAX
[Açık]
Pizza MAX, Ataşehir
8|8|8
Pizza Pizza
[Kapalı]
Pizza Pizza, Yukarı Dudullu
-|-|-
Gıda Ürünleri
[Açık]
Sade Organik Ürünler
7|7|7
[Açık]
Sampi, Yukarı Dudullu
8|7|8
Sbarro
[Açık]
Sbarro, Ümraniye (Carrefour Vega)
-|-|-
Ev Yemekleri
[Açık]
Sibel Abla Tatlı & Börek, Atakent
9|8|8
Kebap & Türk Mutfağı
[Kapalı]
Sini Taş Fırın, Çekmeköy
-|-|-
Gıda Ürünleri
[Açık]
Sucuğum Afyon'dan
9|9|9
Gıda Ürünleri
[Kapalı]
Sultan Kuruyemiş, Eminönü
-|-|-
Köfte
[Açık]
Sultanahmet Köftecisi T.M., Kayışdağı
9|8|8
Köfte
[Açık]
Sultanahmet Köftecisi, Ataşehir
9|9|9
Köfte
[Kapalı]
Sultanahmet Köftecisi, Çekmeköy
9|8|8
Köfte
[Açık]
Sultanahmet Köftecisi, Ümraniye
9|9|7
Köfte
[Açık]
Sultanahmet Köftecisi, Yukarı Dudullu (Eltes)
-|-|-
[Açık]
SushiCo, Ümraniye (Meydan)
8|8|9
Kebap & Türk Mutfağı
[Açık]
Şampiyon Kokoreç, Ümraniye
7|7|7
Kebap & Türk Mutfağı
[Kapalı]
Şivey Et Lokantası, Çekmeköy
8|8|8
Gıda Ürünleri
[Açık]
Tea For Me Çayları
10|10|10
Köfte
[Kapalı]
Tekirdağ Köftesi, Yenişehir (Soyak)
8|6|8
Kebap & Türk Mutfağı
[Açık]
Tike, Ataşehir
9|9|9
[Açık]
Tuşba Künefe & Tantuni, istiklal Mah.
8|8|8
Kebap & Türk Mutfağı
[Açık]
Volkan Kebap, içerenköy
6|6|6
Kebap & Türk Mutfağı
[Açık]
Yeni Doğuş iskender & Kebap, Yukarı Dudullu
9|8|8
11:00-23:00
Ataşehir Wingiez Buffalo Wings & Salad, Ataşehir
Hız: 8 | Servis: 9 | Lezzet: 8
Bu restoran şu anda servis saatlerinin dışında olduğundan sadece ileriye yönelik sipariş verebilirsiniz.
Aşağı Dudullu için minimum paket tutarı: 35,00 TL
Ödeme Şekilleri:
^Nakit ^Kredi Kartı ^SmarTicket ^Ticket Yemek Çeki ^PassCard ^Sodexho Yemek Çeki ^Multinet ^SetCard
Promosyonlar:
Sadece yemeksepeti.com'da 14:00 - 18:00 saatleri arasında set menü ve salatalarda %10 indirim!
2 Adet Ana Yemek alana Elma Dilim Patates ve L. içecek bedava! (Lütfen promosyon ürünleri sepetinize ekleyiniz.)
Set Menüler hariç 40 TL ve üzeri siparişlerde %15 indirim!
Kanat Menü 15.90 TL yerine sadece 12.90 TL! -
8.
0karşılıklı iş yapmayacaksınız inci suresi 31.ayet
-
9.
0şuku değil asıl istediğimiz ama şuku vericekmişin madem buna da şükür ne diyelim
-
10.
0
-
11.
0kukulu kızın kukusuTümünü Göster
memo fik doğrusunda diyar diyar gezerken
toz topraklı yolları tabanıyla ezerken
gezdiği diyarlarda güzel dilberler bulup
şahane damlarına kötlerine fik sokup
arzusunca domaltmak hayali kuruyordu
sık sık otuzbir için molaya duruyordu
yine durdu bir ara, semayı seyre daldı
dam hayali kurarak fiki eline aldı
attırırken sarsıldı heyecanından o an
bin güvercin uçuştu yaslandığı ağaçtan
memo kuşlara bakıp iç çekti derin derin
dedi kendi kendine "dam ürkek bir güvercin,
az yanaşsam hemencik kanatlanıp uçuyor,
değil fike tünemek, kafasına sıçıyor!.."
o böyle söylenince bütün kuşlar dağıldı
yalnızca bir tanesi süzülerek alçaldı
pır pır ederek kondu barrağının başına
sakin huylu memo'yu çevirerek şaşkına
kuşa çok benzese de kuş muş değildi fakat
bildiğimiz damcıktı kanatlı bu mahlukat
memo dedi "herhalde sen benim kısmetimsin
kendini fiktirmeden söyle bana sen kimsin?.."
kanatlı dam bir süre ses çıkarmadan sustu
sonra ötermiş gibi cıvıl cıvıl konuştu:
"kendimi fiktirmeyi nasıl isterim bilsen
lakin yapmamam için var malesef bir neden
eğer zamanın varsa, tanıtırken kendimi
anlatayım da dinle hüzünlü hikayemi
eskiden bir kız vardı, çok severdi barrağı
i̇smi kukulukız'dı, kukusu tek varlığı
her önüne gelene kukuyu fiktirirdi
her fiki tereddütsüz, kukuya ittirirdi
ona fik sokan herkes kukusuna bayıldı
kukusunun şöhreti kırk diyara yayıldı
bir gün kırk iki dağın ardından bir cin çıktı
bu çirkin korkunç cinin tek arzusu damcıktı
bir anda dağlar aşıp kızın yanına geldi
kukulukız'ın damı o an kuruyuverdi
'domal ben de fikeyim' dedi korkutucu cin
'geldim buraya kadar sana fik sokmak için'
lakin dam kurumuştu cinin çirkinliğinden
fikilmek gelmiyordu damcığın hiç içinden
yine de kız korkudan domaldı yavaş yavaş
titrekçe fısıldadı: 'tut barrağını, yanaş'
cin kıllı avucunu donuna soktuysa da
tutamadı fikini, bakakaldı kukuya
domalık kötte kuku şöyle bir kıpırdandı
kuş oldu kanatlandı, uçarak havalandı
kukulukız çaresiz boyun eğmişti cine
amma kukunun yoktu tahammülü fikine
dam kuş olup kaçınca cin öfkeden kudurdu
geçti kukusuz kızın karşısına oturdu
dedi 'madem sen benden kukunu esirgedin
herkese fiktirdiğin ddıbını fiktirmedin
o halde artık kimse fikemesin kukunu
senden haber kesilsin unutsunlar kokunu
bundan sonra damından daim ayrı olasın
fikfik seni bulmasın fikten ayrı kalasın'
cin bunları söyledi ortalıktan yok oldu
ayak bastığı yerde bir kule peydah oldu
bu kulede ne kapı ne de pencere vardı
boyu desen nerdeyse beş yüz arşın kadardı
kızcağız hapis kaldı kulenin külahında
göremedi gün yüzü sonraki hayatında
nice yiğit er kişi kuleye tırmandılar
'hey, kukulu! kukulu!' diyerek bağırdılar
külahın derunundan duyuldu bazen bir ses
'kukumu istiyorum' diyen zayıf bir nefes
ve lakin hiç birisi muvaffak olamadı
kızı çıkarmak için bir delik bulamadı
i̇şte ben bu öyküde bahsi geçen kukuyum
korkudan üzüntüden halen bak kupkuruyum
kukulukız kukusuz, kukusu ise susuz
barrak yolu gözleriz tamamiyle umutsuz... "
memo sordu "hey kuku, bu dev kule nerdedir?"
kuku dedi "çimenlik çift tepeli yerdedir"
memo sordu "hey kuku, o cinden kurtarırsam
memo'ya da kukuyu fiktirirsin sanırsam?"
kuku dedi "bir kurtar beni cinden kuleden
ondan sonra bırakma sakın beni fikmeden
her kim kukulukız'ı kukuya kavuşturur
fikini dama sokar memeyi ovuşturur
kukulukız hazırken zaten her türlü fike
kurtaran kişi doymaz kukudan fike fike
lakin kolay iş sanma kızı ordan kurtarmak
işten bile değildir bu yolda mefta olmak... "
memo dedi "gidelim, biz kuleye varalım
kukulu bir kız varsa fikimizi banalım"
damcık kanat çırparak havada ilerledi
memo dama bakarak yolunu belirledi
fikfik arzusu ile çabucak yol aldılar
upuzun bir menzile tez vakitte vardılar
ulaştıkları vakit kulenin tam dibine
memo dedi "hey kuku, uç hele gök yüzüne
i̇ncele bir çevreyi yukarıdan bakarak
söyle bana var mıdır etrafta uzun kavak?"
kuku uçup seyretti etrafta ağaçları
dedi "bir yıl uzakta gördüm ben kavakları"
memo yalın ayakla yürüdü tam bir sene
kavaktan yüz dal kesti döndü tekrar geriye
kulenin mevkisine bir yıl sonra varınca
dikti yüz fidan dalı kulenin etrafınca
altı ay uzaktaki dereden su taşıdı
yazın kan ter içinde daşşağını kaşıdı
suladı fidanları tez boy atsınlar diye
ellerini ısıttı kışın sıcak fikiyle
çimenlik tepelere oturup bahar vakti
attırıp çimenlere bol bol otuzbir çekti
kuku onu seyretti hiç bir şey anlamadan
tam sekiz bahar ve yaz geçip gitti aradan
sekizinci sonbahar birazcık sert başladı
dumanlı fırtınalar ortalığı kapladı
hızlı rüzgar estikçe kavaklar sallandılar
eğilip bükülerek kuleye yaslandılar
rüzgarın girdapları kuleyi sarmaladı
kavakların dalları kuleyi tırmaladı
rüzgar bir o taraftan bir bu yandan esince
kavakların dalları birbirine geçince
ağaçlar duvarları her yandan kavradılar
sanırsın ki kuleyi tutup avuçladılar
yekvücut kavaklara adeta kuvvet doldu
kule rüzgar önünde artık zorlanır oldu
memo dedi "hey kuku, git de külaha tüne
yakın artık kavuşman kukulu'nun kötüne"
kuku gidip konunca kulenin külahına
sarsılmaya başladı kule onun altında
kuku ne olduğunu henüz anlıyamadan
atmıklar boşandılar kulenin kafasından
koskocaman dev kule oluk oluk attırdı
cümle çevre ormanı atmık ilen batırdı
barrak gibi kulenin attırışı bitince
beş yüz arşınlık boyu bir arşına inince
ortada bir kız kaldı atmıklara bulanmış
ayrı olan kukusu damcığına yamanmış
bir de cin çimenlerde uzanmış yatıyordu
attırış sonrasında anlamsız bakıyordu
kukulukız dedi ki "şimdi gördüm herşeyi
ancak anlayabildim kuledeki gerçeği
çimenlik ikiz tepe cinin daşşaklarıymış
hapsolduğum şu kule onun dev barrağıymış
ne mutludur ki bana esaretten kurtuldum
artık pek nemli olan kukuma da kavuştum!.."
memo dedi "kukulu, kukun bana söz verdi
'beni kurtarır isen fikersin beni' derdi"
kukulukız memo'yu hiç işitmedi bile
meşguldü çirkin cinin iri barrağı ile
bir yandan dev barrağa durmuş domalıyordu
bir yandan da seslice şöyle bağrınıyordu:
"çimenlik ikiz tepe cinin daşşaklarıymış!
hapsolduğum şu kule onun dev barrağıymış!
görseydim çirkin cinin şu kocaman fikini
reddetmezdim elbette o vakit fikfikini!
amma halen geç değil, ona hep domalayım!
şu güzelim kukumu hep ona vurdurayım!.."
aşık memo anladı, sözler tutulmayacak
otuzbircinin fiki dama sokulmayacak
uçarı bir kukunun takılıp kanadına
fikfik arzulayarak gelmişti bu diyara
bulduğu fikfik yine başkasının fikfik'i
onun payına düşen otuzbirdir tabi ki
i̇sterdi ki barrağı kanatlı bir fik olsun
uçarak kendisine uçan damcıklar bulsun
böyle böyle düşünüp sıvazladı fikini
cinle kızı seyredip çekti otuzbirini
dedi "memo, bak yine gitmenin vakti geldi
başka yerde otuzbir çekmenin vakti geldi -
12.
0@1 şukucu seni...
-
13.
0@ uzun yazı yazanlar.
özet geçin binler. - 14.
-
15.
0@7 özet geç lan bin. ver şukuletamı
-
16.
0amcık.
- 17.
-
18.
0ver lan hadi bekliyorum
soğutucu sprey çekenler -
19.
0Fizikte entropi [değiştir]Tümünü Göster
Sistemlerdeki düzensizlik arttıkça, entropi de artar. Bu durum da faydalı (iş yapabilir) enerji miktarını azaltır. Faydasız enerjiyi (entropi) arttırır.
Eğer bir sistem tamamı ile düzenli ise entropisi sıfır olabilir. Entropi, enerji gibi korunan bir özellik değildir. Bütün enerji değişimlerinde çevre ile sistemin entropi değişimlerinin toplamı daima pozitiftir. Bu da evrendeki toplam entropinin sürekli artmasına sebep olur.
Termodinamiğin ikinci yasasına göre entropi ile ilgili olarak şu bağıntı verilmiştir.
* dS =dQ/T (buradaki q tersinir sistemler içindir. tersinmez olaylar için q'yu tersinir q'ya dönüştürmek gerekir)
Termodinamiğin ikinci yasasının değişik (ama eşdeğer) ifadelerinden birinde, kapalı bir sistemin entropisinin hiç bir zaman azalamayacağı belirtilir. "Kapalı" deyimi dışarıyla madde veya enerji alışverişinde bulunmayan sistem anldıbına geliyor.
Klagib termodinamikte hacim, basinç, sıcaklık, enerji, ve entropi gibi kavramlar temel alınır. Diğer yandan termodinamik aynı zamanda istatistiksel kavramlar kullanılarak da ifade edilebilir. Mekanik (klagib veya kuantum) yasalarının istatistikle birleştirilerek kullanılması sayesinde geliştirilen "istatistiksel mekanik" veya "istatistiksel termodinamik", klagib termodinamiğin tarif ettiği ancak açıklayamadığı bazı olgulara derin açıklamalar getirmiştir. Bunlardan biri de entropi yasasıdır.
istatistikte Entropi [değiştir]
Entropinin istatistik biliminde de ayrı bir tanımı vardır. Örneğin Boltzmann'ın ünlü denkleminde
* S = k log W
entropi, S, bir sistemin girebileceği mikroskopik durumların sayısı, W, yoluyla tanımlanır. Burada k Boltzmann sabitidir. Sözü edilen mikroskopik durumların tanımı ve sayılması ise, sistemi oluşturan atomları tarif eden temel mekanik yasalar kullanılarak yapılır.
Entropi yasasının zaman açısından tek taraflı niteliği ve gelecek ve geçmiş arasında ayrım yapması, onu fizikte bilinen tüm diğer yasalardan farklı kılar. (Yüksek enerji fiziğindeki muhtemel bir istisna dışında.) Doğal fiziksel olayların, insanların ve diğer canlıların kurdukları düzenlilikleri artırmak değil azaltmak eğiliminde olması (örneğin depremde binaların yıkılması) ve benzeri bir takım olgular, entropi yasasına onun bilimsel tanımını aşan anlamlar yüklenmesine önayak olmuştur. Dawkins, özellikle "The Blind Watchmaker" (Kör Saatçi ) adlı kitabında, bu eğilimin genelleştirilmiş bir biçimi ile biyolojik evrim arasındaki bağlantılardan sözeder. Reichenbach, Bohm, Feynman, Popper ve Grünbaum gibi bazı düşünürler entropi yasası ve zaman kavramı arasındaki ilişkiyi değişik yollardan açıklamaya çalıştılar.
Teoloji ve felsefede entropi [değiştir]
Entropi kanunu belkide insanların yer yüzünde keşfettikleri en büyük kanunlardan biridir. Bu kanun en güzel tariflerinden birtanesi "Kainatta Herşey, kendini minimum enerji ve max. düzensizliğe çekmek ister." şeklindedir. Aslına bakarsanız tanımdaki "max. düzensizlik" kavramıda bir "düşük enerji" eyilimini ifade eder ancak kanunun biraz daha anlaşılabilir olması için güzel bir ilavedir. Yani aslında gerçek tanım şudur. "Kainatta herşey kendini minimum enerjiye çekmek ister." Bu kanun kainatın her yanında o kadar çok gözümüz önündedir ki örnekleri saymakla bitmez. Bir kaç örnek verelim.
Ör 1 : Yukarıdan bırakılan bir taş, aşağı düşmek ister. Çünkü aşağı dediğimiz nokta, yukarı dediğimiz noktadan daha düşük bir enerji seviyesine sahiptir.
Ör 2 : Demir bir kaba sıkıştırılan bir gaz dışarı kendini atmak ister. Çünkü dış ortamdaki gazlar daha düzensizdir.
Ör 3 : Baskı ile kontrol altına alınan toplumlar o baskıyı kırmak isterler. Çünkü baskı onları bir düzene sokmak ister ancak toplum daha düzensiz olmak ister.
Budha düşüncesinde de bir entropi yaklaşımı vardır. Budha, "Bileşik olan heşeyin eninde sonunda çözüleceğini, dağılacağını" söyler. Budha'ya göre bu, evrensel bir yasadır ve istisnası yoktur. Entropi yasasındaki evrensel "düzensizliğe gidiş" olgusu, Budha düşüncesinde de yer almaktadır. Ayrıca Budha düşüncesince, bu düzensizliğin ardından yeniden düzenlilik geleceği öngörülmemiştir. Bu alan Batı düşüncesinde Kaos kuramları, Doğu düşüncesinde ise Tao açılımlarında ele alınır. -
20.
0vermeyenin...
-
adam kadın silkemiyor diye ataturku evreni
-
ana tu dibini ana
-
annem yemekteyiz izliyor beynine vurcam simdi
-
morbid obez olan sensin oc kayra
-
biriniz miyav uwu diye ses kaydı atsın
-
misafir gittiğim çocuğun
-
ucankedi ben gelmeden mezeleri hazırlamış
-
paganistlere neden paganist demişler
-
yatsı artı 8 rekat nafile namaz artı ameno remix
-
bu metal grupları niye habire almanyada
-
ucan kedi vajis yoksa penisini at bari
-
slipknot bi turlu sevemedim amq
-
detonecan aspinall
-
işten basimizi kaldiramiyoz
-
bu eleman cishet erkek düşmanı trans feminist olsa
-
kuranı kerim ziyafetine nedenn kuranı kerim
-
la o çocuklari baslik aciosam
-
dincileri tekfir etmek çok keyifli
-
üstümde papaz büyüsü var
-
brad pite ne olmuş lan böyle
-
gece arabayla türk mahallesinden geçerken
-
beyler bali adasından bir abiyle konuştum
-
beyler yeni bir balili kıza tutuldum
-
kulağımı tıkayan buşon
-
avukat tanıdığı olan var mı
- / 1