-
1.
-6gibtir lan sen de, tanrıyı anlamak isteyen adam açar Kur'an okur. senin sıçtığın bilgilerle inanan insanin da amk zaten.
-
2.
+4 -2kısaca baktım ki müslümanlara ya bu dini siz mi seçtiniz başka coğrafya da doğsaydınız ne olacaktı filan empoze edildi bu size derken, ateismin de bana empoze edildiğini fark etmiyordum. zaten fikirler böyledirler, eğer kitabı açıp siz kendiniz okumaz, başkasından dinlerseniz daha çok etkilenir, size anlatan kişiden bile daha çok savunursunuz ki siz bunu kendiniz açıp öğrenmemişken yani cahilken bile, bunu bence politikacılar da çok yapıyor o yüzden millet şuan ölsem de şu partiye oy veririm 80 den beri buna verdim, züt kılıyız bilmem ne bilmem kimin askerleriyiz diyor.
-
3.
+2 -2evet beyler bu başlıkta şu ana kadar öğrendiğim ve tecrübe ettiğim şeylerle yorumlamaya çalışıcam
Edit: baslat sizi gibabilir isterseniz syf 6-7den sonra okuyun orda ufak bi hikaye anlatiyorum kendimce
edit: kesinlikle bir makara ya da herhangi bi saçmalık yoktur. gerek ilmi gerek fenni bilgiler kullanılarak ciddi bir yaklaşım sunulacaktır. lütfen silmeyiniz.
edit2: burda anlattıklarımı okuyup sağda solda ahkam keserseniz sizi giberim, adam gibi açın siz de araştırın ki biriyle tartışırken muhalefet olduklarında ayaklarınız yere bassın.
edit3: okuyan arkadaşlar up yaparlarsa daha çok kişi görmüş olur, yorum da yaparsanız belki atladığım yerleri anlatırım, veya ilk defa karşılaştığım bir soruyla da kendimi geliştirmeme yardımcı olursunuz.
edit4: bazı terimleri anlamayan arkadaşlar varmış, sorarsanız açıklayabilirim. bilen insanlara anlatıyormuş gibi anlatıyorum kusura bakmayın.
edit5: sonuca gel artık gibi yaklaşımları, sen şu musun bu musun gibi soruları çok saygısızca buluyorum, uzun zaman harcadığım bu arayışı önünüze meze gibi sunamam arkadaşlar kusura bakmayın. işine gelmeyen okumayabilir.
edit6: bazı yazılarımın sonuna bence koymayı unutuyorum, özür dilerim arkadaşlar. bunlar mutlak doğrular değil benim düşüncelerimdir.
edit7: kimse bunları okuyup gerçek budur diye düşünmesin ben kimsenin vebalini almak istemiyorum. bunlar benim düşüncelerim peygamber filan da değilim evliya da değilim çok giblemeyin.
edit8: okuyan arkadaşlar başlığı hortlatır veya uplarlarsa sevinirim. ne kadar kişi okuyup yorum yapsa benim için o kadar iyi, belki sizin için de öyle. -
4.
-4@4 haşa peygamberim diyecek hazırlanın picler
-
5.
+2beyler 30 dk dır çatır çatır yazıyorum bir sigara içicem, bi bardak da su alıp geliyorum. merak etmeyin seri seri yazmaya devam edicem, çok vaktim yok saat 12 gibi bırakıcam yazmayı.
-
6.
+2ne okuduğunu bilmiyorum ama hinduizm'de ki brahma inancına yakın düşünüyorsun. soyle anlatılır. tanrı her potansiyeli barındıran bir varlıktır.ve kendisini tanımlaması için bir varlığa ihtiyaç duymaktadır.bu inanista tanrı için ekgiblik olarak değil doğası olarak tanımlanır. ışık gibi düşün. ışık her zaman ışıktır fakat kırıldığı an ışık ortaya çıkar. hayyam da şöyle der. tanrı mineralde uyudu, bitkiden uyandı, hayvanda kendini aradı, insanda buldu. kısacası her şeyin bir rüya ve iluzyon olarak tarif eder ve der ki brahma kendisini bizim araciligimizla tanır. yani sonsuz potansiyelini teke indirir ve evreni olusturur. buna benziyor senin ki.
-
7.
+2bir de spiritüalizm diye bir şeyle karşılaştım ki, bu çok ilginç bişi. kendilerine din demiyorlar, bilim gibi aksettirmeye çalışıyorlar ama ruh metafiziki bir kavram olduğu için bilimin konusu olamaz. ha ama sen bilim gibi sistematik bir çalışmayla ruh tanrı melekler filan üst seviye canlılar arasındaki durumları ortaya koyabilirsin bu yüzden bilim gibi aksettiriyorlar. bi baktım ulan bu çok mantıklı ama gene tutarsız bi tarafı var: kimden öğrendiniz bu bilgileri diyince 80lerde bi medyum kanalıyla mısır tanrısı ra'dan aldık bu bilgileri diyorlar. ya biz zaten insan kaynaklı diye kaç senelik dinimizi sorgulamışız sen bana medyumdan aldığın bilgileri mutlak doğruymuş gibi anlatmaya kalkıyosun ki zaten 40 küsür kutsal kitap ve 4 büyük kitap var, bunları açıp okusan biraz da kafan güzel olsa uydur uydurabildiğin kadar ki saçma argümanlar da var mesele bu üst düzey varlıklardan biri bizim uzay gemilerimiz sizin sıtar tirek filmindeki gemilere benziyor filan demiş, yani şimdi :D böyle argümanları da içinde barındırıyorken ben nasıl ha bu doğruymuş diyim.
-
8.
+2ulan başladım sorgulamaya filan, herkes gibi zeyitgeyistle başladım yolculuğa. bunların bi ton hikaye oluşundan osiristen ra dan filan bahsediyor müslümanlıkla ilgili konuşmuyor tabi, onlar hristiyanlıktan çekmişler hristiyanlığa yükleniyorlar filan öyle. ulan baktım eğer bu hikayeler doğruysa bu da olabilir dedim. zeyitgeyist de mantıklı geldi filan. sonuçta düşünüyorum doğar doğmaz konuşmaya başlayan biri ve bakire birinden doğuyor, bununla oğuz kaan destanı arasında ne fark var filan diyorum. ikisi de benziyor birine he bu destan diyip taşak geçiyorlar diğerine ise inanıyorlar filan. madem öyle oğuz kaana da inansınlar o niye mümkün değil sadece kalkıp bir grup halk ona peygamber değil diğeri peygamber dediği için mi biri kutsal diğeri değil filan diyorum.
-
9.
+1vay be inandıklarımızın aslında göreceli olmasına çok şaşıyorum lan baksana mesela ben bu 72 üzüm olayını ilk defa duyuyorum belki doğru belki yanlıştır. daha bügün arkadaşıma dedim bir yunus bir mevlana olabilmek çok önemli insanın hedefi bu olmalıdır bana göre. bunu tamamıyla uygulayamasak bile en azından kıyısından köşesinden bir şeyler tutturmaya çalışmalıyız. ciddiyim bak farkındayım ben iş fakirlik, zenginlik meselesi değil. bunu görüyorum ama bu dünya da bunu görebilen çok az insan var. ben ne yaşlı amcalar tanıyorum hala daha fazla para kazanmanın peşinde. ben sana ibadetten felan bahsettim belki bu tarz düşüncelere sahip olmak bile varlığını tasvir edemedğimiz için önemli şeylerdir. ölüm çok büyük bir sır bu bile hayatı anlamlı kılmaya değer. özeti vermiyorsun:) napalım takip edicez artık.
-
10.
+1@53 bu çok karışık bi konu aslında, bunu tam olarak da yapmış değilim bir sürecin içindeyim ve bu süreç çok da eski değil. yeni başladık desek yeri ama neyse laf ebeliğini keseyim: matematiksel olarak açıklıycam tanrının sonsuz vasıflara sahip olduğunu düşünürsek ve tanrıyı matematikte ∞ ile gösterdiğimizi düşünelim. ayrıca allahın özelliklerinden biri içine bir şey girmeyen ve içinden bişi çıkmayan, bir mekanın içerisinde bulunmayandır. dolayısıyla hepimizi allahın varlığının içerisinde onun bir parçası olarak görebiliriz ve bu ∞'lugun bi yerlerindeyiz biz. matematik bilenler bilir sayı/∞=0 dır yani siz istediğiniz herhangi bir sayıyı alın ne kadar büyük ne kadar küçük olursa olsun sonsuz her zaman daha büyük hatta muazzam büyük olduğu için sonsuzluğun içerisinde siz her zaman bir hiçsinizdir. yani ne olursanız olun 0'a, ∞'a olduğunuzdan daha yakınsınız. hele ki allahın zamandan bağımsız olduğunu düşünürsek siz onun için bir an varsınız desek bile an kavramı çok büyük bir zaman dilimi kalır. ya da matematik bilmeyenler için açıklayayım, siz tanrının varlığı içerisinde bir çöldeki kum tanesi bil değilsiniz, sonsuzluk öyle bir kavramdır ki, bütün dünya çöl olsa merkezinden yüzeyine siz gene de o kum tanesi büyüklüğünde değilsiniz, bütün güneş sistemi çöl olsa siz gene o çöldeki kum tanesi değilsiniz, tüm samanyolu galaksisi çöl olsa siz hala kum tanesi değilsiniz, tüm evren çöl olsa siz hala bir kum tanesi değilsiniz o sonsuzluğun içerisinde. bilmem anlatabiliyo muyum bu kadar muazzam bir varlıktan bahsediyoruz burda.
-
11.
+1@432 biz de o fikri tartıştık zaten dostum :D ama daha önce söylemişmiydim bilmiyorum venedikte karşılaştığım kız, ki venedikte yaşayan 2 türkten biriyle gene floransadaki gibi planımızı değiştirdiğimiz için karşılaştık, kız şöyle bişiler dedi biz nasıl karşılaştık ya bu kadar insan içinden diye sorunca "iyi kalpler tanışmak için vardır, bu yüzden iyi insanlar karşılaşır" gibi bişi demişti beni baya etkilemişti
-
12.
+1başka bir şekilde de şöyle açıklayabilirim, insanın büyük bir kısmının su ve kalan kısmını oluşturan atomların da yer kürede bulunan atomlarla aynı olduğunu fark edersek topraktan gelmeyle, aminoasitlerin oluşması arasında bir fark kalmıyordu biri topraktaki minerallerin ve moleküllerin elektrik akımıyla aminoasitleri oluşturduğunu söylüyordu ki bu materyallerin geldiği yer gene topraktı, diğeri de sizi direk topraktan yarattım diyordu ki kaynak gene topraktı. ve her iki formülün diğer bileşeni de su. kısaca ben fark göremiyorum ama arkadaşlar bu noktada ne müftü ne evrimbilimci olduğumu belirtmek isterim yaptığım yorumlar çok yüzeysel ve cahilce olabilir, ama ben gene de yeterince araştırılır ve derinlere inilirse bunların arasında çok fark olmadığının görüleceğine inanıyorum, öyle düşünüyorum.
-
13.
+1belki de nefsimizi öldürtükten sonra, dünyevi maddiyata dair ihtiyacımız kalmayınca tanrının varlığı içerisinde başka bir yerde başka bir görevimiz bir şeyimiz, bir sürecimiz olabilir bunu bilmiyorum. ama cennetin bir özelliği daha var, dediğim gibi insanoğlu tanrının bünyesi içerisindeyse onun bazı özelliklerini belirli ölçülerde barındırıyor olmalı, cennette de yaratma özelliğinin kazanılacağını düşünüyorum kısmen, çünkü her isteğiniz anında oluyorsa bir nevi bir şeyleri ucundan kıyısından yaratma yetkisi veriliyor size. ve bu yetkiyi de kötüye kullanmamak adına, hırslarınızdan ve nefsinizden arınmanız gerekiyor. belki de bu özellikleri kazandığımızda dediğim gibi bize başka görevler verilir veya başka bir şeyi oluştururuz bilemiyorum. tanrı bizden nefsimizi bir şekilde öldürmemizi şeytana kulak vermememizi bir şekilde onu bulmamızı istiyor dostum bence, ama bunu nasıl yapman gerekiyor bunu bilmiyorum. sorularına net bir cevap veremedim özür dilerim ama bu çerçeve içerisinde bir yerlerde olduğunu düşünüyorum.
-
14.
+1Ben çürümüş bir asayım
Zindanlara yol eyledi dert beni
Çarmıha gerilmiş bir isa' yım
Çivilere zapteyledi dert beni.
Pir Sultanıda darda gördüm
Darağaca vur eyledi aşk beni
Hacı Bektaş' ı kırda gördüm
Bir ceylana pir eyledi aşk beni.
Her yangına, her ataşa
Köz eyledi dert beni
Bu dağlara, bu yollara
Toz eyledi aşk beni.
Ben yanarım aşk için
Ben yanarım gül için
Bu ateş sönmesin diye
Ben yanarım kim için
Ben yanarım sen için
Bari sen yanma diye.
Ben yakılmış bir ozanım
Yangınlara kül eyledi dert beni
Kerbela çölünde, bir Hüseyin' im
Damla suya kul eyledi dert beni.
Ben Yunus' u nurda gördüm
Dergahına gül eyledi aşk beni
O Mecnun' u firarda gördüm
Bir Leyla' ya deleyledi aşk beni. -
15.
+1ayrıca şöyle bir nokta da var, evreni 17 mi 19 mu ne atom altı parçacığın ilginç bir ahengiyle bi şekilde yaratmış ya da yaratılmasına sebep olmuş, en basitinden elektriksel alanı: E = frac{V}{d} a={qE over m} mathbf{E} = - nabla phi - frac { partial mathbf{A} } { partial t } mathbf{F} = frac{1}{4 pi varepsilon_0}frac{Qq}{r^2}mathbf{hat{r}} = qmathbf{E} bu tarz bağıntılar, kütle çekimini :mathbf{F} = Gfrac{Mm}{r^2}mathbf{hat{r}} = mmathbf{g}. böyle bağıntılarla ortaya koymuş bir varlığın topraktan testi yaptım içine de ruhumden üfledim diyip hokus pokus vari bir durumla insanı yaratmasını beklemek bana çok saçma geliyordu, insanı da illa belirli bir sistematikle yaratmalıydı ya da oluşacağı ortamı belirli bir sistematikle ortaya koymalıydı. (bu formüller ctrl v yapınca biraz karışmış, google a elektrik alan ve kütle çekimi yazarsanız vikipediden görebilirsiniz formülleri)
-
16.
+1örnek vermem gerekirse bu derinliklere: şeytanla olan diyaloglardan bahsedilir ki ben şeytanı tam olarak bir varlık değil insanın egosu olarak sembolize edildiğini düşünüyorum. siz şimdi bana ulan ne alaka ego yok ne alaka evrim ne alaka homo sapiens diyeceksiniz ama allah kurani kerimde 7. yüzyılda yaşayan topluluklara pgibolojiden apacık, pozitif bilimlerden biyolojiden fizikten apacık bahsedecek değil, zaten bunlar o dönemlerde yazılmış bile olsa o dönemin insanı bunları nasıl anlayacak. bu yüzden bir sembolizmin olduğunu düşünüyorum kitabı mukaddeste.
-
17.
+1iki pgibiyatri uzmanı, 10 yıl kadar önce bir teori ortaya atmış şöyle ki ;Tümünü Göster
"Cehalet, gerçek bilginin aksine, bireyin kendine olan güvenini artırır."
Ve bunun üzerine bir araştırma başlatıldı. Fizyolojik ve zihinsel alanda yapılan çeşitli uygulamaların sonucunda şu bulgulara ulaşıldı:
· Niteliksiz insanlar ne ölçüde niteliksiz olduklarını fark edemezler.
· Niteliksiz insanlar, niteliklerini abartma eğilimin-dedir.
· Niteliksiz insanlar, gerçekten nitelikli insanların niteliklerini görüp anlamaktan da acizdirler.
· Eğer nitelikleri, belli bir eğitimle artırılırsa, aynı niteliksiz insanlar, niteliksizliklerinin farkına varmaya başlarlar.
Cornell Üniversitesi'ndeki öğrenciler arasında bir test yapıldı ve klagib "Nasıl geçti?" sorusuna öğrencilerden yanıtlar istendi...
Soruların yüzde 10'una bile yanıt veremeyenlerin “kendilerine güvenleri” müthişti. Onların "testin yüzde 60'ına doğru yanıt verdiklerini" düşündükleri; hatta "iyi günlerinde olmaları halinde yüzde 70 başarıya bile ulaşabileceklerine inandıkları" ortaya çıktı.
Soruların yüzde 90'ından fazlasını doğru yanıtlayan-lar ise “en alçakgönüllü” deneklerdi; soruların yüzde 70' ine doğru yanıt verdiklerini düşünüyorlardı.
Tüm bu sonuçlar bir araya getirildi ve Dunning-Kruger Sendromu'nun metni yazıldı:
“işinde çok iyi olduğuna” yürekten inanan ‘yetersiz’ kişi, kendini ve yaptıklarını övmekten, her işte öne çıkmaktan ve aslında yapamayacağı işlere talip olmaktan hiçbir rahatsızlık duymaz! Aksine her şeyin hakkı olduğunu düşünür!
Ancak bu ‘cahillik ve haddini bilmeme’ karışımı mesleki açıdan müthiş bir itici güç oluşturur.
‘Eksiler’ kariyer açısından ‘artıya’ dönüşür.
Sonuçta, ‘kifayetsiz muhterisler’ her zaman ve her yerde daha hızlı yükselirler…
Bu arada, gerçekten bilgili ve yetenekli insanlar çalışma hayatında ‘fazla alçakgönüllü' davranarak öne çıkmaz, yüksek görevlere kendiliklerinden talip olmaz, kıymetlerinin bilinmesini beklerler... Tabii beklerken kırılır, kendilerini daha da geriye çekerler... Muhtemelen üstleri tarafından da ‘ihtiras ekgibliği’ ile suçlanırlar... "
N'olur fazla mütevazi olmayın!...
"Siz de çevrenize şöyle bir bakın" diyeceğim ama eminim bu satırları okurken bile aklınızdan bir dolu yüz, bir dolu isim geçti...
Bence Dunning ile Kruger'in, bu çalışmalarıyla 2000'de, Nobel yerine Harvard Üniversitesi'nin Ig Nobel'ini alma nedeni "cahil olmamalarıydı".
Gönlümün nobelini bu ikiliye vererek yazımı Bertrand Russel'in bir sözüyle bitiriyorum:
“Dünyanın sorunu, akıllılar hep kuşku içindeyken aptalların küstahça kendilerinden emin olmalarıdır. -
18.
+1@172 bu arada ben bazen hata filan veriyor diye ve böyle durumlara karşı ctrl c ye alıyorum aklıma gelirse senin de aklında bulunsun
-
19.
+1şimdi böyle bir varlığın kalkıp bizzat meleklerle konuştuğuna, evreni kendisinin yarattığına inanmak zor geliyor o kadar muazzam bir varlık bir hiçliğe neden eğilsin? burda sanki melek diye tabir ettiğimiz varlıkların bizim gibi ya da benim yaptığım gibi tanrıyı anlamaya çalışıp buldukları argümanları evrendeki bilinçli varlıklara anlatması gibi geliyor bana böyle düşünceler ama dediğim gibi böyle olmaya da bilir belki de ben bu kadar derin düşünerek ve tanrıyı bu kadar yücelterek hata yapıyorumdur. ama hata yapmıyor olmam gerekiyor çünkü sonsuzluk özelliğine sahip bir varlıktan bahsediyoruz. ayrıca allahın varlığının içerisinde 1 tane evrenin olması da bana saçma geliyor, evrenin bir kez var olması da. sonsuz kere varolup yok olmuş olabilir. hatta ilerleteyim sonsuz sayıda evren şuan var, var oluyor ve yok oluyor olmalı.
-
20.
+1bos bi ugras.
-
gördellerde hata mı var
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 23 12 2024
-
dexerin sonu saddam gibi olacak
-
inci sözlük ucubeleri tam liste
-
1 milyonuncu olmuş utanmadan kitabı
-
bu sözlük normal bir sözlük değil
-
28 yaşındayım daha ehliyet almadım
-
31spor un görsellerine bakıyorum sadece
-
ördek polat
-
çok mutsuzum be wowgirl
-
memati bu ne
-
2028 seçimlerinde akp mhp dem ittifak yapar mı
-
soktugum sozlugunde admjn yok mu
-
yolda köpek taku görünce tahrik oluyorum
-
kurtlar vadisinde ömer baba allahsız
-
didem soydan bile kürt olduğunu kabul etti
-
blake blossom
-
türkiyedeki insanlar özet
-
fenerbahce de futboldan anlayan adam
-
beyler endonezyadaki yengeniz foto attı
-
kızıl goncalar ürün yerleştirmeli reklamlar
-
bu balili kızla evlenilir mi
-
inci sözlük bir koğuştur
-
derdiniz zerre gibimizde değil
- / 1