1. 124.
    0
    göğü olmayan bulutlar
    nerede uçarlar ve balıklar
    denizlerden uzakta
    kimin sularında yüzer
    ve bir çiçek, küçücük
    ufak bir rüzgar esse
    kopacak yerinden
    toprağı olmadan nerede açabilirse
    orada bekledim seni
    ellerin çok büyüktü
    göremezdin
    kapatsan ellerinle göğü tüm kuşlar
    kaybolurdu ve senin bir avuç
    suyunda balıklar boğulurdu
    çiçekler yerinde güzel
    ellerinse çok büyük
    ···
  2. 123.
    0
    kiminin kimsesiydi bazılarının
    herkesi
    onların kucak açanıydı ötekinin
    saklanan küçük oğlanı
    birinin arkadaşı, diğerinin vazgeçemediği
    beni, onu ve seni de severdi
    her şeyler onun muydu muhtemelen
    değildi
    yine de kimseler gibiydi ve herkese dairdi
    hayatında bir bize yer yoktu
    her yerdeydiniz ve o sizdiniz
    tüm bildikleriniz
    ve tüm olduklarınızla
    beni yanınızda yine de istemediniz
    iyi biriydim, severdiniz
    çok herkestiniz
    ···
  3. 122.
    0
    sardunyaları ve trenleri çok severim
    sardunyalar ve trenler
    henüz gelmiş yeni bahar gibiler
    yenibahar bir mevsimdir
    mevsimlerin içinde en güzeli
    ilkidir baharların ve en yenisi
    sardunyalı mevsimler
    yeni baharları müjdeler
    ve trenler
    hiç ait olmadığım o bahara aitler
    yolculuk edemediğim
    ···
  4. 121.
    0
    arkasından koştuğum
    sen miydin bulamadığım
    öğrenemedim hiç
    yetişemediğim için
    bugün pencerelerin
    başkalarının perdeleriyle örtülü
    kimsenin kapısı sana açılmıyor
    o tramvaya binmeseydin
    seni hatırlamayacaktım belki
    indiğin duraklar çok uzaktı
    nereden biniyordun da sen
    neden gelip gidiyordun
    durakların arasında
    fındıklı'da bir tramvay durağı
    kaç kez indin orada ve sen de
    benim gibi yürüdün mü
    arkalarından insanların
    emin olamadığın kim olduğundan
    ···
  5. 120.
    0
    kuşlar neden her gün
    o küpeleri takarlar
    çok güzeller
    kuzucuklar bile üzgün
    uçamazlar ki
    kuşlar neden öyle
    nasıl bu kadar naif
    böyle başı havada ama tatlı
    neden her iyilik kuşların
    benim eskiden kuşlarım vardı
    uçmadan kayboldular
    göksüz yüzünde karanlığın
    ···
  6. 119.
    0
    karıncaları izler miydiniz
    ben çok severdim eskiden
    eski zamanlar, çocuktuk
    karıncalara bakardık
    attığımız küçük kırıntıları yerlerdi
    karıncalar, karıncalarımız
    bizimdiler ve yuvaları onların
    özerk topluluk gibiydiler
    bizi severlerdi bence
    onlara yiyecek atardık
    taşırlardı kaldırımlarca
    bulup da delik açtıkları
    yumuşak toprağı buluncaya dek
    karıncalar, karıncalarımız
    begonyalar gibi ve şeffaf perdeler araımzda
    karıncacıklar ya canım
    ···
  7. 118.
    0
    ne kolaydı ellerini izlemesi
    beyazdı, uzundu
    tırnakları tertemiz
    ellerin bana hikayelerini
    anlatır gibiydi sessiz
    uysaldılar, yumuşak rüzgarlar gibi
    incitmeden dokunurdu
    sense ellerine
    hiç mi hiç benzemiyordun
    ···
  8. 117.
    0
    gel gidelim hamama
    otur benim kamama
    oturdun ya kamama
    zütün olmuş yalama
    ···
  9. 116.
    0
    diğer kadınla konuştun
    evine geldi, güldünüz
    bir şeyler izlediniz
    arkadaşın da severdi onu
    beni sevmezdi, neden
    belki arkamdan da konuştunuz
    söylediklerimi yerdiniz
    ne bileyim öyleydiniz
    ben de gittim, ne yapacaktım
    diğer kadın kalmıştı
    o da gitmiş sonra
    hiç değilse playstation
    oynasaydık biraz daha
    ···
  10. 115.
    0
    gibişiyordu herkes birbiriyle Johnny Reyiz geldi zenci saatçiyle zenci dayadı karıya damarlıyı Johnny Reyiz gibecek öbür karıyı
    ···
  11. 114.
    0
    aşk diyorlar adına
    yalan diyorum ben ona
    sevgiydi besbelli
    nefesim, tenime kalkan,
    yüreğime zırh.
    sendeki mızrak deldi geçti.
    öpüşlerin çekilti.
    sevişmelerin savaş,
    finali ise karşılıklı mutlak mağlubiyetti
    olmayan aşkımızın.
    şişhane, beşiktaş, aksaray
    sevgimin semtleri.
    ···
  12. 113.
    0
    canavar olsaydım keşke
    çok eğlenceli olurdu
    vururdum ellerimi ta güneşe
    zira narin ellerim pek yoruldu

    bir canavar gibi ama kanatlı
    uçsam da binaların üstüne
    zıplasam insanlar yerde kanlı
    ne yapayım huylarım da böyle

    ağaçları koparıp yapraklarını
    yesem sonra gölden avcumla su
    alıp da içsem güzel olmaz mı
    neden böyle şaşırdınız yarraam nooldu
    ···
  13. 112.
    0
    yahu gibtir et.
    dışı seni yakar içi beni.
    ben de özeniyorum.
    düzgün bir profilim düzgün giysilerim
    sakalım düz saçlarım olsun istiyorum.
    sonra yine babamdan kalma kırmızı çizgili gri boğazlı kazağa talim.
    aynaların çarptığı tokata karşılıksız.
    yine aynı yüz yine yağlı saçlar
    yine köse yanaklar
    yine arkaları karanlık elmacık kemikleri
    yine aynı altı mor fersiz gözler.
    kendinden de kaçamıyor insan.
    kendi içime kaçardım belki sevim alıp gitmeseydi
    arkasına saklanacak tepeleri bana bırakmasaydı düzlükleri
    ···
  14. 111.
    0
    en son kiminle
    dans ettiğimi
    hatırlamıyorum ve
    tipini gibtiğim yine geldi
    beni hiç dansa
    kaldırmamıştı, yorgundu
    ağzına sıçtığımın bini
    çok kabaydı
    kim bilir nerede
    kimleri dansa kaldırmıyor
    bazen merak ederim
    veya öğrendi mi hem
    dans etmesini hem de eşli
    dans etmeyi
    bilmem ki
    merak edeyim desem ne yaptığını
    tahmin edemem bile
    öyle uzak
    şeye gitti taa
    orta doğu'ya falan
    ···
  15. 110.
    0
    gel icelim bi ice-tea
    Trakya diyince herkesin agzında bi bea
    evimizin herseyi ikea
    ikea evimizi zikea
    ···
  16. 109.
    0
    masanda oturursun
    it gibi kudurursun
    kapıcıya vurdurursun
    harun senin dıbına koyim
    ···
  17. 108.
    0
    ejderhalar vardı uçan ve süpürgeler
    kadınların ayaklarının dibinde
    uçamayan
    ben bekleyecektim küçük bir kuşun annesini
    ve yağmuru beklemesi gibi su içmek için
    süpürgelerim kırıktı, ejderhalarım kayıp
    yorgundum, karanlıktı, bütün toplarımı
    karşı komşumuz patlattı, kızı çiçeklerimi
    parçaladı, üstüne de tekme savurdu bir
    ben ne yapmıştım yorgundum, karanlıktı
    ejderhalar uçan süpürgelere bindiler
    ···
  18. 107.
    0
    son sigaramı da içip
    duşa gireceğim
    bol köpük şampuan sabun
    saç kurutma makinesi, havlu, bir şey
    uçuşuyor duş jeli karanlıkta
    pencereleri kapatıp havluyu şuraya koydum
    giyindim çıktım evden derken
    akşam olacak
    hep aynı yææ
    ···
  19. 106.
    0
    akdeniz ezgileri gibiydi
    ellerin ve bembeyaz bir
    apartmanın karanlık boşluğu içinde
    kaybolup yitmiş gözlerin
    akşam seni görür müyüm
    ben hep iskelenin önünde otururum
    pencereme vurmaz yağmur damlası
    sanki dünyadan muaf olmuşum
    gelirsen haber verme
    tatlı bir sürpriz gibi gel
    ama giderken söyle
    kötü sürprizlerden çok yoruldum
    ···
  20. 105.
    +1
    hela vela velvela
    bagır bagır bagır
    nerde abi seyit abi
    hela vela velvela
    ···