/i/Tespit

  1. 25.
    +1
    Nebe 31:
    "Bahçeler ve üzüm bağları vardır."
    orada göüsleri çıkmış genç kızlar vardır demiyor Arapçadaki kelimelere ve ayetlere bak.

    Ve hala kızlara şiddet uygulandığını sanıyorsunuz bunu da daha önce açıklamıştık. o "dövme" ayetinin tamdıbını okusan anlarsın. orada diyor ki:
    ilk önce kadınarın şereflerini korumaları söyleniyor. itaatten de kasıt budur. Ve diyor ki eğer itaat etmesse yani başkalarıyla cinsel ilişkiye girerse -siz direk vurursunuz tabi- ama o surede diyor ki ilk önce onlara nasihat verin. Hala yapıyorlarsa onları yataklarında yalnız bırakın. Ve hala itaat etmiyor diğerleriyle zina etmeye devam ediyorsa öylle ceza ver diyor.
    ···
  2. 24.
    0
    Kuranda birden fazla içki ile ilgili ayet varken pid0filiyi yasaklama adına bir ayet bile yoktur. Tecavüzü yasaklayan bir ayet de yoktur. içkiyi bir kere yasaklasa anlardık gerizekalı değiliz amk.
    ···
  3. 23.
    0
    O kavim birçok azaba maruz kaldı hepsi o kavme geldi yanş
    ···
    1. 1.
      0
      Kardeşim en kolaylarını açıklıyorsun diğerlerini de açıklasana
      ···
    2. 2.
      0
      Telefondan yazıyorum bilgisayar bozuk uzun sürüyor
      ···
  4. 22.
    -1
    Lan şunu da cevaplarsanız domalacam amk
    arkadaş, gerçekten merak ediyorum acaba ben müslümanım diyenler kuranı türkçe olarak baştan sona okumuş mudur? eğer okuduysa yüce bir varlığın ödül olarak vaat ettiği şeylerin bırakın yüce bir varlığı sıradan bir insan için bile çok basit şeyler olduğunu farketmiş midir? bu kitabı bir insan yazsaydı emin olun aynı şeyleri vaat ederdi.

    önce bir alıntı: zuhruf 34
    "... evlerine gümüşten kapılar ve üzerine yaslanacakları koltuklar ve altın süslemeler yapardık. bütün bunlar, sadece dünya hayatının geçimliğidir"

    kim yazdıysa doğru söylemiş. altın sadece dünya hayatında paraya* dönüştürülebildiği için değerlidir. onun dışında kullanım alanı ve faydası çok kısıtlıdır. ona değer katan para olarak kullanılabilmesidir. haliyle paranın kullanılmadığı yerde hiçbir değeri yoktur.

    şimdi gelelim o vaatlere:
    - tahtlar (kehf 31)
    - mücevherle süslü tahtlar (gaşiya 13)
    - inciler (insan 21)
    - altın bilezikler (hac 23)
    - gümüş bilezikler (insan 21)
    - altın tepsi ve kadehler (zuhruf 71)
    - ipek giysiler (duhan 53)
    - altından ırmak akan köşk (zümer 20)

    • şarap, süt ve süzme bal akan ırmak (muhafazid 15)

    aaa, unutmadan bir de huri meselesi var. kuran özellikle dönemin koşullarını dikkate alırsak erkeklere yönelik yazıldığı için bunun kadınlar için bir karşılığı da yoktur. zaten kadın dediğin erkeğe hizmet edecek, çocuk doğuracak, itaat etmezse dövülebilecek, fazla ortalıkta görünmeyip örtünecek hizmetçidir. hukuki konularda ancak 2 kadının şahitliği 1 erkeğe denk gelir. ne deniyordu, cennet annelerin ayaklarının altındadır. ya anne olmayan kadınlar? neyse işte o vaatler:

    - iri gözlü huri (tur 19)
    - iri siyah gözlü huri (duhan 54)

    • çadırlara kapatılmış huri (rahman 72)

    kapanışı da hoş bir örnekle yapalım:

    nebe 31
    "... şüphesiz allaha karşı gelmekten sakınanlara bir kurtuluş, bahçeler, üzümler, kendileriyle bir yaşta, göğüsleri çıkmış genç kızlar ve dolu dolu kadehler vardır."

    • göğüsleri çıkmış genç kızlar ve dolu dolu kadehler.
    ···
  5. 21.
    0
    Hz. muhafazid'in eşleri konusu:
    diyor ki eğer dünyadaki şeyler para gibi şeyler için koşturuyorsanız boşanın diyor. Neden mi?
    eğer onlar dünya menfaatleri için çalışan kişiler olup Hz. muhafazid ile evlenseler şunu derlerdi:
    Hz. muhafazid şöyle kadınla böyle kötü bir kadınla evlendi diyeceklerdi inançsızlar bu da onların islama girmesini engelleyecekti. Yani Hz. muhafazid örnek davranması gerekir bu yüzden dedikodu çıkmasın diye öyle birşey var
    ···
  6. 20.
    -1
    Aslında son girdiğim entry islamı çökertmeye yetiyor.Ama devam edecem.
    ···
  7. 19.
    -1
    Hani diyorsunuz ya kuranda ondan bahsediliyor bundan bahsediliyor diye.
    1-kuranda dünya’nın dödüğü anlatılmaktadır;
    “dağları görürsün, onları hareketsiz sanırsın. halbuki onlar bulutların geçişi gibi hareket ederler. bunu, her şeyi sağlam ve yerli yerince yapan allah yapmıştır. şüphesiz o yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır.”
    (neml 88)
    bu surede geçen dağların da bulutların geçişi gibi hareketli olduğu ifadesi, dünyanın döndüğünün, hatta dönüş yönünün dahi bildirildiği olarak yorumlanmakta ve bir mucize olarak sunulmaktadır. öte yandan surenin bütününe bakıldığında öyle çok da gizli kapaklı bir anlatım olmadığını çıkartmak zor değildir. kıyamet alametlerinden bir tanesi olarak dağların hareket edeceği anlatılır kuran’da çeşitli ayetlerde (örn: tekvir 3, nebe 6-20), neml suresi 88. ayet de aslında bundan bahsetmektedir zira aynı surenin 87. ayet’i sur’a üfleneceği gün, yani kıyametten bahsetmektedir, bu bakımdan 88. ayet aslında 87. ayetin tamamlayıcısıdır, dünyanın döndüğünden bahsetmemektedir. kuran’da dağların hareket etmesinin kıyamet alameti olmasının asıl sebebi ise dağların yerin sabitleyicisi olarak anlatılmasından dolayıdır, nahl suresi 15, fussillet suresi 9 ve enbiya suresi 30. ayet gibi pek çok ayette de anlatıldığı üzere sağlam dağlar allah tarafından yerleştirilmemiş olmasaydı eğer yer bizi sarsıyor olacaktı.
    2-kuranda büyük patlamadan bahsedilmektedir;
    “göğü kudretimizle biz kurduk ve şüphesiz bizim (her şeye) gücümüz yeter. yeri de biz döşedik. biz ne güzel döşeyiciyiz. düşünüp ibret alasınız diye her şeyden (erkekli dişili) iki eş yarattık. o halde allah'a koşun. şüphesiz ben, size o'nun katından gönderilmiş açık bir uyarıcıyım. “
    (zariyat 47-50)
    bu surenin özellikle 47. ayetinde ise büyük patlamaya atıf yapıldığı ve bunun bir mucize olduğu söyleniyor, bu ayeti göğü biz kurduk yerine “genişlettik” olarak çevrmek suretyle. biraz zorlama bir mucize arayışı olduğunu tek düşünen ben değilimdir sanırım, takip eden ayette ise eşeysiz üreme unutulmuş görünüyor.
    3-kuranda dünya’nın şekli açıklanmıştır;
    ardından yeri düzenleyip döşedi.
    (naziat 30)
    bu ayetin kuranda dünyanın geoit olarak anlatıldığının kanıtı olarak gösterilmesi de yeni yeni ortaya çıkan bir diğer iddia. bu iddianın sebebi bu ayette geçen ve bir tepsiye yaymak, düşemek gibi anlamlara gelebilecek olan “dehâhâ” kelimesinin deve kuşu yumurtası ile köken olarak ilişkilendirilebileceği tezidir. öte yandan kuran’da aynı şeyi anlatan diğer ayetlerde “dehâhâ” kelimesi yerine farklı kelimeler kullanılmıştır aşağıdaki ayetler örneklerin sadece birkaç tanesidir.
    “yere ve onu yayıp döşeyene andolsun”
    (şems 6)
    “yeri de yaydık, ona sabit dağlar yerleştirdik ve orada ölçülü (bir biçimde) her şeyi bitirdik.”
    (hicr 19)
    “yeryüzünü de yaydık ve orada sabit dağlar yerleştirdik. orada her türden iç açıcı çift bitkiler bitirdik.”
    (kaf 50)
    hatta bu ayetlerde düz bir dünya vurgusu o denli yapılmaktadır ki kuran’da dünya düz yazıyor diyerek hala düz dünya tezini savunan müslümanlar bulmak mümkündür.
    dünyanın şekline dair gösterilen bir diğer kanıt ise aşağıdaki ayettir;
    ”ey cin ve insan toplulukları! göklerin ve yerin uçlarından bucaklarından geçip gitmeye gücünüz yeterse geçip gidin. büyük bir güç olmadıkça geçip gidemezsiniz.”
    (rahman 33)
    ”min aktâri” ifadesinin, köşe, uçi bucak değil de arapçadan türkçe’ye geçmiş olan ”kutur” olarak, yani köşegen, kiriş, çap anlamında yorumlanması ve çap dairede olur, demek ki dünya’nın yuvarlak olduğu belirtilmiş şeklinde bir sav ortaya atılmasından kaynaklanıyor bu ayette dünyanın şeklinin müjdelendiği tezi. öte yandan hayli zorlama görünüyor zira bu kelime çap olarak düşünüldüğünde dahi kıyamet günü dünyadan kaçmak için dünyanın çapından geçip gitmeye çalışan cin ve insanların başarısız olacağı gibi bir anlatım çıkıyor ortaya. hepimiz biliyoruz ki dünyadan çıkmak için çapından geçmeye gerek yok. azıcık geometri bilgisi bize dairenin çapının nerede, çevresinin nerede olduğunu anlamak ve bu ayetin bu şekilde yorumlanmasının saçmalık olduğunu kavramak için yeterli.
    bu yukarıda vermiş olduğum ve mucize olarak nitelenen ayetlerin tam tersine, kuran bütünlüklü olarak incelendiğinde yazan kişinin dünyanın şekli, dünyanın güneş etrafında dönmekte olduğu ve bunun gibi konularda bilgi sahibi olmadığı görülmekte ve bu da akla allah’ın yarattığı evrene dair neden bu kadar az bilgi sahibi olduğu sorusunu getirmektedir. örneğin;
    “güneşin battığı yere varınca, onu siyah balçıklı bir su gözesinde batar (gibi) buldu. orada (kâfir) bir kavim gördü. "ey zülkarneyn! ya (onları) cezalandırırsın ya da haklarında iyilik yolunu tutarsın" dedik. “
    (kehf 86)
    sonra yine (doğuya doğru) bir yol tuttu. güneşin doğduğu yere ulaşınca onu, kendileriyle güneş arasına örtü koymadığımız bir halk üzerine doğar buldu.
    (kehf 89, 90)
    açıkça görmek mümkün ki güneşin doğduğu ve battığı yerlere gidilebilmiştir kuran’da anlatılan bu hikayeye gore, çok açık ki bunu yazan kişi güneşin batması ve doğmasının, dünyanın kendi ekseni etrafındaki dönüşünden kaynaklandığını bilmemeke ve kuran’ın yazıldığı zamandaki genel kanı olan dünya çevresinde dolaşan güneş yanılsamasını paylaşmaktadır, bu durumun diğer kanıtları aşağıdaki ayetlerde de mevcuttur;
    “ne güneş aya yetişebilir, ne de gece gündüzü geçebilir. her biri bir yörüngede yüzmektedir.”
    (yasin 40)
    “o, geceyi, gündüzü, güneşi ve ayı yaratandır. her biri bir yörüngede yüzmektedirler.”
    (enbiya 33)
    “allah geceyi gündüzün içine sokar, gündüzü de gecenin içine sokar. güneşi ve ay'ı da koyduğu kanunlara boyun eğdirmiştir. her biri belirli bir vakte kadar akıp gitmektedir. işte bu allah'tır, rabbinizdir. mülk yalnızca o'nundur. allah'ı bırakıp da ibadet ettikleriniz, bir çekirdek zarına bile hükmedemezler. “
    (fatır 13)
    “ayın dolaşımı için de konak yerleri (evreler) belirledik. nihayet o, eğrilmiş kuru hurma dalı gibi olur. “
    (yasin 39)
    “gözler kamaştığı, ay karanlığa gömüldüğü, güneş ve ay bir araya getirildiği zaman, o gün insan "kaçış nereye?" diyecektir.”
    (kıyame 7-10)
    görüldüğü üzere tüm ayetler dünyanın çevresinde birlikte gezinen bir güneş ve ayı işaret etmektedirler. bu ayetlerin tamdıbını alıp çarpıtmak, farklı şekilde yorumlamaya çalışmak ve aslında burada denmek istenen şudur budur gibi çıkarımlar yapmak mümkündür tabikide ancak bu çıkarım ve yorumlamaların hiç biri “o halde neden bu kitap yazılırken dünya yuvarlaktır, kendi etrafında döndüğü için gündüz ve gece olur, güneşin etrafında döndüğü için mevsimler olur” gibi basit bir açıklama yerine tam da bu durumun tersi anlama gelen ifadeler kullanıldığı sorusunu cevaplamamaktadır.
    Tümünü Göster
    ···
  8. 18.
    0
    O içki dediğin:
    O ayette içki arapça sekeren dir. Ve ŞEKER anldıbına da gelir. Diğer çevirilere bak hep diyanetin okuma.
    ···
  9. 17.
    +1
    Şu ikisine bir bakalım:
    1. tüm insanlığa gönderildiğini iddia edip "ey mekkeliler" diye hitap etmesi.
    2. tüm insanlığa gönderildiğini iddia edip muhafazid'in cinsel hayatını düzenlemesi
    ···
  10. 16.
    0
    Miras meselesi:
    islamda avl hesabı vardır. Onlar mutlak değerler değil taban-tavan değerler. Zaten sonraki ayetlerde de sınır olduğundan bahsediliyor. internetten araştır istersen
    ···
  11. 15.
    +1
    CEVAPLIYORUM teker teker:
    Orada harunun kardeşi derken onu kastetmiyor zaten tamamından anlarsın. O zamanda diğer peygamberi biliyorlardı zaten Hz. muhafazid (s.a.v) e bunu sormuşlardı. Harun derken peygamber olandan bahsediliyor. Yani diyorki: sen harunun kızkardeşi olabilecek kadar ahlaklıysan diyor zaten devamından da anlarsın. Diğer soruları cevaplıcam bekle.
    ···
  12. 14.
    +1 -1
    tevbe suresi 5. ayet, diyanet meali: "haram aylar çıkınca bu allah’a ortak koşanları artık bulduğunuz yerde öldürün, onları yakalayıp hapsedin ve her gözetleme yerine oturup onları gözetleyin. eğer tövbe ederler, namazı kılıp zekâtı da verirlerse, kendilerini serbest bırakın. şüphesiz allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir."

    bu ayetin yorumunda her zaman "o dönemin koşulları, eziyet gören müslümanlar" değerlendirmeleri yapılıyor. gerçekten de dönemin şartlarına bakıldığında böyle bir emir pek abes değil. lakin bu kuran madem bütün dönemlere gönderildi, hiçbir şekilde kendisine zararımın dokunmadığı bir müslümanın beni öldürme ya da hapsetme borcu da doğmuş olmuyor mu? basbayağı oluyor. peki bu bir hoşgörü dini midir?

    şüphesiz ki tanrı, allah değildir.
    ···
  13. 13.
    0
    ahzab suresi 28. ayet:

    "ey peygamber! eşlerine şöyle söyle: eğer dünya dirliğini ve süsünü istiyorsanız, gelin size boşanma bedellerinizi vereyim de, sizi güzellikle salıvereyim".

    peygamber efendinin sahip olduğu şeylerden eşleri hak iddia edince (ziynet eşyası gibi), ayet iniyor, kendisi boşanmakla tehdit ediyor.
    ···
  14. 12.
    +1 -1
    12.fetih 48/29: muhafazid allah’ın elçisidir. onun beraberinde bulunanlar, inkarcılara karşı sert, birbirlerine merhametlidirler.
    Birbirlerine karşı merhamet gösterdikleri olaylar:
    Cemel vakası
    Sıffin savaşı
    Kerbela olayı
    ···
    1. 1.
      +2
      müslümanların hatasını islamiyete ve kuran-ı kerim e yüklemen çok saçma. günahsız insan olmaz. peygamberlerin bile günahı va Allah'a karşı yaptığı yanlışları olmuştur. bahsettiğin olaylarda da müslümanlar Allah'ın sözünden çıkmıştır
      ···
  15. 11.
    +1 -1
    seni ciddi ciddi çugulayanın dıbına koyum gerçekleri okumadan direk aklında bitiren sorgulayamayan akıllarına tüküreyim kardeş
    ···
  16. 10.
    0
    11.nur suresi 31. ayet güzel bir örnek olabilir buna.
    hele o son kısımlarındaki "kadınlarınıza söyleyin gizledikleri yerleri belli olsun diye ayaklarını yere vurmasınlar" kısmı. kadınlarınıza söyleyindeki kadınları muhatap almamayı bahis konusu bile etmiyorum.

    az çok astronomi bilgim var. milyonlarca milyarlarca ışık yılı genişliğinde şu evren ve o evrende iztuzu kumsalındaki bir kum tanesi kadar değersiz ve önemsiz bir gezegende yaşayan ondan çok daha küçük ve varlığı ve yokluğu evren için pek bir şey ifade etmeyen bazı kadınların sallanan bazı yerlerinin (tabi sütyenin icadından önceki çağlardan bahsediyorum) tanrının dikkatini çekmesi ve bu konuda ayet gönderilmesi ne kadar ilginçtir. ayrıca madem ki el alim'sin (her şeyi bilen) sallanan iki memeden daha önemli ve hayati bir konu yok muydu bahsedecek affına sığınıyorum da soruyorum?
    ···
    1. 1.
      +1
      kuran-ı kerim ve islamiyet sırf evren ve dünyanın durmunu anlatmaz.en iyi insanından en kötüsüne,en sapığından en düzgün addıbına kadar herkesi kapsar ve hayatın her alanında bununla ilgili yapılması gerekeni öğütler.
      ···
      1. 1.
        -2
        Sen bi kes amk papazi
        ···
      2. 2.
        0
        akrebini giberim bin
        ···
  17. 9.
    +1
    Ateisttim bu başlıktan sonra müslüman oldum
    ···
  18. 8.
    +1 -4
    Lan 3 gram beyninizle aklınız sıra benle alay ediyorsunuz. Miras paylaşımındaki fail bile islam dinini çökertmeye yeter.Ama ben 500 tane şey yazmaya çalışıyorum. Azıcık emeğe saygı lan.
    ···
  19. 7.
    -2
    8. tevbe 30. yahudiler, uzeyr allah'ın oğludur, dediler. hıristiyanlar da, mesîh (isa) allah'ın oğludur dediler. bu onların ağızlarıyla geveledikleri sözlerdir. (sözlerini) daha önce kâfir olmuş kimselerin sözlerine benzetiyorlar. allah onları kahretsin! nasıl da (haktan bâtıla) döndürülüyorlar!

    kuran allah'ın sözüydü değil mi? allah bir grup insana "allah onları kahretsin" der mi?

    9.7. maddede söylediğim miras paylaşımındaki matematik hatasını yazayım.
    örnek: kardeşleri olmayan bir adam (borç ve vasiyet bırakmadan) ölür. geriye üç kız çocuğu, annesi, babası ve karısı kalır.
    nisa/11'den: "(çocuklar) ikiden fazla kız iseler, (ölenin geriye) bıraktığının üçte ikisi onlarındır."
    nisa/11'den: "ölenin çocuğu varsa, geriye bıraktığı maldan, ana babasından her birinin altıda bir hissesi vardır."
    nisa/12'den: (karı için) "eğer çocuğunuz varsa, bıraktığınızın sekizde biri onlarındır."

    üç kız çocuğuna (toplam): 2/3 = 16/24
    anneye: 1/6 = 4/24
    babaya: 1/6 = 4/24
    karısına: 1/8 = 3/24
    toplam 27/24

    10.-Hitap dilinin "ben" veya "biz" zamiri olarak değişmesi.

    -yaratıcıların denilerek ve karşılaştırma yapılarak başka tanrılar olduğu anlatılmaktadır.

    Takipte kalın devam ediyorum
    ···
    1. 1.
      +1
      kitapta ben yerine BiZ'in kullanılmasındaki ders tevazu ve alçak gönüllülüktür. Yani Allah diyorki ben bile tevazuda bulunuyorsam sizinde tevazulu olmanız gerekmez mi ?
      ···
    2. 2.
      0
      Bunların hiçbiri çelişki değil hepsini düşününce anlıyorsun senin mantık hatası dediğin o matematik problemi o dönemde bile olan şimdi de olan feraiz hesabıyla oluyor internetten araştırsaydın bunları o sorularının her cevabını bulurdun bunu söyleyen ilk kişi siz değilsiniz hep tekrarlıyorsunuz biz de açıklıyoruz biraz okuyun or değil.
      ···
    3. 3.
      0
      nisa/12'den: (karı için) "eğer çocuğunuz varsa, bıraktığınızın sekizde biri onlarındır."

      Onlarındır
      Onlar
      Onlar.

      Hay amk çok karı almak niye bu kadar vurgulanmış ya.inandığım dine yakıştıramıyorum bunu. inanmak istiyorum, ateist,deist veya başka bir şey olmak istemiyorum müslüman kalmak istiyorum ama aklım mantığım almıyor işte almıyor.
      ···
      1. 1.
        +1
        Panpa çok eşliliği bende yakıştıramıyorum ve desteklemiyorum ama zararından çok yararı olan bir sistem olduğunuda inkar edemeyiz.
        ···
    4. 4.
      0
      kesinlikle benimde burdaki soruların cevaplarını okulda araştırıcam
      ···
    5. 5.
      0
      Karfesim bu cevirmelerden bazilari yanlis.. ben kurani cok iyi biliyorum cevirinin bir ateist sitesinden aldindigi cok bariz kardesin ateist olmadan once lutfen kurani gercek bir kaynaktan okuyup kimse sana akil vermeden yap... cunku bu yanlis ceviri
      ···
    6. diğerleri 3
  20. 6.
    +1
    bu salak ateist sitesinden ctrl v lemiş amk eğer buraya sırf o kadar küfür yiyeceğini bile bile milletten çuku yiyceni bile bile bu kdr araştırmış birde kendi yazmışsa gelin beni gibin amk
    ···