bu başlıkta geçmişimle yüzleşcem amk

beyler beni kendimle baş başa bırakın amk okumayın. illa okuyacam diyosanız da ses etmeyin.
öbür türlü olay hikayeye kayıyo

özledim amk. yatağımda mışıl mışıl uyumayı, tek bir şarkıda kendimi bulmayı
şimdilerde karabasanlarla uyanıyorum. onlara da alıştım amk
gece uyanıyorum bu rüyamda canını almaya geldim diyen şeye
oo hoşgeldin reyiz diyorum. inancı git gide azalan ben
art arda salavat getirip yatıyorum.
neye alışmıyoki insan.
en büyük özelliği de budur insanın.
tak çukuruna koy orda bile yaşar amk.
bi süre sonra sormaz niye burdayım diye

ahhhhh ah o yaşta geçmişimi gibtin buse.
ne güzel ismin varmış lan.
okuyunca sarhoşluk hissi veren
her öpüldüğümde bana seni hatırlatan
yok amk artık geçti etkisi

bir de insan eskiden zevk aldığı şeylerden zevk almamaya
başlıyo. alışıyo amk.
her sigara çekişinde aldığın o ilk tadı ararsın
çektiğin her 31 den sonra ilk 31 in verdiği dayanılmaz zevki hissedersin
hep onu ararsın elindekilerde.
sevdiğin her kızda ilk aşkını bulmaya çalışırsın.
neye yarar amk ilk sevgilin çıksa da karşına
sevebilecekmiisin eskisi gibi

geçmiş buzdolabı gibidir amk. sıcak sıcak yaşadığın
olayları sen istemeden koyar dolaba.
yeniden yaşamak istediğinde ısıtırsın ama ilk tadı alabilir misin
bazen de açarsın kapağını boş boş bakarsın geçmişine.ne kadar
da çok şey vardır dolapta
ama hiç birini yemek istemezsin

o zaman yüzleş: bir yaz akşamı ve 30 cm:):)

yorgun argın eve gelirken futbol maçından benden 1 yaş
küçük bi arkadaşım yolda ban birşey sormuştu.
bir bilge edasıyla kolumu omzuna attım ve lafa
"bak olm" diye başladım
kendimi ilk defa değerli hissetmiştim lan
ben bir şeyler biliyordum.
şimdi daha çok şey biliyorum ama anlatacak arkadaşım yok.
yok işte amk canım sıkıldığında sahile gelsene bira 2 bira içeriz
diyebileceğim birisi yok.
hep yanlış kişilerde aradım bu özelliği amk
birisine sordum sigara uzattı başladım içmeye
dedim dur amk bi de kıza soriyim noldu
ben tam derdimi anlatacakken kız başladı konuşmaya
"12 lerde oğuzhan var yağğ çok yakışıklı"
bi şey diyemezsin ki.zorunda mı seni dinlemeye.

ne de iyi insandım amk dinime göre 14 yaşımda kimse demeden koşa
koşa camiye giderdim
yerde ekmek görsem nimet deyip kaldırırdım. sevgilisini
gibmeye çalışan arkadaşıma
onun babası çok iyi bi insan lan yazık kıza
demişliğim vardır
neyden korkardım amk küçükken.
allahtan korkmazdım
severdim ve yanımda olduğuna inanırdım.
ama babamdan korkardım amk

hiç unutmam beni çarpım tablosunu ezberleyemedim diye attığı
tokatı. benim hayatım acı tesadüflerle doludur amk
o olaydan bir kaç gün sonra
etütte bir öğretmen koridorda 2 kıza
baban sana hiç vurmadı mı dye sordu
kız kendinden emin, özgüveni yerinde
hayır kulağıma bir fiske bile vurmadı dedi
bense izledim olan biteni köşede
düşündüm kendimce
o etüt merkezinde sadece bir kez soru sormaya
cesaret edebilmiştim öğretmene
onda da bir tükürük dalgası üst dişlerimden fırlamıştı dilimin ucuna
nasıl bişeydi o hala anlayabilmiş değilim

gece gece hüzünlendirdin amk devam et panpa

hocam özel mesaj atabilir misin bana, telden giriyorum şimdi nickin uzun yazmakla uğraşmayım amk

devam et bu gece panpa takipçinim

devam et panpa bende takipçinim

ben küçükken yalnızdım amk
hiç arkadaşım yoktu
2 metre karın üstünde kahvaltı yapardık
çocukluğumu van'ın sınırlarında kaybettim ben
silinmez bir iz bıraktı ben de
hem yüreğimde
hem de bedenimdeki dikiş izlerinde
hiç arkadaşım yoktu amk tek katlı bir evde oturuyoduk
güzel bişey değil tabi 4 yaşındaki çocuğun yalnız başına
gününü geçirmesi. nasıl tadacaktı bu çocuk mutluluğu yalnızken
tel örgülere kaptırdığı topuyla kime pas atacaktı
kime gösterecekti oyuncaklarını
kiminle sidik yarıştırcaktı amk

bigibletim vardı 3 tekerlekli dolaşırdım onunla
vanın toprak yollarında
sınırdaki askerlerle oynardım ama zevk alamazdım
o yaştaki çocuğun arkadaşı bir yaşıtı olmalıydı
ama ben farkında değildim bunların
hiç bilmediğim bir şeyin yokluğunu da hissetmiyordum
anneciğime çiçek toplardım
dağ bayır gezerdim
bir gün istemedi bir güç anneme çiçek toplamamı
telörgülere attı beni
parmaklarım kan içinde kaldı
diktiler beni. gibtiler işte amk ne demek bir çocuk için 18 dikiş

sonra taşındık ordan. 3 yılda bir taşınıyormuşız zaten
ben sonradan farkına vardım.
kırıkkale'ye yerleştik.(ankara'ya sınıırı var)
orda bahşili ilçesindeydik amk
kızıldeniz 100 mt önümüzden akardı
her yıl da 5-10 kişi silerdi hayattan
bulgurlama yaparmış, dibe doğru çekermiş insanı
dalgıçlar bile dalamazdı ölünün ardından
burada arkadaşlarım oldu.ama iyi mi oldu kötü mü
hala anlamış değilim.
bendeki yüksek libidoyu ortaya çıkaran bir kızla tanıştım
ergenliğimin son dönemlerine kadar cinselliği en üst noktalarda yaşadım
onun yüzünden/sayesinde
ama 6 yıl yalnız kalmış bir çocuk alışamadı tabi arkadaşlıklara
ben yine tek başıma oynardım amk
kumdan kale yaprdım evin önünde
boncuklu tabancamı çekmesi için anneme verirdim
o yaşta bir şey öğrenmiştim.
kendi işimde başkasına muhtaç olmamalıydım
eğer tabancamı çekemezsem ateş edemezdim.
tabancamı aldım ve ucunu eşiğe tutup bastırarak çekmeyi öğrendim
o günden sonra da tek başıma yapamayacağım işe girişmedim
çünkü annemin evde olmaması gibi beni yarı yolda bırakanlar da olabilirdi

daha o yaşta insanlardan sıkılmaya başlamıştım.
nerde sessizlik varsa ben ordaydım.
annem koserlere zütürürdü beni.
ibrahim tatlıses, ibrahim erkal çok modaydı o zamanlar
ışıklı ışıklı sahne şovları olurdu
ben zevk alamazdım amk onlardan. şimdi yanımda olan insanlar
ben küçükken neredeydi

her şehir değiştirişimizde de memleketimiz erzurum a uğrardık
insan öldüren bi soğuğu vardır amk.
annemin "biz niye hiç tatil yapmıyoruz" cümleleri
ilk defa tatil yapmamı sağlamıştı. hiç hesapta yokken haritadan
gördüğü mersine "burda deniz var burda yapalım" diyen babamın kararıyla
gittik mersinin pis denizine. otelin aşağısı çamur, çingeneler filan kamp kurmuş
biz de 200 mt ötedeki denize giriyoruz.
ilk defa orda kendi kendime arkadaş bulmuştum.
sonra 3. bi çocukla tanıştık. bunu hep biz alırdık odasından.
hiç unutmam bir gün bunu almak için odalarına gittik
kapıyı tıklatmadan önce 2 arkadaş sayışıyoruz.kim kapıyı açanla
konuşcak diye.
ben çıktım ve çaldım kapıyı. kapıyı bi açtılar
içerde 4-5 kız bir de kocakarı. içerde koca koca tenceler
heralde sıcak suyla yıkıyolardı.oda sırf buhar olmuş. bunlar da havlularla oturuyodu
ben böyle hatırlıyorum. belki de içerde büyük bi gibiş dönüyodu amk nerden bileyim
o yaz denizin yarısını yutmuşumdur. kulaklarıma da su doldu tabi.
yürürken içerden şlap şlap sesler geliyo.ne kadar su girdiyse artık
tatilden sonra direkt erzuruma gittik.
mersin 40 derece ama erzurum öyle mi amk ayaz hiç ekgib olmuyo.
benim kulaklarımdaki su donmuş amk orda
iltihaba dönüşmüş. doktora filan gittik ilaç verdi bir şeyler yaptı
ama düzelmedi amk. ameliyat olcam illa. işitme testi yaptırdık
sol kulağım %60 duyuyo. sağ kulağım %40 oranda duyuyo.
söylenen 10 kelimeden 4 ünü anlamıyom.

ben bu arada ilk okula başladım tabi.
kulağımdan sürekli iltihap akıyo. kulaklarıma peçeteler sokup
öyle uyuyorum.
ama çok güzel bir şey sağır olmak. sadece istediğin şeyleri duyuyosun
birisi geçmiş karşıma bir şeyler anlatıyo.ama
içimden de sen ne diyon yarraam diyorum.
kapatırım hemen sol kulağımı bi elimle. sağ zaten duymuyo amk
konuşsun konuşsun dursun
en rahat uykumu o dönemde çekmişimdir
sol kulağımın üzerine yatardım ne bir ses ne bir gürültü
annemle babamın kavgalarını bile duymazdım

okuyom panpa

Okuyodum lan

Şuan Yaş kaç panpa? Ciddi soruyom