-
1.
0am züt meme
istiyorum
hunharca yalamak emmek ve gömmek
jartiyerini koparmak istiyorum sertçe giberken
tek elle kopçanı çözüp
ağzını yüzünü gibmek istiyorum
-
2.
0ve dilimin diline değmesinden cesaret alarak hayatımın en büyük yalanını söylüyorum; gibtir git bayan! seni sevmiyorum..
-
3.
0çaresiz bakışlarım her ne kadar keyif verir gibi dursa da ardımda her gidişten sonra kumbaraya bir ölüm daha bırakıyorum. elbet birgün ruhum sıkışır.
-
4.
0ha bi fahişenin vajinası sulanmış
ha benim gözlerim değil mi?? -
5.
0ulan alıntıları kimden alıntıladığını da yazsaydım bari aq emeğe saygı + repiniz olsun biraz
-
6.
0ekşi ci binler
-
7.
+1rezerved panpa devam şuku şuku
-
8.
0"... şimdi acının ne olduğunu gerçekten biliyordum. ayağını bir cam parçasıyla kesmek ve eczanede dikiş attırmak değildi bu. acı insanın yüreğini paralayan, sırrını kimseye anlatmadan birlikte ölmesi gereken şeydi. kollarda, kafada en ufak güç bırakmayan yastıkta kafayı bir yandan öbürüne çevirme cesaretini bile yok eden şeydi."
-
9.
0gece seni birdenbire hatırladım
nasıl bakarsa sürüye dağdan bir canavar
pencereden dışarıya öyle baktım
dışarda seni benden ayıran hayat
dışarda lodosa çevirmiş hava
eriyor günlerdir yağan kar
bir görülmez düşmanın üzerine yürümek
ve düşüp ölmek sonra birkaç adım atarak - 10.
-
11.
0geçmişin üstüne bir çizgi çeksem ,
yinede maziden izler kalıyor ...
kendimi avutup unuttum desem ,
içimdeki yangından közler kalıyor ...
öperim resmini binlerce kere ,
bilirim dönmezsin çabam boş yere ...
bir yerde inanmak gerek kadere ...
sevsende sonunda hasret bulursun
yılların ardından ağlar durursun ... -
12.
0o sana sevmeyi,
gerçek aşkı öğretti.
sen onu hep sevecek
ve sevilmenin mutluluğunu tattıracaksın.
o, hiç sen olmasan bile,
seni bir parça sevmese bile..
. -
13.
0duvarlarında sanat tablolarının olduğu bir morgun ortasında dans ederken seninle, plaktan yükselen cızırtılı ilâhiler kusuyor elimdeki ılık viskime. bir mozolenin alnında fotoğrafımız, el ele tutuştuklarımızdan. nasılda habersiz gülümsemişiz, ayrılığın ses getiren bir suikast olduğundan...
-
14.
0sessizce terkettim evi az önce,
mahallenin en karanlık köşesine çöküp ağladım.
burası cehennem diye bağırdım sonra,
burası yangın yeri..
burası büyük bir gib.
şaraplar,
şiirler,
aşık olduğum adamlar,
annem,
ve siz !
herkes huur,
herkes bin..
ve siz !
ölün hepiniz.
çatlamış bir bardak gibi hissediyorum kendimi,
buzlukta çıkarıp, kaynar suyla dolduruyordu birileri beni.
parçalanmak için yaratılmıştım sanki.
oysa gazı bitmiş bir çakmakla ne kadar tutuşturabiliseniz sigara paketinizi,
o kadar üzmüş olabilirdim hepinizi.
üzerime çaresizlikler yıktınız,
üzerime damgalar..
üzerime karanlıklar,
üzerime kimsesizlikler yıktınız,
kaçmak istedikçe avuçlarıma intiharlar bıraktınız.
ölsem döverek diriltecektiniz,
kabul ettim tanrıydınız,
kulluğumu kullandınız.
her seferinde beni taktan bir dine inandırdınız.
oysa sevdim hepinizi,
ve seni de baba !
yüzüme tükürür gibi baktığında bile bana.
ve seni de sevgilim !
yatağındaki sürtük gibi bir köşeye fırlattığında bile beni.
ve seni de hayat !
sevdim hepinizi, çıkarsızca.
arsızca..
aynı köşeden bağırıyorum şimdi,
burası tecevüz sahnesi,
burası ferre film,
çocukluğum,
duygularım,
hayallerim,
umutlarım,
saflığım,
bu da gibtiğiniz hayatım.
ve siz !
beni suçlayan, yargılayan, kınayan, beni sömüren siz.
hepiniz,
beni delirttiniz.
şimdi aynı köşeden ses tellerimi parçalanırcasına bağırıyorum,
ölün hepiniz. -
15.
0üzerine faili meşhur cinayetler bırakılmış ya da bir festivale gebe şehirler gibi yaşamaya çalışırken acı; dolanıyor umutlanmalara bir junkie'nin koluna musallat olan iğne gibi. anne! dizlerim kırıldı beynimden vur beni. ölmekle yaşamak arasında krokiler çiziyorum kalbinden yaralı bir at gibi.
-
16.
0tanırsın beni hain sevgili
hayallerim vardı seninle ilgili
tam aşkı buldum derken
gittin dönüşün yok şimdi
kaldık yarı yolda çok mutluyuz derken
bilmem hangi sebep aldı seni benden
çok acı çekiyorum sensiz seninleyken
ah bir çıkabilsen hasret denizinden
geri dönemez misin bana söyle meleğim
yaralarımı saran beyaz meleğim
ölüyorum ah yavaş yavaş eriyor bedenim
bu kanayan aşk senin büyük eserin -
17.
+2sevmediğim onlarca insan var,
severmiş gibi öptüklerim.
yara bandı niyetine kullandıklarım.
paylaşmadığım birşeyler var onlarla, sırf yarım kalsınlar diye.
parmaklarım kirlenir diye dokunmadım hiçbirinin gözyaşlarına ağladıklarında.
hep düştüm akıllarına gözlerini kapadıklarında,
inkar ettim adımı intihara teşebbüsten tutuklandıklarında.
kirli yalanlarımı damlattım beyazlarına...
cam çerçeve yıkıldı üzerlerine, kapıları çarptığımda,
bakmadım arkama.
"sonra biri geldi"
işte tam da o'ndan hemen sonra, merhaba dedi aynalar bana.
severmiş gibi seviştiğinde benimle,
yarasına merhem,
diline sakız,
ayağına kilim ettiğinde,
ağladığım gecelerde gözyaşlarıma dokunmamak için sırtını döndüğünde yüzüme.
eksilişime aldırmadan, o kapıyı vurduğunda,
kıyametler koptuğunda,
az sonra dünyam başıma yıkılacakmış gibi hissettiğimde dakikalarca,
bağırdığımda,
elleriyle kulaklarını tıkayarak uzaklaştığında..
merhaba dedi aynalar bana.
usulca fısıldadım dün gece allah'a,
"aldığım ah'lar olacaktı şurada ? bunlar onlar galiba.. -
18.
0bir gün sen çıkıp geldin
dedim ki;
merhaba hayat hoşgeldin..
işte tam da pembe hayaller dedikleri
o zaman başladı,
hayallerim vardı seninle
ellerimi ısıtan,
çay bardağı ince beline, sarılmak gibi.
kokunun koynumda, kalmasını istemek gibi.
buram buram sinmek gibi sana.
aldığın nefes, yaşadığın hayat, ettiğin dua'nın sonundaki amin olabilmek gibi.
sonra;
siyahlaştı hayaller.
sesim nefesinin tellerine astı kendini,
öyle işte kadın.
çünkü;
sen gittin ve tüm dil'ler lal,
bütün renkler mor'g oldu.
kaldırıyorum lugatımda ki
tüm sessiz harfleri.
en büyük favorim budur.. -
19.
0hayatımı gibmek için verdiğiniz insanüstü mücadeleyi gördüğümde, gözlerim yaşarıyor. ayakta alkışlıyorum sizi, hepinizi. bu mücadeleyi kendiniz için mutlu olmak adına verseydiniz, hepinizin birer cenneti olurdu. oysaki siz tanrı değil, sadece ilahlaştırdığım birkaç ucuzluktan ibaretsiniz.
-
20.
01 bak beyim, sana iki çift lafım var…!
koskoca adamsın, paran var, pulun var, binlerce kişi çalışıyor emrinde… yakışırmı sana ekmekle oynamak..? yakışırmı bunca günahsızı, çoluğu çocuğu kar’da kışta sokağa atmak, aç bırakmak..? ama nasıl yakışmasın ki… sen değilmisin öz kızına bile acımayan, bir damlacık saadeti çok gören, anlıyormusun beyim bu çocuklar bir birlerini seviyor.. ama ben boşuna konuşuyorum, sevgiyi tanımayan adama sevgiyi anlatmaya çalışıyorum.. sen büyük patron, milyarder, para babası, fabrika sahibi saim bey… sen mi büyüksün… hayır ben büyüğüm, ben yaşar usta, sen benim yanımda bir hiçsin anlıyormusun, bir hiç, gözümde pul kadar bile değerin yok ama şunu iyi bil !..
ne oğluma nede gelinime birşey yapamıyacaksın, yıkamıyacaksın, dağıtamıyacaksın, mağlup edemiyeceksin bizi çünkü bizler bir birimize para pul ile değil sevgiyle bağlıyız. bizler birbirimizi seviyoruz, biz bir aileyiz, biz bir güzel aileyiz ve bunu yıkmaya senin gücün yetermi sanıyorsun.
dokunma artık aileme dokunma çocuklarıma, dokunma oğluma, dokunma gelinime.. eğer onların kılına zarar gelirse, ben, ömründe bir karınca bile incitmemiş olan ben yaşar usta ! hiç düşünmeden çeker vururum seni… anlıyormusun, vururum ve dönüp arkama bakmam bile...