-
1.
-1gazetemiz, partisi sosyalist enternasyonal üyesi olan (bu hani, nasıl desem, s.e. gibi devrimci ciddiyetini hepten yitirmiş bir topluluk için bile, nasıl desem, yivvvrenç yahu) deniz baykal'ın ancak vefatından sonra yayımlanmasını taahhüt ettiği el yazmalarını ele geçirdi. başlık, "karl marx üzerine antitezler". bir nevi "millici" manifesto, yahut kripto-kemalist sosyal demokrasinin son nefesi olarak okunabilir bu manuskript. antitezlerin bölüm başlıklarını aktarıyoruz.
...
birinci antitez:
karl marx'ınki başta olmak üzere tüm diyalektik materyalizmin başlıca hatası, gerçekliği tamamen insanın praksisi olarak kavramak, gerçekliğin milletin yüksek menfaatlerine göre icat edilip kurgulanabileceğine kör kalmaktır.
...
ikinci antitez:
nesnel hakikatin yurttaş fikriyatına atfedilip atfedilmeyeceği sorunu pratik değil, bir laik teoloji sorunudur. yurttaş milletine aitliğini, üst kimliğinin hakiki kuvvetini kemalist doktrine bağlılığı ile kanıtlamalıdır. doktrinden yalıtılmış düşüncenin gerçekliği ya da gerçeksizliği konusundaki tartışma, tamamıyla istiklal mahkemeleri'ne havale edilmelidir.
...
üçüncü antitez:
ortamın değiştirilmesine ve eğitime ilişkin marksist öğreti, ortamı sadece insanların değiştirebileceğini ve eğiticinin kendisinin de eğitilmesi gerektiğini kafamıza kakıp durur. bu sebeple de türk toplumunun eğitimli laik seçkinler ve eğitilmesi elzem dinci yığınlar olarak iki kısma ayrıldığını kavrayamaz. halbuki milli eğitimin muasır ve yurttaşın itaatkar faaliyetini belirleyici doğası, yalnız inkılapçı pratik olarak kavranabilir ve ussal biçimde anlaşılabilir.
...
dördüncü antitez:
karl marx'ın önerdiği gibi, dinsel dünya laik temeline oturtulmalıdır; ancak bu temele oturduktan ve yurttaşın hayal alemini kapladıktan sonra laik dünya, marx'ın önerdiği gibi çelişkilere garkolan, "devrimci" müdahale ile altüst edilmesi gereken bir dünya olarak anlaşılmamalıdır. laik dünyanın kutsallığına halel getirecek her müdahale, teorik ve pratik olarak yok edilmelidir.
...
beşinci antitez:
somut düşünme ile yetinemeyen marx, maddi açıklamalara başvuruyor; ama maddi koşulların ideolojik olarak manipüle edilip yerine yenilerinin konabileceğini kavrayamıyor.
...
altıncı antitez:
marx, yurttaşın doğasını toplumsal ilişkilere indirgemeye çalışıyor. halbuki ulu önder'in türk milletinin keşfetmesini sağladığı tin, tek tek her yurttaşın doğasına içkindir. tarihten önce var olan, tarihten sonra da var olacak laik bir tindir bu.
...
yedinci antitez:
milletin tinini teslim edemeyen marx, yurttaşın "laik duygu"sunun bir tarihsel-toplumsal ürün olduğunu sanıyor. gerçekte bu duygu, milletin damarlarındaki asil kanda mevcut olup, "dinsel duygu" bu kanın soysuzlaşmış halinden türer.
...
sekizinci antitez:
tüm toplumsal yaşam, özünde doktrine tabidir. pratiği dinsel gizemcilik yahut devrimci praksis yönünde saptıran bütün hurafeler, ussal çözümlerini kemalist doktrinde ve doktrinin doğru anlaşılmasında bulurlar.
...
dokuzuncu antitez:
diyalektik materyalizmin, yani duyusallığı pratik faaliyet olarak anlayan materyalizmin ulaştığı en yüksek nokta ancak tüm doktrinel kısıtlamalardan azad olmuş bölücü komünist bir özgürlük anlayışı olabilir.
...
onuncu antitez:
marksizmin bakış açısı batı emperyalizmine hizmet eden bir toplumsallaşmış insanlık anlayışıdır, nasyonel sosyalizmin bakış açısı ise mütecanis ve mütehakkim bir türklük anlayışıdır.
...
onbirinci antitez:
marksistler dünyayı değiştirmeye uğraşmışlardır, oysa nasyonel sosyalist sorun ulusal statükoyu ve doktrini kollamak, değişimin retoriğine hakim olmaktır.
...
-
2.
0a da temellerini attigi marksizm, yalnizca bir kuram ya da yontem degil, bütünsel bir dünya görüsünün ifadesi olmustur.Tümünü Göster
gencligi ve dusüncesinin olusumu. yahudi asilli bir ailenin yedi çocugundan biriydi. avukatlik yapan babasi büyükk olasilikla mesleginde ilerleyebilmek içinn protestanligi benimsemis, oglunu da alti yasina geldiginde vaftiz ettirmisti. ortaögrenimini (1830-35) trier'de tamamlayan marx, ekim 1835'te bonn universitesi'ne girdi. orada bir yil beseri bilimler okuduktan sonra, 1836'da berlin universitesi'nde hukuk ve felsefe ogrenimine basladi. berlin'deki en önemli deneyimi hegel'in felsefesiyle tanismak oldu. baslangiçta itici buldugu regelci ögretinin devrimci ögrenci kültürünü derinden etkiledigi bu dönemde , sonunda o da doktorlar kulubu olarak bilinen genc hegelci çevreye katildi. grubun baslica sözcüsü olan bruno bauer' in universitedeki ilahiyat derslerini iziedi. bu arada prusya yönetimi, hizla ateizme yönelen ve siyasal eylem den söz etmeye baslayan genç hegelcileri universitelerden uzaklastirmaya girismisti. 1832'de ludwig feuerbach'tan sonra, 1839'da bauer de görevden alindi. marx'in bu yillardaki en yakin dostu olan adolph rutenberg ise, genç regelcileri daha köklü bir toplumsal katilima çagiriyordu.
bu elverislili, çelismelerle dolu ortamda marx'in siyasal görüsleri liberal demokratliktan baslayip devrimci demokratliktan geçerek sosyal demokratliga ya da komünizme dogru gelidi. kuramsal planda ise, gününde insanligin bilim, düsünce ve kültür mirasinin üç ana damari sayilabilecek olan alman felsefesi, ingiliz siyasal iktisadi ve fransiz sosyalizmi, önünde pespese açilan ve zamanla yeni bir sentezini ortaya koya cagi alanlar oldu.
marx, demokritos ve epikuros'un felsefelerinin hegelci çözümlemesine ayirdigi doktora tezini arkadaslarinin önerisi üzerine jena universitesi'ne sundu; nisan 1841'de doktorasi kabul edildi. gene 1841'de lud wig feuerbacli'in das wesen des christen- tunis (hiristiyanligin ozü) adli yapitini fel sefede büylük bir olay olarak karsiladi. feuerbach'in regel'e yönelttigi maddeci elestiriyi yerinde bularak, bundan böyle felsefe calismalarinda regel'in diyalektik yöntemiyle feuerbach'in maddeciligini birlestirmeye yöneldi. prusya'nin en gelismis sanayi bölgesi olan köln'de, liberal burjuva muhalefetin yayin organi olarak yayin hayatina yeni atilan gunluk rheinische zeitung gazetesine mayis 1842'de yazi gondermeye basladi. basin ozgürlügünü ele aldigi ilk makalesinde, ozgurluk konusunda mutlak ve evrensel ahlak ilkelerinden yola cikan soyut idealist bir yaklasim görülüyordu.. 15 ekini 1842'de gazetenin yayin yönetmeni olan marx, bu sifatla mart 1843'e deg-in rheinische zeitung'daki basyazilarinda, cok cesitli toplumsal ve ekonomik sorunlara, bu arada yeni sahneye cikan komümzim olgusunada degindi. tirajini u.·c katina cikardig-i gazetenin, liberal muhalefetin yayin organi olmaktan çikarak, devrimci demokrasinin sözcülügünü üstlenmesini sagladi. marx'in,
genc hegelcilerden gittikçe uzaklasan siyasal görüslerinin gelisiminde ve felsefesinin idealizmden maddecilige yönelmesinde önemli bir asamayi temsil eden gazete, rusya'nin baskisi üzerine, mart 1843'te prusya yönetimince kapatildi.
haziran 1843'te cocukluk sevgilisi jenny von westphalen'le evlenen marx, ekim 1843'e degin onun oturdugu kreuznacb'ta kaldiktan sonra, karisiyla paris'e gitti. kreuznacb'ta yazdigi zur kritik der hegelschen rechtsphilosophie'de (regel'in rukuk felsefesinin elestirisine katki) hegel elestirisini feuerbach gibi dinden degil, toplunisal iliskilerden yola cikan bir çözümlemeye dayandirdi. sivil toplumun devlet tarafin dan degil, devletin sivil toplum tarafindan belirlendig sonucuna vardigi bu incelemesi ne sonradan yazdigi ve dini "halkin afyonu" sayan ünül ifadesine yer verdigi giris metni, 1844'te tek sayisini arnold ruge'yle birlikte cikardigi deutsche-franzo.·sische jahrbilc her'de (alman-fransiz yilliklari) yayimlandi. bu derginin amaci alman ve fransiz sosyalistlerini birlestirmekti; ama ruge ilimli, yalnizca aydinlatici nitelikte bir yayindan yanayken, marx yasamdan ve kitlelerin mücadelesinden kopuk kuramlardan yarar ummuyor, var olan düzenin hiç ödün veril meden elestirilmesim ve kuranisal elestiri ile devrimci uygulamanin birligini savunuyordu . ayni dergide yayimlanan zur juden frage (1844; yahudi meselesi, 1968) adli yazisinda da marx, bruno bauer'i yahudilerin kurtulusu sorununa idealist çerçeve içinde yaklasmakla suçlarken, insanligin kurtulusunun yalnizca dinsel ve siyasal degil, ayni zamanda ekonomik ve toplumsal baskilari da yok etmeyi gerektirdigini öne sürüyor; bu arada, yalnizca "siyasal kurtulus" olarak gördügü burjuva devriminin sinirliligina dikkat çekiyordu.
ruge'yle arasindaki görüs ayriliklarinin keskinlesmesi, almanya icinde gizli dagitimin zorluklan ve derginin isvicreli yayimcilarini desteklerini çekmesi üzerine deuts che-franzo.·sische jahrbilcher'i sürdüremeyen marx, paris'te almanca cikartilan vor wliris! (ileri!) adli gazeteye yazi vermeye basladi. eylül 1844'te yayin kuruluna katildigi bu gazeteye, ayni ay icinde birkac günlügüne paris'e geldiginde tanisip hemen kaynastigi engels'in, heinricli heine'nin ve georg heiwegh'in yazi göndermesini sagladi. agustos 1844'te vorwarts!'te yayimlanan bir makalesinde, silezyali dokumacilarin ayaklanmasini konu aldi; olayi alman isi sinifinin burjuvaziye karsi ilk önemli eylemi olarak degerlendirdi ve alman halkinin kurtulusunu gerçeklestirecek tek dinamik ögenin proletarya oldugunu ileri sürdü.
paris yillarinda artik ekonomik iliskilerin bütün ayrintilariyla incelenmesi gerektigi sonucuna da varan marx, yasami boyunca ugraqsacagi siyasal iktisat konusunda ilk calismalarina giristi. john stuart mill gibi iktisatcilarin temel yetersizliginin, kapitalizmi tarilisel bir gelisme olarak görmemelerinden ve kapitalist iliskileri degismez kabul etmelerinden kaynaklandigini öne sürdü. paris'te fransiz ve alman iscilerinin komünist örgütleriyle temasa geçmisti. isçilerin düsüncelerini "son derece kaba ve zekidan yoksun" buluyor, ama kisiliklerinden heyecan duyuyordu. ancak 1932'de, almanca toplu yapitlari icinde yayimlanabilen oko nomisch-philosophische manuskripte aus dem jahre 1844 (1844 el yazmalari, 1969) adli, taslak halinde kalmis çalismasinda, ilk kez, üretimin toplumsal süreçteki belirleyici rolüne isaret etti; toplunisal siniflarin maddi temelini özel mülkiyetin ve is bölümünün olusturdugunu vurguladi. sosyal bilimlerin cesitli dallarina degindigi bu yazmalarinda, yabancilasma ve yabancilasmis emek gibi bazi temel kavramlarini ortaya atti; özel mülkiyet sisteminin ancak genis kitlelerin devrimci mücadelesiyle ortadan kalkabilecegi sonucuna vardi. engels'le birlikte ta sarladigi die heilige familie oder kritik der kritischen kritik'teyse (1845; kutsal aile ya da ele*tinnin ele~tin.si, 1976) isçi sinifinin kapitalist toplumdaki konumundan kaynaklanan tarihsel rolünden söz etti. verimli denemelerle dolu 1844 yilinin son baharinda daha cok marx tarafindan yazilan kuisal aile, genç hegelcilerin öznel (subjektif) idealizminin elestirisine ve maddeci tarih görüsünü gelistirme adimlarina ayirmisti.
brülksel yillari ve 1848 devrimlerindeki rolül: prusya hüikümetinin girisimleri sonucu fransa'daki guizot yönetiminin vorwarts! gazetesini kapatarak yazarlarinin birçogunu sinir disi etmesi üzerine, marx subat 1845'te brüksel'e gitti ve o yil prusya vatandasligini reddetti. brüksel'de, artik yogun bir isbirligi icinde bulundugu engels'le birlikte, marksizmin ilk olgun ürünleri sayilabilecek die deutsche ideologie'yi (1845- 46; alman ideolojisi 1968, 1987) ve calismada gelistirilecek temel önermeleri içeren "the sen jiber feuerbach"i ("feuerbach uzerine tezler") yazdi. kasim 1845-agustos 1846 arasinda yazilan, ama tam metni 1844 el yazmalari gibi 1932'ye degin yayimlanamayan alman jdeolojisi'nin büyük bölümü, cesitli egilimlerdeki alman sosyalistlerine karsi o günün kosullarini yansitan bir polemik niteligindeydi. birinci cildin ilk bölüm ise tarilisel maddecilig genel bir giris olarak tasarlanmisti ve calismanin kuramsal özünü içeriyordu. engels'in deyimiyle, sosyalizmin bir ütopya olmaktan cikarilip bilimisel hale getirildigi yapitta, üretici güçlerin gelismesiyle toplumsal iliskilerin niteliginin de degistigi, bütün tarihsel gelismenin üretici güçler ile üretim iliskileri arasindaki celismeden kaynaklandigi görüsüne ilk kez yer verilmisti.
tarihsel maddeciligin ilkeleri alman jdeo lojisi'nde acikliga kavusturulmus, ama calismayi yayimlama girisimleri sonucsuz kalmis ve metin marx'in ifadesiyle "farelerin elestirim"ne terk edilmisti. 1847'de yayimlanan misere de la philosophie'deyse (felsefenin sefaleti, 1966, 1979) marx, bu görüslerini kamuoyu önünde ortaya koyma firsatini buldu. proudhon'un ekonomik kurum ve iliskilere ahlakci reformcu bir yaklasimi içeren philosophie de i -
3.
0komünizmde manitanın ortak gibilmesi
-
4.
-1anan entellere verıo mu
-
5.
0das kapital bir kapitalizm eleştirisidir boru değil 6k sayfa yazmiş.
-
6.
0am züt meme am züt memeam züt memeam züt meme
am züt meme am züt memeam züt memeam züt meme
am züt meme am züt memeam züt memeam züt meme
am züt meme am züt memeam züt memeam züt meme
am züt meme am züt memeam züt memeam züt meme
am züt meme am züt memeam züt memeam züt meme
am züt meme am züt memeam züt memeam züt meme
am züt meme am züt memeam züt memeam züt meme
am züt meme am züt memeam züt memeam züt meme
am züt meme am züt memeam züt memeam züt memeam züt meme am züt memeam züt memeam züt meme
am züt meme am züt memeam züt memeam züt meme
am züt meme am züt memeam züt memeam züt meme
am züt meme am züt memeam züt memeam züt meme
am züt meme am züt memeam züt memeam züt meme -
7.
0marx gay miş beyler
-
8.
0amk bunun özeti de verilmez.
hay gibiym. -
9.
0özet geç amk ya
-
10.
0marx hizmetçisini hamile bırakmış diyolar
-
11.
+1Lorem ipsum dolor sit amet, consectetur adipiscing elit. Quisque viverra dui et urna tincidunt vel viverra nulla pulvinar. Sed aliquet enim porta diam adipiscing sed imperdiet mi cursus. Nunc vulputate sapien et mi blandit ut suscipit purus accumsan. Cras et tortor id odio dapibus gravida quis at orci. Donec velit metus, commodo sit amet suscipit ac, tempor in metus. Nunc mollis eros varius nisi rutrum pulvinar facilisis vel massa. Sed feugiat volutpat mollis. Ut nec lacus sed sem iaculis tempor. Aliquam a mauris enim, et gravida risus. Aliquam eros ipsum, sodales ac gravida non, egestas ac elit. Nullam sagittis auctor mi eget molestie. Donec pulvinar sem non nisl tristique dignissim rutrum quis lorem. Nullam viverra, ante quis vehicula vestibulum, neque arcu imperdiet elit, vitae feugiat magna felis vitae enim.Tümünü Göster
Pellentesque quis eros justo, ac ultricies nisi. Nullam vitae felis ac sapien vulputate sagittis. Quisque est metus, sagittis aliquet auctor eget, pretium in magna. Proin ut nunc ut nisi rhoncus fermentum. Nunc sapien magna, consequat non sagittis ac, faucibus et sem. Nullam vulputate est commodo arcu facilisis vulputate. Sed urna sem, ornare eu blandit vitae, dapibus at dolor. Aenean lobortis, dui eget porttitor sodales, erat lectus aliquam dui, et rhoncus orci velit sit amet massa. Quisque imperdiet mauris sed nibh rhoncus suscipit. Donec interdum interdum sagittis.
Nulla eu lacus nec nibh mollis mollis. Quisque iaculis ante at nulla rhoncus molestie. Suspendisse consectetur commodo mattis. Nullam dui nisi, lobortis vitae lobortis nec, accumsan et diam. Proin nisl lacus, tempor ac varius eget, tempus et tellus. In cursus turpis id massa tristique viverra. Ut ac ante nisi, eget consectetur lectus. Suspendisse malesuada est nec nulla faucibus aliquam. Morbi urna nisi, tempor sed venenatis sodales, pretium feugiat leo. Vestibulum vel metus nulla. Fusce viverra odio sed justo blandit eu lobortis ligula fermentum. In porttitor, eros sed tempor tincidunt, urna dui luctus ipsum, in ultricies augue sapien sit amet lectus. Duis dignissim imperdiet justo et gravida. Nullam sed lorem id orci malesuada ultrices. Praesent ac arcu vitae erat imperdiet laoreet. Nullam ac tortor risus. Aliquam ut lacus mauris, eu ullamcorper felis.
Vestibulum condimentum sodales ligula, vel rutrum urna bibendum vitae. Cras pharetra quam non ligula vulputate molestie. Nam erat mi, lacinia nec tincidunt molestie, pretium ultrices diam. Aenean vehicula venenatis luctus. Sed non elementum neque. Vivamus orci elit, pellentesque non euismod non, fringilla nec purus. Nullam metus lectus, facilisis sit amet varius eu, ullamcorper at diam. Suspendisse in tortor nulla, nec congue lacus. Ut adipiscing, justo ut sodales accumsan, neque justo molestie sapien, non sollicitudin metus velit quis libero. Cras sed porta metus.
Sed auctor dignissim vestibulum. Pellentesque ut molestie magna. Lorem ipsum dolor sit amet, consectetur adipiscing elit. Quisque feugiat pulvinar dolor, eget dictum metus pellentesque in. Nulla a massa urna. Nulla hendrerit ultricies erat, sed rhoncus massa rutrum ac. Suspendisse potenti. Cum sociis natoque penatibus et magnis dis parturient montes, nascetur ridiculus mus. Nulla mattis libero at erat convallis posuere et a ligula. Donec pretium, massa sit amet aliquet aliquet, quam felis feugiat justo, sit amet ultrices ligula mi nec dui. Pellentesque habitant morbi tristique senectus et netus et malesuada fames ac turpis egestas. Sed at sollicitudin sem. Nullam vitae rhoncus velit. Vivamus semper gravida convallis. Nulla condimentum velit nec justo condimentum venenatis congue ante malesuada. -
12.
0Karl Heinrich Marx (May 5, 1818 – March 14, 1883) was a German[2] philosopher, political economist, historian, political theorist, sociologist, communist, and revolutionary, whose ideas played a significant role in the development of modern communism. Marx summarized his approach in the first line of chapter one of The Communist Manifesto, published in 1848: "The history of all hitherto existing society is the history of class struggles."Tümünü Göster
Marx argued that capitalism, like previous socioeconomic systems, would inevitably produce internal tensions which would lead to its destruction.[3] Just as capitalism replaced feudalism, he believed socialism would, in its turn, replace capitalism, and lead to a stateless, classless society called pure communism. This would emerge after a transitional period called the "dictatorship of the proletariat": a period sometimes referred to as the "workers state" or "workers' democracy".[4][5] In section one of The Communist Manifesto Marx describes feudalism, capitalism, and the role internal social contradictions play in the historical process:
We see then: the means of production and of exchange, on whose foundation the bourgeoisie built itself up, were generated in feudal society. At a certain stage in the development of these means of production and of exchange, the conditions under which feudal society produced and exchanged... the feudal relations of property became no longer compatible with the already developed productive forces; they became so many fetters. They had to be burst asunder; they were burst asunder. Into their place stepped free competition, accompanied by a social and political constitution adapted in it, and the economic and political sway of the bourgeois class. A similar movement is going on before our own eyes... The productive forces at the disposal of society no longer tend to further the development of the conditions of bourgeois property; on the contrary, they have become too powerful for these conditions, by which they are fettered, and so soon as they overcome these fetters, they bring order into the whole of bourgeois society, endanger the existence of bourgeois property.[6]
Marx argued for a systemic understanding of socio-economic change. He argued that the structural contradictions within capitalism necessitate its end, giving way to socialism:
The development of Modern Industry, therefore, cuts from under its feet the very foundation on which the bourgeoisie produces and appropriates products. What the bourgeoisie, therefore, produces, above all, are its own grave-diggers. Its fall and the victory of the proletariat are equally inevitable.
—(The Communist Manifesto)[6]
On the other hand, Marx argued that socio-economic change occurred through organized revolutionary action. He argued that capitalism will end through the organized actions of an international working class: "Communism is for us not a state of affairs which is to be established, an ideal to which reality will have to adjust itself. We call communism the real movement which abolishes the present state of things. The conditions of this movement result from the premises now in existence."[7]
While Marx remained a relatively obscure figure in his own lifetime, his ideas and the ideology of Marxism began to exert a major influence on workers' movements shortly after his death. This influence gained added impetus with the victory of the Bolsheviks in the Russian October Revolution in 1917, and few parts of the world remained significantly untouched by Marxian ideas in the course of the twentieth century. Marx is typically cited, with Émile Durkheim and Max Weber, as one of the three principal architects of modern social science.[8] -
13.
0spesifik konjonktürel eşgüdüm devinim pesimist farkındalık ironi kanıksamak seküler bildiklerim bunlar hacuu
-
14.
0am züt meme am züt meme am züt meme am züt meme am züt meme am züt meme
am züt meme am züt meme am züt meme am züt meme am züt meme am züt meme
seviyeyi yükseltmeyin amuha goduklarım -
15.
0seviyenin dıbına koymuşsunuz lan zütelekler ananızı gibeyim ananız komünist lan binler ohhh liseli gibi davrandım ancak böyle kurtarabildim seviyeyi
-
16.
0özeti yok mu lan bunun..
-
17.
0artiz ne arar la bazarda? mottosu altında katip amcayı tartışalım.
marx vs. katip amca. -
18.
0gibicem gibicem dedim sana am züt meme sex bacak
-
19.
0özet geç tartışalım bin
-
20.
0marx das kapital meme am züt diyalektik yannan gibiş etekaltı liseli lolita materyalizm komunizm sosyalist enternasyonel kuku