/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    0
    Bi gün lisede dersteyiz.Önümde çok sevdiğimiz mücahit bir arkadaş oturuyor.O gün heralde rahatsızdı arada bi kıvranıyordu.Çocukta problem vardı belli.

    Ders daha yeni başlamıştı. Adam daha fazla dayanamadı heralde koşar adım hocaya gitti çıkabilir miyim dedi izin aldı telaşla attı kendini dışarıya.

    Gitti ama nasıl gidiş.Bir daha gelmedi. Hemen aklımızdan müthiş senaryolar yazmaya başladık 3-4 kişi. Kaçmış diyenler oldu tuvalette karı gibiyordur deyip ağıt yakanlar oldu soru çalmaya gitmiş olabilir diyen salaklar da.

    Adeta bi sherlockholmes-rıza baba karışımı edası ile beyin fırtınası yapıp ipuçlarını birleştirdik. Tüm deliller bizi tek bir yere zütürüyordu. Arkadaş sıçmaya gitmişti…

    Sabırsızlıkla ders bitimini bekledik. Zilin çalmasıyla cihada koşar gibi koştuk.O kadar emindik kendimizden. Arkadaş sıçmadıysa yıkılcaktık.

    Heyecanla tuvaletin kapısını açtık. Daha ilk o anda kokusuyla bir silsile yedik.3-5 dk kendimize gelemedik.tak bizi dumura uğratmıştı.

    tak adeta bizi dumanıyla kabilesini toplayan kızıldereli lideri gibi kabinin önüne toplamış oracıkta yığmıştı koca koca adamları.
    ···
  2. 2.
    0
    Kendimize gelmemizle birlikte kabinin kapısını kim açacak diye kura çekmeye başladık. takla yüzyüze gelmeye herkes korkuyordu.

    En son karar verdik ve kol kola girerek kapıya dayandık.Üçe kadar sayıp açtık. Allahım o nasıl bir taktur o nasıl bir kokudur.

    Ben böyle bir şey ne duydum ne gördüm. takun sıcaklığı adeta çöl rüzgarı gibi efil efil suratımıza esiyordu. Tüm duyularımızı bir anda köreltmişti.

    Sağımdaki arkadaş kardeşim benim babam subay arayalım jöh pöh gelsin tskya haber verelim Allah aşkında diye yalvarıyordu.

    Solumdaki arkadaş ilahi söylemeye başlamış arada bana dönüp boş boş bakıyor gülüyordu. Bense hayretle takla kesişiyordum.

    Kafamızı o kadar döndürmüştü ki bir ara takla konuştum.Ver ulan arkadaşımızı geri diye sövmeye başlamıştım.O ise hala durağan…
    ···
  3. 3.
    0
    tak bizi Alakazam gibi hipnotize etmişti. Mental olarak hepimizden daha güçlüydü. Sanki yaşam enerjimizi sömürüyordu. Aklımdan geçenlere inanamıyordum. taka adeta kendi kendimize bir can vermiştik.Onu kafamızda büyüttükçe büyütüyorduk. Birazdan Garavelin arife program yüklediği andaki yeniden doğma sahnesi gibi ayaklanıp gelecekti bize doğru.

    Kaçmak istiyor kaçamıyor daha doğrusu gitmek istemiyorduk.tak bize müthiş çekici geliyordu sanki. Baktıkça bakıyor sarılıp koynumuza almamak için kendimizi zor tutuyorduk.

    Arkadaş öyle bir sıçmıştı ki bir taka böyle imreneceğim hiç aklıma gelmezdi.Öyle muntazam saçılmıştı ki sağa sola her bir parçası farklı bir anlam ifade eden Picasso tablosu gibiydi. Resmetmeye nice neferlerin yeteneği çaresiz kalırdı.
    ···
  4. 4.
    0
    Biraz daha kesiştikten sonra arkadaşın bir cümlesiyle artık iflah olmuştum.Abi ben bunda barış mançonun silüetini görüyorum dedi.Lan olur mu olum mal mısınız diyecekken dikkatlice taka bakınca ben de flu bir insan suratı gördüm. Hemen feyste okuduğum ilüzyonlar aklıma geldi. Dikkatlice 20 sn taka sabit şekilde gözlerimi kırpmadan baktım ve hemen gözlerimi tavana dikip hızlıca gözlerimi açıp kapatmaya başladım. Barış manço bana gülyüzüyle bakıyordu…

    Sanırım tak insanlara sevdiği kişinin suretinde görünüyordu. ilahi okuyan arkadaşın sorduğu soru ile buna kesin emin olmuştum artık.

    Usta bu soru sorduğumuz sarı çicek değil mi dedi…tak beyinlerimizi allak bullak etmişti.

    Bu ıstıraptan zevk alıyorduk. Kokusuna da alışmıştık artık. Misafirliğe gittiğimizde oluşan o baskı gibi bir anda kalkıp gitmişti. Birazdan bize yatacağımız yerleri gösterir umuduyla bekliyorduk.

    O anda ensemde patlayan tokatla kendime geldim. Mücahit arkadaş tepemde dikiliyordu. Uyan lan dedi.O gün ishaldim beyler…
    ···