evde her gün huzursuz bir ortam vardı. birader hiç bi şeyin farkında değil etraftaki insanlar babam için gerizekalı aptal çocukları hiç düşünmeden bu işe girdi vs. gibi cümleler kurdukça aile içi düzenimiz iyice bozulmuştu. babam o kadar borcun altına girmişti ki fabrikada yatıyordu o kadar çok çalışıyordu eve gelmediği günler geldiğinden daha fazladır. ben ruhen ve madden bitik durumdaydım. kendimi iyice edebiyata verdim yazmadan duramıyordum, hatta geçen gün günlüklerimi okudum gerçekten zor günlermiş.

tam da o sıralar babam 2008 krizinden sonra avrupada batan bir işletme buldu ve tüm birikmiş parasını oraya yatırarak batmış bir fabrika aldı. fabrikayı aldıktan sonra maliyetleri tam hesaplayamadığı için sadece nakliyeye 150bin euro verdiğini hatırlıyorum. mecbur kredi almıştı ya herru ya merru hesabı. öyle bir borç vardı ki anlatamam o anki ruh halimle iyi intihar etmemişim

adam kokmuş beyler

üniversite sınavı halt etmiş o sınavın yanında, bir de matematiği ve ingilizcemi unutmuşum biraz. ama şanslıymışım sonlardan da olsa girmeye hak kazandım. birinci yılın sonunda döndüm türkiyeye. içimde burukluk vardı biraz ama olsun. gırgır şamatayla geçirdim yazı. sonrasında çok pişman oldum tabi, iki ay ders çalışmayınca geriliyor insan. geldiğimde biraz zorlandım toparlamakta, ama toparladım. şu anda hukuk dersini cenevre üni. den canlı yayınla uydu üzerinden cenevredeki hocalardan alıyorum ingilizce. diğer derslerde de hakeze çok tecrübeli hocalar giriyor derslerime. hala daha hiç aksatmadan en az 6 saat ders çalışıyorum. boş zamanlarımda ticaretle uğraşıyorum, biradere bile harçlık gönderiyorum bazen. buraya kadar beyler. artık sonrasında ne olur ne biter allah kerim. sürçi lisan eylediyse affola. sorusu olan varsa tek tek cevaplamaya çalışırım, vesselam.

rezerve

@10 entry nick

her neyse lisede birinci yılım böyle geçti hiçbir şey gibimde olmayarak. lise ikide bölüm seçiyomuşuz benim haberim yok okula bi gittim müdür yardımcısı pekekentle daha o gün tanıştım varlığından bile haberim yoktu binin bölüm seçme günü geçtiği için papaz olmuştuk daha sonra da hiç iyi olmadı zaten aramız. her neyse dediler işte fen tm sosyal var fen dedim neyin ne oldugunu bilmeyerek aklımı gibeyim o zamanlar hangi ruh halinde olduğumu şimdi bile anlamıyorum neyse.

sonrasında kız tipsizliğime bile bakmadan takıldı benimle. her geçen gün özgüvenim yerine geliyordu ne bileyim derste espri falan yapıyordum amk. okulda çok konuşulanlardandık bendeki edebiyat sevdası da her geçen gün artıyordu.

lan o puanla ne yaptın hangi bölümü seçtin onlarıda yaz

dersler falan hiç bi şey gibimde değil o sıralar. sonrasında kıza bi şey oldu bir anda soğudu benden ben de gururluyum ya aramadım sormadım ayrıldık kızdan @10 daki abimizin dediği gibi ergen kafası işte. hayatımın en büyük bunalımına girdim 1 ayda 8 kılo vermiştim yanlış hatırlamıyorsam.

rezerved

bir şeyi kırk gün yapınca alışırsın derler ya beyler çok doğru bi söz. zamanla alışıyordum ders çalışmaya gündemi takip etmeye. son bi büyük sorunum kalmıştı, eski kız arkadaşımı okulda her gün görüyordum, ne kadar uzak olsak da görünce bi tuhaf oluyor insan. haziran ayıydı sanırım, kızın doğum günüydü. hıçkıra hıçkıra odamdan çıkmadım, o gece sabaha kadar ağladım. sonrasında şöyle bir şiir yazmışım beyler paylaşmak isterim.

hayatımdan;
çok sene'ler geçti.
çok sen'ler geçti.
birsenler, aysenler, esenler esti geçti.
hiç biri ne sayhama seda oldular, ne sevdama veda.
onsekiz boğumun darağacından gözyaşıyla büyümenin vaktidir şimdi,
nice senelere güzel kız
nice sensiz güzel senelere..

@117 kusura bakma dostum sınavlarım vardı uzun zamandır online olamadım birinci yılda ben sonuna kadar çalıştım ama kazanadım yeterli kadar olan ders çalışmam değil zamanımdı o yüzden sonraki yıla bıraktım. çalışma progrdıbına da özelden konuşabiliriz

@82 eyv panpa belki de bu yüzden kız sevmedi beni :D

bu yazdığım son şiirdi beyler. zirvede bıraktım yani :D arada kağıt kalem alın yazın beyler iyi gelir. şiiri kıza paçavra bi kağıda yazıp verdim. çok rahatlamıştım. daha sonra hiç bi kızı sevmedim zaten, daha doğrusu aşık olamadım. hep temkinli yaklaştım kızlara. şu an italyan bi kız arkadaşım var onla da bi şeyler olucağını sanmıyorum. her neyse lise üç bitip son sınıfa geçtim. dersaneye yazıldım ygs ye çalışmaya başladım. aynı zamanda ingilizce kursuna gidiyorum. ama hiç bi zaman gazete okumaktan kitap okumaktan kısaca hayatımdaki olması gereken şeyleri değiştirmedim. şu an günlük 4 gazete 15 günde bir roman bitiriyorum.

ygs ye hazırlanırken son üç yılım boş geçtiği için çok zorlandım ilk başta. türkçe bölümünü bir buçuk saatte bitiriyordum fen ve sosyale zaman bile kalmıyordu. kalsa bile yapamıyordum ki. hocalar arkadaşlar aile falan da ümitsizdi. hiç biri öylesine bile gaz verdiğini hatırlamıyorum. sıkıntılar bitmiyordu ki biri bitip diğeri başlıyordu sürekli. şimdi de ygs lys belası çıkmıştı başıma. günlük 4 saat çalışarak 1 ayda 15 puan artırabilmiştim puanımı. git gide umutlar tükeniyordu ama yine de ödün vermedim hiç bir şeyden. vardır bir hayır deyip ben sorumluluğumu yerine getireyim öyle uyuyayım dedim.

Devam pampa hizli

önce yaşam standartlarını değiştirdim beyler. hiç bir zaman simit ayranı ya da rakı balığı ayrı tutmadım. hepsini aynı kefede tuttum, nasılsa sonunda karnım doyuyordu fark etmiyordu ne yediğim. param olmasına rağmen harcamıyordum. sonrasında yavaş yavaş alıştıra alıştıra değiştirmeye çalıştırdım kendimi. odamın en ücra köşelerine sevdiğim sözleri yazmıştım, bazı şeyleri hatırlatacak sözler. her gün 15 dk haberleri izledim, bi tane gazetenin de manşetini okumaya çalıştım. çok zor geliyordu ama gayret etmem gerekiyordu. bazı şeylerin farkına varıp da uygulamamaya geçememek çok zor imtihandır beyler.

daha sonra daha az gitmeye başladım işletmeye. çünkü benlik bir şey yoktu artık, işler de rayına oturmuştu zaten. okuluma devam ettim ama hala bi şeyler ekgibti bir yerlerde hata yapıyordum galiba.

beyler kendinizi hayatınızı değiştirmek için insanlara iyilik yapmayı sorumluluklar almayı deneyin, bu benim kendi görüşüm tabi. kendinize karşı olan sorumlukluklarını yerine getirdiğinizde hem gece rahat uyur hem de özgüveniniz yerine gelir bergüzer korele bile ilanı aşk edersiniz. ben de bu olaylardan sonra sorumluluk almayı öğrendim ve hayatımı yavaş yavaş alıştıra alıştıra değiştirmeye başladım.