“Biz Ermeniler, Büyük Savaş'ta Müttefikler lehine çalıştık. Rus ordusu Kafkasya üzerinden Anadolu içlerine ilerlerken Kont Nikola emrinde Ermeni asıllı askerler vardı. Rusya'da iç karışıklıklar çıkması üzerine Kafkasya’ya çekilen Rus ordusunun yardımcısı olarak Ermeni Antranik ve Nazarbekof kumandasında 50 bin silahlı Ermeni asıllı asker ve 150 bin kişilik destek gücü vardı. ingiliz kumandan Allenbi, Kudüs’e girerken birlikleri içinde seçkin ermeni askerler vardı. Fransa’nın kendi ülkesini savunmak için yaptığı savaşlarda 800 Ermeni asıllı asker kahramanca savaştı. Onlardan geriye 50 kişi kaldı. Fransa’nın Suriye’de Osmanlı ile savaşı esnasında kullandığı Doğu Lejyonu birliğinin yarısı Ermeni asıllı askerler idi. Bu askeri birlik Ermeni Lejyonu olarak Kilikya’ya da gitti. Osmanlı Türk boyunduruk ve baskısından Ermenilerin kurtulması lazım. Daha önce Yunanlılar Batılı ülkelerin yardımı ile kendi bağımsızlıklarını kazandılar. Ermeniler ise büyük kayıplar ve acılar vererek Osmanlı’nın tarihten silinmesinde müttefiklerin yanında hizmette bulundular. Şimdi Kafkasya'da Ermeni Devleti kuruluyor. Ermenistan Doğu Anadolu’daki 6 vilayet ve Kilikya'yı da (Adana) içine alacak şekilde genişletilmiş olarak kurulmalıdır. Ermenilerin Karadeniz sahillerinde Trabzon’dan da denize çıkma hakları vardır. Pontus yöresinde Ermenilerin sınır sorunları Yunanlarla aramızda sorun olmaz. Şimdi Kafkaslardaki Ermenistan ve aynı bölgede 2.1 milyon Ermeni vardır. Ermeniler Büyük Ermenistan Devleti'ni kurmaya hazırdır. Müttefiklerin bu konuda yardımını bekliyoruz. "
Bogos Nubar Paşa, 29 Şubat 1919, Fransız Le Matin gazetesi
Peki bu sözler neden değerlidir? Bogos Nubar Paşa burada gördüğünüz gibi Ermeni ihanetini kabulleniyor ve ondan övgü ile söz ediyor. Birileri size Ermeni tehcirinden bahsederken Osmanlı'nın Ermenilere soykırım yapma, Anadolu'yu saflaştırma gibi bir amacı olmadığının, tehcirin nedeninin bu ve bunun gibilerinin Osmanlı'ya ihaneti olduğunu unutmayın. Bogos Nubar Paşa'nın bu sözleri bize bunu yeniden anımsattığı için değerlidir.
Tiflis'teki Ermeni büroları Ermenilerin savaşa kesinlikle Rus tarafında girdiğini duyursun; Ermeni köylerinde yığınla depolanmış silah, cephane bulunsun; Hınçakçı, Taşnakçı komiteciler Van'da orada burada isyan çıkarsın; jandarma ile çatışsın (bkz:
süleyman efendi) (bkz:
Zeytun isyanı), yol kessin, cephedeki Ermeniler düşmana karşı boş kovanlar kullansın; silah çalıp düşman ordusuna katılsın; Müslüman köylerini bassın masumları katletsin; hatta Türkler ile Ermeniler arasında düşmanlığı arttırmak için Müslüman giysisiyle de Ermeni köylerine saldırsın; ordunun ikmal hatlarını kessin, onlara sabotaj yapsın; çıkardıkları isyanlarla da orduyu iki ateş arasında bıraksın; tüm bunların üzerine Osmanlı Ermenileri yurtdışına bile kovmasın ve ülkenin içlerine dağıtsın, sonra da bunun adı soykırım olsun ha? Neymiş Osmanlı Anadolu'yu saflaştırmak istiyormuş. Yalanınızı gibeyim.