+4
-2
Bizim evimiz hep doksan metre kareydi. ilkokulu bitirene kadar ne kadar küçük olduğundan ve odam olmadığından yakınır dururdum. aslında çok büyükmüş.
insanlar ölüyor. üzüntü vermemesi gerekiyor aslında ama alışkanlık bitiriyor bizleri. ölüm güzel şeydir, sevin!
4kişilik ev 3 kişi oldu. artık bir odam vardı. çift kişilik yatağım falan. bigibletim vardı o bile odada yer kaplamıyordu. ev büyümemişti ama bana bu alan yetiyordu.
Sonra 3 kişilik ev 2 kişilik oldu. 3yıldır çalıştığım iş yerinden ayrılmak durumunda kaldım. zorunda değildim ama yalnız kalmaya ihtiyacım olduğu hissediyordum. Bu benim için bir kaçıştı aslında ama beklediğim gibi huzur bulamadım. geceleri uyumaz oldum, yarasa gibiydim. gün boyu uyuyordum haftalarca güneş görmediğim zamanlar oldu. sevdiğim kadını aldattım. gib gibi ortada kaldım. bu da bir kaçıştı aslında. pişman mıyım? hayır! her gece barlarda, cafeler de sürter en pahalı içkilerle, en pahalı sigaramı yakardım. E tabi en zengin kızlarla takılırdım. onlar gibi baba parası değildi ama alın terimdi. son kuruşuna kadar acımadan yerdim. bu da bir kaçıştı.
uyuşturucu kullandım! param vardı çünkü. evlerin büyüklüğünün rakamsal olmadığını unutmak içindi. velhasıl kelam hep kaçtım.
hep ama hep!
ama mutsuz muyum? mutsuzum dıbına koyayım! sürekli birileri ölücekmiş gibi geliyor, sürekli! o kadar huzursuzum ki eğlenemez oldum. yarın sabahtan itibaren iş arayacağım! para için değil, mutluluğu kazanmak için. huzuru bulmak için.
ve eğer tanrı varsa ve beni duyuyorsa bana kafayı yemeyeceğim kadar para kazanmamı sağlasın çünkü; satın almam gereken insanlar var. derse ihtiyacı olan züppeler var. Şile bezi gibi karşısı görünen kumaşlardan yapılmış elbiselere bir emekçinin iki aylık maaşını veren sürtükler var. havadan para gelsin istemiyorum sadece emeğimin karşılığını istiyorum ben.
Kara liste de bir çok isim var ve bekleyin.. Hepinizi satın alıcam!