biz neden mutlu olamıyoruz beyler

buyudukce sorumluluk artiyo ama bizim ulkede avrupa gibi hayat garantin olmayinca sorumluluklar zorunluluk oluyo ustune cok biniyo zaten gecim de zor... hickimse su ulkede cikip da ben de sunu olmak istiyorum diyemiyo herkes garanti bir meslek sahibi olmak zorunda kaliyo

benim de hiçbir isteğim yok. önüme en güzel kızları dizip hepsini kanırta kanırta gibsem mutlu olacağım süre sadece bi kaç gün

bu saat oldu hala buradayım.ve yarın için her zamanki gibi planım yok.

http://inciswf.com/35.swf sesi kısın ama tamamen kapatmayın.sonra söversiniz.bu tür troll swf ler hoşuma gidiyo belki siz de seversiniz

mutluluk istekle alakalı bir durum @28 in yazdığı gibi.

ne isteğimiz bitio amk nede mutsuzluk halimiz. kafanızda sorun olan herşeyi silin bi anlığına. kısacası gibtir edin

"ya nolucaksa olucak hayat bu amk herkese eşit değil herkes hata yapıyor herkes mutsuz oluyor napalım aq nasıl düzeltelim o kadar uğraşıyor gene mutsuzum giberim bırakıyorum herşeyi" diyin.

tüyleriniz diken diken oldu 30 saniyelik mutluluk yaşadınız tebrikler.

@32 biz mutlu olamayız olum. bi kere zaten hepimiz dertlerimizi büyütüyoruz ve kendimize acımayı seviyoruz. aslında çoğu şeyle kıyaslandığında ufak tefek kalıcak sorunlarımız var ama bizim sorunlarımız sonuçta. hadi yatıyom ben dıbına koyım

çok garip hissediyorum şu anda. benim gibi mutsuz insanlar varmış şu sözlükte.

mutlu olmak geçicidir çünki mutsuz olacaksındır insan zaten bu yüzden yaşar bu iki zıt duyguyla hayatı yaşar ve bitiririz üzülmemiz hayatın bizim istedigimiz gibi olmamasıdır ve çocukken olmayan gerçekleri görmemizdir aslında bu yüzden mutlu olmaz insan oglu olmayacaktırda mutluluk kendini kandırmaktır her zaman dedigim gibi cehalet özgürlüktür

ulan biz böyle değildik amk

@26 emrah serbes in yazısından alıntıydı @27 adam haklı

Bir isteğimiz karşılandığında mutlu olmayız. Geçici bir mutluluk yanılsaması yaşarız. Bir istek her zaman başka bir isteği doğurur. Sırada ne olduğunu asla bilemeden, kör isteklerin peşinde manasızca yürüyoruz. Hedef, amaç, vizyon, kariyer. Bu manasız yürüyüşte bizi teselli etmek için uydurulmuş kelimeler. Schopenhauer çok basit bir şey anlattı. Dünyaya hoş geldiniz huur çocukları dedi. insan ziyan olmak için yaratılmıştır. (Belki de bu yüzden geç anlaşıldı. Kant harıl harıl okunurken onun başyapıtı irade ve Tasarım Olarak Dünya, iki yüz adet sattı. Çünkü insan zihni basit şeylerden ziyade komplike şeyleri anlamaya müsait.) Her neyse. Şunu anlattı Schopenhauer: insan düşünenden ziyade isteyen bir varlıktır ve isteklerinin sonu asla gelmez. Aklıyla bir dünya kurmuştur ama onu yöneten bedenidir. Kant’ın dediği gibi aklı değil. Beden de kör bir iradeye tabidir. Bu iradenin de nereden gelip nereye gittiğini asla bilemezsin.

Joshua Ferris’in Bilinmeyen romanı da bunu anlatıyor. Bir avukat durup dururken yürümeye başlıyor. Her şeyi bırakıyor ve sadece yürüyor, yorulduğu yerde uyuyor. Bedeni aklını ele geçirmiş, kör bir iradenin peşine takılmış yürüyor. Nereden geliyor bu yürüme dürtüsü, bilinmiyor.

Bir istek başka bir isteği doğuracaksa ve biz sonunda hep mutsuz olacaksak neden istemeye devam ediyoruz. Bilinmiyor. Geçen gece sokakta bekledim. Kar altında, kapalı kapılar önünde, saatlerce. Köpekler geldi beni ısırdı. Neden? Bilinmiyor. Koltés bir oyununda, “Hayır diyen insan hâlâ biraz mutludur,” diyordu. Ne demek istediğini yeni anlıyorum.

Mutluluk bir vazgeçiştir ve çok ender rastlanan bir ruh dinginliğidir.

Emrah Serbes

@26 olum bence diyo ki mutlu olmak için vazgeçiceksin. sevdiğin kız seni mutsuz edebilir. ayrılabilir veya daha kötüsü daha senin onu sevdiğini bilmeden başkasıyla olabilir daha da kötüsü gelip bunları sana anlatabilir çünkü arkadaşındır. o saatten sonra da o kadar şey paylaştığın başkasını zamanında çok sevdiğini bildiğin kızla bi şey yaşayamazsın yaşamak istersin ama korkarsın. unuttu mu bende onu mu arıyo kıyaslıyo mu. sırf kız arkadaş da değil başka şeyler de var vazgeçip mutlu olabileceğin ama şu an aklıma gelmiyo. kız meselesi benim kendi meselem olduğu için döküldüm böyle. çok nadir bulunan bi ruh dinginliği derken de işte yine kızı sevmekten vazgeçmek çok zor dıbına koyim tekmeyi yemeden vazgeçebilen azdır onu diyo olabilir. veya tamamen kendime uydurdum lafı çok başka bi şey kastetti. öyle işte dıbına koyum

@17 panpa 10dk dır düşünüyorum anlamadım amk ne demek istediğini yarın ayık kafayla bi daha okuyacam

sönmez şu anda odada küfür ederken içten içten yarıldığım halde gülemiyorum. yüzüm gülemiyor. eski ben bunları duyuyo olsaydım muhtemelen yerlerde yuvarlanıyodum gülmekten. sözü gelmişken ben aylardır katıla katıla gülemedim. birisi espri yaptığında kahkahalarım eşşeğin anırmasını çağrıştırıyor çünkü istemeden gülüyorum

ekşi başlıklarına benzeyen fevkalade bir başlık olmuş ellerine sağlık

şu nick6'ıma bakın.o sövdüğüm adamlar olmasa ben kahrımdan ölmüştüm.ne zaman sinirlensem başlıktan talihli bir genci çekip çıkarıp bi güzel sövüyor stresimi atıyorum. sonra da gelip nick6'ıma sıçıyolar işte

@19 yok be panpa ordakiler çok mu mutlu. 2-3 başlık buldun mu kahkahanın dıbına koyuyosun alakası yok.

ekşiciler baştan kaybetmişler. onların çabası hep birbirine alttan alttan laf sokmaya çalışmak.ama biz düşüncelerimizi net belirtiriz. kıvırmayız.tanımlama yaparken eşşeğin dıbına suyu kaçırmayız.

kedi aldık eve. çok güzel bi kedi.ona birşey olacak diye ödüm kopuyor bu sefer yine üzülüyorum.ya ölürse o da giderse diye düşünüyorum.

Mutluluk bir vazgeçiştir ve çok ender rastlanan bir ruh dinginliğidir.

burdaki herkes bana benziyo hııdıbınakoyim benim inci sözlüğü sevmemin sebeplerinden biride bu