+8
-3
Gerçek ismi Artin Agopyan
Basit bir kişi, başarısız bir üniversite öğrencisi
iken, 1978 yıllarında apo'nun üç kişiyle bir örgüt
kurup, dışardan bu kadar destek görmesini aklınız
alıyor mu?.. Bu dil bilmez, yol-yordam bilmez
taşralının, Alman parlamento heyetleriyle
görüşmesini, Yunan diplomatları ve istihbarat
elemanları tarafından Kenya'ya kaçırılmasını nasıl
izah edebilirsiniz ki?..
Bizim mason / dönme basının Artin Agopyan'ı
"apo" diye yıllardır şişirdiği malûm... Ama Yalçın
Küçük, Doğu Perinçek gibi yazarların, hattâ
milletvekillerinin gidip ziyaret ettiği pkk
kamplarını, terör stratejisini, iki dediği birbirini
tutmayan bu durgun zekâlı herifin plânladığını mı
sanıyorsunuz?
Bütün olay, ASALA eliyle 1973'den beri yürütülen
Hıristiyan Ermeni terörünün, artık dünya kamu
oyunda tepki çekmeye başlaması, Batılı
emperyalist devletlerin yeni bir kuklaya ihtiyaç
duymasından kaynaklanmıştır... Bu öyle bir kukla
olmalıydı ki, ne Hıristiyanlar, ne Batılılar göze
batsın!.. Tam tersine, hem Türkiye mesgul edilsin,
hem de Türklerle Kürtler birbirini kırsın!.. Ustelik
Türkiye'nin Suriye, Irak, iran, Filistin, Libya gibi
müslüman devlet ve topluluklar ile arası
bozulsun!.. Müslümanları öldüren, kendi insanına
zulmeden bir duruma düşsün!.. işte pkk lideri apo
diye bilinen, o camlı bölmenin arkasında zavallı bir
tavırla oturan Artin Agopyan'ın hikâyesi!..
Bunu kim ortaya çıkardı biliyor musunuz?.. 31
mayıs 1999 günkü duruşmada söz alan bir şehit
babası!.. Başbağlar katliamında oğlunu kaybeden
Ahmet Beşkardeş, Artin Agopyan'a hitaben,
kırmanç (Kürt) ağzı ile "ez kırmanç im" diye
başlayıp "sen Kürt değilsin, Ermenisin!.. Eger Kürt
isen, ben şimdi seninle Kürtçe konuşuyorum, bana
Kürtçe cevap ver!.." dedi!.. Ve tabii hiç bir cevap
alamadı!..
Kürtleri bağımsızlığa kavuşturacağını iddia edip,
Türkten çok Kürt öldüren, sözde Kürt "gerilla"
kamplarında Türkçe eğitim yaptıran Abdullah
öcalan takma adlı Artin Agopyan, gerçekten
Ermeni idi, ve Kürtçe bilmiyordu!.. Böylece "apo"
diye bilinen kaatilin aslında Ermeni olduğu kendi
yüzüne haykırıldı, ve kayıtlara geçti!
Hemen eklemek isteriz ki, bizim Kürt diye
bildiğimiz vatandaşlarımız, bu terör furyasınin
ortaya çıkışına kadar kendilerine "Kürt"
demezlerdi!.. Hâlâ da çoğu o kelimeyi kullanmaz...
Kendini Kırmanç, Zaza, Dersimli, Tatar uşağı
olarak adlandırır. Boy ve aşiret adlarını kullanır.
Bu da Avşar, Karakeçili, Türkmen demekten
farksızdır.
Yaa işte böyle!.. Duruşmanın en önemli iki
olayından biri bu tesbit iken, bizim mason /
dönme medyada gene alt sıralarda yer aldı... Bazı
televizyonlar bu konuyu yansıtmak yerine, "size
şimdi çok önemli bir olay göstereceğiz," diyerek
apo'nun "gözlük kullandığı" sahneleri
yayınladılar!..
Baş terörist ülke A.B.D.'nin ünlü televizyonu
C.N.N. ne yaptı, biliyor musunuz?.. Ne bu
Kırmanç Türk köylüsünün tesbitini yayınladı, ne de
Artin Agopyan'ın Batılı ülkeleri suçlayan
ifadelerini!.. Kısaca "apo yaşamasına izin verildiği
takdirde ülkede barışı sağlıyacağını söyledi,"
dedikten sonra,
- "Şimdi Türkiye'ye sokulmayan Abdullah
öcalan'ın avukatına bağlanıyoruz," anonsunu
yaptı!.. Allah Allah!.. apo namlı Ermeni kaatilin
zaten Ermeni mi, Kürt mü olduğu belli olmayan
hain nitelikli 100 tane avukatı var!.. Bunlar sırayla
arz-ı endam edip, kendilerine göre bir "şov"
sergiledikten ve Türk devletini suçladıktan sonra,
dâvâdan çekiliyorlar!.. Üstelik bizim mason /
dönme medyada uzun uzun beyanat veriyorlar,
istedikleri reklâmı yapıyorlar!.. "Kimmiş ki, bu
yurda sokulmayan avukat?" demeye kalmadı, bir
Hollandalı bayan ekranda göründü... Efendim, bu
Hollandalı kadın Apo'nun avukatıymış!.. Çok
istemiş, gelip dâvâyı üstlenmeyi ama, zalim Türk
devleti kendisini yurda bile sokmamış!..
Savunmasi böylece kısıtlanan(!) kaatil Ermeni,
eğer mahkûm edilirse, yanlış karar alınmış
olacakmış!..
Gördünüz mü, büyük müttefikimiz, sâdık
dostumuz Amerika'nın kurduğu tezgâhı?.. Bunca
muhabirine rağmen, Türk kanunlarına göre,
sanıkları ancak Türk barolarına kayıtlı avukatların
savunabileceğini bilmiyormuş gibi yapıp, Türk
Devleti'ni suçluyor!
Arkasından C.N.N. spikeri, bir Türk gazeteciye
(hadi o salağın adını vermiyelim de rezil olmasın),
- "apo'nun beraat etme ihtimali var mı?" diye
sormaz mı?.. Aklınca beraati de bir ihtimal olarak
zihinlere yerleştirmeye çalışıyor!.. Tabii A.B.D.'nin
resmi devlet politikası icabi!.. Hiç unutulmasın ki,
ne Amerika'da, ne ingiltere'de, ne de Almanya'da
hiç bir özel basın-yayın organı devlet politikası
dışında yayın yapamaz!..
O Amerika ki, Teksas Eyaleti'nin (ki bu eyaletler
federal devlete kendi rızaları ile katılmışlardır)
bağımsızlığı için örgüt kuran 5 kişiden üçünü
vurup öldürdü, ikisini de ömür boyu hapse
mahkûm etti... Daha geçenlerde bilgisayarlara
"melissa" virüsü bulaştırdı diye, eline silah
almamış bir gence tam 40 yıl hüküm giydirdi!..
Kalkmış, 40.000 kişinin ölümünden sorumlu bir
isyancı Ermeninin "beraat" edip etmeyeceğini
soruyor!.