birinci ikinci nesilden insan kaldı mı lan

kendimi çok yalnız hissettim amk kime baksam yeni yetme. neyse bu hesap kalsın da ilerde para ederse satarım amk.

lan bu yeni nesiller karıdan bile anlamıyor. herif bir yığın hatun capsi paylaşmış, favoriimmn oyyhşşş yazdığı bütün capsler fotoşoklu, üzerinde oynanmış, leş fotoğraflar. doğru düzgün güzel karı bile yok. bunlar analarının gün arkadaşlarına asılan sivilceli tipler işte amk.

abi sol taşakta takılacak bir tane bile başlık yok. lan geçen bir tanesi gececi tayfa toplanın dertleşiyoruz diye başlık açmış. önce bi kendini övmüş ama analtıncı nesil mi nedir ondan herif, sonra da liseli platonik aşkıyla ilgili dertleşek falan yazmış. şarkı paylaşmış bi de, rakıyla iyi gider diye; sagopa kajmer amk aslşkdslşaj

adam olun.

kes lan pic

@1 başlıklara bakınca kaliteyi de görüyoruz olum. pek bi şey yazasım da gelmiyor.

yok olm ya, birinci ikinci nesillerin genelde 4-5 tane hesabı oluyordu. birini uçuruyorlardı diğeriyle giriyorduk. sonra inci sözlük misyonunu ve vizyonunu yitirince, sineye çekildik. ortalığı sonradan görmeler işgal etti, eskiler de gidince sözlüğün yaratıcılığı sıfıra indi amk. artık çok sıkıcı.

aslında benim birinci nesil vardıda cevahir olayından sonra yandı bitti kül oldu yazık oldu olmasaydı iyiydi

vay babaynnn yalnız değilimişim lan. hepiniz hoşgeldiniz nesildaşlarım, kardeşlerim; inciye ruh veren nezih insanlar asşlkdşlsak

dağılın lan burdan

panpa ikinci nesillerin çoğunun entry sayısı az sen de mi iş güç kovalıyorsun?

@12 bunlar olağan şeyler yavrum sen alışamamışsın ortama hala 2-3 sene öncesinde kalmışsın o zaman ne gülerdim ya pof

helak oldular şimdi devir bizim analtalım mı panpa ?

insanlar ikiye ayrılır, olağan insanlar ve olağan olmayan insanlar.’ dünyayı değiştirmeye çalışan insanlar ve kafalarında dünyaya ilişkin sorular olmayan, dünyanın neden adaletsiz ve eşitsiz olduğunu sorgulamayan, yeni bir dünya tasarlamayan sıradan insanlar. ama zaten romanın meselesi de olağan olmayan insanlar üzerine kuruludur. olağan olmayan ve olağanı sorgulayan bu insanlar, yine dostoyevski’den alıntılayarak söylersek, “genel olarak yeni düşünceleri olan, hatta yeni denebilecek bir şeyler söyleme yeteneğinde olan insanlar pek seyrek doğarlar, hatta şaşılacak kadar seyrek doğarlar.” olağan olmayan insanlar çok seyrek doğarlar ya da sistem bu insanları kolayca sindirdiği için onların ortaya çıkışı hepten zordur. ama yine romana göre ne garip ve hazindir ki, bu olağan olmayan insanların sonu hep bir trajedi olur. çünkü olağan olan tarafından esir alınmış toplum, bu insanları hasta olarak görüp kendi anormalliğini onlar üzerinden normalleştirme şansını yakalar ve böylece onları birer şizofren algısı içinde sunar.

ikinci var buyur