o'na gideceğim, beni bu hale sokan, sürekli başka kadınlar olsa da hayatımda aklımdan çıkmayan, mutlu olmama engel olan ilk aşkıma. engellerimi kırıp, şu anda hayatımdaki kadının kalbi kırılır mı diye umursamadan bırakıp o'na gideceğim birgün. kesişecek yollarımız. gidip ayaklarına kapanıp tekrar kadınım ol diyeceğim. bana senden başkası ölüm. herşey için pişmanım diyeceğim,
bırakma beni meleğim, yıllardır çıkarmadığın, çocukken aldığım o boynunda eskimiş narin gümüş kolye bile bas bas bağırarak söylüyor hala beni sevdiğini. sen de biliyorsun hiç çıkaramayacağını. etrafındaki o binler nereden bilecek o küçük ellerinin ilk benim ellerime değdiğini? dudaklarının ilk benim dudaklarıma değdiğini...
ama engeller var. senin hayatında o bin var, benim hayatımda da sayısız huur. oysa yıllar önce olduğu gibi, sadece sen ve ben olmamız için neleri feda ederdim. hergün seni görüp başka birşeyle ilgileniyormuş gibi yapmaya çalışmak ne kadar zor bilsen... meleğimdin sen benim. dokunmaya kıyamadığım bebeğimdin. çocuktuk be. yıllar yaşlandı yanımızda. ne olurdu ki biraz daha erken gelseydin, seni hala çok seviyorum deseydin? ne olurdu? neden geç kaldın?
peki ben neden diyemedim ki ben de seni seviyorum. bırakma beni; bitti artık zorlamanın alemi yok demek yerine?
benim suçum hepsi. seni ben terkettim gidişini izleyerek. tek kelime bile etmeyerek.son kez çektim kokunu içime, sen arkanı dönüp giderken. arkandan konuşulanlara göğüs germek yerine kulak tıkar oldum. adını duyunca evet o benim kadınım demek yerine kaçar oldum şimdi.
sonsuz bir düzlemde, yollarımız kesişmeden, aynı doğrultuda fakat farklı yönlere yürür olduk sevgili.
seni sorandan kaçar oldum. bir başkasıylayken gözlerimi kapatıp seni hayal eder oldum.
o gün gelecek. engellerimden kurtulup sana geleceğim. el ele tutuşup kaçacağız çocukken oynadığımız oyunlar gibi. yine benim kadınım olacaksın.
ya da ben olmayacağım.
son sözümdür bu sana. ne zaman söz verip de caydığımı gördün?
* ne zaman yarı yolda bıraktım ki seni? sen benim hem en iyi dostum,hem de hayatımın kadınıydın. birgün tekrar el ele tutuşup gideceğiz buralardan.
ya da ben gideceğim. geri dönmemek üzere...
not: nikim yok mikim var adlı kardeşim seni çok özledim bu arada. bu başlığı görürsen, veya inboxuna doldurduğum mesajları görürsen birgün dön bana. dertlerimi anlatamaz oldum. bir sen vardın beni anlayan.
