+49
-3
9. Sınıfta aslında sessiz sakin biriydim. Hocaları çok severdim onlarda beni severdi. Bazen derslerde uyurdum hiç bir hoca karışmazdı. Bazen ders işleyesim gelir en öne geçer derse katılırdım. Hocalar benden memnundu ama sınıf arkadaşlarım değillerdi.Çünkü onlar kafalarını sıraya bıle koysa hocalar hemen laf söyleyıp uyandırırlardı kaldırırlardı.Ben derste öğretmenlerle sınıfta samımı oldugum bı kac kız arkadasımla konusurdum sessız sessız konuşurdum hocalar kızmazlardı murat sus demezlerdi.Ama diğer sınıf arkadaşlarıma kızıp bağırığ çağırılardı.Bu ve bunun gibi olan şeyler yüzünden sınıfta sevilmezdim bi kaç kişi hariç.O hariç olan kişilerin arasında ece diye bi kız vardı. Aynı sokakta oturuyoduk. Nerden baksan 2. yada 3. sınıftan beri beraberdik. Sırf ona söz verdiğim için onun istediği okulu kazanmak için günlerce ders çalışmıştım.Bu durum onun gözünde onu kardeşim kanka gibi gördüğümdendi ama öyle değildi. Küçüklüğümden beri ece bana hep iyi gelmişti çok onun kucağında ağlamıştım. Onun için çok kavga etmiştim.Çok geceler uyumayıp o uzun yazı okumayı seviyo diye sayfalarca yazı yazıp ona gönderirdim. Yaşım ilerledikçe ona aşık olduğumu anladım.Bu durumu ecede anlamıştı ama belli etmiyodu. Aslında korkuyodu eğer sevgili olursak ayrılırız aramızda bu sevgi güven gibi duygular birden yok olup gider diye. Sınıfımda ki herkeste bilirdi eceye aşık olduğumu. Eceyi anlatmadım ece 1.50 .60 arası bı boyu vardı masmavi gözleri normalde sapsarı saçları vardı ama o sürekli saçlarını boyardı rengarenk yapardı, kemik bi gözlüğü vardı çok yakışırdı ona ne çok kiloluydu ne çok zayıftı ikisinin ortası çok masum bi bakışı vardı bana göre fazla uzun baktığı zaman gamzeleri belirdi yanaklarında. Sınıf öğretmeni tarafından koyulan bi altın kuralımız vardı kız erkek yan yana oturamaz diye.Ece de hemen önümde yanında sınıfta samımı olduğu bi kız arkadaşıyla oturuyodu.Ben tek oturuyodum biraz deli uyurumda o yüzden kimseyi rahatsız etmek istemedim bide rahatım bozulmasın diye tek oturmayı seçtim. Ecenin saçı biraz uzundu bazen derste uyumak istediğim zaman ecenin saçının bi kısmını arkaya atardım tam saçlarını koklayacağım bı açıya ayarlardım kendımı kafama hırka koyup uyumaya çalışırdım ama uyuyamazdım.Hep eceyle olan güzel günlerimizi belki sevgili olursak yapmak istediğim şeyleri felan düşünürdüm. Yani kısaca her anıma herşeyime eceyi katardım biliyorum bi gün benim olacaktı ona doya doya sarılacağımı biliyorum ama işte sabretmem lazım. Tabii ki benide her hoca sevmiyo şimdi hocalarım beni sever karışmaz dedim de her hoca da değil.9 yada 10 dersmi ne vardı zaten. Matematik hocası sevim hoca tabiri caizse tam çirkef bi huurdu. Beni asla sevmezdi. Sınıftakıler beni şikayet ederlerdi hocam murat böyle böyle diğer hocalar seviyo onu bıze gelince eziyet çektiriyolar diye. Sevim hocada onların gazına gelir benim yanlışımı gözlerdi.Bi gün sabaha kadar uyumamışım o şekide okula gittim. Tören felan derken sınıfa girdik.Çaktırmadan ecenin saçını arkaya attım şimdi sapıkmısın abazamısın nesin saç koklamak ne derseniz o sıra kokusu bile yetiyordu neyse. Gene kendimi onun saçını koklayacağım şekilde ayarlayıp kafama hırkamı koyup uyudum fazla uyumadığımı biliyorum ama bi kaç kişinin anırdığını bi kaç kişinin bağırdığını felan duymaya başladım.
Tümünü Göster