beyler 1 gün yattım işte hafta sonu ertesi gün ders yok kafam rahat biraz paronayak biriyimdir gece yatarken küçük bi ışık dahi olmamalı odamda hele ay ışığını falan hiç çekemem çünkü birgün gecenin bi saatinde uyandığımda duvarda olmayacak şeylerin gölgesini görmek istemem odamda çalışma masası ve sandalye falan var telefonu koyacak yer bulamadım çektim sandalyeyi başucuma koydum telefonuda üstüne koydum çektim yorganı yattım sonra gecenin bi yarısı uyandım rüyamda ne gördüysem susamışım kalktım gittim mutfağa su içtim sonra geri dönüyodum odama mutfağın ışığını kapattım koridorda ilerledim sola doğru tam odama gircem bi baktım ben yatakta yatıyorum ve başucumdaki sandalyede bişey oturuyo siyah karanlık bişey tüylerim diken diken oldu bi uyandım duvara doğru dönük bir şekilde ayağımın altından kulaklarıma kadar örtülü bi vaziyette yatıyorum sabahı zor ettim Allah Allah diye diye sonra bu işlerden anlayan arkadaşım var ona anlattım bu rüyayı sen rüya görmemişsin astral seyahat yapmışsın dedi başımdan aşağıya kaynar sular indi beyler tüylerim diken diken oldu meğersem gerçekmiş başucumda duran kara şeyde musallat olmuşlar dedi falan konuştuk napcam diye bana üzernik diye bişey verdi tohummuş galiba bunu başucundan ayırma dedi o zamandan beri yastığımın altına çengelli iğneyle üzernikle yatarım 2 yıl geçti daha rüyalarımda öyle kötü bir şey görmedim ve yeni bi alışkanlık kazandım o sandalyeyi birdaha boşta bırakmıyorum çalışma masasına iyice yanaştırıyorum

not: beyler hepsini birebir yaşadım