-
426.
+4Tutmaz ahahahahh
-
-
1.
0Kölemsin bin
-
1.
-
427.
+12Halid Ağa'nın odasına tüm çocuklar girmişti. Karşı gelen bir çocuk bile olmamıştı. Hepsi artık müslümanlıkla şereflenmiş olarak yeni bir hayata başlayacaklardı. Hepsi yeniden doğmuştu ve bunu zamanla anlayacaklardı.
Tüm çocuklar Halid Ağa'nın odasından çıktıktan sonra geri yemekhanenin önündeki alana geldi. Herkes yeniden tekrar toplanmıştı. Ama bu sefer bir sessizlik yok aksine herkes yanındaki arkadaşlarıyla bir şeyler konuşuyor, kimi gözlerini açarak yaşadıklarını anlatıyor, kimisi de karşısındakinin ne yaşadığını merak eden gözlerle dinliyordu. Artık herkes kura çekimine hazır ve Halid Ağa'nın gerisin geriye gelmesini bekliyordu. -
428.
+17Panpalarım bu gecelik burada ara verelim. Açık söyleyeyim. Bu hikayeyi yazarken tüylerimin en diken diken olduğu bölümlerdendi bu bölümler. Farklı yani... Hisler başka. Bazen kelimelerde yetmez anlatmaya. Cengiz Aytmatov'un çok beğendiğim bir sözü vardır. "insan her şeyi anlatamaz, zaten kelimeler de her şeyi anlatmaya yetmez."
Kalın sağlıcakla. Allah'a c.c emanet. Yarın gece görüşmek üzere inşaAllah. -
429.
+2Reserved
-
430.
+3Rez okucam sabah
-
431.
0Rezerve
-
432.
+1Rezolution 18 Harika hikaye panpa
-
-
1.
0Eyvallah panpa. iyi okumalar.
-
1.
-
433.
0Bekliyorum pampa
-
434.
048. Okundu
-
435.
02. Reserved
-
436.
+1Panpa başlıyacak mısın
-
437.
+15Beyler geldim. Az sonra hikayenin devdıbını girmeye başlayacağım inşaAllah. iyi okumalar.
Bu arada dün 19 değerli insandan bahsetmiştim. Bugün en son baktığımda 26 olmuş. Beni mutlu etmeye devam ediyorsunuz. Ne kadar çok insan takip ederse o kadar mutlu olurum açıkça söylüyorum. Teşekkürler... -
438.
+12Ve Halid Ağa uzakta görünmüştü tekrar, bizler kendi aramızda sohbete devam ederken. Tekrar yine kendine has ağır ama yeri kavrayan adımlarıyla kura torbalarının bulunduğu masanın arkasına geçti.
Daha sonra sessizce bizleri biraz süzdü. O sırada solundaki yaveri peştamelinin arasındaki kemerden rulo haline bir kağıt parçası çıkardı. Ve Halid Ağa'ya doğru uzattı. Halid Ağa önce yaverine daha sonra uzatılan kağıda bakıp ruloyu aldı. Ve tekrar bize döndü.
Boğazını hırıldatıp, ağzını diliyle ıslattıktan sonra elini masaya vurarak sessizliği sağladı. Çocuklar şimdi onu pür dikkat dinlemeye başlamıştı.
" Başta sizleri kutlayarak başlamak istiyorum. Allah c.c. hepinizi mübarek etsin. Bundan sonra aziz eylesin. Vatana, millete, devlet-i aliyeye hayırlı insan etsin.
Az sonra kura çekimlerine başlayacağız. Fakat bilmeniz gereken bir husus var. Aranızdaki 57 çocuğun hepsi bu kuraya dahil olamayacak. Bazılarınızı bu kuradan muaf tutacağız. Ve şimdi onların isimleri okuyup bu sürüden ayrılmalarını istiyorum." -
439.
+6Bizlerde yeniden bir şaşkınlık ve merak zuhur etmişti. Neden bazılarımız ayrılıyordu? Ve neden bazılarımız muaf tutulacaklardı?
" Miloslav oğlu Polk, Svet oğlu Baldo, Roko oğlu Neven, Ratko oğlu Miloje, Gasper oğlu Akon" . isimleri okuduktan sonra kağıdı tekrar rulo haline getirip avuçlarına aldı Halid Ağa. Ve şöyle devam etti. " Bu isimleri saydığım sübyanlar hemen sağ yanıma geçip defterdarın yanına gelsin." -
-
1.
0Panpa ilk entrydan beri takipteyim ama giriş yapmamıştım şimdi girip şukuladım eminim ki benim gibi olan çoktur o sayı 26 dan çok daha fazla
-
-
1.
026 dan çok daha fazlaysa benim için daha mutlu edici. isteğim herkesle beraber hikayeyi yazmak, paylaşarak devam ettirmek. Bu tek yazmaktan daha farklı bir duygu. Ve daha hoş bir his.
-
1.
-
1.
-
440.
+6Gasper oğlu Akon. Evet bu isim kulaklarımda o anda defalarca çınlayarak yankılandı. Gasper oğlu Akon...
Sonrasında yüzümü sağa çevirdim. Ve yanımdaki Akon'a zorlukla bakabildim. O da ben ona baktığım esnada bana baktı. Göz göze gelerek bir anlık dona kaldık. Sonra hiç bir söz söylemeden eline bohçasını aldı. Yavaşça hareketlenerek bilinmeyene doğru gitti.
Toplamda 5 çocuktu. isimleri zikredilen 5 çocuk. Ve hepsi teker teker Halid Ağa'nın yanındaki defterdar denilen kişinin sağ tarafına geçerek, sıra halinde yüzleri bize dönük şekilde dizildiler.
Şimdi iki taraftaki çocuklar birbirlerini meraklı, şüpheci ve tedirgin gözlerle izliyordu. -
-
1.
0Pampa seni bekliyordum
-
-
1.
0Eyvallah panpa. Geldim, yazmaya devam. (:
-
1.
-
1.
-
441.
+6Halid Ağa 5 çağrılan çocuğun yanına gelmesinden sonra tekrar kaldığı yerden sözlerine devam etmeye başladı. " Hepiniz şimdi bu sübyanların neden sizden ayrı tutulduğunu merak ediyorsunuz. Bizlerden ne farkı var diyorsunuz. Merakınızı gidermek için nedenini kısaca söyleyeceğim. Devşirme dönemlerinde toplanan tüm sübyanlar acemi ocağına giremezler. Hepsi yeniçeri ocağı, bostancı ocağı, cebeci ocağı için yetiştirilmezler. Bazı sübyanlar saray için ayrılırlar. Bunlar ihtiyacımıza göredir ve rakamları bellidir. Sizlerden seçmece olan bazı sübyanları alacağız ve onları saray eğitimine göndereceğiz." dedi. Ve biraz soluklanarak konuşmasını kaldığı yerden ağır ve taneli bir şekilde sürdürdü. " Geri kalan çoğunluğunuz ise Anadolu Türkistan'ına gönderileceksiniz. Türki ocaklarda islam'ı tanıyacak, bilecek, Türkçeyi sökeceksiniz. Şimdi geri kalan çocuklar sıraya geçsin. Ve kura torbasından gideceği yeri kendi elleriyle belli etsin."
-
442.
0Aga baska bi yere kaydedip kooyala yapıstır yap hem biraz daha seri olursun
-
-
1.
+1Note padde yazarak atıyorum. Fakat kalite, bütünlük, kurgu serilikten benim için daha ön planda panpa. Bunu daha önce belirtmiştim.
-
-
1.
+1Sen yaz pampa azda olsa özde olsa güzel yazıyorsun eyvallah teşekkürler
-
1.
-
1.
-
443.
0Partlar çok kısa aq
-
444.
+7Şimdi sıra bize gelmişti. Kalan 52 kişimiz masanın önünde tek sıra halinde sıraya geçmeye başlamıştık. Yine herkesin o küçük kalplerinde kendi kalplerine zor sığan bir heyecanla...
Ben ortalardaydım. Önümde 15-20 çocuk vardı. Sırası gelen elini torbaya daldırıyor, biraz karıştırdıktan sonra eline gelen ufak kağıt parçasını çekiyor ve sıradan ayrılıyordu. Bazısı daha okuma yazma bilmediğinden yanındaki arkadaşına okutmaya çalışıyor, bazısı daha yeni gördüğü kelimeyi okumakta güçlük çektiği halde okumaya çalışıyordu. Bazıları da orada hazır olan askerlere giderek çektiği kağıdı okutuyorlardı.
Sıra adım adım ilerledikçe ellerim terlemeye ve kalbim daha da küt küt atmaya başlamıştı. Küçük bedenimin dayanması için kendimi sıkıyordum. Ve sıra geldiğinde önümdeki Halid Ağa'ya baktım. O da bana tebessüm ederek baktı. Sonra elimi torbaya daldırdım. Kağıtları hissettikten sonra biraz karıştırarak elime gelen ilk kağıdı çektim. Ve elime aldım.
Okuma bilmesem de o heyecanla kağıdı açmıştım. Bilmediğim şekilleri görünce kağıdı Halid Ağa'ya uzattım. O da kağıdı alıp yüzüme bakarak okudu. " Bursa ili inegöl Kazası". -
445.
+7Halid Ağa'nın bana söylediği yeri daha önce hiç duymamıştım. Ve Halid Ağa'ya bir çırpıda çekinerek sordum. " Bu söylediğiniz yer neresidir". Halid Ağa bana tekrar dönerek " Burası Osmanlı'nın Anadolu'daki bir ilidir. Osmanlı'nın eski baş şehri. O yere gideceksin."
Sonra kağıdı alıp tekrar yazan kelimelere baktım. Kura sırasından çıkıp avludaki boş alana, kurasını çeken çocukların yanına geldim. Tekrar elime aldım kağıdı. Hafızama tek tek kaydetmek istercesine bakıp tekrar içimden söyledim kelimeleri. Bursa, inegöl...
Benden sonraki çocuklarda kuralarını çektikten sonra hepimiz tekrar masanın önündeki alanda bir araya gelmiştik. Hepimiz şimdi bundan sonra nasıl olacağını, nelerle karşılacağımızı bilmek istiyorduk. Yeni yerimiz, yurdumuz belli olmuştu. Ama nasıl bir ana babamız olacaktı? Nelerle karşılaşacaktık?
Şimdi her insan gibi öğrendiğimiz bilinmezi öğrendikten sonra, yeniden bilinmeyeni öğrenmeye kafa yoruyorduk.
başlık yok! burası bom boş!