bir vampirin anıları

Bir süre gittikten sonra karanlık bi sokakta arabayı park etti can, kuytu bir köşede boş, salaş bir bara girdik. içeride sadece 3 kişi oturuyordu, barın en sağ köşesinde. Barmen bile ortada değildi. ilginç tekinsiz bir hava vardı ortada.

Can o gruba hafif bir el işaretiyle selam verdi ve yanlarına gittik. 2 kız, 1 erkek hepsi benim yaşlarımda, hepsi siyah giyimli. Can rahatça sandalyelerden birine oturdu, bense merhaba dedim ama hiç kimse beni umursamadan fısıldaşmalara devam etti. Bende yan masadan bir sandalye çekip yanlarına oturdum.

Birkaç dakika o şekilde geçti, bense sessiz kaldım.

Sonunda masadaki fısıldaşmalar durdu. Masadaki diğer tanımadığım adam konuştu:

"Bir süredir seni takip ediyoruz" biran şaşırdım hatta başımdan kaynar sular döküldü neyin içind çekiyordu bunlar beni.
Sonra konuşmayı melodik sesli, sarı saçlı güzel yüzlü kız devraldı.

rezervatuar

Reserve

devam et lan

ulan buna inanan varsa anasını gibeyim

reserved

reserved

hadi dıbınakodumun 20 dakkada bi yazıyo bin

inboxa bakma hızlı yaz

Geldim, korkmayın ölmedim : )

Devam ediyorum, dinlemek isteyen gelsin.

ilk başta garipsedim, camarilla onların kurallarıydı. Vampire the masquarade isimli bir oyunun(bilgisayar oyununu da yapmışlar sanırım ama bu daha çok tiyatro oyunu gibi, tam değil ama hayatta oynan tiyatro gibi birşey). Bunun sadece rol ve basit bir sahtekarlık olduğunu görünce içim biraz rahatladı ama bu şey göründüğünden daha ciddiymiş, intihar edenlerinden tutda, kan içmek için insan öldürenler...

Ama ilgimi çekmişti bende artık bir şeye ait olmalıydım.

O gece rüyalarımda vampirliği gördüm, kan içtiğimi gördüm. insan pgibolojisi işte...

Ertesi gün okuldan çıkarken canın kolundan tuttum ve benimle gelmesini, onunla birşey konuşmak istediğimi söyledim. Kolumu itip gerçekten önemli dedim. Biraz daha dil dökerek ikna ettim.

adam oyundan öğrendikleriyle neticesinden sallıyo beyler prim vermeyin ipneye (bkz: vampire the masquerade)

ölmeden reserved

evet. .

Devam ediyorum.

Deep web beni sarmıştı sanki okulda olmadığım bütün, oradaydım, izliyordum, öğreniyordum. Hatta bir kiralık katil ile bile konuşmuştum. Günlerimi geçirme yolum buydu...

Birgün okulda, sıkıcı bir dersin ardından. Her zamanki baygın yürüyüşümle kapıdan çıkarken. Arkamdan birinin ismimi seslendiğini duydum. Döndüm, baktım. Yine sınıfın sönük tiplerinden biriydi, hani şu metalci tayfalarından olan. Pek fazla konuşmuşluğumuz yoktu bana seslenmesi bile ilginç geldi, ama sanırım her ne kadar kendime tersini iddia etsemde benimde arkadaşlara ihtiyacım vardı.

"Akşam bizimle takılmak ister misin?" Dedi. Gerçekten şaşırmıştım, samimiyetimiz bile yoktu beni neden çağırmıştı?
"Tamam bakarım" dedim, çocukta onaylayıp bana telefon numarasını verdi, akşam 10 da gece bara gideceğiz, geliceksen ara dedi.

tek link vereydin eyiydi

hızlı yaz pnp

çok yavaşsın

Hafif bi selam verip, okuldan çıktım. Bi süre yürüdükten sonra yine evimdeydim. O ot gibi yaşantım saat 9.30 a kadar devam etti. Telefonumu çıkardım onu aradım, Can'ı(temsili isim). Geliceğimi, söyledim. Tamam sevindim dedi, nerede buluşuyoruz dedim oda istersen senin evinden alayım öyle gidelim dedi, önceki muhabbetimizde okulun civarında evim olduğunu söylemiştim, onaylayıp telefonu kapattım.

Garip bir çocuktu Can, kısa boylu, uzun düz siyah saçlı, sakallı. insanların gözünün içine bakarak konuşamazdı, ezik bir tipdi benim gibi.

Saat 10 a yakınken zil çaldı, kapıyı açtım. Can karşımdaydı, hergünkü halinden tek farkı saçları topluydu. Selamlaşdıktan sonra içeri gelmesi için davet ettim. Hayır acele edelim, arkadaşlar bekliyor dedi. Tamam deyip kapıyı çekip onunla birlikte aşağı indim.
Paslı siyah eski bir arabası vardı(markayı hatırlamıyorum).

Arabaya bindik ve istanbulun gece hayatına doğru ilerlemeye başladık.

reserved